Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/43 E. 2019/1004 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/43 Esas
KARAR NO : 2019/1004

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 13/01/2017
KARAR TARİHİ : 12/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle;davalı tarafından müvekkili şirket aleyhine sahte imzayla borçlanma yapılarak, dört adet bono düzenlenmek suretiyle … 33. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, müvekkili şirket yetkilisinin takibe konu bonoları imzalamadığını, bonolar üzerindeki yazıları da yazmadığını, bonolar üzerinde bulunan kaşe ve imzaların sahte olduğunu, bu konuda sahtecilik nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulacağını beyanla neticeten açılan menfi tespit davasının kabulüne, müvekkili şirketin söz konusu bonoların borçlusu olmadığının ve bonolardaki imzaların sahte olduğunun tespitine, dava konusu bonolara ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması sebebiyle %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davacının davacı sıfatı olmadığından davanın usulden reddine karar verilmesini, dava davacısı ile müvekkili arasında hiçbir ticari ilişki olmadığını, müvekkili şirketin icra takipleri borçlusu … Ltd.Şti. ile aralarında uzun zamandır süre gelen bir ticari ilişki olduğunu, ancak borçlunun son olarak müvekkili şirketten almış olduğu mallara karşılık olarak verdiği çek ve senetleri ödemediğini, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin yıllardır fatura, irsaliyeler ve ticari defterlerle sabit olduğunu, çek ve senetlerin ödenmemesi üzerine icra takibi açıldığını, açılan takipler neticesinde haciz işlemi yapıldığını, haciz sırasında şirket ortağı ve yetkilisi olduğunu beyan eden …’ ın icra dairesine gelerek borca kefil olduğunu, kendisini şirket ortağı ve yetkilisi olarak tanıtan …’ın bu şekilde her yerde işlem yaptığını ve müvekkili şirketin çalışanları ve ortakları tarafından da böyle bilinildiğini, malların teslimi sonrası verilen senetler bizzat borçlunun senetleri olup, borçlu şirketin çalışanları tarafından teslim edildiğini, taraflar arasında daha önceden de böyle işlemler olduğu için senet üzerindeki imzaların sorgulanmadığını, sonradan anlaşıldığı üzere borçlu şirketin diğer şirketlere de aynı şekilde senet ve çekler vererek senet ve çeklerdeki imzanın şirketi temsil eden kişiye ait olmadığı iddiası ile dava açtığını beyanla neticeten ihtiyati tedbir kararı talebinin reddine, davanın usul yönünden reddine, davanın esastan reddine, davanın kötü niyetle ikamesi nedeniyle davacı aleyhine icra dosyası miktarının %20 sinden aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, dava harç ve masrafları ile ücreti vekaletin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce yapılan değerlendirme sonucu 14/11/2017 tarih ve 2017/44-968 Esas-Karar sayılı kararıyla; dosyanın Mahkememizin 2017/43 Esas sayılı dosyası ile HMK 166/1 maddesi gereğince birleştirilmesine karar verilmesi üzerine dosya Mahkememize gönderilerek dosyamız arasına konulmuştur.
Birleşen İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/43 Esas sayılı dava dosyasında; Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davalı tarafından müvekkili şirket aleyhine sahte imzayla borçlanma yapılarak 11.000,00 USD bedelli, … seri numaralı 30/05/2016 tarihli bir adet çek düzenlemek suretiyle … 33 İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, müvekkili şirket yetkilisinin takibe konu çeki imzalamadığı (ciro etmediği) gibi çek üzerindeki yazıları da yazmadığını, müvekkili şirketin davalı şirket ile ticari ilişkisi bulunmasına rağmen, çek üzerindeki imza ve kaşenin sahte olduğu gibi müvekkili şirketin takip alacaklısına böyle bir borcunun da bulunmadığını, takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespit edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davaya konu … 33. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur, incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından borçlular aleyhine 02/10/2016 tarihinde … Bankası … Şubesine ait 30/05/2016 keşide tarihli 11000 USD ( 32.685,70 TL ) bedelli çekten kaynaklı 32.685,70 TL asıl alacak, 98,06 TL çek komisyonu, 3.268,57 TL çek tazminatı, 1.585,93 TL işlemiş faiz, 481,60 TL ihtiyati haciz tutarı olmak üzere toplam 38.119,86 TL’ lik kambiyo senetlerine özgü icra takibinde bulunulduğu görülmüştür.
