Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/329 E. 2018/1387 K. 21.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/329 Esas
KARAR NO : 2018/1387

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2016
KARAR TARİHİ : 21/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Müvekkilinin davalı bankadan kullanmış olduğu krediler nedeniyle kredi kullandırımı sırasında kendisinden 5.389,00 TL kredi tahsis ücreti tahsil edildiğini,iş bu kesintiler nedeniyle … 30.İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, açıklanan bu nedenlerle,takip konusu alacağa yapılan itirazın iptaline,takibin devamına icra takibinin başlatıldığı tarihten itibaren avans faizinin uygulanmasına, muhakeme masrafları ile vekalet ücretinin davalı banka üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Davalının, müvekkili bankadan ticari nitelikli kredi kullandığını, ve şikayete konu 5.389,00 TL. nin ticari nitelikli ürüne istinaden alındığını,Ticari kredilerde, Yargıtay’ın yerleşik uygulamaları gereği Bankanın Tacir olması sebebiyle müşterilerine sunduğu bankacılık hizmetleri sebebiyle hizmet bedeli, komisyon, masraf gibi adlar altında münasip bir ücret tahsil etmesine yasal bir engelin bulunmadığını,Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 23.11.2015 tarih ve E.2015/5355, K. 2015/12429 sayılı ilamında:”Mahkemece, iddia, savunma ve bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 09.01.2013 tarihinde genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, bu sözleşmeye istinaden davalı Banka tarafından 06.11.2013 tarihinde 500.000,00 TL nakit kredi kullandırıldığı, kredi ile ilgili olarak 31.03.2014 tarihinde, kom/mas tahsilat-mart/2014 limit talep tahsis ücreti adı altında 5.250,00 TL tahsil edildiği, davalı tarafından davacıdan tahsil edilen ücretin taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine, 5411 sayılı Bankalar Kanunıı’nun 144. maddesine uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.” Yine başka bir Yargıtay kararında da (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 08.12.2014 tarih 2014/17411 Esas ve 2014/19233 Karar sayılı ilamı) ticari krediler için masraf alınabileceğine hükmedildiğini,Davacı, 5.389,00 TL spesifik alacak kalemleri iddia etmesine rağmen, bunları, hangi krediler bağlamında, hangi koşullarda talep edebilmeye hakkına dair hiçbir bilgi vermediğini, Davacının, talebini; krediler bazında, somut bir temelde ve açık bir şekilde somutlaştırmasının gerektiğini, HMK m. 119 uyarınca, talep sonucu açık bir şekilde yazılması gerektiğini,. Talep sonucunun açık olmadığı durumlarda, mahkeme tarafından , davacıya bir haftalık kesin süre verilmeli, bu sürede de açık bir şekilde ne talep edildiği yazılmazsa, davanın açılmamış sayılması gerektiğini, Bankalar, TTK ile Bankacılık Kanunu ilgili hükümleri uyarınca hizmet veren kuruluşlardan olup; TTK 20. maddesinde düzenlemesine yer bulan “…Tacir olan veya olmayan bir kişiye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, uygun bir ücret isteyebilir. Ayrıca, tacir, verdiği avanslar ve yaptığı giderler için, ödeme tarihinden itibaren faize hak kazanır…” hükmü uyarınca, bankaların tacir niteliğini haiz olmaları itibariyle, tüm bankacılık hizmet ve işlemleri için ücret ve masraf tahakkuk ettirmek suretiyle hizmet vermelerinin usul ve yasaya uygun olduğu ve bu nedenle davacının taleplerinin haksız olduğunu, bu nedenlerle, davacının taleplerini netleştirmesi halinde belirtecekleri ek savunmalar ve fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla ;Talep sonucu için davacıya verilmiş olan bir haftalık süre içerisinde, kredi bilgileri verilmediyse; davanın usulden reddine; hukuki yarar yokluğundan davanın reddine; davanın esastan reddine % 20’den aşağı olmamak üzere, tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Dava, ticari krediden kaynaklı tahsis ve değerlendirme ücreti ile BSMV tahsis ve değerlendirme ücreti bedellerinin tahsili için başlatılan icra takibine itiraz üzerine İİK 67 maddesi gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.
