Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/399 E. 2018/254 K. 27.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/399 Esas
KARAR NO : 2018/254

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 26/04/2017
KARAR TARİHİ : 27/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkili şirketin İstanbul ve ülke genelinde, inşaat işleri, altyapı, yol yapım ve kaplama yükleyicileri ticaretini yapan, sektöründe öncü firmalardan olduğunu, şahıs firması olan müvekkilinin ticari ünvanı … olduğunu, müvekkilinin kendisine ait … bölgesindeki bir gayrimenkulunu satmak İstemi ve bunun sonucu olarak …’de ofisleri olan daha çok yabancı /Arap yatırımcılara hizmet veren ve müvekkili bilgisine göre yöneticileri de … kökenli olan …Dıs.Tic.Ltd. Ştl. firması ile irtibata geçtiğini, anlaşma tarihi ve senet tanzim tarihinin aynı olduğunu, 07/10/2016 tarihli anlaşmadaki tapu alım tarihi ile senet ödenme tarihinin aynı olduğunu, müvekkilinin karşılıklı sözleşmeye itimat için nam kısmı boş olacak şekilde aracı firmaya teminat olarak bedelsiz senedi teslim ettiğini, müvekkili yapılan sözleşme gereğince müvekkili şirketin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, aracı firma İse zamanında gayrimenkulu almadığı gibi müvekkilini zor durumda bıraktığını, davalı şirket sözleşme gereğince ifa etmesi gereken sorumluluğu ifa etmediğini, bu nedenle davalıya herhangi bir borcunun olmadığının tespitini, dava konusu senedin iptalini, takibin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının % 20 icra inkar tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir .
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkilinin davacı tarafın sunduğu emlak satım sözleşmesinin tarafı olmadığını, taraflarıyla da bir ilgisi bulunmadığını, borçlu olan davacının müvekkiline verdiği senet ile başka taraflar ile yaptığı sözleşmelerin tarihleri sebebiyle illiyet bağı içinde olduğu beyanı afaki olmakla borçlu olmadığı yönündeki iddialarını doğrulayacak nitelikte olmadığını, müvekkilinin davacı borçluya verdiği 35.000,00 TL karşılığında, davacı takip konusu senedi müvekkiline verdiğini, ancak vadesi dolan senede ilişkin ödeme alamayan müvekkilinin icra takibi yoluna başvurduğunu, davacının bu sefer de mesnetsiz sebeplere dayandırdığı borçlu olmadığı iddiası ile borçtan kurtulmaya çalıştığını, davacının gerçek dışı afaki beyanları kendi içinde de çelişki barındırdığını, müvekkiline verdiği senedi, aslında dava dışı … ile yapılan emlak satış sözleşmesinin itimadı için sözleşmeye aracı olan .. ‘e teminat olarak verdiğini, davacının yapılan sözleşmeye ilişkin teminat senedi düzenlediği kabul edilse bile bunu sözleşmenin diğer tarafına değilde aracı firmaya vermesinin gerçekliğe uygun düşmeyeceğini, öncelikle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN:Dava İİK.nun 72 maddesinde düzenlenen menfi tespit davasıdır.
Davaya konu … 8 İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur, incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 17/03/2017 tarihinde 07/10/2016 tanzim ve 31/10/2016 vade tarihli 35.000,00 TL miktarlı bonodan kaynaklı 35.000,00 TL asıl alacak, 1.325,45 TL işlemiş faiz, 105,00 TL % 0,30 Komisyon olmak üzere toplam: 36.430,45 TL’ lik kambiyo senetlerine özgü icra takibinde bulunulduğu görülmüştür.
… 22 İcra Hukuk Mahkemesinin … tarih ve … Esas, 2017/998 Karar Sayılı gerekçeli kararı incelendiğinde; Davacı borçlu … tarafından davalı alacaklı …’ya karşı borca itiraz davası açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda borca itirazın reddine karar verildiği görülmüştür.
Davaya konu … 8 İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasındaki takibe dayanak senet incelendiğinde; 07/10/2016 tanzim ve 31/10/2016 vade tarihli ve 35.000,00 TL. Bedelli bononun keşidecisinin davacı borçlu … olduğu, lehdarın davalı alacaklı … olduğu, senet üzerinde nakden ibaresinin yazılı olup mal satışına ilişkin olarak verilmediği, nakit para alacağına karşılık verildiğinin anlaşıldığı, malen verildiğine ve borçlu olmadığına yönelik ispat yükünün davacı borçlu üzerinde olduğu, davacı borçlu takibe dayanak senetteki keşideci imzasına itirazı olmayıp borçlu olmadığını yazılı delille kanıtlaması gerektiği, davacının senedin mal satışına yönelik olarak verildiğini ispat edemediği ve Davacının davasını ispatlayamadığı anlaşılmakla;davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 597,72 TL harçtan mahsubu ile bakiye 561,82 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 4.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 27/02/2018

Katip

Hakim