Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/528 E. 2020/256 K. 06.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/528 Esas
KARAR NO : 2020/256 Karar

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2017
KARAR TARİHİ : 06/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan iletişim hizmeti satın aldığını, davalı tarafından müvekkiline 12.866,06-TL fatura tahakkuk ettirildiğini, müvekkilinin fatura bedeline … 16. Noterliğinin … tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesiyle itiraz ettiğini, faturanın işlemden kaldırılmasını davalı taraftan talep ettiğini, davalının itiraza 06.03.2017 tarihinde olumsuz cevap verdiğini, faturanın yasal takip tehdidi nedeniyle 23.02.2017 tarihinde 12.892,31-TL olarak müvekkili tarafından ödenmek zorunda kalındığını, fatura içeriğinin incelendiğinde müvekkilinden yasaya aykırı ve haksız bir şekilde cayma – iptal bedelleri adı altında ödeme talep edildiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan faturanın diğer ücretler başlığı altında … internet servis cayma bedeli olarak 2.346,06-TL, Kontratlı İnternet Paketi Cayma Bedeli olarak 2.317,52-TL, … Servis Cayma Bedeli olarak 2.135,94-TL, … Ses Cayma Bedeli olarak 2.099,71-TL, 500 MB Data İptal Bedeli olarak 41.56-TL, Kontratlı Eko Paket Ses Cayma 13,69-TL, yuvarlama farkı 4,29-TL olmak üzere 8.976,77-TL haksız fatura tahakkuk ettirildiğini, tahakkuk ettirilen bu faturanın yasal takip tehdidi altında müvekkili tarafından ödenmek zorunda kalındığını, bu bedellerin tamamının haksız ve hukuka açıkça aykırı olduğunu, müvekkile teslim edilmemiş ve müvekkil tarafından imzalanmadığı açıkça belirtilen bir sözleşme var ise söz konusu sözleşmelerin imzalı nüshalarının Mahkemeye sunulmasının gerekmekte olduğunu, tahsil edilen bu cayma ve iptal bedellerinin hangi sözleşme ve hangi hükümlere göre belirlendiğinin belli olmadığını, TBK m 20 genel işlem koşullarını düzenlediğini, böyle bir sözleşme olsa bile genel işlem koşullarının geçersiz olmasından dolayı geçersiz bir sözleşme hükmüne dayanılarak haksız tahsil edilen miktarın faizi ile birlikte tahsilinin gerekmekte olduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00-TL’nin 23/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkememizin yetkisiz olduğunu, müvekkili şirketin ikametgah adresinin Maltepe olduğunu, davacının adresinin de İstanbul Mahkemelerinin yetki sınırları içinde olmadığını, İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacının tacir olduğunu, basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiğini, sözleşmeler ve taahhütleri ile bağlı hareket etmesi gerektiğini, ancak davacı tarafın bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bir mal veya hizmeti tacir sıfatı ile alan davacı tarafın, kendi yükümlülüklerini yerine getirmediğini ve dönem içinde yapılan kontratlı internet paketi, … sözleşmeleri olmasına rağmen hatlarını diğer operatöre taşıdığını, müvekkili şirketin de hatlara tanımlanan tüm kampanyalar sebebiyle davacı tarafa cayma ve iptal bedelini yansıttığını, bu hususun taraflar arasındaki sözleşmelerde de açık olduğunu, hattın iptali, devri ya da diğer operatöre taşınması durumunda cayma bedelinin yansıyacağının düzenlendiğini, davacı tarafın TTK m 21’e göre basiretli tacir gibi davranmak zerunda olduğunu, imzalanan sözleşmelerin de ticari iş olarak nitelendirilmesinin gerektiğini, basiretli tacir gibi davranmak yükümlülüğünde olan davacının, bir takım haklar elde ettiği ve yükümlülükler altına girdiği ve ne anlama geldiğini bilerek kabul ettiği taahhütlerin hükümlerini bir kenara koyarak, tacir olmasına rağmen tüketici sıfatına haiz gibi genel işlem koşulu bulunduğu yönünde iddialarının anlaşılır gibi olmadığını, faturanın her ne kadar ihtirazi kayıtla ödendiği ifade edilmiş olsa da faturaya usulüne uygun olarak süresinde itiraz edilmediğini, davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının kötüniyetli olduğunu beyan ederek öncelikle yetki yönünden Mahkemenin yetkisizliğine ve sonra da esastan davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 26.09.2019 tarihli “cevap dilekçesine cevaplarımızın sunulmasıdır” konulu beyan dilekçesinde; davalının yetki itirazının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalının Genel Müdürlük adresinin … adresinin olduğunu, tüm işlemlerinin Genel Müdürlük adresinden yönetilmekte olduğunu, dolayısıyla yetki itirazının haksız, hukuka aykırı ve kötüniyetli olduğunu yetki itirazının reddedilmesi gerektiğini, davalının tahakkuk ettirdiği cezaları hangi sözleşmenin hangi maddesine göre tahakkuk ettirdiğini açıklamasını ve ilgili sözleşmeyi sunmasını talep ettiklerini, davalının maddi baskı altında müvekkilinin Turkcell’e geri dönmesini sağlamaya çalıştığını, müvekkilinin tacir olması sebebiyle genel işlem koşuluna dayanamayacağı şeklindeki iddianın TBK, TTK, TMK ve TBK nın Yürürlüğü ve Uygulama Şekil Hakkında Kanun ve yerleşmiş yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, genel işlem koşullarına ilişkin düzenlemelerin tacirler yanında tacir olmayanlar için de uygulanabileceğini, müvekililin dava konusu faturayı tebliğ alır almaz aynı gün Konya 16. Noterliğinin 2278 yevmiye nolu ihtarname ile itiraz etmiş olduğunu beyan etmiştir.
