Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/424 E. 2019/38 K. 25.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/424 Esas
KARAR NO : 2019/38

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 05/05/2017
KARAR TARİHİ : 25/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkilinin (LPG) dağıtım firması olup davalı …’ın, 31.01.2017 tarihli “Tüplü LPG Bayi Sözleşmesi” gereğince, 31.01.2022 tarihine kadar … adresinde LPG Tüplü gaz bayiliğini üstlendiğini, sözleşmenin ekinde imzaladığı Ek Protokol ile 5 yıllık sözleşme süresince asgari 600 ton, cari yıl ortalaması olarak aylık asgari 10 ton tüplü LPG’yi müvekkilinden almayı taahhüt ettiğini, davalı … ‘ın, Bayilik Sözleşmesinin 23.4.maddesi ile davalı bayinin işbu sözleşmeden doğmuş ve doğabilecek tüm yükümlülükleri için 10.000 USD kadar davalı bayi ile birlikte müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, sözleşmenin teminatı olarak … İli, … ilçesi, … Mah. 101 ada 8 parselde kayıtlı taşınmazı üzerine 250.000,00 TL bedelle 1. Derecede ipotek verdiğini, müvekkilinin gerekli çalışmaları yaptığını, bölgede gerekli duyuruları da yaptıktan sonra davalı bayiye LPG sevkiyatını gerçekleştirdiğini, ancak davalı bayinin haklı neden olmadan Manavgat 1. Noterliği’nin 15.02.2017 tarih ve 965 sayılı ihtarı ile bayiliği feshettiğini, aldığı LPG’nin faturasını … 1. Noterliği’nin … tarih ve … sayılı ihtarı ile müvekkiline iade ettiğini, müvekkilinin Bakırköy 40.Noterliği’nin 23.02.2017 tarih ve 5115 yevmiyeli sayılı ihtarı ile davalının ihtarlarına itiraz ettiğini, faturayı davalı bayiye iade ettiğini, davalının sözleşmeyi fesih kararından rücu edip, 5 gün içinde LPG akımına başlamasını aksi halde aynı süre içinde ariyetlerin iadesi, cari borcun ödenmesi, 5 yıllık süre boyunca uğrayacağı kar mahrumiyeti ve cezai şartların tamamının ödenmesini davalılara bildirdiğini, kar mahrumiyetinden şimdilik 5.000,00 TL’sinin ihtarname ile verilen sürenin sonu 13.03.2017 tarihinden itibaren Merkez Bankasının kısa vadeli avanslara uyguladığı faiz oranı ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesini, cezai şarttan şimdilik 15.000,00 TL’sını ihtarname ile verilen sürenin sonu 13.03.2017 tarihinden itibaren Merkez Bankasının kısa vadeli avanslara uyguladığı faiz oranı ile birlikte müvekkiline ödenmesini, davalının teslim etmediği tüplerin imalat bedeli ile tazminat alacağından şimdilik 15.000,00 TL’nin ihtarname ile verilen sürenin sonu 13.03.2017 tarihinden itibaren Merkez Bankasının kısa vadeli avanslara uyguladığı faiz oranı ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davacı ile arasındaki bayilik sözleşmesini başlamadan sonlandırıldığını, sözleşmenin konusunu, müvekkilinin davacıdan aldığı LPG’yi tüketiciye aktarması olduğunu, müvekkiline tüplü LPG sevkiyatı yapıldığını, müvekkili bu tüpleri tüketiciye henüz intikal ettirmeden bayilik sözleşmesini feshettiğini ve tüplü LPG’yi de iade etmek için davacıya bildirimde bulunduğunu, faturayı da iade ettiğini, davacı fatura ve tüplü LPG iadesini kabul etmediğinden söz konusu tüplü LPG’nin müvekkilinin elinde kaldığını ve zarara uğramamak adına elindeki tüpleri LPG piyasası mevzuatında öngörülen 1 aylık sürede tüketicilere intikal ettirdiğini, davacının imalat bedelini talep ettiği tüplerin tamamı bu sebeple yine davacının müşterilerinde olduğunu, davacının, tüp imalat bedellerinin müvekkilden alınarak kendisine ödenmesi yönündeki talebinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 125.maddesine göre müspet zararın giderilmesi niteliğinde olduğunu, özellikle henüz fiilen yürürlüğe girmemiş bir sözleşmenin söz konusu olması aslolarak göz önünde bulundurulmak, ve Mahkemeniz tarafından resen gözetilecek nedenlerle davanın reddine yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Dava Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklı Tazminat Davasıdır.
