Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/798 E. 2018/817 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/798 Esas
KARAR NO : 2018/817

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/09/2017
KARAR TARİHİ : 26/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Müvekkilinin davalıdan olan alacağının tahsili için … 35. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, icra takibine borçlu tarafından yapılmış olan haksız itiraz nedeni ile İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, yapılan bu itirazın yerinde olmadığını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin … Kurumu A.Ş. de bulunan hesabındaki 31.660,00 EURO’ luk alacağının 24/05/2010 tarihli sözleşme ile davalıya temlik ettiğini, temlik alan davalının borcun 3.302,00 EURO luk kısmını müvekkilinin banka hesabına ödemede bulunduğunu ancak ödemelerden sonra geri kalan 28.358,00 EURO ödenmediğinden ve davalı şirket yetkilileri tarafından müvekkiline ödemelerin durdurulduğu söylendiğinden, 28.358,00 EURO luk bölüm için müvekkili tarafından icra takibi başlatıldığı, davalı itirazında takibe, borcun tamamına ve tüm ferilerine itirazda bulunduğunu, yapılan icra takibinin esas ve usül yönünden eksik ve hatalı bir tarafının bulunmadığını, sözleşme içeriği incelendiğinde davalının muaccel herhangi bir borcunun olmadığı yönündeki itirazının yersiz olduğunu, davalının tamamen zaman kazanmak adına kötü niyetli olarak böyle bir itirazda bulunduğunu, bu nedenle haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile, takibin takip tarihinden itibaren işleyecek dövize uygulanan en yüksek mevduat faiziyle birlikte devamına, haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itiraz nedeniyle borçlu aleyhine % 20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusunun … 35. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosya dayanağı sözleşmede davalı müvekkili şirketin imzasının olmadığını ve bu nedenle BK 14, 17 ve 27. Maddeleri uyarınca sözleşmenin hükümsüz olduğunu, sözleşmede taraf görünen müşterek hesap sahiplerinden …’in de sözleşmede imzasının olmadığını, itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için ortada geçerli bir icra takibinin olmasının gerekli olduğunu, davacı tarafın imzasız ve hükümsüz sözleşmeyle takibi başlattığını, bu yüzden geçersiz takip nedeniyle de itirazın iptali davasının koşulları oluşmadığını, davacının aktif dava ehliyetinin olmadığını, İcra takip dayanağı sözleşmenin, davacı … ile dava dışı …’in Tasfiye Halinde … A.Ş. Nezdinde bulunan müşterek hesaplarının müvekkili şirkete temlikine ilişkin olduğunu, iş bu sözleşmede müvekkili şirketin Temlik alan taraf olup, Temlik eden tarafın ise müşterek hesap sahipleri … ile …’in olduğunu, sözleşmenin temlik eden tarafı olarak müşterek hesap sahiplerinden yalnızca birinin, tek başına takip ve dava açmak yetkisi bulunmadığından, haksız ve mesnetsiz, yasal dayanaktan yoksun ve zamansız ikame olunan davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep beyan etmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN;Dava davacı ile davalı şirket arasında yapılan alacağın temliki sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Ticaret Mahkemesinin görev alanının 6102 Sayılı TTK.’nun 4 ve 5 maddelerinde düzenlendiği,
MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447,  yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir,hükmünün düzenlendiği,
6100 Sayılı HMK.nın 2 maddesinde Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanının düzenlendiği,
MADDE 2 –” Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir,”hükmünün düzenlendiği,
Somut olayda; Davacı ile davalı … arasında 24/05/2010 tarihli alacağın temliki,sulh,ibra ve feragat sözleşmesinin düzenlendiği,sözleşme hükümlerine göre 28/02/2017 tarihine kadar davalı ….nın her ay 450,00 EURO, son ay 610,00 EURO ödeme yapması gerektiğinden bahisle dava açıldığı,davacının alacak talebinin taraflar arasındaki sözleşmeye dayandığı,davanın niteliği itibari ile mutlak ticari dava olarak kabul edilemeyeceği,davacının tacir olmadığı,davanın her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklanmamış olması nedeni ile davanın nispi ticari dava olarakda kabul edilemeyeceği, davanın ticari dava olmaması nedeniyle mahkememizin görevli olmadığı,davanın 6102 Sayılı TTK.’nun 4 ve 5 maddelerinde düzenlenen ticari davalardan olmadığı,malvarlığına yönelik dava olduğu,6100 Sayılı HMK.nın 2 maddesine göre Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanına girdiği, mahkememizin görevsiz olduğu ve mahkememizin benzer nitelikteki 08/12/2015 tarih ve 2015/1161 Esas, 2015/864 Karar sayılı görevsizlik kararı Yargıtay 13 Hukuk Dairesi’nin 29/03/2018 tarih ve 2016/11466 Esas, 2018/3816 Karar sayılı kararı ile onandığı anlaşılmakla; 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddesine göre dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine ve mahkememizin görevsizliğine, dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Açıklanan gerekçeye göre;
1-Dava dilekçesinin HMK 114/1-c , 115/2 mad uyarınca görev yönünden usulden reddine ve mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve HMK 20 md uyarınca 2 haftalık süre içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç, vekalet ücreti, yargılama giderleri konusunda görevli mahkemece karar verilmesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 26/06/2018

Katip …

Hakim …