Davalı vekilinin 16.10.2017 tarihli “ikinci cevap dilekçemizin sunulmasından ibarettir” konulu beyan dilekçesinde; Kontratlı Paketler Kampanya Taahhütnamesinin 9 ve devamı maddelerinde davacının yükümlülüklerine aykırı davranması halinde yansıtılan tüm indirimlerin , sağlanan faydanın vs iadesinin istenebileceğinin net olarak düzenlendiğini, davacının basiretli tacir gibi davranmamakta olduğunun cevaba cevap dilekçesinden anlaşılmakta olduğunu, davacı ile müvekkil şirket arasında imzalanan taahhütnamelerin herhangi bir maddesi dahi genel işlem koşulu içermediğini, davacı yararına sağlanan indirimleri ve faydayı düzenlemekte olduğunu, müvekkili şirketin bu taahhütname kapsamındaki makul ve anlaşılabilir tek talebinin taahhütname süresi sonuna kadar paket iptalinin yapılmaması olduğunu
Deliller:
Abonelik Sözleşmesi, fatura, ihtarname, dekont, Bilirkişi Heyeti Raporu.
Mahkememizce Elektrik Elektronik Mühendisi Bilirkişi … ve Hukukçu Öğr. Üyesi Doç. Dr. …’den aldırılan 22/06/2019 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; “…Davacı vekilince dava konusu edilen alacak tutarı; davacı şirketin 10 Şubat 2017 tarih, 23 Şubat 2017 son ödeme tarihli 12.866,06 TL toplam tutarlı fatura içeriğine yansıtılan aşağıda detayı verilen ilave tahakkukları toplamıdır.
-… İnternet Servis Cayma Bedeli :2.364,06 TL
-Kontratlı İnternet Paketi Cayma Bedeli :2.317,52 TL
-… Servis Cayma Bedeli : 2.135,94 TL
-… Ses Cayma Bedeli : 2.099,71 TL
-500MB Data İptal Bedeli : 41,56 TL
-Kontratlı Eko Paket Ses Cayma : 13,69 TL
-Yuvarlama Farkı : 4,29 TL
8.976,77-TL
Her bir cayma bedeline esas taahhütname maddeleri yukarıda değerlendirilmiş olup
Buna göre;
Servis – Paket cayma bedellerinin Sözleşme ve Taahhütname içeriklerine uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş olduktan görüş ve kanaatine varılmıştır. Sadece 500 MB Data Hizmetine ilişkin (41,56 TL.cayma bedel tutarlı) taahhütname tespit edilememiştir.
Genel İşlem Koşulu ile ilgili olarak yukarıda da ayrı bir başlık açılarak değerlendirildiği üzere,
Davacı şirketçe Taahhütname EK lerinde yer alan çizelgelerde seçenek halinde sunulan İNTERNET – SES – TOPLAM FATURA TUTARI ve İNDİRİM TUTARLARI hususunda davacı şirketçe SECİM YAPILMIŞ, Her bir Taahhütname için TELEFON NUMARASI BELİRLENMİŞTİR. Yani sözleşme ve taahhütname hükümlerinin taraflarca karşılıklı olarak görüşülüp tartışılmış olduğu bu durumun da bu taahhütname hükümlerini genel işlem koşulu olmaktan çıkarmış olacağı…” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekilinin Bilirkişi Heyeti Raporuna dair beyan ve itirazları doğrultusunda ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi Raporuna dair davacı vekilince sunulan itiraz dilekçesine istinaden Bilirkişi Heyetinden ek rapor aldırılmış olup Bilirkişi Heyeti Ek Raporu 23.10.2019 tarihinde sunulmuştur. Bu rapora göre; dosya içinde yer alan bilgi ve belgeler, sözleşme örneklerine göre hazırlanan kök rapordaki Bİlirkişi Heyeti kanaatinde bir değişiklik olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi Heyeti Raporu hükme esas alınmıştır.
