Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/672 E. 2019/353 K. 10.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/672 Esas
KARAR NO : 2019/353 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/07/2017
KARAR TARİHİ : 10/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı tarafından sigortalanan … plakalı aracın 24/10/2012 tarihinde trafik kazası yaptığını, trafik kazası tespit tutanağında, kazanın meydana gelişinde … plakalı aracın 8/8 oranında kusurlu olduğu ve bu araç içerisinde yolcu olarak bulunan müvekkillerinin murisi …’ın vefat ettiğini, davacıların, meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden murisin desteğinden yoksun kaldığını, davadan evvel sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ve davalı sigorta şirketinin yaptırmış olduğu hesaplama sonucu bu kazadan dolayı müvekkillerine 71.158,00-TL ödeme yaptığını, müvekkillerinin destek kaybının çok daha fazla olduğunu, bu nedenlerle; fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile 500,00-TL eş ve 250,00’şer TL iki çocuk için olmak üzere toplam 1.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde özetle; dava konusu olayda hatır taşımacılığının söz konusu olduğunu, davacı tarafın müvekkili şirkete başvururken murisin mesleğine ilişkin belge sunmadığından asgari ücret üzerinden hesaplama yapıldığını ve hesaplanan meblağ üzerinden %20 hatır taşımacılığı indirimi yapılarak davacı tarafa 71.158,00-TL ödeme yapıldığını ve davacı tarafın bunu ibra ettiğini, davacının başkaca bir alacak talep edemeyeceğini, ibra tarihinde alacak gibi faiz de sona erdiğinden davacıların faiz başlangıç tarihinin ve bu yoldaki taleplerinin de reddinin gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller:
Sigorta Poliçesi, araç ruhsatı, hasar dosyası, trafik kazası kaza tutanağı, nüfus kayıt örnekleri, aktüerya raporu, ödeme dekontu, bilirkişi incelemesi, Sosyo – Ekonomik durum raporu,
Dosya davacıların destekten yoksun kalma miktarını tespit etmek üzere Aktüer Bilirkişi … ve Uzman Sigortacı Mali Müşavir Bilirkişi …’e tevdi edilmiş, 24/12/2013 tarihli Bilirkişi Heyeti Raporunda, “……’ın vefatı neticesinde destekten yoksun kalan eş ve çocuklarına ilişkin Destekten Yoksun Kalma Tazminatı tutarı
Eş … için: 77.835,56-TL
Çocuk … için: 6.686,75-TL
Çocuk … için: 10.119,80-TL
Olmak üzere …’an 94.642,11-TL hesaplanmış olup, trafik sigortası teminat limitleri içerisinde olduğu, davalı sigorta şirketinin yaptırmış olduğu destekten yoksun kalma tazminat hesabının 5.693,58-TL eksik hesaplandığı
Davalı sigorta şirketi tarafından “Hatır Taşımacılığı Tenzii” ne ilişkin olarak uygulanan %20’lik indirim oranının makul düzeyde görüldüğü, ancak indirim konusundaki nihai kararın Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, davacıların dava tarihinden itibaren faiz talebinde bulunabileceği ve bu taleple ilgili değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu…” görüşüne yer verilmiştir.
Davalı sigorta bilirkişi raporuna itiraz ederek aynı heyetten itirazları doğrultusunda yeni bir bilirkişi raporu alınmasını talep etmiştir.
Davacılar vekili 31/01/2014 tarihli dilekçesi ile, talep sonuçlarının 22.483,30-TL artışla, 23.483,30-TL olarak ıslah talebinde bulunduklarını, … için 18.484,60-TL, … için 1.114,39-TL, … için 2.884,31-TL arttırdıklarını, talep sonucunda talep ettikleri miktara dava tarihinden itibaren avans faizi işletilmesini, mahkeme masraf, vekalet ücreti, dava ve ıslah miktarı ile birlikte hesaplanarak davalı yana tahmiline dair karar verilmesini talep etmiştir.
