Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/778 E. 2021/593 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/778 Esas
KARAR NO : 2021/593

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 05/09/2017
KARAR TARİHİ : 22/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25.06.2017 tarihinde, … ili, … ilçesi, … Köyü yol ayrımında faili meçhul sürücünün sevk ve idaresindeki plakası tespit edilemeyen araç ile müvekkili davacının sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması neticesinde müvekkilinin ağır bir şekilde yaralandığını, çarpmanın akabinde müvekkilinin acil olarak öncelikle … Devlet Hastanesi’ne oradan da … Tıp Merkezi Hastanesi’ne sevk edilerek tedavisinin yapıldığını, olay nedeniyle müvekkilinin ağır yaralandığını, vücudunda kalıcı sakatlık oluştuğunu, kaza tespit tutanağında; olayda plakası tespit edilemeyen aracın faili meçhul sürücüsünün takip mesafesi kuralını ihlal ederek müvekkilinin sevk ve idaresindeki araca arkadan çarpması neticesinde kazanın meydana geldiği, plakası tespit edilemeyen aracın faili meçhul sürücüsünün asli ve tamamen kusurlu olduğu, başkaca birine atfı kabil bir kusurun bulunmadığının tespit edildiğini, bu nedenlerle plakası tespit edilemeyen aracın faili meçhul sürücüsü olayda tamamen (%100) kusurlu olduğunu, kazaya sebep olan ve olayda tamamen kusurlu bulunan plakası bilinmeyen aracın neden olduğu zarardan davalı … Hesabı’nın sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ilk aşamada,
trafik kazasında yaralanan müvekkili davacı için, 6100 sayılı Yasa’nın 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak niteliğindeki 1.000-TL. geçici ve kalıcı iş göremezlik (maluliyet) tazminatının, davalının temerrüde düştüğü başvuru tarihinin 15. günü olan 18.08.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili taleplerini 13/05/2021 tarihli dilekçesi ile 4.292,19-TL geçici iş göremezlik zararı, 2.379,49-TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 6.671,68-TL olarak artırmıştır.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın kurumlarına başvuruda bulunduğunu, davacının maluliyet ile ilgili olarak 30.03.2013 tarih 28603 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe piren Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde resmi ve yetkili bir hastaneden sağlık kurulu raporu alınması ve alınacak bu raporda varsa trafik kazasından kaynaklanan arazların ve bu arazlarla ilgili matuliyel oranının belirlenmesi ve arazların kesin ve kalıcı olduğunu gösterir yeni bir sağlık kurulu raporunun müvekkili kuruma gönderilmesi halinde talebin değerlendirileceğinin ayrıca ve açıkça bildirilmesine rağmen yeni bir sağlık kurulu raporu alınıp müvekkili kuruma bildirilmediğini, dolayısıyla davacı tarafından başvuru şartının yerine getirilmediğini ve bu şartlar altında Mahkemeye başvurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu trafik kazasına sebebiyet verdiği iddia edilen plakası tespit edilemeyen aracın varlığının ve trafik kazasına plakası tespit edilemeyen aracın sebebiyet verdiğinin davacı tarafça ispatının gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle beraber müvekkilinin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını, davacının müterafık kusurlu olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davanın reddinin gerektiğini, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde önce kusur tespiti yapılması gerektiğini, maluliyet durumunun Adli Tıp Kurumunca veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlıklarınca tespitinin gerektiğini, maluliyetin tazminat gerektirip gerektirmediği, davacının çalışıp çalışamayacak durumda olup olmadığının ve maluliyet sebebi ile mesleğini yerine getirip getiremediğinin araştırılması gerektiğini, maluliyeti var ise maluliyet sebebi ile çıkan zararların uzman bilirkişilerce hesap edilmesi gerektiğini beyan ederek müvekkili şirket aleyhine hüküm kurulması halinde yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Kaza tespit tutanağı, … Cumhuriyet Başsavcılığının … tarihli … karar sayılı dosyası, kusur ve maluliyete ilişkin Adli Tıp Raporları, İ.T.Ü Trafik Kürsüsünden aldırılan bilirkişi heyet raporu, aktüaryal bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiil (trafik kazası) den kaynaklanan maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının uğramış olduğu yaralamalı trafik kazası nedeni ile geçici ve kalıcı işgöremezlik tazminatına hak kazanıp kazanmadığı, hak kazanmış ise miktarları, davalı tarafın başvuru şartına ilişkin itirazın yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Davalının başvuru şartı bulunmadığına ilişkin itirazının dava dilekçesine ekli olarak sunulan … Hesabı Hasar Servisine yönelik 02/08/2017 tarihli dilekçenin varlığı karşısında reddine karar verilmiştir.