Davaya konu … 30. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur, incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 15/03/2016 tarihinde, ticari kredi kullanımından kaynaklı tahsis ve değerlendirme ücreti ile BSMV tahsis ve değerlendirme ücreti bedellerinin tahsili talepli 5.389,00 TL asıl alacak, 383,38 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 5.772,38 TL.’lik ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya 22/03/2016 tarihinde tebliğ olduğu, davalı borçlu banka vekilinin 24/03/2016 tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 20/01/2017 tarihli duruşmasının ara kararı gereğince dosya rapor alınmak üzere bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 16/02/2017 teslim tarihli raporda özetle; İnceleme değerlendirme ve hesaplamalar sonucunda: Davacının takip tarihi itibarı ile davalıdan, 5.389.00 TL. ASIL alacaklı olduğunun hesaplandığı, Takip tarihinden borç ödeninceye kadar 5.180.00 TL asıl alacak üzerinden %10.50 ve dğişen oranlarda avans faizi istenebileceği, Asıl alacak içinde bulunan 209.00 TL nin BSMV olması nedeniyle faiz yürütülemeyeceği, Tarafların masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin değerlendirilmesi Sayın Mahkemenizin takdirleri içinde kaldığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 23/05/2017 tarihli duruşmasının ara kararı gereğince dosya ek rapor alınmak üzere bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 07/07/2017 teslim tarihli ek raporda özetle;Yargıtay kararlarında bankacılık teamülleri ve uygulamaları ile diğer bankaların emsal uygulamaları yönünden de değerlendirme yapılması gerektiği yönünde itiraz olmasına karşın diğer bankaların uygulamalarına ilişkin herhangi bir belgenin bulunmadığı,davalı banka tarafından davacıya kullandırılan kredilerin tam sayfa fotokopilerinin sunulmadığı, açıklanan bu nedenlerle kök raporda yapılacak bir değişiklik olmadığını belirtmiştir.
Mahkememizin 26/09/2017 tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararı gereğince; Taraf vekillerine taraflar arasında kaç adet kredi sözleşmesi olduğu, kredi sözleşmelerinin miktarlarının ne olduğu hususlarında beyanda bulunmaları ve davalı banka vekiline bu kredi sözleşmelerinin aslı veya okunaklı suretlerini ve bu kredi sözleşmeleri nedeniyle masraf ve komisyon adı altında alınan ücretlerin belgelerini sunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmiştir. Sunulan belgeler dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizin 26/09/2017 tarihli duruşmasının 2 nolu ara kararı gereğince; davacı ile davalı banka arasında yapılan genel kredi sözleşmesinin tarih ve miktarı da yazılarak dava dilekçesinde belirtilen her bir talep de yazılarak bu miktar kredi sözeleşmesi için ne kadar dava dilekçesinde belirtilen talepler ile ilgili ücret alındığının bildirilmesi için 5 ayrı bankaya müz. yazılmıştır,gelen cevabi yazılar dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizin 26/09/2017 tarihli duruşmasının 4 nolu ara kararı gereğince;bankalardan yazı cevabi geldiğinde dosyanın yeniden bilirkişiye tevdi ile diğer bankalardan gelen yazı cevapları da değerlendirilerek davacının takip tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda her bir talepler ayrı ayrı değerlendirilmek sureti ile rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmesi üzerine dosya ek rapor alınmak üzere bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 08/10/2018 teslim tarihli ek raporda özetle;1-) davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 2.280.00 TL.asıl alacak, 149, 21 TL. İşlemiş faiz olmak üzere toplam: 2.429.21TL. alacaklı olduğunun hesaplandığı, 2-)Takip tarihinden borç ödeninceye kadar 2.200.00 TL asıl alacak üzerinden %10.50 ve dğişen oranlarda avans faizi istenebileceği, 3-) Takip tarihinden borç ödeninceye kadar 80.00 TL asıl alacak üzerinden % 9 ve dğişen oranlarda Yasal faizi istenebileceğini belirtmiştir.
