Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/453 E. 2021/719 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/453 Esas
KARAR NO : 2021/719

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2016
KARAR TARİHİ : 21/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 2013 yılı Ağustos ayında … şehrinde kurulu ortağı olduğu, … firmasının, yine …’da kurulu olan … adlı firmadan … elektrik sistemleri montaj işini toplam 267.000.000 Ruble karşılığında aldığını, %10 oranında avans teminat mektubu, %10 oranında garanti teminat mektubu verme zorunluğu … firmasının yükümlülüğünde olarak anlaşıldığını, bunun üzerine … firmasının toplamda 52.000.000 Rublelik teminat mektubu verdiğini, bu esnada bu firmanın çeşitli bankalar ile görüşmeler yaptığını, bunlardan davalı bankanın teminat mektuplarını yatıracak olan avans miktarının %35 lik kısmına blokaj koyarak bu mektupları … firmasına vermeyi kabul ettiğini, bu tarihten sonra müvekkilinin ortağı olduğu … firması yükümlülüğündeki işleri yapmaya devam ettiğini, 2015 senesinin ocak ayında işvereni ile işin devamı için anlaşamadığını, ve işi %80 mertebesinde iken bıraktığını, işi bırakma esnasında da altında çalıştırdığı taşeron firmalara işi birlikte bırakma şartını sözlü olarak belirtiğini işin bırakılmasından sonra teminat mektuplarının iadesinin gerçekleştiğini, daha sonra … grubunun bünyesinde bulunan … yine … da yapımını üstlendiği … projesine ait elektrik montaj işlerini davacının ortağı olduğu … firması ile yapmak istediğini, bu işin yapım şartı olarak … firmasının sadece %30 oranında teminat vermesi şartının konulduğunu, davalı banka tarafından … firmasına bu sözleşme için yatırılacak avansın %30 kısmına blokaj koyarak 26.000.000 Ruble civarında avans teminat mektubu verdiğini, işin yapımı esnasında … firması bir önceki projede … firması ile yaşadığı problemleri tekrar yaşamaya başladığını ve 2015 ağustos ayı içinde … firması, gerekse … firması beraber çalışamayacaklarına karar verildiğini ve … sözleşme şartlarına uymayan bir şekilde acele olarak kendisinde bulunan avans teminat mektubunu çözdüğünü bu esnada davalı bankanın teminat senedine ait ödemeyi yaptığını, … firmasının blokajı dışında kalan toplam 19.000.000 Ruble miktara vadesi 31/12/2015 tarihinde 4.000.000 Ruble, 15/20/2015 tarihleri arasında 15.000.000 ruble olmak üzere toplam 19.000.000 Ruble kredi açtığını, müvekkili davacının davalı bankanın … 14. İcra Müdürlüğünün … esas no ile takip yaptığı 07/12/2015 vade tarihli 320.000 USD borcu olmadığını, müvekkili davacının ortağı olduğu … firmasının davalı banka nın 31/12/2015 tarihli 4.000.000 Ruble ve 2015 nisan tarihli 15.000.000 Ruble vadeli kredi sözleşmesi ile kayıt altına alınan kredi borcuna kefil olma dışında davalı bankaya başkaca borcu bulunmadığını, müvekkilinin davalı bankadan 320.000 USD bedelli bir kredi kullanmadığı gibi davalıya 07/12/2015 vade tarihli bir borcunun da bulunmadığını, davaya konu senedin düzenleme tarihinde davacının Rusya da dahi bulunmadığını beyan ederek müvekkilinin davalı … Ltd Şti ne 938.525,81 TL borcu olmadığının tespitine, … 14. İcra Müdürlüğünün …esas nolu dosyası ile davalı tarafça icra yolu ile müvekkilinden tahsil edilen 1.370 TL bedelin istirdatı ile ilgili bedelin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili Davasında:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle ;Müvekkili davacılar murisince tanzim olunan kambiyo senedini … 28 İcra Müdürlüğü’nde …E. Sayılı dosyası altında icra takibine konu etmiş, bu takibe yalnızca süresi içerisinde olmayan bir imza itirazı yapılmış ve bu itiraz da reddedilerek dava dilekçesinde belirtilen Yargıtay İlamı’nca da onanararak kesinleştiğini belirtmiştir.
Daha önce de yine aynı taraflar arasında düzenlenmiş ve takibe konu edilmiş benzer bir senet için yine imzaya itiraz edilmiş, yapılan yargılama sırasında imzaya itiraz iddiası da incelenmiş, bilirkişi raporu alınmak yoluyla imzanın borçlu murise ait olduğu tespit olunmuş ve bu kararın da kesinleş olduğunu belirtmiştir.
Hal bu iken, yine imzaya itiraz temelli işbu menfi tespit davasında borcun %15’inin teminat olarak yatırılması karşılığında yatan paranın alacaklı müvekkiline reddiyatının engellenmesinin de hukuka uygun olmayacağını, Zira belirttikleri üzere daha önce imzaya itiraz edilmiş, bu hususun mahkemece incelenmiş ve imzanının borçluya ait olduğuna dair mahkemece karar verilmiş ve bu kararında kesinleştiğini belirtmiştir.
Müvekkilinin işbu menfi tespit davasına konu senette lehtar olmayıp sadece son yetkili hamili olduğunu, Bir an için senetteki imzaların borçluya ait olmadığı düşünülebilseydi dahi imzaların istiklali ilkesi gereği arada ciranta bulunduğundan müvekkilinin yine de bu durumdan sorumlu tutulamayacağını belirtmiştir. Öte yandan davacılardan bir kısmı imzanın müteveffaya ait olduğunu bildiğinden uyuşmazlığı sulh yolu ile çözmek için çeşitli defalarca tarafımızla diyaloğa girmeye çalışmış ve alacağın bir kısmını ödemeyi teklif etmiş olduklarını, İşbu davanın da kendilerince olası gördükleri sulh yoluyla çözüm için zaman kazanmak dışında bir amacı olmadığını, fakat takibin bulunduğu aşama gereği müvekkilinin sulh olma niyetininde olmadığını belirtmiştir.
Yukarıda izah olunan sebepler gereği -gerekirse bilirkişi incelemesi yapılarak imzanın incelenmesi yoluyla- işbu haksız, zaman kazanma amacına dayalı ve kötü niyetli davanının reddini talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, öncelikle usule ilişkin itirazlarımızın değerlendirilerek eksikliklerin gidertilmesini, bu eksiklikler giderilmez ise HMK 119 açık hükmü karşısında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, Eksiklikler giderilir ve dava usule uygun şekilde devam ederse bu sefer belirttikleri gerekçeler ile esastan reddini, Davacının diğer tüm taleplerinin reddi ile yargılama harç ve giderlerinin davacı tahmiline karar verilmesini talep etmiştir
Davalı vekili Davasında:
Davalı vekilili mahkememize hitaben verdiği cevap dilekçesinde özetle: müvekkili bankanın Rusya Federasyonunda mukim ve aynı devletin … vergi scil numarasına kayıtlı … firması arasında ortağı … ve diğer ortaklar … ve …’ın kefaletiyle kredi sözleşmeleri imzalandığını, bu kredi sözleşmeleri ve sözleşmelerdeki şahsi teminata istinaden firmaya ihtiyaç kredisi ve teminat mektubu kredisi açılıp kullandırıldığını, .. firmasına 03/09/2015 tarihinde imzalanan … nolu kredi sözleşmesine istinaden 10.000.000,00 Ruble kredi kullandırıldığını, sözkonusu kredinin tamamının muhtelif tarihlerde firma hesabına virman yapıldığını, firma bu tutarlara fatura ödemelerinde kullandığını, bu aşamada … firmasının talebi üzerine lehtarı … firması olan 27/05/2015 tarihli 26.351.362,00 Ruble bedelli teminat mektubu düzenleyerek … firmasına verdiğini, söz konusu teminat mektubunun muhatabı … firmasının müvekkil bankaya gönderdiği Swıft mesaı ile teminat mektubunun nakte çevrilmesi talebi gönderdiğini, müvekkili banka nezdindeki … firmasına ait kredi hesabına bu tazmin bedelini ödeyecek tutar olması nedeni ile anılan tutarın … firmasına borç olarak kayıt edildiğini, kredi borçlusu … firmasının kullandığı 3 krediden … nolu kredi borcuna mahsuben 15/10/2015 tarihinde 1.930.000,00 Ruble 16/10/2015 tarihinde 1.070.000,00 Ruble ödeme yaptığını, diğer yandan yine kredi borçlusu … firması tarafından … nolu kredi borcuna mahsuben 16/10/2015 tarihinde 70.000,00 Ruble 19/10/2015 tarihinde 5.280.000,00 Ruble ödeme yaparak 200 nolu kredi borcunu tümüyle ödediğini, 201 nolu kredi borcuna mahsuben bir kısım ödeme yapılmış olup 19/10/2015 tarihi itibariyle 11.881.776,69 Ruble ana borç bakiyesi kaldığını, aynı tarihte 195 nolu kredinin anapara borç bakiyesinin 7.000.000,00 Ruble olduğunu, Rusya merkez bankasının bu tarihli kurlarına göre bu tutarın USD karşılığının 115.858,13 USD olduğunu ,201 nolu krediden dolayı ana para faiz komusyon tutarının 13.524.634,42 Ruble olduğunu, bu tutarın USD karşılığının 202.982,67 USD olduğunu, 26/04/2016 tarihi itibarı ile iş bu kredi borcundan dolayı müvekkili bankanın USD cinsinden toplam alacağının 318.840,81 USD olduğunu, müvekkili banka tarafından davacı … ve diğer müteselsil kefiller hakkında bakiye alacak üzerinden yasal takip başlattıklarını, dava konusu senedin ihdas amacının da davacının müteselsil kefaletinden kaynaklanan borç olduğunu, söz konusu senedin vadesinde ödenmediğini, takibin başladığı anda senet aslı icra kasasına teslim edildiğini yapılan icra takibi tüm borçlular yönünden itirazsız kesinleştiğini, davaya konu senette aval verenler borcu kabul edip kısmi ödeme yapmış olmaları gerçeği karşısında davacının ortada gerçek bir alacak bulunmadığı yönündeki iddiasının herhangi bir dayanağı bulunmadığını beyan ederek haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun davanın öncelikle usul yönünden reddine, davanın esasına girilmesi halinde ise aynı nedenle davanın reddine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine, davacının %20 inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER;
…14.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu, davacı tarafından dosyaya sunulan belgeler, davalı bankaca dosyaya sunulan genel kredi sözleşmeleri asılları ve tercümeleri, kefalet sözleşmeleri asılları ve tercümeleri, kredi kullandırma belgeleri asılları ve tercümeleri, kredi kullanım protokolleri, teminat mektubu kullanma sözleşmeleri, teminat mektubu teslim akdi, davacıya keşide edilen ihtarname, teminat mektubu tazmin talebi, hesap hareketleri, tazmin talebinin karşılanması için kredi talep yazısı, faiz tahakkuk detayı ve kredi alacağının dayanağı diğer tüm belgeler, taraf açıklamaları ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, … 14.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasının dayanağı 03/09/2015 keşide, 07/12/2015 vadeli 320.000,00 USD bedelli borç bilgilerinin gerçeği yansıtmadığı nedenine dayalı menfi tespit davasıdır.
Davalı … LTD.ŞTİ tarafından keşidecisi …, lehtarı …ŞTİ, düzenleme tarihi 03/09/2015, ödeme tarihi 07/12/2015, müşterek borçlusu ve mütesesil kefilleri … ve …olan senet ile; senedin keşidecisi ve avalistleri aleyhine … 14. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasından 05.01.2016 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatılmıştır.
Davalı vekili davaya konu senedin ihdas amacının davacı …’ in 2015 tarihli kredi sözleşmesine müteselsil kefaletinden kaynaklanan borçları olduğunu açıklamıştır.
Davacı vekili, davacının ortağı olduğu “…” firmasının davalı … Ltd. Şti.’ne 31.12.2015 tarihli 4.000.000 Ruble ve 2015 Nisan tarihli 15.000.000 Ruble vadeli kredi sözleşmesi ile kayıt altına alınmış kredi borcuna kefil olma dışında davalı bankaya başkaca bir borcu bulunmadığını, davalı bankadan 320.000 USD bedelli bir kredi kullanmadığı gibi davalı bankaya 07.12.2015 vade tarihli bir borcuda bulunmadığını, senedin … firmasının 2013 yılında … LTD. adlı firmadan aldığı ilk işe ilişkin olarak davalı bankadan aldıkları ilk teminat mektubuna karşılık olarak 2013 yılında verilen senet olduğunu, davalı bankanın başka bir kredi ilişkisi için 2013 yılında verilen senedin düzenleme ve vade tarihlerini kendisi yazarak kötüniyetli ve yasa dışı olarak kullandığını, senedin üzerindeki yazıların davacıya ait olmadığını açıklamıştır.
Bu kapsamda öncelikli uyuşmazlık senedin ihdas amacı ve ispat yüküne ilişkindir. Davalı taraf senedin ihdas amacının 2015 yılında kullanılan kredi olduğunu ileri sürmüş, davacı taraf ise buna karşılık olarak senedin 2013 yılında başka bir kredi ilişkisi nedeniyle verilen ilk teminat mektubuna karşılık düzenlendiğini savunmuştur.
Davacı taraf senedin içeriğinin anlaşmaya aykırı doldurulduğunu, 2013 yılında kullanılan krediye ilişkin olarak düzenlendiğine ilişkin iddiasını yazılı delille ispatla yükümlüdür. Ancak davacı iddialarını ispatlar yazılı bir delil sunamadığından senedin ihdas amacına ve içeriğinin anlaşmaya aykırı doldurulduğuna ilişkin iddiaları yerinde görülmemiştir. Davacı senedin üzerindeki yazıların kendisine ait olmadığını ileri sürmüş ise de, imzaya itiraz bulunmadığından ve senetteki yazıların davacı/keşideci el ürünü olması senedin zorunlu unsurlarının düzenlendiği TTK md. 776 da sayılmadığından bu yönde inceleme yapılmamıştır. Yine bu nedenle senedin düzenleme tarihinde davacının Rusya da bulunup bulunmadığı incelenmemiştir. Kaldı ki dosyada mevcut senet metni üzerinde senedin düzenleme yerinin Rusya olduğuna ilişkin bir ibare de bulunmamaktadır. TTK md. 777/4 uyarınca düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bono, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır. Somut olayda keşidecinin adının yanında yazılı yer İstanbul’ dur.
Davalı bankanın senedin ihdas nedenine ilişkin açıklamaları uyarınca davacının 2015 tarihli kredi sözleşmesi uyarınca bankanın alacağının bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla kredi sözleşmeleri incelenmiştir.
Davalı … Ltd. Şti ile dava dışı … arasında 16.08.2013 tarihinde genel kredi sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmeye istinaden 03.09.2015 tarihinde 10.000.0000. Ruble bedelli, 13.10.2015 tarihinde 14.000.0000. Ruble bedelli kredi sözleşmeleri imzalanmıştır.
Davacı … kredi sözleşmesini 24.000.000,00 Ruble limitle kefil sıfatıyla imzalamıştır.
Davacı tarafından dosyaya sunulan belgeler, davalı bankaca dosyaya sunulan genel kredi sözleşmeleri asılları ve tercümeleri, kefalet sözleşmeleri asılları ve tercümeleri, kredi kullandırma belgeleri asılları ve tercümeleri, kredi kullanım protokolleri, teminat mektubu kullanma sözleşmeleri, teminat mektubu teslim akdi, davacıya keşide edilen ihtarname, teminat mektubu tazmin talebi, hesap hareketleri, tazmin talebinin karşılanması için kredi talep yazısı, faiz tahakkuk detayı ve kredi alacağının dayanağı diğer tüm belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Yapılan inceleme ile;
-Davalı … Ltd. Şti’ nin … mukim bir … Bankası olduğu,
-Rusya Federasyonunda mukim … firmasının ortaklarının davacı …, …ve … olduğu,
-Dava dışı Rusya’da mukim … Firması ortaklarının Rusya’da mukim davalı … Ltd. Şti başvurarak kredi kullanma talebinde bulundukları,
-… firmasının kredi kullanma talebi davalı banka tarafından şirket ortakları …, … ve …’ dan şahsi teminat( kefaletleri) alınmak kaydıyla kabul edildiği, böylece … firması lehine …, … ve …’ın müteselsil kefaletleriyle kredi sözleşmelerine istinaden firmaya ihtiyaç kredisi ve teminat mektubu kredilerinin açılmış ve kullandırılmış olduğu,
Tespit edilmiştir.
… firması tarafından kredi borçlusu sıfatıyla, … nolu kredi anlaşmasının 3.4. m.: Kredi faizleri, kredi alım belgesinde belirlenen plana göre yıllık % 18 oranında ödenir hükmünü havidir.(Akdi faiz) Sözkonusu hiiküm diğer sözleşmelerde de bulunmaktadır.
Yine aynı sözleşmenin 8.2. m. sinde ödenmeyen kredi alacağına günlük %0,2 (yıllık: %73) gecikme faizi uygulanacağı kararlaştırışmış ise de alacaklı bankaca alacak miktarı hesaplanırken sözleşmede öngörülen %18 akdi faiz uygulanmıştır.
Dava dışı … firmasına 03.09.2015 tarihinde imzalanan 195 nolu kredi sözleşmesine istinaden 195/020/1015 referans nolu ve 03.09.2015 tarihli 10.000.000 Ruble kredi kullandırılmış ve firma hesabına virman yapılmıştır.
… firmasının talebi üzerine muhatabı Rusya Federasyonunda mukim… lehdarı … firması olan …sayılı 27 Mayıs 2015 tarihli 26.351.362 Ruble bedelli teminat mektubu tanzim edilerek lehdar … firmasına verilmiştir. Bu nedenle; söz konusu teminat mektubunun muhatabı … LTD.’nin …Bank … aracılığı ile davalı bankaya göndermiş olduğu 06.10.2015 tarihli SWIFT mesajı ile teminat mektubunun nakde çevrilmesi (nakden tazmini) talep edilmiştir.
Talep üzerine tazmin tutarı davalı bankaca ödenerek … firmasının kredi hesaplarına;
201-020-Yu 15 referans nolu ve 13.10.2015 tarihli 14.000.000 Ruble,
200-020-Yu 15 referans nolu ve 13.10.2015 tarihli 5.350.000 Ruble,
Borç olarak kaydedilmiştir.
Yukarıda yer verilen açıklamalar ve yapılan bilirkişi incelemesi ile takibe konu senedin ihdas amacı …’in kredi sözleşmelerindeki müteselsil kefaletinden kaynaklanan borçları olduğu kabul edilmiştir.
Davaya konu senette aval verenler konumunda olan diğer senet borçluları … ve … aleyhlerine yapılan icra takibi sonunda yaptıkları sulh teklifi davalı bankaca kabul edilmiş, davalı banka ile borçlular arasında 26.01.2018 tarihli uyuşmazlıkların çözülmesine dair sulh protokolü imzalanmış, sözkonusu protokol gereği 29.01.2018 tarihinde alacağa mahsuben 50.000 USD + 50.000 USD olmak üzere toplam 100.000 USD yatırılmış, sözkonusu tutarlar icra dosyasına bildirilerek harçları ödenmiştir.
Bu aşamadan sonra davalı bankaca takip borçlulan aleyhine … 14. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından yapılan icra takip işlemleri borçlu … hakkındaki takip işlemlerinin devam etmesi kayıt ve şartıyla sonlandırmıştır.
Davalı bankaca davacı aleyhine … 14. İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyasından yapılan icra takibinde gönderilen Haciz ihbarnameleri sonucu 1.370 TL tahsil edilmiştir.
İcra dosyasında yapılan tahsilatlar dosya kapak hesabında gözetileceğinden hükümde dikkate alınmamıştır. Bilirkişi incelemesi ile 7.849,33 TL işlemiş faiz alacağı hesaplanmıştır. Takip talebinde ise daha azı olan 7.741,81 TL talep edilmiştir.
Bu kapsamda, yapılan bilirkişi incelemesi ile davalının davacıdan takip tarihi itibariyle 928.000,00 TL asıl alacak, 7.741,81 TL avans faizi, 2.784,00 TL komisyon alacağı bulunduğu tespit edilmiştir. Davacı taraf alacağın ödendiğini gösterir kesin delil sunamadığından davanın ve davacının kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-)Davacı tarafından yatırılan 16.051,08.TL. Peşin harçtan 59,30.TL.karar ve ilam harcının mahsubu ile 15.991,78.TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-) Davalı vekilli lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red olunan kısım üzerinden hesaplanan 64.044,79 TL. nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-)Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/10/2021

Başkan …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Katip …
(e-imza)