Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1012 E. 2019/1046 K. 25.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1012 Esas
KARAR NO : 2019/1046

DAVA : Tazminat (Ölüm Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 16/11/2017
KARAR TARİHİ : 25/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Sebebiyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10/09/2017 tarihinde sürücü … sevk ve idaresinde ki … plaka sayılı aracı ile … cadde istikametinde gelip … caddeyi takiben … doğru seyri sırasında trikocular sitesi yanına geldiğinde karşı yönden gelen trafiği kontrol etmeden sol tarafa … nolu caddeye kontrolsüz bir şekilde dönüş yapmak isterken aracının sağ ön çamurluk ve sağ yan kısımları ile … istikametinde gelip … nolu caddeyi takiben … nolu cadde istikametine doğru seyir eden sürücü … sevk ve idaresinde ki … plaka sayılı araca çarpması sonucu çift taraflı, ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza neticesinde müvekillerinin desteği olan …’ün vefat ettiğini, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın kaza tarihinde sigorta poliçesi olmadığından dolayı davalı … Hesabına karşı davayı açmak mecburiyeti hasıl olduğunu, kaza neticesinde müvekkilleri adına davalı kuruma 09/10/2017 tarihinde başvuru yapıldığını, ilgili kurum tarafından … hasar numarası oluşturuduğunu ve müvekkilin maddi zararının 141.729,00 TL olduğundan bahisle ödeme yapıldığını ve bu miktar üzerinden destekten yoksun kalma tazminatı alındığını, müvekkillerinin destekten yoksun kalma tazminatlarının tam olarak karşılanmadığını, her ne kadar başvuru neticesinde yukarıda belirtilen miktar üzerinden sulh olunmuş ise de müvekkilinin gerçek maddi zararının karşılanmadığını, müvekillerinin desteği olan …’ün vefatından dolayı maddi ve manevi zorluk içerisinde kaldıklarından dolayı yukarıda belirtilen tazminat miktarını kabul etmek zorunda kaldıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, her bir davacı müvekkili için 2.000,00 TL olmak üzere toplam 4.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacılar vekili 19/09/2019 tarihli dilekçesi ile davacı … için 2.000,00 TL olan talebini 25.210,96 TL olarak ıslah ettiğini beyan etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Zarar gören tarafından kurumlarına başvuruda bulunduğunu, hasar servislerince … için 141.729,00 TL, … için 21.725,00 TL olmak üzere toplamda 163,454,00 TL destekte yoksun kalma tazminatının 06/11/2017 tarihinde ödendiğini, müvekkili kurumun ibra edildiğini, davacı tarafın başkaca hak ve alacağının kalmadığını, davanın bu sebeple reddinin gerektiğini, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde kazaya karışan … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın ve … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin kusurunun ve bunun sonunda oluşan gerçek zararının tespitinin gerektiğini, SGK tarafından ödemiş tazminat var ise yapılacak olan hesaplamada bu ödemenin dikkate alınması gerektiğini, müvekkili kurumun sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin temerrüdünün bulunmadığını, avans faizi talep edilemeyeceğini beyan ederek davanın reddine, aksi durumda kusur ve tazminat yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Kaza tespit tutanağı, hasar dosyası, … CBS … Soruşturma sayılı uyap dosyası, ödeme dekontu, ibraname, nüfus kayıtları, ATK Kusur Raporu, Aktüeryal Bilirkişi Raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıların murisinin vefat ettiği trafik kazası nedeni ile davacıların davalıdan destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyecekleri, talep edebilcekeler ise miktarları hususlarındadır.
10/09/2017 tarihinde davalı … Hesabının sorumlu olduğu … plaka sayılı araç ile davacıların murisi …’ün kullandığı … plaka sayılı aracın kazaya karıştıkları, davacıların murisi …’ün vefat ettiği anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarının tespiti açısından dosya, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek rapor düzenlenmesi istenilmiş, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi mahkememize hitaben düzenlemiş olduğu raporunda özetle; Olayın, 10/09/2017 günü saat 19:30 sıralarında sürücü …, sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklet ile … nolu Cadde’yi takiben … istikametinden … Cadde yönüne doğru seyirle olay mahalli 3 yönlü T kavşağa geldiğinde karşı istikametten gelip kavşakta kesişen yollardan sağ tarafta kalan 16 nolu sokağa giriş yapmak üzere sola manevrayla dönüşe geçen sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı otomobilin sağ ön kapı kesimine, idaresindeki aracın ön kesimi ile çarpması neticesinde dava konusu kazanın gerçekleştiğini, yapılan İrdelemede, olay mahalli, 15 m genişliğinde, iki yönlü asfalt kaplama yol, 3 yönlü … kavşak, hava açık, zemin kuru, vakit gündüz ve mahalin yerleşim yeri olduğunu, bu duruma göre dava dışı sürücü … idaresindeki araç ile sola dönüşe geçeceği kavşağa yaklaşırken sol sinyalini yakarak vasıtayı kavşak girişinde durdurması, karşı istikametten gelip kavşakta düz geçiş yapmak üzere yaklaşan ve kavşağa güvenle duramayacak mesafede bulunan araç sürücülerine ilk geçiş hakkı bırakıp bu vasıtaların geçmesini beklemesi, şartlanın uygun olduğu bir anda vasıtayı harekete geçirerek sola manevraya başlaması gerekirken belirtilen bu kurallara riayet etmediğini, karşı yönden gelip