Deliller toplandıktan sonra kusura ilişkin rapor aldırılmış, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Mahkememize hitaben düzenlemiş olduğu raporunda özetle; Olayın 25/06/2017 günü saat 19:10 sıralarında Davacı Sürücü … sevk ve idaresindeki… plaka sayılı motosiklet ile … yönünden … istikametine seyir halinde iken, olay mahalline geldiği esnada, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün gerisinden gelerek sol arka kısmına ve ayna kısmı ile de bedenine çarpması ile gidiş istikametine göre sol taraftan yoldan çıkması sonucu meydana geldiğini, Yapılan irdeleme neticesinde Mevcut bulgulara göre; 1.Durum: Davacı Sürücü …’in sevk ve idare hatası ile kazanın meydana geldiğinin kabulü halinde; Davacı Sürücü …, idaresindeki araç ile meskun mahal dışı yolda seyir halinde iken, hızını mahal şartlarıma uygun hale getirmesi, aracını istikametine ayrılan yol bölümü içerisinde tutması gerekirken, bu hususlara riayet etmeyerek, sevk ve idare hatası sonucu gidiş istikametine göre sol taraftan yol dışı kalması ile meydana gelen olayda, Davacı Sürücü …’in %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, 2.Durum: Davacı Sürücü … yönetimindeki vasıtanın gerisinden gelen Plakası ve Sürücüsü belli olmayan aracın vasıtasına ve kendisine çarpması sonucu meydana geldiğinin kabulü halinde; A)Davacı Sürücü…, idaresindeki araç ile meskun mahal dışı yolda seyir halinde iken gerisinden gelen plakası ve sürücüsü belli olmayan aracın vasıtasına ve kendisine çarpması sonucu meydana gelen olayda, Davacı Sürücü …’in kusursuz olduğunu, B)Plakası ve Sürücüsü belli olmayan araç sürücüsü, idaresindeki araç ile meskun mahal dışı yolda seyir halinde iken, önündeki araçları yeterli ve gerekli mesafeden takip etmesi, önündeki araçları geçeceği sırada uygun zamanda kontrollü bir şekilde geçişini gerçekleştirmesi gerekirken, bu hususlara riayet etmeyerek, kontrolsüz şekilde önündeki davacı yönetimindeki aracı geçerken bu araca sadmesi sonucu meydana gelen olayın oluşumunda, bu sürücünün davranışları asli derecede etken olduğundan %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu bildirmiştir.
