Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/636 E. 2018/1043 K. 09.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/636 Esas
KARAR NO : 2018/1043

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/07/2017
KARAR TARİHİ : 09/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle;davacı şirket ile davalı arasında 17.03.2015 tarihinden itibaren 3 yıl süreyle geçerli bir Akaryakıt Alım ve Hizmet Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeni 1. Maddesinde davacı şirketin FİRMA, davalının PO olarak tanımlandığını, sözleşmenin 2.1 maddesinde konusunun “işbu sözleşmenin konusu, PO tarafından FİRMA tarafından kullanılan araçların işbu sözleşmedeki fiyat ve şartlarla FİRMA’nın talep ettiği akaryakıtların temini ve satılması bu kapsamda, FİRMA’ya ait araçların Taşıt Tanıma Sistemine dahil edilerek 3 yıl boyunca akaryakıt ikmal/temin hizmetinin tanımlanması ve bununla ilgili data hizmetinin verilmesidir,” şeklinde belirlendiğini, sözleşmenin bu maddesi uyarınca davacı şirketin sahibi olduğu … ilinde hizmet sürdüren … plakalı aracın yakıtını davalının tanımladığı akaryakıt istasyonlarından aldığını, araca yakıt ikmalinin yıllardan beri davalının taşıtmatik sistemi üzerinden tanımladığı noktalardan alındığını, aracın yolda kalması ve arızalanması üzerine aracın servise çekilerek motorunun arızalandığının tespit edildiğini, Fiat yetkili servisinin araç üzerinde yaptığı inceleme sonucu rapor düzenlediğini, … … Servisinde bulunan … plakalı aracın motorunda oluşan arızanın nedeni, zaman içinde alınan olumsuz yakıttan dolayı aşırı kurumlanması olduğunu, kurumlanma sonucu motor yağ segmanlarının kırıldığı, dizel partikül filtresinin dağıldığı, enjektör ve pompanın arıza yaptığını, aracın bakımları tam olup kullanıcı ile alakalı olmadığını, bu durumun kullanım kaynaklı olabilmesi için belirtilen zamanlarda bakımlarının yapılmamasından veya bilerek yanlış yakıt alınmasından kaynaklı olabileceğini, davaya konu aracın tüm bakımlarının zamanında ve gecikmeksizin yaptırıldığını, buna dair faturaların sunulduğunu, sözleşmenin 4.8. maddesinde işbu sözleşme kapsamında temin edilen akaryakıttan kaynaklanan ayıp nedeniyle FİRMA araçlarında arıza meydana gelir ve FİRMA tarafından yetkili kurumlara hazırlattırılacak teknik raporda bu husus teyit edilirse ilgili araçta yakıttan kaynaklanan zararın, kişilerin kaza yaparak yaralanması vb. durumlarda oluşacak sağlık gideri, tazminat vb. giderler derhal PO tarafından nakden ve defaten FİRMA’ya ödenecektir hükmünü amir olduğunu, araçtaki arızanın 16.946,62 TL olarak faturalandırıldığını, araçtaki arızanın bağımsız test merkezlerinden biri olan … Servisi … Oto tarafından düzenlendiğini, dolayısıyla bu rapor uyarınca hasarın ödenmesinin talep edildiğini, davalıya 17.05.2017 tarihinde ihtarname gönderildiğini, davalının 31.05.2017 tarihli yazısında araçtan yakıt numunesi alınarak test edildiğinin ve herhangi bir olumsuzluğa rastlanılmadığının belirtildiğini, davalının sözleşmenin 4.8 maddesine aykırı hareket ettiğini ve zararı gidermekten imtina ettiğini, 4. 8 maddesine göre düzenlenen teknik raporun bağlayıcı olduğunu, ayrıca davalının rapor aldırmasının, inceleme yaptırmasının mümkün olmadığını, davalının sözleşmeye aykırı davrandığını, yakıt üzerinde test yaptırıp yaptırmadığının belirli olmadığını, bir diğer hususun ise tüm PO bayilerinde şubelerinde aynı kalite ve nitelikte akaryakıtın kullanılıp kullandırılmadığının da bilinemeyeceğini, davacının basiretli bir tacir gibi davranıp sözleşme yaptığını, sonuçta araçta kullanılan akaryakıtın ayıplı olduğu iddiasında davalının inceleme yapması, yaptırmasının kendi beyanı ve tespitinden hareketle davacının zararını gidermemesinin sözleşmeye ve hukuka aykırı olduğunu, teknik servis raporunun kesin bağlayıcı olduğunu, bu hususta davalının kusurlu davrandığını, akde muhalefet ettiğini ispatlamakta olduğunu, uğranılan