Yargılama sırasında bankacı bilirkişiden alınan kök ve ek raporlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde mahkememizce bankacı bilirkişiden en son alınan 08/10/2018 teslim tarihli ek rapordaki değerlendirmeler ve hesaplamalara mahkememizce itibar edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının davalı bankadan kullandığı kredilerden tahsil edilen KREDİ TAHSİS VE DEĞERLENDİRME ücreti altında tahsil edilen paranın iadesine ilişkin olduğu,
Taraflar arasında 18.04.2012 taraihinde 3.000.000.00 TL limitli “ GENEL KREDİ VE TEMİNAT SÖZLEŞMESİ” imzalandığı,
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “YETKİLİ MAHKEMELER,YASAL İKAMETGAHLAR VE DİLLER ” başlıklı 13.2.c maddesi,” c} Bu Sözleşmenin tüm TARAFLARI, bu Sözleşme ve uygulanması ile ilgili olarak aralarında çıkabilecek her türlü uyuşmazlıkların çözümlenmesinde; BANKA’nın defter, kayıt ve belgeleri ile MÜŞTERİ ve TEMİNAT VERENLER tarafından BANKA’ya gönderilecek yazılı veya faks talimatlarının ve MÜŞTERİ tarafından verilen sözlü talimatlar için BANKA’ca yapılan ses kayıtlarının, H.M.K.’nun 193.maddesi gereği münhasır delil olacağını, herhangibir hususun ispatı için birbirlerine yemin teklif etmeyeceklerini, yemin teklif haklarından feragat ettiklerini kabul ve beyan ederler.” Hükmü düzenlenmiştir.
Davalı bankanın davacıdan masraf ve komisyon alabilmesi için taraflar arasında imzalanan sözleşmede masraf ve komisyon alacağının kararlaştırılmış olması gerektiği Yargıtay içtihatlarında vurgulandığı,
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’ nin 20.10.2014 tarih ve 2014/8733 E., 2014/16023 K. sayılı ilamında;“Dava, taraflar arasında düzenlenen kredi sözleşmesi uyarınca davalıya kullandırılan kredi nedeniyle alınan hizmetin bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda kredi sözleşmesinin sair kısımları değerlendirilmemiştir. Mahkemece sözleşme, sözleşme öncesi bilgi formu, banka kayıtlarının tamamı celbedilerek dava konusu ücretin davacı tarafından alınabileceğine ilişkin bir hüküm bulunup bulunmadığı değerlendirilip eğer bu yönde bir hüküm varsa diğer bankaların da benzer işlemlerdeki emsal uygulamaları gözetilerek davacıdan tahsil edilen tutarın uygun olup olmadığı …” yönünde davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir,”denildiği,
Bu nedenle ilk önce taraflar arasında imzalanan sözleşmenin irdelenmesi gerektiği,
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “KOMİSYON, ÜCRET/VERGİ, FON VE MASRAFLAR,”başlıklı 6.1. maddesi,” BANKA’nın bu Sözleşme’ye dayanarak açtığı veya açacağı her türlü nakdi ve gayrinakdi krediler ile hesaplara ve aldığı teminatlara Kredi Kullanım Talimatı’nda TARAFLAR’ın mutabakatı ile belirlenmiş olan oranlarda/tutarlarda komisyon uygulayacağını; komisyonların azami, Kredi Kullanım Talimatında belirlenen komisyonun % 100 fazlası olabileceğini; komisyonların bu azami orana kadar, BANKA tarafından, fon maliyetlerindeki değişimler dikkate alınarak artırılabileceğini; artırım halinde MÜŞTERİ’ye BANKA tarafından yeni komisyonların bildirilmesinin yeterli olacağını; azami komisyonun ise ancak TARAFLAR’ın mutabakatı ile artırılabileceğini TARAFLAR kabul ve beyan ederler. MÜŞTERİ, bu maddeye göre kendisine bildirilen yeni komisyon oranını kabul etmemesi halinde, BANKA’ca kendisine herhangi bir bildirim yapılmasına gerek olmaksızın, BANKA’ca kendisine yapılan komisyon değişikliğine ilişkin bildirimi izleyen 3 işgünü içinde tüm kredi borcunu, tüm ferileriyle birlikte, BANKA’ya nakten ve defaten ödeyerek, kredisini kapatacaktır. Aksi halde; başkaca bir ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşmüş sayılacaktır.”Hükmünde olup görüldüğü üzere sözleşmede kredi kullandırım talimatında yazılı olan tutarın alınacağına ilişkin kesin hüküm bulunduğu,
Davalı banka tarafından 59.000.00 TL lık kredi ile ilgili kredi kullandırım talimatının sunulduğu ve talimatta 1.180.00 TL alınacağının karar altına alındığı,
Yine davalı banka tarafından tarafından 20.000.00 TL lık kredi ile ilgili kredi kullandırım talimatının sunulduğu ancak talimatta alınacak komisyon oranı ve tutarının yazılı olmadığı,
Davalı banka tarafından sunulan hesap ekstresinin incelenmesi neticesinde davacıdan kullanmış olduğu krediler nedeniyle toplam: 5.389.00 TL tahsil edildiği görülmüştür.