Davaya konu … 33. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur, incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından borçlu aleyhine 02/10/2016 tarihinde, 14/03/2016 düzenleme, 25/05/2016 vade tarihli, 5000 USD, 14/03/2016 düzenleme, 25/06/2016 vade tarihli, 5000 USD, 14/03/2016 düzenleme, 25/07/2016 vade tarihli, 5000 USD, 14/03/2016 düzenleme, 25/08/2016 vade tarihli, 5000 USD bedelli senetlerden kaynaklı 19.700,00 USD asıl alacak, 59,10 USD bono alacağı, 469,96 TL protesto gideri, 705,72 USD işlemiş faiz, 481,60 TL ihtiyati haciz tutarı olmak üzere toplam 20.464,82 USD ve 951,56 TL ‘lik kambiyo senetlerine özgü icra takibinde bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizin 06/03/2018 tarihli ara kararı gereğince, keşideci ve ciranta davacı … Ltd.Şti adına atılan imzanın davacı şirket yetkilisi … ‘in eli ürünü olup olmadığı hususunda mukayese imzalar ile karşılaştırılarak süretiyle tespiti için bir Grafolog bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup grafolog bilirkişi tarafından ibraz edilen 14/02/2019 teslim tarihli raporda özetle; yazı ve imza incelemelerinde geçerli tüm grafolojik tanı yöntemleri dikkate alınarak, lup, stereomikroskop, S523 document dedector ve bilgisayar/scan kullanılarak tekrar yapılan incelemelerde, inceleme konusu 4 adet senet ve 2 adet çek üzerindeki …Tic. Ltd. Şti’ne atfen atılmış imzaların, karşılaştırma belgelerindeki …’e ait imza, yazı ve rakamlara kıyasla, …’in eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
Mahkememizin 29/03/2019 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 15/05/2019 teslim tarihli raporda özetle;
a.)Taraflar arasındaki ticari ilişkinin her iki yanında kabulünde olduğu, ancak davacının, takiplere ve her iki davaya konu bonolar ve çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığı anlatımında ve Menfi Tespit talebinde bulunduğu,
b.)Her iki dava ve takibe konu bonolar ve çek’in davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak davacı defterlerinde kayıtlarına rastlanmadığı,
c.)Davacının kendi defterlerinde davalıya 58.001,52.-TL BORÇLU durumda olduğu, ancak yukarıda 5.maddede açıklanan ve davalıya yapıldığı iddia edilen ve/fakat davalıda kaydı olmayan, 3 adette toplam 31.152,15.-TL.lik ödeme kaydının belgesinin sunulması gerektiği, aksi halde bu tutarın davacı borcuna ilave edilmesi gerektiği bu durumda davacı borcunun ( 58.001,52 + 31.152,15 = ) 89.153,67.-TL olacağı, diğer yandan takibe konu çek nedeniyle davalının, bankadan 1.290.-TL yasal karşılık bedelini tahsil ettiği anlaşılmakla, bu tutarın davacı borcundan tenzili ile ( 89.153,67 – 1.290,00 = ) nihai davalı borcunun 87.863,67.-TL olduğu,
d.)Davalının kendi defterlerinde davacıdan 19.700.USD lik bonolardan dolayı 56.605,98.-TL , 11.000.USD lik çekten dolayı da 32.014,40.-TL ve açık hesaptan dolayı da 533,29.-TL olmak üzere toplam 89.153,67.-TL ALACAKLI olduğu, bu tutardan, bankadan tahsil edildiği anlaşılan 1.290.-TL.lik yasal çek karşılığının tenzili ile nihai davalı alacağının (89.153,67 – 1.290,00 =) 87.863,67.-TL olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN:Davanın Menfi Tespit olduğu,
Buna göre, davalı tarafından davacı aleyhine … 33. İcra Müdürlüğü’nün … takip nolu dosyasında 14/03/2016 düzenleme tarihli, 25/05/2016 vade tarihli, 5000 USD bedelli bono, 14/03/2016 düzenleme tarihli, 25/06/2016 vade tarihli, 5000 USD bedeli bono, 14/03/2016 düzenleme tarihli, 25/07/2016 vade tarihli 5000 USD bedelli bono ve 14/03/2016 düzenleme tarihli, 25/08/2016 vade tarihli, 4700 USD bedelli bonolara ilişkin bu dosya ile birleşen Mahkememizin 2017/44 esas sayılı dosyasında da, … 33. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibe konu 11.000 USD bedelli 30/05/2016 tarihli bir adet çeke ilişkin menfi tespit davası açıldığı ve senetlerin sahte olduğunun ifade edildiği ve imzaların şirket yetkilisine ait olmadığının belirtildiği, alınan bilirkişi raporuna göre, senetlerdeki imzanın şirket yetkilisi …’e ait olmadığının anlaşıldığı, bu haliyle davacı şirketin borçlu olmadığının kabulü gerektiği, dava konusunun kambiyo senedine dayalı yapılan takibe konu senetler aleyhine açılmış menfi tespit davası olması nedeniyle taraflar arasında başkaca hukuki ilişkiye dayalı alacak-verecek durumu olup olmadığının araştırılmasına gerek olmadığı, Mahkemeninin dava konusu olay ile bağımlı olduğu, bu haliyle mali müşavirden alınan raporun esasa etkili görülmediği anlaşılmakla, davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Asıl ve birleşen davanın kabulü ile, davacının … 33.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı kambiyo senedine dayalı takibe konu 30/05/2016 keşide tarihli 11000 USD bedelli. … Bankası … Şubesine ait keşidecisi … Şirketi olan çek ile yine … 33 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı kambiyo senedine dayalı takibe konu, borçlusu davacı şirket, alacaklısı davalı şirket görünen 14/03/2016 düzenleme tarihli, 25/05/2016 vade tarihli, 5000 USD bedelli bono, 14/03/2016 düzenleme tarihli, 25/06/2016 vade tarihli, 5000 USD bedeli bono, 14/03/2016 düzenleme tarihli, 25/07/2016 vade tarihli 5000 USD bedelli bono ve 14/03/2016 düzenleme tarihli, 25/08/2016 vade tarihli, 4700 USD bedelli bonolara ilişkin olarak davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Takibin kötüniyetli olarakyapıldığı ispatlanamadığından davacının tazminat talebinin reddine,
3-a)Asıl davada Karar tarihine göre alınması gereken 4.384,67 TL harçtan peşin alınan 1.096,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.288,50 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
b)Asıl davada, davacı duruşmalarda kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 7.410,66 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-a)Birleşen davada, Karar tarihine göre alınması gereken 2.603,96 TL harçtan peşin alınan 651,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.952,96 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
b)Birleşen davada, davacı duruşmalarda kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 4.543,18 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Asıl ve birleşen davada davacı tarafından yapılan toplam: 3.647,37 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
8-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde Mahkeme kasasındaki belge aslının iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı,gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 12/11/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

Asıl Dava ve Birleşen Davada MASRAF BEYANI
1.809,97 TL Harç Masrafı
1.600,00 TL Bilirkişi Ücreti
237,40 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 3.647,37 TL