zarar ves hasar ile davalının kusuru arasında illiyet bağı kurulduğunu bu nedenle davanın kabulü ile KDV dahil 16.946,62 TL’nin davalıdan 22.05.2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; husumet yönünden itiraz ettiklerini, zira … 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/480-E ve 2012/54-K sayılı davada yerel mahkemenin Petrol Ofisi bayisinden sulu akaryakıt aldığını iddia eden davacının Petrol Ofisi ve bayi aleyhine, aracında oluştuğunu iddia ettiği hasarlardan dolayı açtığı davada yakıtın Petrol Ofisi’nden değil bayiden almış olması nedeniyle Petrol Ofisi’nin çekişmenin de tarafı olamayacağına hükmettiğini ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2014/13086 E ve 2014/17014 K sayılı ilamı ile onandığını, bu onama ilamının bağlayıcı olduğunu, bu davanın da birebir aynı olduğunu, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, davalının 1.750 bayisi olduğunu, yurt içi ve yurt dışından temin ettiği yakıtı bayilerine dağıttığını ve araçlarda kullanıldığını, motorinin ise ülkeye girişte … denilen bir kimyasal ile işaretlendiğini, bu ürünlerin bayiye satışa açılmadan önce alınan numuneler ile analiz edilip … değerlerinin uygunluğunun kontrol edildiğini, yapılan bu analiz sonucu ulusal marker değerinin uygun çıkmaması halinde ürünün bayilere dağıtılmadığını, böylece davalı şirketin bayilerinin başka dağıtım şirketlerinin ürünlerini satıp satmadığını da takip ettiğini, davalının tüm bayilerini kapsayacak şekilde yasal bir denetim sistemi kurduğunu, bayilerine kontrolden geçmemiş bir ürünü tedarik etmesinin mümkün olmadığını, davacı ile davalı arasında sözleşme imzalandığını, davacının 18.05.2017 tarihinde başvurarak PO bayisinden aldığını iddia ettiği yakıtın … plakalı araca hasar verdiğini belirterek tazminini istediğini, başvuruyu inceleyen davalının derhal araçtan ve yakıtı sattığı iddia edilen … PETROL istasyonundan yakıt numunesi alıp incelettirdiğini, yapılan inceleme sonucuna göre alınan numunelerin TS EN 590 standardına uygun olduğunun tespit edildiğini, konu hakkında yapılan değerlendirme sonucu alınan numunelerde olumsuzluk olmaması nedeniyle davacının iddiasının PO kaynaklı olmadığının değerlendirildiğini, aynı yakıttan çok sayıda araca da satıldığını, bu durumda tüm araçların arızalanmasının gerektiğini, sözleşmenin 4.8 maddesine göre ayıp iddiası halinde yakıt üzerinde gerekli analizlerin yaptırılacağının, 2. Bendinde ise teknik raporun, ilgili aracın alım yaptığı PO’ya ait istasyon pompalarında ve mümkün olursa aracın yakıt deposundan uygun şartlarda alınan numunenin akredite bağımsız test merkezleri tarafından muayene edilmesi suretiyle bu konuda uzmanlığı bilinen kişilerce hazırlanacağının belirtildiğini, davacının ise yakıt üzerinde bir test yaptırmadan hasarın yakıttan kaynaklandığını iddia ettiğini, PO’nin araçlardaki her türlü arızayı tamir ettireceği şeklinde bir sözleşme hükmünün olmadığını, PO bayilerinin sadece akredite bir laboratuvarda hazırlanan rapor doğrultusunda kanıtlanan ayıptan sorumlu olacaklarını, ancak böyle bir analiz raporu olmadığından, arıza ile yakıt arasında bir illiyet bağının olmadığını, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunnun 2009/19-194 E ve 2009/298K sayılı ilamında DAVALININ TESLİM ETTİĞİ YAKITLARLA ARIZA ARASINDA NEDENSELLİK BAĞI BULUNDUĞUNUN KANITLANAMAMIŞ OLMASINDAN DOLAYI BUNA YÖNELİK TAZMİNAT TALEBİNİN REDDİNE KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ’nin belirtildiğini, davacının iddia ettiği sorunların nedeninin belli olmadığını, arabanın yüzlerce parçadan oluştuğunu, bunlardan herhangi birinin arıza yapabileceğini, aracın bakımlarının yetkili servislerde yapılıp yapılmadığının da belli olmadığını, davacının uğradığı zararı ispat edemediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Dava Akaryakıt Alım ve Hizmet Sözleşmesinden kaynaklı tazminat davasıdır.
