Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/722 E. 2018/227 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/722 Esas
KARAR NO : 2018/227

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2016
KARAR TARİHİ : 21/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:davacının 08.02.2013 günü saat 11:00 sıralarında işine gitmek için evinin yaklaşık 20 m ilerisinde park halinde olan aracının önünü kapatan dubayı bulunduğu yerden çektikten sonra aracını çalıştırdığını ve birkaç metre kadar hareket etikten sonra bina sakinlerine ait olan ve yabancı birinin aracını park etmesine engel olmak amacıyla tekrar dubayı yerine koymak için çalışır vaziyette olan araçtan birkaç saniye için indiğini ve bu sırada dubayı kaldırıp tekrar eski yerine yani aracın hemen arkasına götürmek üzereyken aniden aracının hareket ettiğini gördüğünü ancak gasp olayına engel olamadığını, bu olaydan sonra davacının meydana gelen zararın karşılanması amacıyla aracını sigortalayan davalı şirkete başvurduğunu ancak talebinin aracın gasp edilmesinde davacının kusuru bulunduğu iddiasıyla reddedildiğini, sigortalının bu iddiasının yerinde olmadığım, sigortacının sorumluluğu kapsamında olan zaran karşılamaktan kaçındığını ve buna gerekçe olarak da sigorta poliçesinde yer alan ve genel işlem şartları niteliğinde hazırlanıp müşterilerine sunduğu ve onların tecrübesizliği ve bilgisizliğinden yararlanıp imzalattığı poliçeyi kaynak gösterdiğini, müşterilerinin mal varlıklarında meydana gelebilecek tehlikeler sonucu oluşan zararı tazmin etmeyi taahhüt eden v karşılığında belli bir bedel olan sigorta şirketinin sigorta poliçesinde g£nel olarak belirtilen klozlarda yer almıyor diye davacıyı ye kendi müşterilerini Mağdur etmesi işi/görevini layıkıyla yapmadığını ve sözleşmeye aykırı davrandığını gösterdiğini, günlük yaşamda araçta hasar oluştuğunda, trafikte meydana gelen ani olaylarda veya park sorunu yaşamamak için birkaç saniyeliğine çalışır vaziyette araçlarımız terk edebildiğimizi, hayatın olağan akışı içinde birkaç saniye için dubayı yerine geri taşıma işlemi için aracını durdurup kapılarını kilitleyip trafiğin ortasında aracını bu şekilde bırakarak terk etmeyeceğini, olay yerinde elde edilen görüntülerde de görüleceği üzere hırsızın aniden ve işin planı çoktan kurmuş bir vaziyette sadece uygun anı beklemekte olduğunu, o an orada kim olursa olsun gasp fiilinin gerçekleşeceğinin açık olduğunu, kasko sigortası genel şartlarında kural olarak anahtar kullanarak aracın çalınması halinde poliçeyi teminat kapsamı dışında tutarken bunun istisnalarının belirlendiğini, bu istisnalardan birisinin de, araç anahtarlarının gasp sonucunda ele geçirilmesi yoluyla aracın çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi olduğunu, olay anında aracı gasp eden kişinin de bunu belli bir plan dahilinde davacının bayan olmasına ve şayet kendisine engel olmaya çalışması durumunda kendisinin daha güçlü ve çevik olmasına güvenerek her şeyi göze almış bir vaziyette gasp fiilini gerçekleştireceğini ve gerekirsek bu şartlarda davacıya her türlü zararı verebilecek durumda olduğunu, genel olarak hırsızlık sigortası genel şartları teminat kapsamında hırsızın bedeni çeviklikten faydalanarak gaspı gerçekleştirmesinin de kabul edilmekte olmasına rağmen davalı tarafın bunu dikkate almadan sırf davacıda bir darp bulunmaması nedeniyle davacının talebini reddetmesinin yerinde olmadığını ve sözleşme kurallarına aykırılık oluşturduğunu, davacının aracını başka bir nedenle veya herhangi bir şey almak, satmak veya başka bir işinin görüşülmesi için veya anahtarı araç üzerinde unutarak terk etmediğini, davacının ani bir şekilde ve kendisine göre beklenmedik bir olayla karşılaştığını, kendisine atfedilebilecek bir kusurunun olmadığını, olay anında davacının birkaç saniye sürecek olan dubayı eski yerine taşıma işlem için şoför kapısını kapatmadan araçtan inmesi üzerine hızlı bir şekilde bedeni çevikliğini kullanarak aracının gasp edildiğini, gaspın sadece fiziksel şiddet bizzat uygulamakla değil, planlı hileli davranışlarla da gerçekleşebileceğinin kabul edilmesi gerektiğini belirtmiş ve davalı şirketin sigorta bedelini ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde, dava dilekçesinde belirtilen … plakalı aracın … no.lu maksimum kasko poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacıya ait aracın 08.02.2013 tarihinde çalınmasından sonra hemen kendilerine ihbarda bulunulduğunu ve 7073981 no.lu hasar dosyasının açıldığını, görevlendirilen eksperin çalışma yaptığını ve şikayetçinin talebin poliçe teminatı kapsamında olmadığının tespit edildiğini, dosyanın incelenmesi aşamasında davacı tarafından ^vinin yaklaşık 20 m ilerisinde park halinde olan aracının önünü kapatan dubayı bulunduğu, yerden çektikten sonra aracını çalıştırıp birkaç metre hareket ettikten sonra bina sakinlerine- ait olan ve yabancıların park etmesini engellemek amacıyla tekrar dubayı yerine koymak için çalışır vaziyette olan araçtan birkaç saniyeliğine araçtan indiğini, dubayı tekrar eski yerine koymak üzereyken aracının hareket ettiğini belirttiğini, sigortalı aracın üzerinde kontak anahtarı takılı ve çalışır vaziyette bırakılarak araçtan inip dubayı koyması sırasında çalındığını belirtildiğini, yapılan ekspertiz incelemesinde, aracın poliçe şartları gereğince hasarın oluş şeklinin teminat dışında kaldığının tespit edildiğini ve sigortalının bu hasar ödemesi talebinin reddedildiğini, aracın kontak anahtarı üzerinde ve çalışır vaziyette iken çalınması nedeniyle, hasarın poliçe teminatına dahil olmadığını ve davalı şirketin tazminat ödeme yükümlülüğünde olmadığını, aracın08.03.2012 günü çalındığının ve bu tarihe kadar bulunamadığının anlaşıldığını, bu nedenle aracın piyasa rayicinin araştırıldığını, 2. El değerinin 46.500,00 TL olduğunun görüldüğünü, olay yerinin resimlendiğini, çevrede yapılan araştırmada kamera tespit edilemediğini, olay yerinde yapılan incelemede klozu kapsamında kasko sigortası genel şartları uyarınca sigortalı aracın anahtarları kullanılarak aracın çalınması veya çalınmasına teşebbüs edilmesi sonucu meydana gelebilecek ziya ve hasarların bu poliçe teminatı dışında olduğunu, dolayısıyla hasar tazmin talebinin reddedildiğini belirtmiş ve davanın reddini istemiştir.
DELİLLER :
1-… Sigorta Kasko Sigorta Poliçesi
2-Oto hırsızlığı müracaat tutanağı
3-…’in ifade tutanağı
4- Olay anının görüntülerini içerir CD
5-CD İnceleme tutanağı
6-Olay yeri İnceleme ve Keşif Tutanağı,bilirkişi Raporu
GEREKÇE :
Mahkememizce verilen 25/11/2014 tarihli kararda “Dava konusu tazminatın dayanağı sigortalı aracın çalınması iddiasıdır. Aracın anahtarı üzerinde bulunduğu sırada sigortalının otopark bariyer çubuğunu yerine takmak için aracından indiği sırada çalındığı, araç anahtarının araç üzerinde bulunduğu hususları taraflar arasında çekişmesizdir. Taraflar arasında düzenlenen poliçede aracın çalınması ile ilgili rizikoya teminat verilmiş olup, asıl anahtar ile çalınmış olması hali belirli şartların olması halinde kapsama alınmış, aksi halde teminat kapsamı dışında hal olarak düzenlenmiştir. Olayın oluşuna göre olay planlı bir kapkaçtır. Sigortalının aracı parkettiği alan bitişiğinde ilköğretim okulu ve anaokulu bulunmaktadır. Okula ve özellikle anaokuluna çocuklarını bırakan velilerin çocuklarını bıraktığı esnada önceliği çocuklarına verdikleri için araçlarını çoğunlukla stop etmeden araçlarını terkettikleri ve çocuklarını okula bıraktıkları, bu davranışın olağan bir davranış olduğu, bu durumu bilen kapkaç yapan kişi veya kişilerin önceden burada keşif yaptıkları ve olay günü de dava konusu sigortalı aracın parktan çıkınca park yerindeki bariyeri yerine yerleştirmek için sigortalı aracından indiğinden kapkaç olayının planlı bir şekilde bu kişilerce gerçekleştirdiği, poliçe genel şartlarında hırsızlık rizikosu teminat altına alınmış olup, asıl anahtarın kullanılması suretiyle hırsızlık eyleminin gerçekleştirilmesi hali teminat kapsamından çıkarılmış özel şarta bağlanmıştır. Özel şart bir akit niteliğinde olan poliçenin taraflar arasında bağlayıcıdır. Davacı taraf da özel şartın bağlayıcılığını kabul ederek kloz içeriğinde yer alan gasp şartının olayda gerçekleştiğini belirtmektedir. Ancak gasp olayındaki mağdur ile gasp yapanın karşılaşması bu olayda gerçekleşmemiştir.
Ancak olayın oluşu, olayın olduğu yerin çevresinde ilköğretim ve ana okulunun bulunması, davacının aracını park ettiği yerde oturması, aracını park ettiği yerin bariyerler bölünmüş olması, her gün aynı şekilde bariyeri çıkarıp aracı ile dışarı çıktıktan sonra bariyeri eski yerine takması ve bunun sürekli yapılmış olması, sebepleri ile davacının ihmalinin veya ağır kusurunun olayda düşünülmemesi gerektiği, davacının araçtan fazla uzaklaşmadığı, aracın davacının hakimiyet alanında olduğu, aracını terketmesinin düşünülemeyeceği, hırsızın bedeliniçeviklik ile araca girerek aniden aracı hareket ettirdiği,” gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş olmakla kararın davalı tarafın temyiz etmesi üzerine mahkememiz kararı Yargıtay 17. Hukuk dairesinin 2015/16059 E 2016/3162 K sayılı ilamı ile bozulmakla dava mahkememizin 2016/722 E sırasına kaydedilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davacı ile davalı arasında 17/06/2012 saat 12:00 itibari ile 17/06/2013 saat 12:00’a kadar devam eden 53921274 poliçe ile sabit sigorta sözleşmesi olduğu ve primin 976,25 TL olduğu ve sigorta bedelinin 52.000,00 TL olduğu, sigortalı araç ile ilgili 08/02/2013 günü hırsızlık olayının meydana geldiği, sözleşmenin hırsızlık ile ilgili özel şartlar incelendiğinde; “ANAHTAR KULLANILARAK ARAÇ ÇALINMA KLOZU, KASKO Sigortası Genel Şartlan uyarınca, sigortalı araç anahtarları kullanılarak aracın çalınması veya çalınmaya teşebbüsü sonucu meydana gelecek ziya ve hasarlar bu poliçe teminatı dışındadır.”
Ancak bazı hallerde anahtar ile de hırsızlık sigorta kapsamında olabilmektedir; Araç anahtarının “…Gasp sonucunda ele geçirilmesi…”, anahtarın “… sigortalının … kendi ev veya işyeri niteliğindeki kapalı ve kilitli bir mekanda muhafazası esnasında, bu mekana; kırma, delme, yıkma, devirme, zorlama, …yada araç gereç veya bedeni çeviklik sayesinde tırmanmak suretiyle ele geçirilerek aracın çalınması…”, anahtarın “….kanunen geçerli bir belge karşılığında, gözetim, bakım ve onarım amacı ile aracın teslim edildiği otopark, oto yıkama, tamirhane vb. … yerlerden anahtarın temini sureti ile yapılan hırsızlıklar.” (Bu üçüncü durumda sigorta teminatı sadece %80 karşılamakta, %20 muafiyet uygulanmaktadır). Bu üç (3) hal dışında; aracın kendi anahtarının temini suretiyle yapılan hırsızlıklar sigorta teminatı dışında tutulmaktadır. Sigorta poliçesi ve sigorta sözleşmesi tarafların serbest iradeleri ile kurdukları sözleşme olup; ahde vefa ilkesi ve sözleşmede tarafların gerçek iradelerine itibar edilmesi gereği gözetildiğinde sözleşme poliçede yer alan bu üç (3) istisnai durum davacı yanca ispatlanmadığı sürece, davalının sigorta tazminatında sorumlu olmadığı sonucuna varılacaktır. Somut olaya bakıldığında; davacı “… adresinde ikamet eden, 08.02.2013 günü … plakalı aracının “… kimliği belli olmayan bir şahıs tarafından çalınması…” sebebi ile Polis Merkezi Amirliğine şikayetini bildirmekle; gasp değil hırsızlık olayını beyan eden bir konumdadır.
ifadesinde, saat 11:00 civarı işe gitmek için evine yaklaşık 20 metre mesafede … ilköğretimokulunun arka kapısı sırasında park ettiği yerden önce araç önündeki dubayı kaldırarak çıktığını, sonra 3-4 metre hareket ettiğini, aracından yolda indiğini, geri dönüp duba koyarak park yerine başka araç park etmesini engellemek için hareket ettiğini, “aracın çalışır vaziyette, şoför kapısı açık…” bir şekilde bıraktığını, dubayı çekerken ses duyduğunu, aracının hareket halinde alınıp götürüldüğünü gördüğünü beyan etmiştir. Araç çalışır vaziyette, araç sürücü kapısı açık, anahtar üstünde … yöresinde, kamuya açık yolda, sürücüsü 3-4 metre kadar uzakta, hırsız kolaylıkla, gözle görülen açık kapıdan girmiş, motor bile çalıştırmadan aracı almış kaçmıştır.
