Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/37 E. 2018/633 K. 14.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/37 Esas
KARAR NO : 2018/633

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Banka Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/01/2017
KARAR TARİHİ : 14/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Banka Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’in davalı … A.Ş. ’den 22.07.2014 tarihinde … kredi numarası ile 141.000 TL tutarında ticari kredi kullandığını, kredi kullandırım aşamasında 1.410 TL tutarında kredi işlem ücreti adı altında kesintinin aynı gün yapıldığını, müvekkilin kullanmış olduğu kredi türü ticari kredi niteliğinde bir kredi olsa da kredinin kullandırılması aşamasında davalı ile imzalanan sözleşme metni içeriğine müvekkilinin herhangi bir müdahalesi olmadığını, kredi kullandıran ile kullanan arasında eşit bir ilişki olmadığını, sözleşmenin diğer tarafı olan davalı bankanın müvekkiline karşı üstün konumda olduğunu ve sözleşme maddeleri üzerinde mutabakat yapılmadığını ileri sürerek davalı … A.Ş. tarafından haksız ve dayanaksız olarak alınan 1.410 TL’nin kesintinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin ticari işlemlerinde kullanmak maksadıyla araç aldığını, bu alım için ticari oda kaydı ve vergi levhası ibraz ederek müvekkil şirketten kredi talebinde bulunduğunu, bunun için de 22.07.2014 tarihli taksitli ticari kredi sözleşmesi imzalandığını, TTK 22. maddesine göre bir kimseye iştigal konusu ile ilgili hizmet vermiş olan şirketlerin ücret isteme hakkı olduğunun açıkça düzenlendiğini, davacı yanın basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü olduğunu, taraflar arasında akdedilmiş olan sözleşmede kredi işlem ücreti alınacağının ve tutarının belirtildiğini, karşılıklı kabul ve müzakere edilerek tüm sözleşmenin imza altına alındığını ve sözleşmenin bir örneğinin de davacı şirkete teslim edildiğini, dolayısıyla haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yanda bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraflar arasında imzalanan ticari kredi sözleşmesi, geri ödeme planı, hesap ekstreleri ve kayıtları, bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapor.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, ticari nitelikteki banka garanti sözleşmelerinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki ticari kredi sözleşmesi nedeniyle davalı bankanın davacıdan aldığı kredi işlem ücreti kesintisinin yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Davacı … ile davalı … A.Ş. arasında 22.07.2014 tarihinde 141.000 TL tutarında “Taksitli Ticari Kredi Sözleşmesi” imzalandığı, davalı … A.Ş. tarafından, davacı …’e 22.07.2014 tarihinde 141.000 TL anapara tutarında, aylık 12.600,62 TL eşit taksit ödemeli, 12 ay vadeli, satıcısı …. ve İnş. Tic. Ltd. Şti. olan ve motor numarası … ağır vasıta türündeki araca yönelik taksitli ticari taşıt kredisi kullandırıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce beş bankaya (… Bankası, … Bankası, …bank, …bank, … Bankası) “bankalarınca 141.000 TL ticari krediye ilişkin olarak, kredi işlem ücreti adı altında yapılan kesinti miktarına yönelik” talebe, Yapı ve Kredi Bankası hariç diğer dört banka tarafından cevap verilmiştir.
Deliller toplandıktan sonra dosya bankacı bilirkişi ..’a tevdi edilerek mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlenmesi isenilmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu 07/03/2018 tarihli raporunda özetle; 22.07.2014 tarihinde imzalanan taksitli ticari kredi sözleşmesi 1. sayfasında diğer ücretler kısmında 1.410 TL tutarında ücret kesintisine yönelik bilginin yer aldığını, davalıdan 25.07.2014 tarihinde 1.410 TL tutarında kredi tahsis ücreti adı altında ücret kesildiğini, yapılan bu kesintinin taksitli ticari kredi sözleşmesinin 1. sayfasında belirtilen tutar ile aynı olduğunu, davalı yan tarafından, davacı yandan tahsil edilen ücret tutarı, toplam kredi bedelinin % 1’ine (141.000 TL * %1= 1.410 TL) denk geldiğini, dört farklı bankadan alınan bilgilere göre bankaların kredi kullandırım ücreti adı altında taksitli ticari kredilere uyguladıkları ücretin 550 TL ile 2.820 TL arasında değiştiğinin tespit edildiğini beyan etmiştir. Bilirkişi Raporu dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
Dosya kapsamına göre, davalı … A.Ş.’nin, davacı …’e kullandırdığı 141.000 TL tutarındaki taksitli ticari krediye istinaden 1.410 TL tutarında ücret kesildiği ve ilgili kredi işleminin ticari nitelikte olduğu, davalı tarafından davacıya yapılan kesintinin, davacı tarafından imzalanmış taksitli ticari kredi sözleşmesinde yer aldığı ve bu ücret dışında farklı bir kesintinin bulunmadığı, kredi işlem ücreti adı altında yapılan kesinti miktarına, dört bankanın dava dosyasına verdiği cevaplara göre her bankanın değişen tutar ve oranlar en yüksek 2.820 TL, en düşük 550 TL hesaplandığı, dolayısıyla davalı yan tarafından yapılan 1.410 TL tutarındaki kredi işlem kesintisinin hem tutar hem de uygulama anlamında diğer bankalarla benzer nitelikte olduğu anlaşılmış, taraflar arasındaki ticari kredi sözleşmesi nedeniyle davalı bankanın davacıdan aldığı kredi işlem ücreti kesintisinin yerinde olduğu kanısı ile davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın reddine
Harçlar Kanununca alınması gerekli 35,90 TL ilam harcından peşin yatırılan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.410,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/05/2018

Katip

Hakim