Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/685 E. 2018/959 K. 17.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/685 Esas
KARAR NO : 2018/959

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2016
KARAR TARİHİ : 17/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP : Davacı vekili 20/06/2016 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; Taraflar arasındaki cari hesaba dayalı ticari ilişki sonucu, müvekkili lehine oluşan bakiye alacağın kat edildiğini, 02.02.2015 tarihi itibariyle çıkan hesap özetinin borçlu şirket tarafından ödenmemesi üzerine borçlu şirket aleyhine … 33. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takip dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatılmışsa da, davalının itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve takibin devamını, davalının % 20 tazminata mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalı tarafça cevap verilmemiştir.
DELLİLLER :
… 33. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası, cari hesap özeti, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi kök ve ek raporları
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ RED VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava İİK 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki cari hesaba dayalı ticari ilişki nedeni ile davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
İlgili … 33. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı sayılı icra takibi dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu şirket aleyhine 25.06.2015 tarihinde başlattığı ilamsız icra takibinde, alacağın dayanağı olarak 02/02/2015 tarihli cari hesap gösterilmek suretiyle 3.548,32 TL cari hesap cari hesap, 124,24 TL işletilmiş faizi ile toplam 3.672,56 TL alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek %9 yasal faizi, icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek değişen oranlaraki ticari faizi ile birlikte BK 100. madde gereğince tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu vekilinin 25/11/2015 tarihli itiraz dilekçesi ile müvekkili şirketin ödeme emrinde talep edilen miktar ve mahiyette herhangi bir borcu olmadığından takibe, borca ve tüm fer’ilere itiraz ettiklerini ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi için dosya bilirkişi Mali Müşavir …’e tevdi edilmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu 18/02/2017 tarihli raporunda özetle; Davacının ibraz edilen ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdik sayfalarının süresinde yapıldığını, Defter-i Kebir ibraz edilmediğini, davacının, ticari defterlerinde 02/02/2015 tarihinde düzenlediği muhasebe kaydı ile davalı şirketi 3.548,32 TL borçlandırdığını, davacı tarafın, söz konusu muhasebe kaydına dayanak fatura ibraz etmediğini, dava dosyasında, taraflar arasında TTK madde 89’da tarif edilen anlamda yazılı bir cari hesap sözleşmesine rastlanmadığını, davacı tarafın, icra ve dava dosyasına alacağına dayanak hiçbir belge ibraz etmediğini, davacı taraf inceleme günüde 3.548,32 TL alacağına dayanak fatura, sevk irsaliyesi vb. hiçbir belge ibraz etmediğini, davacı, ticari defterlerinde düzenlemiş olduğu muhasebe kaydı ile davalı şirkete satıştan 3.548,32 TL’yi borçlandırdığını, ancak, davalı şirkete hizmet veya mal sattığı hususunun bu defter kaydından anlaşılamadığını, davacının davalı şirkete teslime ilişkin belge de ibraz etmediğini, davalı vekilinin de itiraz dilekçesinde, müvekkilinin borcu bulunmadığına yönelik itirazı olduğunu, alacağın dayanağına ilişkin itirazı olmadığını, davalı tarafın ticari defterlerini incelemeye ibraz etmediğini, davacı, alacağına dayanak belge ibraz etmediğinden alacak talebinde bulunamayacağı kanaatinde olduğunu, ancak davacı lehine karar verildiği takdirde davacı, icra takip öncesinde davalı şirketi temerrütte düşürmediğinden faiz talebinde bulunamayacağını beyan etmiştir.
Davalı BA- BS kayıtları celp edilerek aynı bilirkişiden ek rapor aldırılmış, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu 03/05/2018 tarihli ek raporunda özetle; Davalı şirketin mükellefi olduğu Beyoğlu (Kadıköy) Vergi Dairesi Müdürlüğünden, 2011-2018 yılları arası Mal ve Hizmet Satılan Kişilere İlişkin Bilgileri (Form Bs) ve Mal ve Hizmet Satın Alınan Kişilere İlişkin Bilgiler (Form Ba) talep etmiş ve söz konusu bildirimler vergi idaresi tarafından gönderilmişse de, Vergi İdaresine, “ bir ay içinde bir firmadan alınan mal veya hizmetlere ait faturaların toplamı KDV hariç 5.000 TL ve üzerinde ise,” Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim ( Formu Ba) ile beyan edildiğinden, Davacı şirketin Şubat/2015 ayında düzenlediği fatura toplamı da KDV dahil 3.548,32 TL olduğundan, Form Ba da rastlanmadığını, yani, fatura toplamı beyan sınırı 5.000,00 TL altında olduğundan, fatura davalı tarafa tebliğ edilmiş olsa da beyan edilmeyeceğini , davalının da beyan etmediğini, kök raporun sonucunda bir değişiklik olmadığını beyan etmiştir.
Bilirkişi Kök ve Ek Raporları dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
Somut olayda, davalı vekilinin icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde, müvekkilinin borcu bulunmadığına yönelik itirazda bulunduğundan ve mahkememize cevap dilekçesi sunulmadığından ispat yükü davacıda olup davacı tarafça alacağın varlığı ispat edilmelidir. Davacının ibraz edilen ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdikleri süresinde yapılmakla birlikte Defter-i Kebir ibraz edilmediği, davacının, ticari defterlerinde 02/02/2015 tarihinde düzenlediği muhasebe kaydı ile davalı şirketi 3.548,32 TL borçlandırdığı anlaşılmakla birlikte, davalı şirkete hizmet veya mal sattığı hususunun bu defter kaydından anlaşılamadığı ve davacı tarafın, söz konusu muhasebe kaydına dayanak fatura ibraz etmediği, taraflar arasında TTK madde 89’da tarif edilen anlamda yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, davacı tarafın, alacağına dayanak olarak fatura, sevk irsaliyesi gibi hiçbir belge ibraz etmediği, davacının davalı şirkete mal/hizmet teslime ilişkin belge de ibraz etmediği dikkate alınarak kanıtlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektici nedenlere göre ;
Davanın REDDİNE,
Harçlar kanununca alınması gerekli 35,90 TL ilam harcından peşin yatırılan 62,72 TL’nin mahsubu ile fazla yatırılmış olan 26,82 TL harcın davacıya iade edilmesine,
Davacı tarafça yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iade edilmesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/09/2018

Katip …

Hakim …