Tam da bu şekilde araç bırakılmasın diye sigorta poliçesi ve KASKO genel şartlarında anahtarı ile hırsızlık durumları, sigorta tazminatı ödemesinden İSTİSNA tutulmuştur. Sigortacı tam da bu durumlarda tazminat ödememek üzere poliçeye bu kaydı hususiyetle koymaktadır. Hırsızlığın yapılış şekli bir çeviklik, özel maharet gerektirmemektedir. Araç kapısı açık, araç çalışır vaziyettedir. Anahtar üzerindedir. Bu eylem sürücünün HIRSIZLIK MEYDANA GELME BİLİNCİ İÇİNDE PERVASIZCA BİR HAREKET TARZI segilediğine işaret etmektedir. Yerel mahkeme kararında ihmal yoktur denilmekle birlikte; davacı aracın kapısını açık bir şekilde ve anahtar üstünde, 3-4 metre mesafede aracı terk etmiştir, Bu davranış tarzı açık kusuruna işaret eder. Araç NEZARETSİZ kalmıştır.
Davacının kamuya açık alanlarda; hele de okul-hastane gibi kamuya açık çok insan hareketi olan yerlerde aracı çalışır ve üzerinde anahtar bırakması yerine; mutlaka aracı parktan çıkarıp parkı engellemek için duba koyma sırasında aracın moturunu durdurması, anahtarı hıfzetmesi ve aracın kapısını kapatarak hareket etmesi gerekirken; içinde bulunduğu davranış tarzı “anahtarı ile araç hırsızlığı” meydana gelmesine sebep olmuştur.
Sanki, davacı aracın kapısı açık, anahtar üstünde, 3-4 metre kadar araçtan uzaklaşmakla, hırsızı davet etmiş gibidir. Hele de … gibi bir bölgede sıklıkla hırsızlık vakıası gerçekleştiği bilinen bir bölgede bu davranış tarzı davacının KASKO sigorta tazminatından yararlanamamasına sebep olacaktır.
Davalı tarafça görevlendirilen Sigorta Eksperi … Sigorta Ekspertiz firmasınca düzenlenen raporda da sigorta poliçesi teminatı kapsamında olmayan hasar sebebi tespit edilerek, takdiri sigorta şirketine bırakılmıştır. Burada da davacının ifadesine itibar edilerek, hırsızlık oluş şekli ifade ile uyumlu değerlendirilmiştir.
Davacı tarafça dosyaya sunulan ve hırsızlık bölgesine ilişkin CD İzlendiğinde de araçların yan yana park ettiği yerin yol kenarı olduğu; hemen yola çıkıldığı, özel park yeri olarak kullanılan mahallin korunaklı otopark alanı olmadığı, doğrudan yola çıkış şeklinde ve yol kenarı park alanı olarak kullanıldığı görülmektedir. Bu durumda da davacının özel korunaklı bir otopark alanında olmadığı, KAMUYA AÇIK YOLDA ARACI ÇALIŞIR VE ANAHTAR ÜZERİNDE İKEN terk ettiği değerlendirmesi ile cd içeriği uyumlu gözlenmektedir.
Mahkememizce alınan 15.04.2014 tarihli dört (4) kişilik bilirkişi heyeti raporunun da aynı doğrultuda olduğu; kap-kaç şeklinde hırsızlık vakıasının sigorta teminatı dışında kaldığının tespit edildiği görülmektedir.
Davacının sahibi olduğu ve kullanmakta olduğu aracın anahtarını üzerinde bırakarak ve kendi beyanına göre aracın kapısını açık bırakarak hırsızlık vakıasının meydana gelmesinde kusurlu olduğu, sigortacının sorumluluğu için gasp, kapalı yerden anahtar çalma ya da tamirhane gibi bir yerden anahtar çalma olgularının sabit olmadığı, somut olayın oluşunda anahtar ile hırsızlık yapan 3.kişi haksız fiil failinin çeviklik veya özel yetenek ihtiyacı olmaksızın; araç kullanmayı bilmesinin hırsızlık için yeterli olduğu kanaatine varılmış olmakla yapılan yargılamada; araç çalınması klozunun değerlendirilmesi ve olayın oluş şekli itibari ile davalı … şirketinin sorumlu olmadığı ve bu nedenle de davanın reddine karar vermek gerektiği,
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, bilirkişi raporu, yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla;
Belirtilen nedenlerle;
HÜKÜM :
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan harcın mahsubu ile artan 134,90.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden A.A.Ü.T ne göre hesaplanan 5.415,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair verilen karar, davacı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay ilgili Dairesine temyizi kabil olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/02/2018

Katip …

Hakim …