ATK tarafından düzenlenen kusur raporu terditli olduğundan dosyamız İ.T.Ü Trafik kürsüsünden …, Dr. Öğr. Gör. Müh. … ve Prof. Dr. Müh. …’a tevdi edilerek dava konusu kazada tarafların kusur oranlarının tespiti istenmiş, bilirkişi heyeti mahkememize sunmuş oldukları raporda özetle; 25.06.2017 tarihinde saat 19.10 sıralarında, davacı sürücü …yönetimindeki … plaka sayılı motosikleti ile … istikametinden … istikametine doğru seyir etmekte olduğu sırada olay mevkiinde arkasından gelerek aynı yöne seyir etmekte olan bir aracın , motosikletin arka kısımlarına çarpması ile motosikletin yolun sağına doğru savrularak devrildiğini ve kazaya neden olan araç ise kaza mevkinde durmayarak uzaklaşması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı bir trafik kazası meydana geldiğini, olay yeri meskun mahal dışı ,iki şeritli tek yönlü yol vakit gündüz, hava acık,yol asfalt olup trafik kazası tespit tutanağında, davacı sürücü …’in kusursuz, plakası tespit edilemeyen ve sürücüsü belirlenemeyen kişi ise KYTK’nun 84/d maddesine aykırı davrandığı için asli kusurlu bulunduğunu, Davacı sürücü … ifadesinde, … Köyü yolu üzerinde seyir halinde olduğu sırada, … Köyü yol ayrımına 200m kala, arkasından gelen çok hızlı bir aracın motosikleti solladığı sırada aracın aynasının sol kaburga kemiğine çapması ile dengesini kaybederek yere yuvarlandığını ve çarpan aracın 100 m ileride durarak yere düşen tamponunu alıp olay yerinden uzaklaştığını belirttiğini, Olayın davacı sürücü … yönünden incelenmesinde; Davacı sürücü … Yönetimindeki … plaka sayılı motosikleti ile … istikametinden … istikametine doğru seyir etmekte olduğu sırada olay mevkiinde arkasından gelerek aynı yöne seyir etmekte olan bir otomobilin, motosikletin arka kısımlarına çarpması neticesinde meydana gelen kazada, alabileceği bir önlem olmadığından kusur payı olmadığını, Olayın davalı sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen araç yönünden incelenmesinde; Sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen aracın, … istikametine seyir etmekte olduğu sırada önünde ve aynı yöne seyir etmekte olan davacı sürücü … yönetimindeki… plaka sayılı motosikletin arka kısımlarına çarpması neticesinde meydana gelen kazada bu aracı kullanan kişinin KYTK’nun 84. maddesinin “d” bendinde belirtilen “Arkadan çarpma “ kuralına aykırı davrandığı için tam kusurlu, %100 (Yüzde yüz) nispetinde kusurlu olduğunu beyan etmiş, bilirkişi heyetinin oluşa uygun, ayrıntılı ve açıklayıcı raporu hükme esas alınmıştır
Mahkememizce maluliyete ilişkin rapor aldırılmış, İstanbul Adli Tıp Kurumu İkinci İhtisas Dairesi Mahkememize hitaben düzenlemiş olduğu 05/12/2019 tarihli raporunda özetle; … oğlu 06.04.1960 doğumlu …’in 25.06.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: XII (32a…1) A % 5 E cetveline göre % 6.1(yüzdealtınoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, 2) İyileşme (iş göremezlik) süresinin 3 (üç) aya kadar uzayabileceğini oy birliği ile bildirmiştir.
Kaza tarihinin 25.06.2017 olduğu dikkate alınarak İstanbul Adli Tıp Kurumu İkinci İhtisas Dairesinden kaza tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmeliğe göre rapor düzenlenmesi istenmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu İkinci İhtisas Dairesi Mahkememize hitaben düzenlemiş olduğu 10 Temmuz 2020 tarihli raporunda özetle; Mevcut özürlülük değerlendirmesine yönelik yönetmeliklerde özürlülük değerlendirmesi eklem hareket açıklıkları muayenesi esas alınarak yapılmakta olup, kişinin son durumuna ait muayene sonucu bulunmamakta olup, mevcut tıbbi belgelere göre özürlülük oranının tespit edilemediğinin oy birliği ile mütalaa olunduğunu bildirmiş, davacının vefat etmiş olması nedeni ile ATK 05/12/2019 tarihli raporu hükme esas alınmıştır.
