Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/575 E. 2022/833 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/575 Esas
KARAR NO : 2022/833

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/05/2016
KARAR TARİHİ : 15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 26/10/2014 günü … üç yol ayrımın da davalı … şirketine ait … plakalı davalı …’ün sevk ve idaresindeki araç ile müvekkili …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç arasında trafik kazası meydana geldiğini, trafik kazası tespit tutanağına göre her iki araç sürücüsünün de kusurlu olduğu belirtildiği, … Cumhuriyet Savcılığının … soruşturma nolu dosyasında soruşturma devam ettiğini, müvekkili …’un … Üniversiteleri Hastaneleri Engelli Sağlık Kurulu raporuna göre %92 oranında diğer davacı müvekkili …’un işe %98 oranında engelli hale geldiklerini, şuan da ikisinin de bakıma muhtaç halde ailelerinin sorumluluğu altında bakıcı nezaretinde hayatlarına devam ettiklerini, müvekkillerinin içinde bulundukları durum bakılma şartları ve geride kalan çocukları, çocuklarının anne ve baba yoksunlukları düşünüldüğünde tarifi imkansız manevi ızdırap ve elemlerinin yaşandığının şüphesiz olduğunu, açıklanan bu nedenlerle; öncelikle müvekkillerinin sağlık durumları ve fakirlik belgesi dikkate alınarak adli yardımdan yararlandırılmasını, davalı şirket adına kayıtlı … plakalı aracın ve varsa diğer araçlarının trafik kayıtlarına tedbir konulmasını, davalı … Sigorta A.Ş. Ve … Hesabından kaza tarihinden itivaren yasal faizi ile limite kadar sonradan arttırılmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200.000,00 TL maddi tazminatın müştereken ve müteselsilen tahsilini, 1 nolu davalı işleten şirket ile 2 nolu davalı araç sürücüsünün sonradan arttırılmak üzere kaza tarihinden itibaren yasal faiz ile şimdilik 200.000,00 TL maddi tazminatın ve müvekkillerinin her biri lehine ayrı ayrı 100.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu 26/04/2014 tarihli trafik kazasına karışan… plakalı aracın şirketleri nezdinde … sayılı ZMSS poliçesi bulunduğunu, poliçe ön yüzünde yazan teminatlardan poliçe genel ve özel şartları uyarınca sorumluluk limitlerinin tespit edilmesi gerektiğini, poliçede azami teminat limitlerinin yazılı olması bu miktarın mutlak surette ödeneceği anlamına gelmediğini, trafik poliçesinde yazılı olan teminatların zarar gören şahıslara hiçbir hesaplama yapılmaksızın ödenebilecek meblağı ifade etmemekte olduğunu, ancak ve ancak sigortacının sorumluluğunun azami sınırı teşkil eden bir meblağ olduğunu, başka bir deyişle motorlu aracın neden olduğu riziko sebebiyle verilen zarardan ötürü sigortacı poliçede gösterilen limit tutarının tamamını değil ancak gerçek zarar miktarını poliçe limitiyle sınırlı olarak tanzimle sorumlu olduğunu, davacı tarafın dava açıp büyütmeden usule uygun başvuru yaparak teminat kapsamında bir zararı oluştu ise zararı karşılaması mümkün iken müvekkil şirkete usule uygun başvuru yapmadan ve kanuna aykırı olarak bu davayı açmış olduklarını, bu husus yasanın özüne ve amacına da aykırı olduğunu, dava konusu olayda davacılar tarafından müvekkil şirkete dava açılmadan önce herhangi bir başvuruda bulunulmadığını, bu durumda davacı tarafça açık bir dava şartı yerine getirilmemiş olduğundan davanın esasına girilmeden dava şartları yönünden reddi gerektiğini, meydana gelen kazadan sonra yaralananın ne oranda zarar görmüş olduğu hususunun belirlenmesi için ATK’dan rapor alınması gerektiğini, ancak maluliyet tespiti için kaza tarihinden sonra en az 1 yıllık iyileşme sürecinin geçmesi gerektiğini, davacının kaza sonrasında vücudunda meydana gelen maluliyet miktarının tespiti ile verilecek maluliyet raporu doğrultusunda kazadan sonra davacı tarafın uğramış olduğu vücut fonksiyon kaybının yüzde oranı miktarı belirleneceğini, kusur ve maluliyetin tespitinden sonra tazminata esas olmak üzere davacının gelir durumunun belgeleriyle tespiti gerektiğini, SGK kaydı veya vergi dairesinden gelir durumu sorulması gerektiğini, kaydı yok ise yerleşik yargıtay içtihatlarıyla sabit olduğu üzere asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini, trafik poliçesi genel şartları uyarınca bakıcı giderlerinin sağlık giderleri teminatı kapsamında değerlendirilmekte ve sağlık giderleri teminatı sosyal güvenlik kurumunun sorumluluğunda olduğunu, genel şartlar uyarınca kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanmasından sonra yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri ise sürekli sakatlık teminatı limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamında olacağını, açıklanan bu nedenlerle; davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Hesabı cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kurum geçici iş görememezlik tazminatından sorumlu olmadığını, kurumun bakıcı giderlerine ilişkin sorumluluğu bulunmadığını, öte yandan 25/02/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı kanunun 59. Maddesi ve geçici düzenlemeleri uyarınca tedavi gideri teminatının artık sigorta şirketleri ve … hesabı sorumluluğunda olmadığını, tedavi gideri teminatı kapsamında olan giderlerin karşılanmasının SGK’ya bırakıldığını, bu tarihten sonra düzenlenen trafik poliçelerinden de artık söz konusu teminatın kaldırıldığını, bu nedenle başvuru sahibinin talep etmiş olduğu bakıcı giderine bağlı tazminat isteğinin muhatabının müvekkil kurum değil ancak SGK’nın olabileceğini, söz konusu yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere tedavi gideri teminatına ilişkin olan taleplerin SGK’ya aktarılmış olduğunu, başvuru sahibinin tedavi gideri teminatı kapsamında olan bakıcı giderinin müvekkil kuruma değil SGK’ya yöneltilmesi gerektiğini, davacının maluliyeti ile ilgili tazminat talebinde bulunabilmesi için davacı maluliyet oranını ve malul kaldığını tam teşekküllü hastane raporları ile belgelendirmesi gerektiğini, …’un araç sürücüsü olduğu anlaşılsa bile diğer davacıların kazadaki konumunun anlaşılamadığını, bu nedenle davacıların her birinin kazadaki konumlarının şüpheye yer bırakmayacak derecede açıklanması gerektiğini, kusur oranının yeniden tespit edilecek olması tarafların kusur oran ve aidiyetleri bakımından çelişkili kararların verilme olasılığını ortadan kaldıracağını, dosyada tarafların kusur oran ve aidiyetlerinin kesinleşmediğini, bu nedenle dava konusu kazaya sebebiyet veren tarafın tespiti ve oranlarının tespiti olayla ilgili olası çelişkilerin giderilmesi ve konusunda uzman bir bilirkişiden oluşan uygun denetime elverişli kusur raporunun temin edilmesine karar verilmesi gerektiğini, açıklanan bu nedenlerle; davanın reddini, aksi durumda bilirkişi incelemesi yapılması kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Kaza tespit tutanağı ve kaza yeri krokileri, tüm beyanlar, … plakalı çekiciye ait takograf çıktısı, … Asliye Ceza Mahkemesinin 14.03.2018 tarihli gerekçeli kararı, Adli Tıp Kurumu, İstanbul Trafik İhtisas Dairesi tarafından … Asliye Ceza Mahkemesine sunulmak üzere tanzim edilen 21.12.2017 tarihli müşterek raporu, mahkememizce ATK dan alınan kusur ve maluliyete ilişkin raporlar … Asliye Ceza Mahkemesinin 14.03.2018 tarihli gerekçeli kararı, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı.
… Asliye Ceza Mahkemesi;
Sanık …’ün tali kusurlu olması nedeniyle taksirle birden fazla kişiyi yaralamak suçunu işlediği sübut bulmuş olmakla, eylemine uyan 5237 Sayılı Yasanın 89/4. ve 22/4. maddesi uyarınca, davranışının suçun meydana gelmesindeki etkisi, belirlenen kusur derecesi ile suçun işlenmesindeki biçim ve özellikler dikkate alınarak takdiren alt sınırdan ceza tayini suretiyle, neticeten sanığın 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmetmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası haksız fiili nedeniyle uğranılan bedensel zararlar, bakıcı gideri ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Bedensel zararlar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54. maddesinde düzenlenmiş ve “1. Tedavi giderleri. 2. Kazanç kaybı.3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” olarak hükme bağlanmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesine göre, işletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
Davalı sigorta şirketi işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenmiştir.
2918 sayılı KTK madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
… Hesabının sorumlu olduğu durumlar 5684 sayılı Sigortacılık Kanun’un 30. Maddesinde düzenlenmiştir
Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlusundan isteyebilir. Yine zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
Dava konusu olayda,
Davacı destekten yoksun kalma tazminatı taleplerini tüm davalılara yöneltmiştir. Tüm davacılar manevi tazminat taleplerini davalılar … Limited Şirketi ve …” e yöneltmiştir.
Dava dilekçesinde davacı olarak …’ a vesayeten… ifadesi yazılmıştır. Davacı vekili sunmuş olduğu tarih içermeyen dilekçesinde küçük çocuklar … ve … adına …’ un vesayeten dava açtığını, vasinin kendi adına dava açmadığını, … yazacağı yerde sehven … adının yazıldığını belirtmiştir. Dava dilekçesi başlığında … yazılacağı yerde sehven mükerrer olarak … İsmi yazıldığı bunun maddi hatadan kaynaklandığı kabul edilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Kusur yönünden yapılan inceleme;
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesi tarafından düzenlenen 31.12.2019 tarihli raporunda;
A)Davacı sürücü … sevk ve idaresindeki araçla olay mahalli trafik ışıkları çalışmayan kavşakta dönüşe geçmeden evvel kendisine hitaben bulunan Dur trafik işaret levhasını dikkate alması, bölünmüş yolu takiben düz seyreden araçların seyir durumunu dikkate alması, bölünmüş yol üzerinde seyreden davalı sürücü idaresindeki araca ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda %80 (yüzde seksen)oranında kusurlu olduğu,
B)Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki araçla trafik ışıkları çalışmayan kavşağa yaklaşırken kontrollü ve tedbir alabilecek vaziyette müteyakkız seyretmesi, zamanında etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda %20 (yüzde yirmi)oranında kusurlu olduğu,
Kanaati bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu, İstanbul Trafik İhtisas Dairesi tarafından … Asliye Ceza Mahkemesine sunulmak üzere tanzim edilen 21.12.2017 tarihli müşterek raporunda kazanın oluşumunda sürücü …’ün tali kusurlu olduğu, sürücü …’un asli kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan incelemede;
Kaza tespit tutanağına ekli kaza yeri krokilerinde olay mahalli kavşakta … plakalı otomobile hitaben orta refüj aralığında “Dur” trafik işaret levhasının bulunduğu, … plakalı otomobilin son konumunun çarpma noktasına olan mesafesinin 92m olarak işaretlendiği, kaza yerindeki azami hız limitinin 110km/s olarak işaretlendiği görülmüştür.
Olay mahallinde yol; bölünmüş, devlet karayolu, zemin asfalt ıslak ve nemli, yatay güzergah düz, düşey güzergah eğimsiz, “Dur” trafik işaret levhası bulunan, kavşak bulunan, trafik lambası var(bozuk), vakit gündüz, hava açık, mahal meskun dışıdır.
Tüm dosya kapsamı, mahkemeniz dosyası ve ekli gönderilen belgeler, dava ve cevap dilekçeleri, kaza tespit tutanağı ve kaza yeri krokileri, tüm beyanlar, … plakalı çekiciye ait takograf çıktısı, … Asliye Ceza Mahkemesinin 14.03.2018 tarihli gerekçeli kararı, Adli Tıp Kurumu, İstanbul Trafik İhtisas Dairesi tarafından … Asliye Ceza Mahkemesine sunulmak üzere tanzim edilen 21.12.2017 tarihli müşterek raporu, … Asliye Ceza Mahkemesinin 14.03.2018 tarihli gerekçeli kararı, dosya tümüyle incelendiğinde; 26.10.2014 günü saat 12.50 sıralarında davacı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile … istikametinden istikametine seyir halinde iken olay mahalli sinyalizasyon lambaları çalışmayan kavşağa geldiğinde kavşaktan Batman istikametine dönüş yaptığı esnada aracının sağ ön ve yan kısımları ile seyir istikametine göre, Mardin istikametinden Diyarbakır istikametine seyreden davalı sürücü … sevk ve idaresindeki …plakalı yarı römork takılı…plakalı çekici’nin sol ön ve teker kısımlarının çarpışmasıyla neticelenen dava konusu kazada davacı sürücü … un %80 (yüzde seksen) oranında, davalı sürücü …’ün %20 (yüzde yirmi)oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Maluliyet oranı yönünden yapılan inceleme;
Adli Tıp Kurumu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ne göre rapor maluliyet raporu hazırlamıştır. Mahkememizce kaza tarihi olan 26.10.2014 tarihinde yürürlükte olan 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre tespit yapılması ve buna göre davacıların maluliyetlerinin bulunup bulunmadığı, bakıcıya muhtaç olup olmadıkları hususlarında yeniden rapor alınmıştır.
Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan raporda;
Davacı … kızı 1984 doğumlu …’un 26/10/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının; Balthazard formülüne göre 100, E cetveline göre %100(yüzdeyüz) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve başka birinin sürekli (yaşam süresi boyunca) bakımına muhtaç durumda olduğu,
Davacı … oğlu 1976 doğumlu …’un 26/10/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının; iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 12(oniki) aya kadar uzayabileceği, E cetveline göre %100(yüzdeyüz) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, başka birinin sürekli (yaşam süresi boyunca) bakımına muhtaç durumda olduğu” mütalaa edilmiştir.
Tazminat hesabı yönünden yapılan inceleme;
01.02.2022 tarihli bilirkişi raporunda aktüerya alanında uzman bilirkişi tarafından TRH 2010 tablosu ve bilinen son gelirin her yıl için %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi yönteminin kullanılması ile yapılan hesabın PMF 1931 tablosu ve prograsif rant yöntemi kullanılarak yapılan hesaplama hükme esas alınmıştır. Anılan raporda davacı … İçin 327.104,78 TL iş göremezlik tazminatı ve 385.785,64 TL bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 712.890,42 TL, davalı … için 2.231.280,41 TL iş göremezlik tazminatı ve 2.655.509,04 TL bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 4.886.789,45 TL tazminat hesaplanmıştır.
Davacılar vekili iş bu rapordan sonra 21.02.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile talep ettiği alacak miktarını artırmıştır.
Asgari ücret miktarının değişmesi ile güncel asgari ücret miktarına göre bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Bilirkişi 16.11.2022 tarihli ek raporunda;
“A-26.10.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu … plaka sayılı davalı araç
sürücüsününün %20 kusuru ile yaralanan … için,
A- RH 2010 Yaşam Tablosu ve Progresif Rant Yöntemi ile yapılan hesaplama sonucunda;
412.120,57 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 485.881,99 TL sürekli bakıcı tazminatı hesaplandığına, hesaplanan tazminatlardan … plaka sayılı araç maliki, araç sürücüsü ve Davalı … Sigorta A.Ş.’nin müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğuna( sigorta şirketi limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla),
B- 6.10.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu sürücülerin toplam %100 kusuru ile yaralanan … için,
-TRH 2010 Yaşam Tablosu ve Progresif Rant Yöntemi ile yapılan hesaplama sonucunda; 2.837.746,99 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 3.369.008,16 TL sürekli bakıcı tazminatı hesaplandığına, hesaplanan tazminatlardan … plaka sayılı araç maliki, araç sürücüsü ve
Davalı … Sigorta A.Ş. ile … Hesabının müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğuna (sigorta şirketi ve … hesabı limit ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla), “Hesaplamalarına yer vermiştir.
Raporda TRH 2010 Yaşam Tablosu ve devrebaşı ödemeli belirli sureli rant formülüne ve 1.8 teknik faiz ile yapılan hesaplama yapılmış ise de mahkememizce TRH 2010 Yaşam Tablosu ve Progresif Rant Yöntemi ile yapılan hesaplama hükme esas alınmıştır.
Davacıların gerçek zarar miktarı yukarıda yer verilen 16.11.2022 tarihli ek raporunda; … için, 412.120,57 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 485.881,99 TL sürekli bakıcı tazminatı, … için,
2.837.746,99 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 3.369.008,16 TL sürekli bakıcı tazminatı olduğu kabul edilmiştir. Davacı vekilinin 01.02.2022 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan miktarlara göre davasını ıslah etmesi ile taleple bağlı kalınarak ıslah ile talep edilen miktarlara üzerinden uyuşmazlık sonuçlandırılmıştır.
Davacı …’ un kusuru ( % 80) oranında hesaplanan tazminattan indirim yapılarak 327.104,78 TL iş göremezlik tazminatı ve 385.785,64 TL bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 712.890,42 TL maddi tazminata hükmedilmiştir.
Davacı …’ un kusuru bulunmadığından hesaplanan tazminattan indirim yapılmamadan 2.231.280,41 TL iş göremezlik tazminatı ve 2.655.509,04 TL bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 4.886.789,45 TL tazminat hüküm altına alınmıştır.