GEREKÇE :
Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir.
Tarafların üzerinde anlaşamadıkları konuların; taraflar arasında yapılan bir sözleşme ve bu sözleşmede cezai şart hususunun olup olmadığı, dava dilekçesinde belirtilen, faturadan kaynaklı davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, miktarı, Mahkememizin yetkili olup olmadığı hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı incelendiği; davacının davalıdan iletişim hizmeti aldığı, bu hususta sözleşme imzalandığı, davacının bu sözleşmenin iptal edilmesi halinde cayma- iptal bedelleri adı altında bir sözleşme maddesinin altında imzaları olmadığından davalı tarafından davacı aleyhine düzenlenen faturaların hukuka aykırı bir şekilde ödenmek zorunda kalındığının iddia edildiği, davalının ise taraflar arasındaki sözleşmenin varlığından dolayı davacı aleyhine düzenlenen faturaların hukuka uygun olduğu, davacının basiretli tacir gibi davranması gerektiği bu halde cayma – iptal hallerinde aleyhine düzenlenen bu bedellerin varlığını bilmesi gerektiğini iddia ettiği, davacının davasını şimdilik 50,00-TL üzerinden ikame etmiş olduğu, cayma – iptal bedellerine dair faturalar toplamı olan bedel üzerinden davasını ikame etmediği, basit yargılamada cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerinin verilmeyeceği, ayrıca davada bedel arttırımı yoluna gitmediği, bundan dolayı dava değerinin 50,00-TL olduğu ve bunun üzerinden hüküm kurulduğu, kontratlı internet paketleri kampanya taahhütnameleri, 11.04.2016 tarihli taahhütname ek-1 formunda 26 numaralı hat için 12 ay süreli taahhüt verildiği, 22.05.2016 tarihli taahhütname ek – 1 formunda 2 adet numaralı hat için 12 ay süreli taahhüt verildiği, 11.05.2016 tarihli taahhütname ek-1 formunda 1 adet numaralı hat için 12 ay süreli taahhüt verildiği, 11.04.2016 tarihli taahhütname ek – 1 formunda 2 adet numaralı hat için 12 ay süreli taahhüt verildiği, 10.08.2016 tarihli taahhütname ek – 1 formunda 1 adet numaralı hat için 12 ay süreli taahhütname verildiği, bu hatların taahhüt sürelerine uyulmadan iptallerin yapıldığı, akıllı ofis paketleri kampanya taahhütnamesinde 5 hat için 24 ay taahhüt verildiği ve fakat bu 24 ay süresinin dolmadan iptalin gerçekleşmiş olduğu, cayma bedelinin taahhütname şartlarına uygun olduğu, yeni işte cep kampanya taahhütnamesine göre 1 adet hat numarası için düzenlenen cayma bedelinin taahhütname şartlarına uygun olduğu, kontratlı paketler kampanya taahhütnamesi için 1 hat numarasının tanımlı olduğu, bu taahhütname için cayma bedelinin taahhütname kapsamında talep edilebileceği, bunun 13,69-TL olduğu, davacı tarafça taahhütname eklerinde yer alan çizelgelerde seçenek halinde sunulan internet-ses- toplam fatura tutarı ve indirim tutarları hususunda davacı şirketçe seçim yapılmış olduğu, her bir taahhütname için telefon numarasının belirlenmiş olduğu, dolayısıyla genel işlem koşulu olmaktan çıkılmış olduğu, dolayısıyla davacının iddialarının kanıtlanamamış olması karşısında davanın reddine kesin olarak karar verilmiştir.
HÜKÜM :
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Harçlar Kanununca alınması gerekli 54,40-TL ilam harcının peşin yatırılan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,00-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydedilmesine,
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 50,00-TL Avukatlık Ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı KESİN olmak üzere açıkça okunup usülen anlatıldı.06/07/2020

Katip …
¸E-İmza

Hakim …
¸E-İmza