Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/394 E. 2021/285 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/394 Esas
KARAR NO : 2021/285

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/04/2016
KARAR TARİHİ : 06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacılar vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; 05.07.2014 günü meydana gelen trafik kazasında muris ve destek …’ün öldüğünü, olayın … plakalı araç sürücüsü …’un kullandığı araçla …’in kullandığı … plakalı motosiklete çarpması sonucu meydana geldiğini, geriye mirasçıları ve destek olarak eşi … ve çocukları olan davacıların kaldığını, kazadan sonra …’ün kaza yerinden ağır yaralı olarak davalı … tarafından hastaneye kaldırılması nedeniyle tutanak düzenlenemediğini, akabinde … 21. Asliye Ceza Mahkemesinin … sayılı dosyası ile açılan derdest davada yapılan keşif ve bilirkişi incelemesinde sanık …’ın 4/8, ölen …’ün 2/8 ve kask takmaması nedeniyle …’in 2/8 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, manevi tazminat talepleri saklı kalmak üzere davacı eş için 9.600,00 TL ve her bir davacı çocuk için 100 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, kazada ölenin damadı olan …’in de kusurlu bulunduğunu, olay yeri krokisine göre motosiklet sürücüsünün araca sağ arkadan çarptığını, fotoğrafların … Sigorta A.Ş.’deki kasko dosyasında mevcut olduğunu, dosyaya istenebileceğini, dava dilekçesinde atfedilen kusur oranlarını kabul etmediklerini, çarpan sürücünün davalı değil ehliyetsiz ve kasksız olan motosiklet sürücüsü olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle, kazaya karışan …plakaıl aracın 18.06.2014/2015 vadeli ve … no.lu İhtiyari MMS poliçesinin davalı şirketçe temin edildiğini, şahıs başına vefat için verilen azami teminatın 50.000,00 TL olduğunu, bu miktarın kusur oranında belirleneceğini, ayrıca ZMMS poliçesinin limitini aşan miktar için sorumlu olacaklarını, aksi halde açılan davanın reddinin gerektiğini, kusur yönünden inceleme yapılması gerektiğini, davacıların gerçek zararının belirlenmesi için ölenin gelirinin belirlenmesi gerektiğini, net resmi belge olmaması halinde asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini, hak sahipleri tarafından tüm belgelerin tesliminden sonra temerrüde düşebileceklerini, davacı delillerinin kendilerine tebliğinin gerektiğini belirterek davacının faiz talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… 9. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılama sonucu Mahkemelerinin … Esas, … karar sayılı birleştirme kararı ile bu dosya Mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Birleşen davada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 05/07/2014 Tarihinde meydana gelen ölümlü trafik kazasında muris ve maktül …’ün vefat ettiğini, olayın … plakalı araç sürücüsü …’ın kullandığı araç … mevkiinde seyir halinde iken … ın kullandığı … plakalı motorsiklete çapması sonucu meydana geldiğini, Kaza sonucu maktul … olay yerinde ağır yaralı olması münasebetiyle kazaya sebebiyet veren tarafından hastahaneniye kaldırıldığından olay yeri tespit tutanağının tutulamadığını, Müvekkili geride kalan eşi için 9.600 TL , her bir çocuğu için ayrı ayrı , 100 TL maddi tazminat talepleri davalıdan ve ZMMSP limitleri dahilinde sigorta şirketinden alınmasını , mahkeme masrafları harç ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesini , … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi …E. Dosya ile tarafları ve konusunun aynı olmasından dolayı birleştirilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı … Sigorta A.Ş.vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kanunda belirtilen başvuru şartını yerine getirmediğinden davanın usulden reddinin gerektiğini, … adına kayıtlı … plakalı aracın davalı şirkete … no.lu ve 17.06.2014/2015 vadeli ZMMS poliçesiyle sigortalı olduğunu, poliçe limitine kadar ve kusur oranında sorumlu olduklarını, kusur yönünden inceleme yapılması gerektiğini, motosiklet sürücüsü …’in asli ve tam kusurlu olduğunu, sürücü …’ın kaza anında uyuşturucu etkisinde veya alkollü olup olmadığının araştırılması gerektiğini, …’in sürücü belgesinin olmadığını, ayrıca ölen yolcu …’ün kaza anında kask takmadığını, ölüm nedeninin beyin dokusu harabiyeti olduğunu, bu nedenle kask takmamasının ölümüne neden olduğunu, davacıları destekten yoksun kaldıklarını ispat etmeleri gerektiğini, ölenin davacılara düzenli yardım yaptığının ispat edilmesi gerektiğini, hesap yaparken … tablosunun kullanılması ve teknik faiz oranının % 3 olması gerektiğini, davacının kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerektiğini, davacının kaza tarihinden itibaren faiz talep etmesinin yasaya aykırı olduğunu, davalı sigortacının tüm belgelerin tesliminden 8 gün sonra temerrüde düşeceğini, yasal faiz ile sorumlu tutulabileceklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, sigorta şirketi nezdindeki hasar dosyası getirtilmiş, kazaya karışan araçların kaza tarihi itibari ile trafik kayıtları getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Esas ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklı destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı Ray sigortanın adresinin İstanbul Adli yargı sınırları içinde olduğu ve HMK 7/1 maddesi uyarınca mahkememiz yetkili olduğundan yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Tarafların delillerinin toplanmasının ardından Mahkememizin 07/11/2017 tarihli ara kararı gereğince, 05/07/2014 tarihinde meydana gelen çift taraflı ölümlü trafik kazasında kazaya karışan araç sürücüsü ve kazaya karışan motosiklette yolcu olarak bulunan müteveffanın kusur durumu, müteveffanın ölümü nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı talep şartlarının oluşup oluşmadığı ve miktarı yönünden rapor hazırlanmak üzere dosyamız kusur, aktüer ve sigorta konusunda uzman bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 29/03/2018 teslim tarihli raporda özetle;
“05.07.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında;
1. Dava konusu trafik kazasının meydana gelişinde davalı sürücü …’ın % 65 (Yüzdealtmışbeş) oranında asli kusurlu olduğu,
2. Davacıların murisinin yolcusu olduğu motosikletin sürücüsü dava dışı …’in olayda % 35 oranında tali kusurlu olduğu,
3. Davacıların murisi yolcu …’ün kendi ölümünde müterafik kusurlu olduğu,
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve trafik mevzuatı uyarınca ehliyeti olmayan sürücülerin araç kullanması yasak olup ehliyeti olmayan kimsenin gerekli eğitimleri almaması sebebiyle tehlikeli bir şekilde araç kullanma ve hata yapma riskinin yüksek bulunduğu, …’ün kask takmaması ve ehliyetsiz olduğu bilinen bir sürücü idaresindeki araca binmesi zararın doğmasına veya artmasına sebebiyet vermiş olduğu,
Bu durumda 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 52. maddesi (818 Sayılı BK 44) gereğince müterafik kusur sebebiyle tazminattan indirim yapılmasının takdirinin Yüksek Mahkemeye ait olduğu,
4. Davalı … ile … Sigorta A.Ş.nin %65 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre 23.08.2014 tarihinde vefat eden …’ün geride kalan hak sahibi;
a)Davacı …’ün destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının = 98.926,32 TL. olduğu,
b)Belirlenen 98.926,32 TL.lık destek zararından müterafik kusur nedeniyle yapılacak indirim oranının takdirinin Sayın Mahkemeye ait bulunduğu,
c)Davacının maddi zararı davalı … Sigorta tarafından düzenlenen zorunlu trafik sigorta poliçesindeki limitin içinde kalmakta olup, manevi tazminat taleplerinin poliçe kapsamında olmadığı,
d)Davalı … Sigortanın birleşen davanın açıldığı 16.06.2016 tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olup, davalı … bakımından temerrüdün 23.08.2014 ölüm tarihinde gerçekleşmiş olacağı,
e)Sigortalı aracın kullanım amacının hususi gözüktüğü,
5. Davacı çocukların yaşlarının 24-35 arasında ve tümünün evli olması nedeniyle; davacı çocuklar …, …, … ve …’ın destek tazminatı talep koşullarının bulunmadığı,
6. Davacı Eş …’nin maddi zararının zorunlu trafik sigorta poliçesindeki limiti aşmaması ve manevi tazminat taleplerinin de poliçe kapsamında olmaması nedeniyle; … tarafından kullanılan… plakalı aracı kasko sigorta poliçesi kapsamında ihtiyari mali mesuliyet teminatı ile sigortalayan davalı … Sigorta A.Ş.nin işbu dava kapsamında bir sorumluluğunun söz konusu olmayacağı” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulmuştur.