Kusur ve maluliyete ilişkin raporların aldırılmasının ardından dosyamız hesaplama konusunda uzman aktüeryal bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize sunulan raporda özetle; Bakiye ömür hesaplamalarında Lineer İnterpolasyon Yönteminin kullanıldığı, yaşam tablosu olarak PMF-1931 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yönetmine göre hesap yapıldığı, zarar görenin asgari ücretin üzerinde bir gelir elde ettiğini ispatlayamadığı sürece gelirinin, bilinen geçmiş dönem için olay tarihi ile tazminat hesap raporunun hazırlandığı tarih arasında geçen süre boyunca değişen Asgari Ücretler ile gelecek aktif dönem için hesap tarihinde bilinen son Asgari ücret, gelecek pasif dönem için ise hesap tarihinde bilinen son AGİ dâhil edilmemiş Asgari Ücret olduğu, kaza tarihinin 25.06.2017 rapor tarihinin ise 01.03.2021 olduğu, kazazedenin 07.07.2019 tarihinde vefat ettiği, geçmiş bilinen dönem içerisinde 25.09.2017 ile 07.07.2019 tarihleri arasının Geçmiş (Bilinen) Sürekli İş Göremezlik Dönemi olduğu, Sigortacılık Kanunu’nun 14. Maddesi ve KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren plakası tespit edilemeyen aracın kusuru nispetinde … Hesabı’nın sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak hesap yapıldığı, KTK m. 93 hükmü gereği kaza tarihinde cari 330.000,00 TL limit ile gerçek zarardan sorumlu olduğu esası benimsenerek teminatı aşan miktarlarda davalı sigorta şirketinin sorumluluğuna gidilemeyeceği, Karayolları Trafik Kanunun 99. Maddesinde ” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar…” dendiği, buna göre davacı tarafın … Hesabı’na dava öncesinde 02.08.2017 tarihinde müracaat ettiği, davalı … Hesabı yönünden temerrüt tarihinin 15.08.2017 olduğu, kazazede … ‘in 07.07.2019 tarihinde vefat etmiş olması nedeniyle vefat tarihine kadar sürekli iş göremezlik zararı hesabı yapıldığı, davalı … Hesabı ya da SGK tarafından davacı … ‘e herhangi bir ödeme yapılmadığı, …’in mirasçılarının talep edebileceği Geçici İş Göremezlik zararının 4.292,19 TL, Sürekli İş Göremezlik zararının 2.379,49 TL olduğu, Davacı …’in mirasçılık payı (3/8 Pay) oranında talep edebileceği toplam Geçici + Sürekli İş Göremezlik zararının 2.501,88 TL, Davacı …’in mirasçılık payı (3/8 Pay) oranında talep edebileceği toplam Geçici + Sürekli İş Göremezlik zararının 2.501,88 TL, Davacı …’in mirasçılık payı (2/8 Pay) oranında talep edebileceği toplam Geçici + Sürekli İş Göremezlik zararının 1.667,92 TL olduğu beyan edilmiştir. Bilirkişi Raporu dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
25.06.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacı …’in % yüzde altı nokta bir oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacak, iyileşme süresi üç aya kadar uzayabilecek şekilde yaralandığı, olayda plakası ve sürücüsü belli olmayan araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, davacının uğradığı yaralanmanın göğüs kol ve ayaklarda meydana geldiği dikkate alındığında kask takıp takmamasının sonuca etkisi olmadığı kabul edilerek davacınını müterafık kusuru bulunmadığı, davacı tarafın geçici ve kalıcı işgöremezlik tazminatına hak kazandığı, Sigortacılık Kanunu’nun 14.maddesi ve KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren plakası tespit edilemeyen aracın kusuru onanında davalı … Hesabı’nın sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmış, davanın kabulü ile, 4.292,19 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 2.379,49 TL sürekli iş göremezlik tazminatı toplamı 6.671,68 TL ( 2.501,88 TL …, 2.501,88 TL …, 1.667,92 TL … için olmak üzere) ’nin 15/08/2021 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak … mirasçıları olan davacılara verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Dava ve talep artırım dilekçelerine göre davanın kabulü ile, 4.292,19 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 2.379,49 TL sürekli iş göremezlik tazminatı toplamı 6.671,68 TL ( 2.501,88 TL …, 2.501,88 TL …, 1.667,92 TL … için olmak üzere) ’nin 15/08/2021 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 455,74 TL ilam harcından peşin yatırılan 31,40 TL ile 19,38 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 404,96 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
İstanbul Adli Tıp Kurumunun … tarihli … numaralı 562,00 TL bedelli ve … tarihli … numaralı 314,50 TL bedelli faturalarının davalı tarafından İstanbul Adli Tıp Kurumuna ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 31,40 TL peşin harç, 19,38 TL ıslah harcı, 2.496,00 TL bilirkişi ücreti, 7268347865 numaralı 562,00 TL bedelli Adli Tıp Kurumu Maluliyet Raporu fatura ücreti, 289,45 TL tebligat, müzekkere ve posta giderlerinden oluşan toplam 3.429,63 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacılar vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/09/2021

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır