Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/442 E. 2018/1055 K. 10.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/442
KARAR NO : 2018/1055

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 27/06/2013
KARAR TARİHİ : 10/10/2018

Mahkememizin 2014/478 E, 2014/478 K. sayılı kararının Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 06/02/2017 tarih, 2016/5984 E, 2017/840 K. sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiğinden dosya yukardaki esas numarasını almış olup yapılan açık yargılama sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının kimyevi ürünler satışı yaptığını, 21.12.2012 ile 07.01.2013 tarihleri arasında davalı şirkete kimyevi ürün sattığını, satılan ürünlerin kargo ile gönderildiğini, satışlara ilişkin irsaliye, fatura, kargo teslim fişi gibi belgelerin ekte sunulduğunu, davalı tarafa tebliğ edilen faturalara geçen süre zarfında itiraz edilmediğini, davalı tarafa cari hesabın kapatılması konusunda talepte bulunulduğunu, davalı tarafın sure talep ettiğini, geçen süre zarfında ödeme yapılmadığından icra takibi yapıldığını, icra takibine yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı tarafa satılan malın teslim edildiğini, şirketçe kullanıldığını, satış bedelinin ise ödenmediğini bu arada borca yapılan itirazın tahsili engellemekten ibaret olduğunu, alacaklı-davacının şifahi olarak bir çok kez borcun ödenmesini talep ettiğini, ancak tahsilatın mümkün olmadığını belirtmekte olup, … 32. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamını, borçlunun icra inkar tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin de karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekili Davaya Cevabında:
Davalı vekili dilekçesinde özetle; davacı tarafından itirazın iptali amacıyla açılan davanın haksız olduğunu, takibe dayanak gösterilen faturada yer alan malların şirkete teslim edilmediğini, SGK’dan mal teslim tarihi itibariyle şirket çalışanlarının
sorulması halinde teslim olgusunun açıklığa kavuşacağını, faturaların tek başına alacak ilişkisini ispatlamaya yeterli olmadığını, davalının ticari defterlerinde de bu alımların yer almadığını bildirmekte olup, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin de karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Toplanan Deliller:
Taraflarca ibraz edilen deliller incelenmiştir. … 32.İcra Dairesinin … Sayılı icra dosyası incelenmiştir.
Yargıtay 19.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5984 Esas-2017/840 Karar sayılı Bozma ilamı öncesinde ; Mahkememizce davacı şirketin ticari defterleri incelemesi için talimat yazılarak SMMM bilirkişiden alınan raporda bilirkişinin; davacı tarafa ait tutulması gereken ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış tasdiklerinin yapıldığı, yevmiye defterinde kapanış tasdiki bulunduğu, dava konusu faturaların, davacıya ait ticari defter kayıtlarında kayıt altına alındığı, Sipariş formları ile verilen siparişlerin, Sevk İrsaliyesi ile Sipariş formlarında belirtilen adreslere sevk edildiği, sevk İrsaliyelerinde davalı tarafa ait kişilerin imzasının bulunmama nedeni, yapılan sevklerin irsaliye adresinden farklı adreslere yapıldığı, davacı tarafa ait ticari defterlerde yapılan inceleme sonunda, icra takip tarihinde davacının 8 adet fatura karşılığında KDV dahil 43.770,63 TL davalıdan ALACAKLI olduğunu bildirdiği görülmüştür. Mahkememizce davalının ticari defterlerini incelemesi için mali müşavir bilirkişiden alınan raporda bilirkişi; davalı … Tic. Ltd. Şti’nin ticari defterlerinin HMK 222 ve TTK’nın ilgili maddelerinde belirli kanuni şartları taşıdığını, davacı şirket lehine delil olma ve ispat kuvvetine sahip olduklarını, takibe konu faturalardaki malların teslim edildiği ve takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 44.753,73 TL alacaklı olduğunu ve takip tarihinden itibaren de asıl alacağa işleyecek faiz ile birlikte davacının davalıdan 60.418,22 TL alacaklı olduğunu bildirdiği görülmüştür.
Mahkememizce 23/12/2015 Tarihinde davanın kabulüne karar verilmiş, temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5984 Esas-2017/840 Karar sayılı ilamı ile ” Dava satış bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinde itirazın iptaline ilişkindir. Davacı-satıcı satış faturasına konu olan malların teslimini kanıtlamak zorundadır, somut olayda davacı sekiz adet faturaya dayanmıştır, bu faturalara ilişkin teslim belgeleri sunulmuş, davalı vekili tarafından imzalara itirazda bulunulmuştur. Satış faturalarının davalı-alıcının defterinde kayıtlı olması halinde bu kayıtlar aleyhe delil olarak kabul edileceğinden ayrıca teslimin kanıtlanmasına ihtiyaç yoktur. Defter kayıtlarında da bu faturaların işlenmemiş olduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiştir. Mahkemece teslim belgeleri incelenip teslimin davalı çalışanına veya yetkilisine yapılıp yapılmadığı isticvap ve imza incelemesi de yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönde bir inceleme yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile mahkememizin kararı bozulmuş; yasaya ve usule uygun bulunan bozma ilamı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiştir.
Bozma ilamı doğrultusunda davacı tarafın talebi üzerine, … ve … celbi için çağrı kağıdı çıkarılmış, ilgili kişi olarak duruşmaya katılan …’ a Dosyada bulunan … Kargoya ait 2 adet ambar fişi gösterilmiş ” Gösterilen belgelerde yer alan imzalar tarafıma ait değildir. Ben ortak olduğum süre içerisinde …den mal teslim almadım. Ortak olduğum süre içerisinde şirkette sürekli bulunmasam da gidip geliyordum. …’ın şirketle ilgi ve alakası yoktur. Fiilen şirkette bulunan ve işlerle ilgilenen kişi … idi. Benim şirkette imza yetkim yoktu” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davacı vekili son celse de; Bir önceki celsede …, … isimli bir kişinin olmadığını belirttiği için teslim alanın … olduğunu sandıklarını, önceki beyanlarını tekrar ettiklerini toplanılmasını istedikleri delilleri olmadığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi:
Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; Her nekadar davacı taraf davalı tarafa satmış olduğu ürünlerin bedelinin ödenmediğini bu nedenle alacağının tahsili için davalı aleyhine … 32.İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun icra takibine haksız şekilde itiraz ettiğini, belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş ise de; Dosya kapsamına ibraz edilen deliller ve yargıtay 19.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5984 Esas-2017/840 Karar sayılı bozma ilamında da belirtildiği üzere Davanın satış bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinde itirazın iptaline ilişkin olduğu, Davacı-satıcının satış faturasına konu olan malların teslimini kanıtlamak zorunda olduğu, davacının sekiz adet faturaya dayandığı bu faturalara ilişkin teslim belgeleri sunulmuş olmakla birlikte davalı taraf teslim belgelerinin altında ki imzaya itirazda bulunmuştur. Davacı taraf faturaları teslim alan kişinin … isimli kişi olduğunu sandıklarını beyan etmekle birlikte bu kişinin şirket ile ilgisinin bulunduğunu kanıtlar delil ibraz edemediği gibi bu kişinin adresinin tespit edilerek imza incelemesinin yapılması talebinde de bulunmadığı bu hali ile davacı tarafın icra takibine konu fatura konusu malların davalı şirkete teslim edildiği hususu kanıtlanamadığından davacı tarafın davasının Reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davacı tarafın Davasının REDDİNE;
2-)Harçlar kanununca alınması gereken 35,90.TL. Karar ve ilam harcının peşin alınan 540,50.TL. harçtan mahsubu ile bakiye 504,60.TL. harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı tarafça yatırılan ve harcanan 105.TL.posta giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine;
5-)Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının taraflara iadesine,
Mahkememiz dosyasından verilen karar daha önce yargıtay incelemesinde geçmiş olmakla;ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile TEMYİZ YOLU açık olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı. 10/10/2018

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)