Kapatılan İstanbul 48. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21/05/2014 tarihli 2013/9 E., 2014/133 K. Sayılı karar ile “… Davanın kabulü ile 1.000 TL’nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte 22.483,30-TL’nin ıslah tarihi olan 31/01/2014 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine…” Dair karar verilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nce 06/02/2017 tarihli ve 2014/17363 E., 2017/1035 K. Sayılı Bozma İlamı ile, “… Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir… Yargıtay yerleşik uygulamalarına göre desteğin ve desteğe ihtiyacı olanların muhtemel yaşam süreleri belirlenirken Population Masculine Et Feminne (PMF) yaşam tablosu esas alınmalıdır. Ayrıca, destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken rapor tanzim tarihine kadar gerçekleşen zararın bilinen veriler nazara alınarak ve iskontoya tabi tutulmadan somut olarak, rapor tanzim tarihinden sonraki zarar da bilinen son gelir nazara alınıp 1/Kn katsayısına göre her yıl %10 oranında artırılmak ve iskonto edilmek suretiyle hesaplanmalıdır. Bu nedenle hükme esas alınan bilirkişi raporunda PMF tablosuna göre hesaplama yapılması gerekirken Mahkemece yetersiz bilirkişi raporu uyarınca karar verilmesi isabetli görülmemiştir. … Mahkemece … Davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa ödenen 71.158,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı güncelleme yapılmamış, belirlenen tazminat miktarından ödenen bedel mahsup edilerek dava ıslah edilen miktar üzerinden kabul edilmiştir. Sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeyi destekten yoksun kalma tazminatı hesabı yapılmadan önce alan davacılar, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldıkları paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmişlerdir. Zarar ve yararın denkleştirmesi ilkesi gereğince, davacılara yapılan sigorta ödemesinin, ödeme günü ile destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından indirilmesi gerekir. Yerel Mahkemece açıklanan yönler gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Trafik kazasına konu davalıya trafik sigortalı aracın hususi kullanım niteliğinde olup ticari niteliği bulunmadığı anlaşılmakla, uygulanabilecek faiz oranı da yasal faiz olmalıdır…” Mahkememiz kararı bozulmuştur.
Bozma İlamına 13/12/2017 tarihli celsede uyularak dosya taraf beyanları ve bozma ilamı doğrultusunda bir başka bilirkişiye tevdi edilmiştir. Sigorta ve Aktüeryal Hesap Uzmanı Bilirkişi …’nca hazırlanan 25/06/2018 havale tarihli Bilirkişi Raporuna göre, “…tanzim olunan 24/10/2012 tarihli kaza tespit tutanağı ile, … plakalı araç sürücüsü …’ın 2918 sayılı KTK 52/1-a kuralını ihlal ettiği tespit edildiğinden ve dosyada kusur durumunu belirten başkaca bir kusur raporu bulunmadığından, davalı sigorta şirketine ZMMS olan … plakalı araç sürücüsü …’ın tek taraflı olaydaki %100 kusur oranı esas alınarak hesaplama yapıldığı, müteveffanın kaza tarihinden evvel, tarım ve hayvancılık işi ile uğraştığını ispata elverişli herhangi bir meslek odasına üyelik belgesi vb. Belgenin davacı tarafından dosyaya sunulmadığı,… Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca, kamu kurum ve kuruluşlarından, meslek kuruluşlarından, ticaret ve sanayi odalarından, sendikalardan vb eşdeğer kazançlar hakkında bilgi istenmesi gerektiği, açıklanan nedenler muvacehesinde, müteveffanın kaza tarihinden günümüze kadarki kazançları belirlenirken net asgari ücretler esas alınarak hesaplama yapıldığı, Yargıtay 17. HD. 06/02/2017 tarihli 2014/17363 E., 2017/1035 K. Sayılı Bozma İlamı doğrultusunda yapılan iş bu hesaplamada,
– Desteğin ve destek ihtiyacı olan davacıların muhtemel yaşam süreleri belirlenirken PMF 1931 Yaşam Tablosunun esas alındığı,
– Rapor tanzim tarihine kadar gerçekleşen zararın bilinen veriler nazara alınarak ve iskontoya tabi tutulmadan, rapor tanzim tarihinden sonraki zarar da bilinen son gelir nazara alınıp 1/Kn katsayısına göre her yıl % 10 oranında artırılmak ve iskonto edilmek suretiyle hesaplama yapıldığı,
– Davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa ödenen 71.158,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının güncelleme yapılarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından indirildiği,
Davacı eş …’ın yoksun kaldığı desteğe ilişkin davalı sigorta şirketinden talep edebileceği bakiye maddi zararının 74.468,61-TL olduğu,
Davacı oğul …’ın yoksun kaldığı desteğe ilişkin davalı sigorta şirketinden talep edebileceği bakiye maddi zararının 2.962,57-TL olduğu,
Davacı kız …’ın yoksun kaldığı desteğe ilişkin davalı sigorta şirketinden talep edebileceği bakiye maddi zararının 19.348,64-TL olduğu,
Müteveffa …’ın yolcu konumunda bulunduğu … plakalı aracı sevk ve idare eden sürücü … ile müteveffanın akraba olduklarının dosya münderecatından anlaşıldığı, bu halde tazminat talebine konu olayda gerçekleşen taşıma – aile bireyinin taşınması- olduğundan yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre hatır taşıması niteliğinde olmadığından – hatır taşıması indirimi- yapılamayacağından,
Davalı sigorta şirketine ZMMS olan … plakalı araçta yolcu olan müteveffa …’ın kaza esnasında emniyet kemerinin takılı olup olmadığı hususunun kaza zaptında 4 numara ile belirsiz olarak düzenlendiği, ayrıca müteveffanın yolcu olarak bindiği … plakalı araç sürücüsü …’ın kaza esnasında alkollü olmadığı hususunun dosyada mübrez alkol raporunun incelenmesi sonucunda anlaşıldığından, müteveffanın, sürücüsü alkollü olan araca bilerek bindiğinden söz edilemeyeceğinden, açıklanan nedenlerle müterafık kusur indiriminin şartlarının oluşmadığından indirim yapılamayacağı…” şeklinde görüş beyan edilmiştir.
Davalı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunmuş ve fakat bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli bulunmuştur.
GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilaf meydana gelen trafik kazasından dolayı vefat edenin desteğinden yoksun kalan davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyecekleri ve kusur durumuna göre tazmini gereken miktara ilişkindir.
Davacıların desteği müteveffa …,’ın kaza tarihi olan 24/10/2012 tarihinde 35 yaşında olduğu, PMF 1931 tarihli tabloya göre müteveffanın muhtemel bakiye ömrünün 33 yıl olduğu ve 68 yaşına kadar yaşayabileceğinin ihtimal dahilinde olduğu, müteveffanın yaşasa idi aktif çalışmasının 60 yaşına kadar devam ettirebileceğinin kabul edilmesi ile bakiye aktif hayat süresinin 25 yıl, bakiye emeklilik pasif hayat süresinin 8 yıl olduğunun kabulü ile, destekten yararlanma yaşının sonunun erkek çocuklar için 18 yaş, kız çocuklar için 22 yaş olarak kabul edildiği, dosya içeriğinde göre müteveffanın çocuklarının yükseköğrenime devam edebilme ihtimallerinin düşük olduğundan bu yaşların hesaplamada göz önünde bulundurulması gerektiği, müteveffanın desteğinden yoksun kalanlar arasında annesi, eşi ve iki çocuğu bulunmakta olduğu, köy muhtarının 21/11/2012 tarihli belge ile müteveffanın kaza tarihinden evvel tarım işi ile uğraştığı ve bu işten günlük 30,00-TL yevmiye aldığının düzenlendiği, polis amirliğinde düzenlenen Sosya Ekonomik Durum araştırmasına göre, kaza tarihinden evvel müteveffanın çobanlık yaptığı ve herhangi bir işyerinde çalışmadığının düzenlendiği, dolayısıyla net asgari ücretler üzerinden hesaplanan bilirkişi raporuna itibar edildiği, kaza tespit tutanağına göre … plakalı araç sürücüsü …’ın 2918 sayılı TK 52/1-a kuralını ihlal ettiğinin tespit edildiği, Yargıtay 17. HD. 06/02/2017 tarihli ve 2014/17363 E., 2017/1035 K. Sayılı Bozma İlamı doğrultusunda düzenlenen bilirkişi raporuna göre, davacılar ile dava dışı annenin yoksun kaldığı desteğe ilişkin toplam maddi zararının
Eşi davacı …’ın 231.827,78-TL
Oğul davacı …’ın 15.582,94-TL
Kızı davacı …’ın 42.515,37-TL
Dava dışı anne …’ın 31.165,86-TL olarak hesaplandığı bu halde destekten yoksun kalanların toplam zararların 321.091,95-TL olmakla poliçede 225.000,00-TL bedelle teminat sunulduğundan poliçe limitini aştığı,