Manevi tazminat yönünden;
Yargıtay uygulamalarında da kabul edildiği üzere manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Manevi tazminatda hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığını hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davalı …’ ün davacıya karşı davaya konu eyleminin hukuka aykırı olduğu, davalının bu eylemde % 20 kusurlu bulunduğu, zararın davalının kusurlu eyleminden doğduğu kaza tespit tutanağı ve kaza yeri krokileri, tüm beyanlar, … Asliye Ceza Mahkemesinin 14.03.2018 tarihli gerekçeli kararı, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen raporile sabit görülmekle olay tarihi, olayın oluş şekli ve gelişim biçimi, davacılar … ve …’un haksız fiil nedeniyle yaralanma derecesi, ağır bedensel zarar dolayısıyla anılan davacıların çocukları olan diğer davacıların TBK md. 56/2 uyarınca uğramış oldukları zarar, tarafların sosyal ekonomik durumu ile yukarıdaki açıklamalar nazara alınarak davacı … için 15.000,00 TL, davacı … için 50.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … yönünden 10.000,00 TL TL manevi tazminatın davalılar … Limited Şirketi ve … alınarak davacılara verilmesine, karar verilmiştir.
Hatır taşımacılığı savunması cevap dilekçesinde ileri sürülmeyip yargılamanın sonraki aşamalarında ileri sürüldüğünden hesaplanan tazminattan indirim yapılmamıştır.
Davacı … işleten olarak kendi sorumluluğunu üstlenen zorunlu trafik sigortacısından, dolayısıyla somut olayda zorunlu trafik sigortası bulunmadığından … Hesabı’ndan tazminat talebinde bulunması mümkün değildir. Zira zorunlu trafik sigortacısı (somut olayda zorunlu trafik sigortası bulunmadığından davalı … Hesabı), işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığından ve olayda davacı işleten … davalı … Hesabı karşısında zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunmadığından, … Hesabına yöneltilen davanın … yönünden reddine hükmedilmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Islah dilekçesinde talep edilen miktar ve taleple bağlı kalınarak davacı … yönünden;
1- 327.104,78 TL iş göremezlik tazminatı ve 385.785,64 TL bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 712.890,42 TL nin davalılar … Limited Şirketi ve … ten haksız fiil tarihi olan 26.10.2014 tarihinden, davalı … Sigorta A.Ş., yönünden ise poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere dava tarihi olan 25.05.2016 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Limited Şirketi ve … ten haksız fiil tarihi olan 26.10.2014 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3- Davalı … (… Hesabı) ne yöneltilen maddi tazminat talebinin reddine,
2- Islah dilekçesinde talep edilen miktar ve taleple bağlı kalınarak davacı … yönünden;
1- 2.231.280,41 TL iş göremezlik tazminatı ve 2.655.509,04 TL bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 4.886.789,45 TL nin davalılar … Limited Şirketi ve … ten haksız fiil tarihi olan 26.10.2014 tarihinden, davalılar … Sigorta A.Ş., … (… Hesabı) yönünden ise poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere dava tarihi olan 25.05.2016 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Limited Şirketi ve … ten haksız fiil tarihi olan 26.10.2014 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacı … yönünden;
– 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Limited Şirketi ve … ten haksız fiil tarihi olan 26.10.2014 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı … yönünden;
– 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Limited Şirketi ve … ten haksız fiil tarihi olan 26.10.2014 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-)Maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan kısım üzerinden hesaplanan 382.509,62-TL nispi karar harcından peşin + ıslah yatırılan 19.810,30 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 362.699,32 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
6-)Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan kısım üzerinden hesaplanan 5.806,35 TL nispi karar harcının davalılar … Limited Şirketi ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
7-)Maddi Tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan miktar üzerinden davacı … lehine 96.417,95 TL, davalı … lehine, 285.735,79 TL vekalet ücretinin davalılardan (Davalı Murat yönünden … hesabı hariç) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-)Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan miktar yönünden her bir davacı lehine ayrı ayrı 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … Limited Şirketi ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-)Maddi tazminat yönünden … Hesabı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddolunan miktar yönünden hesaplanan 96.417,95 TL vekalet ücretinin davacı … tan tahsili ile … Hesabına verilmesine,
10-)Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvuru, 2.049,30 TL peşin harç, 17.761,00 TL ıslah harcı, 4,30 TL vekalet harcı, 2.800,00 TL bilirkişi ücreti 1.114,50 TL posta giderinden ibaret toplam 23.760,5‬0 TL yargılama giderinin davalılardan (Davalı … (… Hesabı)) 237,605TL sinden sorumlu olmak üzere ) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
11-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 15/12/2022

Başkan Üye Üye Katip
(e-imza) (e-imza) (e-imza) (e-imza)