Davacı, (LPG) dağıtım firması olup davalı …’ın, 31.01.2017 tarihli “Tüplü LPG Bayi Sözleşmesi” gereğince, 31.01.2022 tarihine kadar Manavgat/ ANTALYA adresinde LPG Tüplü gaz bayiliğini üstlendiği, sözleşmenin ekinde imzaladığı Ek Protokol ile 5 yıllık sözleşme süresince asgari 600 ton, cari yıl ortalaması olarak aylık asgari 10 ton tüplü LPG’yi müvekkilinden almayı taahhüt ettiği, davalı … Hasar’ın, Bayilik Sözleşmesinin 23.4.maddesi ile davalı bayinin işbu sözleşmeden doğmuş ve doğabilecek tüm yükümlülükleri için 10.000 USD kadar davalı bayi ile birlikte müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu, sözleşmenin teminatı olarak … İli, … ilçesi, … Mah. 101 ada 8 parselde kayıtlı taşınmazı üzerine 250.000,00 TL bedelle 1. Derecede ipotek verdiği anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlık; taraflar arasında yapılan bayilik sözleşmesinin fiilen hayata geçip geçmediği, davalıların sözleşmeyi haklı olarak feshedip etmediği, davacının sözleşmenin feshinden kaynaklı davalılardan cezai şart, kar mahrumiyeti ve tüplerin imalat bedeli ve tazminat alacağı şartlarının oluşup oluşmadığı, miktarı ve hangi davalının ne oranda sorumlu olduğu hususunda toplanmaktadır.
Davalının ticari defterlerinin incelenmesi için … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine 15/12/2017 tarihli duruşma ara kararı gereği talimat yazılmış, talimat mahkemesince davalılara usulüne uygun tebligat çıkarılmasına rağmen davalılar tarafından ticari defterlerin bilirkişi incelemesi için sunulmadığı, bu nedenle bilirkişi raporu alınamadığı belirtilerek bila ikmal cevap verilmiştir.
Mahkememizin 17/04/2018 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere mali müşavir, sektör uzmanı ve akit uzmanı bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 05/09/2018 teslim tarihli raporda özetle;1- Bayilik sözleşmesinin imzalanarak, taraflar arasında geçerli bir şekilde yapıldığı ve yürürlüğe girdiği kanaatindeyiz. Sözleşme imzası sonrası, LPG tüplerinin de sözleşmeye uygun şekilde teslim edildiği ve bu yönüyle davacı dağıtıcı bakımından sözleşmenin ifasına başlandığı anlaşılmaktadır. Sözleşme, davalı bayii tarafından süresinden önce sona erdirilmiş ise, de bu sona erme için haklı sebep ileri sürülmediği görülmektedir. Sürekli edimli sözleşmelerde, temerrüt, kötü ifa, mücbir sebep gibi bir haklı sebep olmadan ifadan kaçınma ve sözleşmeyi sona erdirme talebinin bir borçlu temerrüdü olarak kabul edilebileceği ve hizmet alacaklısı durumdaki davacı dağıtıcıya tazminat talep etme hakkı vereceği kanaatindeyiz (TBK m 126).2- Davacının tazminat talebinin kapsamını oluşturacak zararlar, kazanç kaybı, cezai şart ve teslim edilen tüp bedelleri gibi sözleşmenin ifası halinde elde edebileceği menfaatler ve oluşmayacak kayıplardır. Sektör şartları ve Yargıtay uygulamasına göre, davacının kazanç kaybı aynı şartlarda yeni bir iş anlaşması yapana kadar geçebilecek makul bir süre olmalıdır. Yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, sektörel kapsamda, davacının aynı yerde 3. Şahıslara yeni bir Tüplü LPG satış bayiliği verip o mahalde işyerinin açılması, satışa başlayabilmesi için geçecek olan makul süre 3 aydır ve bu süre dikkate alınarak tazminat hesaplanmıştır. 3- Yapılan hesaplamalar sonucu davalının tazminat ve cezai şart ödemesine karar verilmesi halinde davacının tazminat alacağı; boş tüplerin bedelleri; 5.370,00 TL, kar mahrumiyeti; 24.853,80 TL; sözleşme cezai şartı (m 22/1) 10.000 USD (37.746,20 TL); sözleşme cezai şartı (m 22/2) 10 Ton LPG bedeli; 31.520,02 TL olmak üzere toplam; 99.490,02 TL olarak hesaplanmıştır. 4- Mahkemenizce, söz konusu cezai şart tazminatlarının davalı bayinin ekonomik mahvına sebep olup olmayacağının yorumlanması istenmektedir. Bu yönde bir yorum yapılabilmesi için davalının aktif büyüklüğünün bilinmesi ve tazminatın buna oranlanması gerekmektedir. Davalı mali işlem kayıtları bulunmadığından bu yönde net bir inceleme ve açık bilimsel bir yorum yapılamamıştır. Ancak, sektörde bu tür bayiler genelde esnaf sayılabilecek küçük işletmelerdir ve yaklaşık 70 bin TL yi bulan bir cezai tazminat tutarının faiziyle birlikte ödenmesinin bu kapsamda bir işletmeyi mali açıdan ciddi bir kayba uğratacağı, ekonomik gücünü önemli oranda zayıflatacağı kanaatindeyiz. Bu itibarla, söz konusu tazminatın takdiren makul bir seviye olan % 50 oranında indirilmesi Mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur .
Davacı vekili 21/11/2018 tarihinde harçlandırılmış ıslah dilekçesinde özetle; Kar mahrumiyeti için 24.000,00-TL, Cezai Şart 18.000,00-TL, Boş Tüp Bedelleri ve Cezai Şart(22/2.Md.) : 20.000,00-TL olmak üzere toplam: 62.000,00 TL ‘ye dava değerini artırdığını, 62.000,00 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi heyet raporu mahkememizce yeterli görülüp itibar edilmiştir.
Bayilik sözleşmesinin imzalanarak, taraflar arasında geçerli bir şekilde yapıldığı ve yürürlüğe girdiği kanaatine varılmıştır. Sözleşme imzası sonrası, LPG tüplerinin de sözleşmeye uygun şekilde teslim edildiği ve bu yönüyle davacı dağıtıcı bakımından sözleşmenin ifasına başlandığı anlaşılmaktadır. Sözleşme, davalı bayii tarafından süresinden önce sona erdirilmiş ise, de bu sona erme için haklı sebep ileri sürülmediği görülmektedir. Sürekli edimli sözleşmelerde, temerrüt, kötü ifa, mücbir sebep gibi bir haklı sebep olmadan ifadan kaçınma ve sözleşmeyi sona erdirme talebinin bir borçlu temerrüdü olarak kabul edilebileceği ve hizmet alacaklısı durumdaki davacı dağıtıcıya tazminat talep etme hakkı vereceği kanaatine varılmıştır. (TBK m 126).
Davacının tazminat talebinin kapsamını oluşturacak zararlar, kazanç kaybı, cezai şart ve teslim edilen tüp bedelleri gibi sözleşmenin ifası halinde elde edebileceği menfaatler ve oluşmayacak kayıplardır. Sektör şartları ve Yargıtay uygulamasına göre, davacının kazanç kaybı aynı şartlarda yeni bir iş anlaşması yapana kadar geçebilecek makul bir süre olmalıdır. Sektörel kapsamda, davacının aynı yerde 3. Şahıslara yeni bir Tüplü LPG satış bayiliği verip o mahalde işyerinin açılması, satışa başlayabilmesi için geçecek olan makul süre 3 aydır ve bu süre dikkate alınarak tazminat hesaplanmıştır.
Bilirkişilerce yapılan hesaplamalar sonucu davacının tazminat alacağı; boş tüplerin bedelleri; 5.370,00 TL, kar mahrumiyeti; 24.853,80 TL; sözleşme cezai şartı (m 22/1) 10.000 USD (37.746,20 TL); sözleşme cezai şartı (m 22/2) 10 Ton LPG bedeli; 31.520,02 TL olmak üzere toplam; 99.490,02 TL olarak hesaplanmıştır.
Davacı vekili 21/11/2018 tarihinde harçlandırılmış ıslah dilekçesinde; Kar mahrumiyeti için 24.000,00-TL, Cezai Şart 18.000,00-TL, Boş Tüp Bedelleri ve Cezai Şart(22/2.Md.) : 20.000,00-TL olmak üzere toplam: 62.000,00 TL.’ye dava değerini artırdığı anlaşılmakla; dava ve ıslah dilekçesine göre davanın kabulüne, karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kabulüne, dava ve ıslah dilekçesine göre;
a)24.000,00 TL kar mahrumiyeti alacağının 5.000,00 TL ‘sine 13/03/2017 tarihinden, 19.000,00 TL ‘sine de ıslah tarihi olan 21/11/2018 tarihinden itibaren,
b)18.000,00 TL cezai şart alacağının 15.000,00 TL ‘sine 13/03/2017 tarihinden, 3.000,00 TL ‘sine de ıslah tarihi olan 21/11/2018 tarihinden itibaren,
c)B)20.000,00 TL boş tüp bedelleri ve cezai şart alacağının ( 22/2 maddesi) 15.000,00 TL ‘sine 13/03/2017 tarihinden, 5.000,00 TL ‘sine de ıslah tarihi olan 21/11/2018 tarihinden itibaren,
İşleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve mütesilsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 4.235,22 TL harçtan peşin alınan 1.058,82 TL ( Peşin Harç + Islah Harcı ) harcın mahsubu ile bakiye 3.176,40 TL harcın davalılardan müştereken ve mütesilsilen tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 7.170,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve mütesilsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam: 3.464,82 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve mütesilsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 25/01/2019

Katip …

Hakim …

MASRAF BEYANI
1.090,22 TL Harç Masrafı
2.100,00 TL Bilirkişi Ücreti
274,60 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 3.464,82 TL