Taraflarca rapora yönelik itirazların ileri sürülmesi üzerine Mahkememizin 22/05/2018 tarihli ara kararı gereğince, heyete mali müşavir bilirkişinin de katılımı sağlanarak davacıların murisinin çalıştığı işyerine ait kazadan önceki son 3 yıllık ticari defterleri ve vergi kayıtları da incelenerek murisin kazadan önceki aylık gelir tespit edilerek rapora karşı davacılar vekili, davalı Sigorta vekili ve davalı … vekilinin beyan dilekçelerindeki itirazlarını karşılar nitelikte ek rapor tanzimi için dosyamız bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 21/09/2018 teslim tarihli raporda özetle;
“1)Kusur yönünden yeniden yapılan incelemede,… bir maddi hataya rastlanmamıştır.
2)…İşbu raporda heyete dahil edilen Mali Müşavir bilirkişi tarafından müteveffanın sahibi olduğu şirkete ait ticari defterler üzerinden yapılan inceleme sonucu 2012 yılında vergi öncesi asgari ücretin oldukça altında kar elde ettiği, 2013 ve 2014 yılında zarar ettiği ve kira gelirlerinin olduğu belirlenmiştir.
Müteveffanın vefatı ile birlikte sahibi olduğu şirketler ile diğer menkul ve gayrimenkul malları miras yolu ile geride kalan hak sahiplerine intikal etmektedir. Hak sahipleri tarafından bu malar amacına uygun olarak işletileceği gibi uygun bir fiyat karşılığı satışa da konu edilebilmesi mümkündür. Kira gelirleri ise hak sahiplerine direkt olarak intikal etmektedir. Bu durumda da hak sahiplerinin bu yönde bir zararı söz konusu değildir.
Haksız fiili ayrı bir tüzel kişiliği bulunan müteveffanın işletmesine karşı meydana gelmediğinden bu konudaki Yargıtay kararlarına göre destek zararı hesabına işletme gelirinin esas alınması mümkün değildir.
İlk raporda da izah edildiği üzere; Bu konudaki Yargıtay kararlarına göre, zarar hesabına kişinin işyerinde çalışırken sarf edeceği bedensel katkısının belirlenerek bu tutarın esas alınması gerekmektedir. Diğer bir ifade ile zarar hesabına kazalının fiili, fikri ve bedeni çalışma karşılığı(yaptığı işi ücretli olarak bir başkasına yaptırmış olsa idi bu kişiye ödenecek ücret) elde edebileceği emsal ücretlerin esas alınması gerekmektedir.
Müteveffa emekli olup, işletmenin ticari gelirleri ile kira gelirlerinin göre müteveffanın işletmeye bedensel katkısının belirlenmesi mümkün değildir. Kaldı ki; ticari kayıtlara göre işletme zarar etmektedir. Bu tür uygulamalarda Ticaret Odası gibi meslek Odalarına müteveffanın sahibi olduğu işletmenin yılık cirosu, yıl sonu kar-zarar durumu, işyerinde çalışan sayısı gibi bilgiler belirtilerek böyle bir işletmeyi idare eden bir kişiye ödenecek aylık ücret tutarının sorulması halinde müteveffanın şirkete bedensel katkısının belirlenmesi yoluna gidilebilmektedir. Ancak müteveffanın şirketinin zarar etmesi nedeniyle, zarar eden bir işletmeyi işleten kişinin, şirkete bedensel katkısının belirlenmesi de mümkün gözükmemektedir. Bu durumda;
Yukarıda ve ilk raporda arz ve izah edildiği üzere; davacı tarafından müteveffanın sahibi olduğu şirkete yaptığı bedensel katkının parasal değerini ispata yarar bir bilgi ve belge ibraz edilmediğinden ve dosyada da bu yönde bir belge bulunmadığından kamu düzenine ilişkin bulunan asgari ücretlere göre düzenlenen ilk raporda bu yönde bir değişikliğe gidilmesi mümkün olmamıştır.
Davacı vekilinin destek tazminatının ½ oranında azaltıldığı yönündeki iddiasının gelince; söz konusu oran müteveffanın geride kalan hak sahibinin destek payıdır. Medeni Kanun eşlere evlilik birliğini birlikte yönetme ve birliğin giderlerine birlikte katılma yükümlülüğünü getirmiştir. Bu hükümden hareketle de müteveffa yaşamış olsa idi elde ettiği gelirinin yarısını kendisine, yarısını eşine ayıracağı kabul edilmiştir. Söz konusu oran destek payı olup, davacı vekilinin iddia ettiği gibi destek tazminatından bir azaltma söz konusu değildir.
3)…İlk raporda asgari ücretlere göre hesaplama yapılmıştır. Asgari ücretler kamu düzenine ilişkin olup, daha düşük bir tutarın hesaba esas alınması mümkün değildir. Ayrıca müteveffanın geride kalan hak sahibine rücuya tabi bir gelir bağlanmamıştır. Müteveffanın sağlında aldığı emekli aylığı ölüm ile birlikte dul aylığına dönüşmekte olup, söz konusu aylıklarda rücuya tabi olmadığından hesaplanan destek zararından bağlan dul aylığı nedeniyle bir indirim söz konusu değildir.” şeklinde belirtilerek kök raporda belirtilen tespit ve değerlendirmeler yinelenmiştir.
Mahkememizin 26/03/2019 tarihli ara kararı gereğince rapora karşı davacılar vekili, birleşen dosyanın davalı sigorta vekili ve davalı … vekilinin rapora karşı beyan dilekçelerinde itirazları karşılar nitelikte ek rapor alınması için dosyamız yeniden bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 10/07/2020 teslim tarihli raporda özetle;
“Davalı … ile … Sigorta A.Ş.nin %65 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre 23.08.2014 tarihinde vefat eden …’ün geride kalan hak sahibinin;
1.Seçenekte; Asgari ücretlere göre;
Davacı Eş …’ün destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının =128.068,37 TL. olduğu, (%20 müterafik kusur indirimli tutar-128.068,37x%80 =102.454,70 TL)
2.Seçenekte; Emsal ücrete göre;
Davacı Eş …’ün destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının =136.208,00 TL. olduğu,
(%20 müterafik kusur indirimli tutar-136.208,00x%80 =108.966,40 TL)” şeklinde görüş ve tespitlerde bulunulmuştur.
Davacılar vekili 23/11/2020 tarihli harçlandırılmış bedel arttırım dilekçesinde özetle; müvekkili … için açmış olduğu destekten yoksun kalma tazminat miktarını 136.208,00 TL’ye ıslah ettiğini belirtmiştir. Davacılar vekilinin bedel arttırım dilekçesinin davalı vekiline tebliğe çıkartılmıştır.
Bu kapsamda yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; mahkememizce alınan kök ve ek bilirkişi raporlarının ayrıntılı, gerekçeli, dosya kapsamına uygun nitelikte düzenlenmiş olduğu, hüküm kurmaya elverişli tespit ve değerlendirmeler içerdiği, elde edilen tespitlere göre kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın % 65, davacıların murisinin yolcusu olduğu motosikletin sürücüsü dava dışı …’in % 35 oranında, davacıların murisi yolcu …’ün kask takmaması ve ehliyetsiz olduğu bilinen bir sürücü idaresindeki araca binmesi ile zararın doğmasına veya artmasına sebebiyet verdiği ve bu nedenle kendi ölümünde müterafik kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Kusura ilişkin tespitlerden sonra davacı tarafça bildirilen meslek odasına yazılan müzekkere cevabı ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, 10/07/2020 tarihli raporda asgari ücretlere göre yapılan hesaplama yerinde görülerek ve müterafik kusur indirimi yapılarak davacı … için 102.454,70 TL destekten yoksun kalma tazminatının esas ve birleşen dava davalılarından (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) tahsiline karar verilmiştir.
… tarafından kullanılan … plakalı aracı kasko sigorta poliçesi kapsamında ihtiyari mali mesuliyet teminatı ile sigortalayan davalı … Sigorta A.Ş aleyhine açılan maddi tazminat davasının, davacı Eş …’nin maddi zararının zorunlu trafik sigorta poliçesindeki limiti aşmaması nedeniyle, davacılar …, …, … ve … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin ise davacı çocukların yaşlarının 24-35 arasında ve tümünün evli olması nedeniyle destek tazminatı talep koşulları oluşmadığından reddine karar verilerek esas ve birleşen dava yönünden aşağıdaki şekilde ayrı ayrı hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
A. Esas dava yönünden;
1.Davanın kısmen kabulü ile davacı … için 102.454,70 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi olan 05/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan alınarak (birleşen dava ile tahsilde tekerrür olmamak üzere) davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine
2.Davacılar …, …, … ve … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddine
3. Davalı … Sigorta A.Ş aleyhine açılan maddi tazminat davasının reddine,
B. Birleşen dava yönünden;
1.Davanın kısmen kabulü ile davacı … için 102.454,70 TL destekten yoksun kalma tazminatının birleşen dava tarihi olan 16/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ve sigorta poliçesi ile sınırlı tutulmak kaydı ile davalı … sigorta şirketinden alınarak (esas dava ile tahsilde tekerrür olmamak üzere) davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2. Davacılar …, …, … ve … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddine,
3.Davalı … yönünden açılan birleşen davanın esas dava dosyamız ile derdestlik oluşması nedeniyle reddine,
4-a)Asıl davada karar tarihine göre alınması gereken 6.998,68 TL harçtan peşin alınan 467,16 TL(Peşin Harç +Islah Harç) harcın mahsubu ile bakiye 6.531,52 TL harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
b)Davacılar tarafından yatırılan 467,16 TL peşin harç masrafının davalı …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
c)Asıl davada davacı … duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 13.683,20 TL vekalet ücretinin davalı …’dan tahsili ile bu davacıya verilmesine,
d)Asıl davada davalı … kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen 400,00 TL vekalet ücretinin davacılar …, …, … ve …’dan tahsili ile davalı bu davalıya verilmesine,
e)Asıl davada davalı … Sigorta A.Ş kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen 5.123,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ten tahsili ile davalı bu davalıya verilmesine,
5-a)Birleşen İstanbul 9 ATM’ nin 2016/669 Esas sayılı dosyasında karar tarihine göre alınması gereken 6.998,68 TL harçtan peşin alınan 467,16 TL(Peşin Harç +Islah Harç) harcın mahsubu ile bakiye 6.531,52 TL harcın davalı … Sigorta A.Ş’den tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
b)Davacılar tarafından yatırılan 467,16 TL peşin harç masrafının davalı … Sigorta A.Ş’den tahsili ile davacılara verilmesine,
c)Birleşen davada davacı … duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 13.683,20 TL vekalet ücretinin davalı … Sigorta A.Ş’den tahsili ile bu davacıya verilmesine,
d)Birleşen davada davalı … kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacılar …, …, … ve …’dan tahsili ile davalı bu davalıya verilmesine,
e)Birleşen davada davalı … Sigorta A.Ş kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen 5.123,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ten tahsili ile davalı bu davalıya verilmesine,
6-Davacıların yapmış olduğu toplam 2.962,10 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 2.221,54 TL’sinin davalılar davalı …, … Sigorta A.Ş ‘den tahsili ile davacılara verilmesine, geri kalan miktarın davacılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davacılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 06/04/2021

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)

MASRAF BEYANI
58,40 TL Başvuru Harç Masrafı
2.450,00 TL Bilirkişi Ücreti
453,70 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 2.962,10 TL