Dava taraflar arasında imzalanan Akaryakıt Alım ve Hizmet Sözleşmesinden kaynaklı tazminat davası olduğu, sözleşmenin taraflarının davacı ve davalı olması sebebiyle davalının pasif dava ehliyetinin olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin 06/04/2018 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere Makine Mühendisi, sektör uzmanı ve akit uzmanı bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 04/09/2018 teslim tarihli raporda özetle;Takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;1. Dosyadaki mevcut delil durumuna göre davacıya ait … plakalı araçtaki hasardan davalı şirketinin sorumlu olmadığı,2.Davalı şirketin taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı davrandığının söylenemeyeceği yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
Mahkememizin 09/10/2018 tarihli duruşmasının ara kararı ile; Dosya kapsamı ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde davacı vekilinin yeni heyetten yeni rapor alınması veya ek rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi raporu mahkememizce yeterli görülmüştür ve itibar edilmiştir.
Taraflar arasında geçerli AKARYAKIT ALIM VE HİZMET SÖZLEŞMESİ başlıklı sözleşmenin 4.8 maddesinde “…işbu sözleşme kapsamında temin edilen akaryakıttan kaynaklanan ayıp nedeniyle FİRMA araçlarında hasar meydana gelir ve FİRMA tarafından yetkili kurumlara hazırlattırılacak teknik raporlarda da bu husus teyit edilir ise ilgili araçta akaryakıttan kaynaklanan her türlü hasar ve zarar kişilerin kaza yaparak yaralanması, vefat etmesi vb. durumlarda oluşacak sağlık giderleri, tazminat vb. giderler de dahil PO’ca derhal nakden ve defaten FİRMA’ya ödenecektir…. denilmiş; 4.9 maddesinde “…Teknik rapor, ilgili aracın alım yaptığı PO’ya ait istasyon pompalarından ve mümkünse ilgili aracın yakıt deposundan uygun şartlarda alınan numunenin akredite bağımsız test merkezleri tarafından muayene edilmesi suretiyle bu konuda uzmanlığı bilinen kişilerce hazırlanacaktır. Araç deposundan uygun alınan numunelerdeki ürünün PO ürünü olmadığının tespiti durumlarında belirtilen hasardan PO sorumlu tutulamayacaktır…” denilmiştir.
Dava dışı … A.Ş. MARMARA EREĞLİSİ LABORATUVARI tarafından düzenlenen MOTORİN ANALİZ RAPORU’nda, … plakalı araçtan alınan yakıt numunesinin analiz edildiği ve numunenin TS EK 590 Standardına uygun olduğunun görüldüğü belirtilmiştir.
Davacı şirket tarafından … plakalı araçtaki motor arızasına dayanak yapılan ve … teknik servisinden alınan yazıda bir akaryakıt analizinden bahsedilmemekte, sadece araçtaki arızanın yakıttan kaynaklandığı belirtilmektedir. Dolayısıyla bahse konu araçtaki arızanın, araçtan uygun şartlarda alınan akaryakıt numunesinin analizi yoluyla davalı şirketten satın alınan akaryakıttan dolayı meydana geldiği ispatlanmamıştır. Bu nedenle davacıya ait … plakalı araçtaki hasardan davalı şirketinin sorumlu olmadığı anlaşılmakla; davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 289,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 253,50 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı.09/10/2018

Katip …

Hakim …