kavşağa duramayacak mesafede bulunan müteveffa yönetimindeki araca rağmen kontrolsüzce sola manevra yaparak ilk geçiş hakkı bırakmadığı müteveffa yönetimindeki bu motosikletin önünü yakın mesafeden kapayarak kazaya sebebiyet verdiğini, olayda, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareketleri ile asli kusurlu olduğunu, davacıların yakını müteveffa sürücü … idaresindeki motosiklet ile olay yerinde seyrini sürdürürken yola gereken dikkatini vermediği, ön ilerisinde karşı yönden gelerek sola dönüş manevrası için hız azaltan davalıya ön tedbir mahiyetinde ikazda bulunmadığı, kavşağa yaklaşırken hızını uygun seviyeye düşürmeyip mevcut hızıyla seyrine devam ettiği, sola dönüşle seyir şeridine doğrultu değiştiren davalı yönetimindeki bu araca karşı zamanında etkin fren tatbik etmediğini, olayda dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı hareketleriyle tali kusurlu olduğunu, Sonuç olarak ise; dava dışı sürücü …’in %75 oranında, davacıların yakını müteveffa sürücü …’ün %25 oranında kusurlu olduğu kanaatinde olduklarını bildirmiştir.
Kusura ilişkin rapor aldırılmasının ardından dosya aktüeryal bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize hitaben düzenlenen raporda özetle; Kural olarak mütevaffanın ölümü nedeniyle eşi ve çocukları desteğini yitirmiş sayılacağı, ana ve babalarının desteğinden yoksun kalan çocuklar yönünden yaşam tablosu söz konusu olmadığı çünkü çocukların destekten yoksunluk sürelerinin sınırlı olduğu, genel olarak erkek çocukların 18 yaşına kadar, ortaöğretimde iseler 20 yaşına kadar, yüksek öğrenim görüyorlarsa 25 yaşına kadar; kız çocukların 22 yaşına kadar, yüksek öğrenimde iseler 25 yaşına kadar destek göreceği, müteveffanın destekliğinden yoksun kalan çocuğun eğitim durumuna ilişkin bir bilgi bulunmadığından yerleşik Yargıtay uygulamaları dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, müteveffanın olay tarihinde asgari ücret düzeyinde kazancının olduğu varsayılarak hesaplama yapıldığı, davacılara davalı … Hesabı tarafından toplamda 06.11.2017 tarihinde 163.454,00 TL ödeme yapılmış olup, söz konusu ödemenin 141.729,00 TL Eşi …’ya 141.729,00 TL’si Kızı …’e 21.725,00 TL olarak yapılmış olup ödeme tarihi itibariyle yapılan ödemelerin davacıların zararından tenzil edildiği, KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren aracın … Hesabının sorumluluğunda olduğu dikkate alınarak hesap yapııldığı, KTK m. 93 hükmü gereği kaza tarihinde cari 330.000,00 TL limit ile gerçek zarardan sorumlu olduğu esası benimsenerek teminatı aşan miktarlarda davalı sigorta şirketinin sorumluluğuna gidilemeyeceği, Sonuç olarak ödeme tarihi itibariyle davacı eş …’nın zararının karşılandığı, talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının kalmadığı, ödeme tarihi itibariyle davacı kızı …’ün zararının %64,31’nin karşılandığı, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin rapor tarihine kadar yasal faiz işletilerek güncellenmiş halinin davacının zararından indirildiği, davacı kızı …’ün talep edebileceği bakiye destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 25.210,96 TL olduğu beyan edilmişitir.
Dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişli Kusur ve Aktüeryal Bilirkişi Raporları çerçevesinde, 10/09/2017 tarihinde meydana gelen ve davacıların murisinin ölümü ile sonuçlanan trafik kazasında kaza tarihinde sigorta poliçesi olmadığından dolayı davalı … Hesabının sorumlu olduğu … plaka sayılı araç sürücüsü dava dışı sürücü …’in %75 oranında kusurlu olduğu, davalı tarafından 06.11.2017 tarihinde yapılan ödeme ile davacının eşi …’nın zararının karşılandığı, davacının kızı …’ün zararının %64,31’nin karşılandığı, davacının kızı … için yapılan ödemenin ülkemizin ekonomik şartları ve asgari ücret miktarı değerlendirildiğinde yeterli olmadığının kabulü gerektiği anlaşılmış, davacının eşi …’nın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı kalmadığından ve davacı kızı …’ün talep edebileceği bakiye destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 25.210,96 TL olduğu belirlendiğinden davacı … ‘ün davasının reddine, davacı …’ün davasının kabulü ile 25.210,96 TL destekten yoksun kalma tazminatının 06/11/2017 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
1-Davacı …’ün davasının reddine,
2-Davacı …’ün davasının dava ve ıslah dilekçelerine göre kabulü ile 25.210,96 TL destekten yoksun kalma tazminatının 06/11/2017 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
3-Harçlar Kanununca alınması gerekli 1.722,16 TL ilam harcından peşin yatırılan 31,40 TL ile 72,45 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.618,31 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 3.025,32 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 2.000,00 TL avukatlık ücretinin davacı …’den alınarak davalıya verilmesine,
6-İstanbul Adli Tıp Kurumunun 13/03/2019 fatura tarihli, 314,50 TL bedelli faturasının davalı tarafından İstanbul Adli Tıp Kurumunun banka hesabına yatırılmasına, bu hususta gerekçeli karardan bir örneğin İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 72,45 TL ıslah harcı, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 177,85 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.013,10 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacılar vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/11/2019

Katip

Hakim