Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/656 E. 2020/676 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/656 Esas
KARAR NO : 2020/676

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/06/2016
KARAR TARİHİ : 29/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; … günü davalı şirkete … no.lu ZMS sigorta poliçesiyle sigortalı … plakalı araç ile davacının içinde yolcu olduğu … plakalı araçların çarpıştığını, kaza sonucu davacının % 24 malul kaldığını, … C. Başsavcılığının … S sayılı dosyasına düzenlenen bilirkişi raporunda … plakalı oto sürücüsü …’in kazada asli kusurlu, aynı aracın maliki …’nın ise tali kusurlu olduğunun tespit edildiğini, davalı şirketin ise sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu belirtmiş ve şimdilik 1.000,00 TL tazminatın davalıdan en yüksek faiz oranıyla tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Resmi Gazete’de 26.04.2016 tarihinde yayınlanan kanun değişikliği gereği davacının gerekli belgelerle kendilerine başvurmasının gerektiğini, dava şartını yerine getirmeyen davacının talebinin dava şartı yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, davacının eksik belge ile başvurduğunu, delillerin kendilerine tebliğinin gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu iddiasını kabul etmediklerini, ceza hakiminin kararının hukuk hakimini bağlamayacağını, ceza dosyasının kesinleşip kesinleşmediğinin belirsiz olduğunu, davacının kaza anında emniyet kemeri takı takmadığının incelenmesi gerektiğini, daimi maluliyet tazminatına yönelik hususların incelenmesi gerektiğini, tam teşekküllü bir devlet hastanesinden rapor alınması gerektiğini, kazanın aynı zamanda iş kazası olduğunu ve SGK tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, sigorta şirketi nezdindeki hasar dosyası getirtilmiş, kazaya karışan araçların kaza tarihi itibari ile trafik kayıtları getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan sürekli maluliyet nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların bildirmiş oldukları deliler toplandıktan sonra Mahkememizin 21/03/2017 tarihli ara kararı gereğince davacının maluliyet raporu alınması için dosyamız … ATK’ya gönderilmiş, … ATK. 2 İhtisas Dairesince düzenlenen 04/02/2019 tarihli raporda özetle;
“Dava dosyasının tetkikinde; Kişinin olay tarihinde başvurduğu … Devlet Hastanesi raporunda travmatik lezyon tarif edilmediği, çekilen lomber … grafisinde travmatik olmayan ve bünyesel nedenlerle oluşabilecek dejenaratif değişiklikler belirtildiği, olaydan yaklaşık 10 gün sonra çekilen lomber MR grafisinde tespit edilen ve 21/10/2015 tarihinde ameliyat edilen bel fıtığı hastalığının dava dosyasının içerisinde mevcut grafilerin radyolojik incelemesi ile birlikte değerlendirildiğinde dava konusu trafik kazası ile arasında illiyet bağı kurulumadığı, dolayısıyla mevcut belgelere göre;
… oğlu, 1969 doğumlu …’in 04/10/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 7 (yedi) güne kadar uzayabileceği oy birliği ile mütala olunur” şeklinde rapor sunulmuştur.
Mahkememizin15/04/2019 tarihli müzekkeresi ile dosyamız, … ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 04/02/2019 tarihli rapor ve … Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalından alınan 27/12/2016 tarihli Adli Kurul Mütaalası arasında çelişki olduğundan bu iki rapor arasındaki çelişki de giderilerek, 04/10/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan davacının geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu malul olup olmadığı, maluliyeti varsa oranının ( % ) olarak ne kadar olduğu, geçici veya sürekli iş göremezlik kaybı olup olmadığı, varsa kaç gün olduğu yönünden, kaza tarihindeki yönetmelik hükümlerine göre yeniden rapor düzenlenmesi için … Adli Tıp Kurumu Genel Kuruluna gönderilmiş, Adli Tıp İkinci Üst Kurulu tarafından hazırlanan 06/08/2019 tarihli raporda;
“… hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
Dava dosyasının tetkikinde; Kişinin olay tarihinde başvurduğu … Devlet Hastanesi raporunda travmatik lezyon tarif edilmediği, çekilen lomber … grafisinde travmatik olmayan ve bünyesel nedenlerle oluşabilecek dejenaratif değişiklikler belirtildiği, olaydan yaklaşık 10 gün sonra çekilen lomber MR grafisinde tespit edilen ve 21/10/2015 tarihinde ameliyat edilen bel fıtığı hastalığının dava dosyasının içerisinde mevcut grafilerin radyolojik incelemesi ile birlikte değerlendirildiğinde dava konusu trafik kazası ile arasında illiyet bağı kurulumadığı, dolayısıyla mevcut belgelere göre;
… oğlu, 1969 doğumlu …’in 04/10/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 7 (yedi) güne kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde rapor sunulmuştur.
Adli Tıp İkinci Üst Kurulu tarafından düzenlenen 06/08/2019 tarihli rapor davacı vekiline ve davalı vekiline tebliğ edilmiş, davacı tarafın rapora yönelik itirazları doğrultusunda maluliyete ilişkin yeniden rapor alınması yönündeki talebi, dosyadaki mevcut ATK raporları ile mevcut itirazların ayrıca ATK 2.Üst Kurulu tarafından da değerlendirilmiş olması nedeniyle yerinde görülmeyerek dosyamız kusur ve tazminat yönünden rapor alınmak üzere bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 07/09/2020 teslim tarihli raporda özetle;
“04.10.2015 tarihinde meydana trafik kazasında;
1-Davalı şirkete ZMS sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’in % 100 (Yüzdeyüz) oranında asli ve tam kusurlu olduğu,
2-Sürücüler … ile … ile yaya …’ın kusursuz oldukları,
3-Davacı yolcu …’e yüklenebilecek bir müterafik kusur oranının olmadığı,
4-Davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’in;
a)Geçici İş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının= 613,99 TL. olduğu,
b)Adli Tıp Kurumu tarafından davacının malul kalmadığı belirlenmiş olmakla davacının sürekli iş gücü kaybı nedeniyle maddi zararının belirlenemediği,
4-Davacının yukarıda belirlenen zararlarının poliçe limitlerini aşmadığı” yönünde tespitlerde bulunulmuştur.
Yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; … ATK’dan alınan maluliyet raporlarının dosya kapsamına uygun, hükme esas almaya elverişli nitelikte olduğu görülmüş, davacı taraf dava dilekçesi ile 04/10/2015 tarihli trafik kazası nedeniyle uğranılan sürekli maluliyete davalı sürekli iş görmezlik tazminatı ödenmesini talep ve dava etmiş, ancak gerek … ATK. 2 İhtisas Dairesince düzenlenen 04/02/2019 tarihli raporda gerekse Adli Tıp İkinci Üst Kurulu tarafından hazırlanan 06/08/2019 tarihli raporda, davacı hakkında söz konusu kaza nedeniyle sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı yönünde tespitlerde bulunulduğu anlaşıldığından davacının sürekli iş göremezlik tazminatı ödenmesine yönelik davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 25,20 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.000,00 TL (AAÜT 13/2 Maddesi Gereğince) vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 29/12/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)