Poliçe Limiti dahilindeki maddi zararlarının
Davacı eş … için : 162.449,57-TL
Davacı oğul … için: 10.919,50-TL
Davacı kız … için 29.791,96-TL
Dava dışı anne … için 21.838,97-TL olarak hesaplandığı,
Hesaplamaya konu kazada SGK’ca davalıya rücu edilebilecek peşin sermaye değerli ödeme yapıldığına dair SGK belgesi bulunmamasından dolayı peşin sermaye değeri tenzili yapılmadığı,
Davalı sigorta şirketi tarafından 25/12/2012 tarihinde;
… için 58.850,14-TL kısmi ödeme yapıldığı, ödeme tarihi ile rapor tarihi arasında geçen süre göz önüne alındığında güncelleme bedelinin 29.130,82-TL olarak hesaplandığı,
… için 5.322,36-TL kısmi ödeme yapıldığı, güncelleme bedelinin 2.634,57-TL olarak hesaplandığı,
… için 6.985,50-TL kısmi ödeme yapıldığı, güncelleme bedelinin 3.457,82-TL olarak hesaplandığı,
Dava konusu olayda aile bireyinin taşması söz konusu olduğundan hatır taşıması indirimi uygulanmayacağı, müterafık kusur şartlarının oluşmadığı o halde davacıların davalı sigorta şirketinden talep edebilecekleri bakiye maddi zararın hesaplanmasında;
Davacı eş …’ın talep edebileceği bakiye maddi zararının
162.449,57-TL (poliçe limiti dahilinde kalan toplam maddi zarar) – 58.850,14-TL (ödenen miktar) – 29.130,82 (güncelleme bedeli) : 74.468,61-TL Bakiye Maddi Zarar
Davacı oğul …’ın talep edebileceği Bakiye Maddi Zararının
10.919,50-TL(Poliçe limiti dahilinde kalan toplam maddi zarar) – 5.322.36-TL (ödenen miktar) – 2.634,57-TL (güncelleme bedeli) : 2.962,57 (Bakiye Maddi Zarar)
Davacı kız …’ın talep edebileceği bakiye maddi zararının
29.791.96-TL (Poliçe Limiti Dahilinde Kana toplam maddi zarar) – 6.985.50-TL (ödenen miktar) – 3.457,82-TL (Güncelleme Bedeli) : 19.348,64-TL (Bakiye Maddi Zarar) olarak hesaplandığı,
Davacıların dava devam ettiği süreçte 31/01/2014 tarihinde ıslah talebinde bulundukları, ıslah talebinin
… için 18.484,60-TL, … için 1.114,39-TL, … için 2.884,31-TL arttırdıkları, dava tarihinde eş … için 500,00-TL, her bir çocuk için ise ayrı ayrı 250,00-TL dava açıldığından, taleple bağlılık ilkesi gereği davacıların davasının Kabulü ile
Davacı …’a 18.984,60-TL’nın 500,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kalan miktarın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte TAHSİLİNE,
Davacı …’a 1.364,39-TL’nin 250,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kalan miktarın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte TAHSİLİNE,
Davacı …’a 3.134,31-TL’nin 250,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kalan miktarın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte TAHSİLİNE, dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davacıların davasının KABULÜ ile;
Davacı …’a 18.984,60-TL’nın 500,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kalan miktarın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte TAHSİLİNE,
2-Davacı …’a 1.364,39-TL’nin 250,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kalan miktarın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte TAHSİLİNE,
3-Davacı …’a 3.134,31-TL’nin 250,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kalan miktarın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte TAHSİLİNE,
4-Alınması gereken 1.604,14.-TL harçtan peşin alınan ve ıslah harcı toplamı 101,10.-TL harç düşüldükten sonra kalan 1.503,04.-TL Bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. ne göre hesaplanan 2.818,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1.929,15.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı ve davalı Halk Sigorta A.Ş. vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 15 gün içerisinde TEMYİZ YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 10/04/2019

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)

MASRAF DÖKÜMÜ:
Bilirkişi Ücreti : 1.500,00.-TL
Teb.Müz. : 300,00.-TL
İlk Dava Harcı +ıslah harcı : 129,15.-TL
Toplam : 1.929,15.-TL