Bilindiği gibi dava taraflarının her ikisi de tacir olmakla aralarındaki ilişkinin ticari olduğu tartışmasızdır. Yine, tacirlerin verdikleri hizmet karşılığında bir komisyon isteyebilmeleri yanında, reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilerin faiz oranları ile bankaların müşterilerinden talep edebileceği ticari komisyon ve masrafların da taraflarca serbestçe belirlenmesi mevcut mevzuatımız karşısında mümkün bulunmaktadır.
Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası İdare Merkezi’nin 07 Ocak 2011 b.02.2.tcm.0.007.00.05 sayılı 2006/1 ve 2007/1 sayılı Tebliğ Uygulaması hakkında konu başılıklı talimatında da bankaların reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredi işlemlerinde faiz ve kar payı dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları ile bankacılık komisyonlarının bildirilmesine ilişkin kararı olduğu, ve bu karar doğrultusunda davalı banka tarafından müşterilerinden alınacak masraf ve komisyon oranları tablosunu sunduğu,
Davalı banka tarafından alınan masrafların TCMB bildirdiği oranlarla karşılaştırılması,
Davalı banka tarafından alınacak kredi tahsis ücretini TCMB na %2 olarak bildirdiği görülmüştür.
Yargıtay kararlarında bankacılık teamülleri ve uygulamaları ile diğer bankaların emsal uygulamaları yönünden de değerlendirme yapılması gerektiği vurgulandığından bu yönüyle de değerlendirme yapılması gerekmektedir.
“……..Türk Borçlar Kanunu ve ilgili yasal mevzuat çerçevesinde, davalı banka ile diğer bankaların uygulamasına göre, bu tür işlemlere kredi grupları bakımından uygulanan kredi kullandırım dönemsel komisyon tahsilatı vb ad altında kesilen masraf miktarı ya da oranları sorulup karşılaştırılarak, davalı banka tarafından yapılan kesinti miktarının uygun olup olmadığı veya ne miktarda olduğu, davacıya iadesi gereken miktar bulunup bulunmadığı hususlarında değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 2015/11509 E 2016/6299 K nolu .ilamı)
“…..Ayrıca taraflar arasında bağıtlanan 01.04.2011 tarihli sözleşme uyarınca kredi kullanılıp, masraf ödemesi yapılıp yapılmadığı belirlendikten sonra, bu sözleşmeye 6098 sayılı TBK’nmda düzenlenen genel işlem şartlarının uygulanması olanağı olmadığı göz önüne alınarak, Dairemizin yerleşmiş içtihatlarında da vurgulandığı üzere 01.04.2011 tarihli sözleşme uyarınca emsal banka uygulamaları da araştırılıp, diğer bankalarca hangi oranda ücret tahakkuk ettirildiği ve buna göre davalı banka uygulamasının yerinde olup olmadığı hususunda bankacılık konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi heyetinden rapor alınarak, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir. (Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 2015/1895 E 2016/6034 K nolu .ilamı)
Diğer bankaların uygulamış oldukları komisyon oranlarına ilişkin dosyaya sunulan diğer banka komisyon oranları dikkate alınarak yapılan tespitlere göre, Ortalama 13.76/6= 2.29 Olduğu,davalı bankanın ise ORTALAMASI % 4.1 oranında 5.389.00 TL tahsilatta bulunulduğu,
Davalı bankanın TCMB na bildirmiş olduğu % 2 lik oran üzerinden yapılan hesaplama diğer bankaların almış olduğu %2.29 oranından düşük olması nedeniyle davalı bankanın tahsil etmesi gereken tutarın bilirkişi ek raporundaki tespitlere göre 3.109.00 TL olduğu ancak davalı banka tarafından(5.389-32019=) 2.280.00 TL fazla tahsilatta bulunulduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki ilişki ticaridir ve ticari işlerde faiz esastır. Bu nedenle 3095 sayılı kanun gereğince ticari işlerde temerrüt faizi TL. için T.C. Merkez Bankası’nın Kısa Vadeli Krediler AVANS (Reeskont) Faiz Oranı istenebilecektir. Borca faiz yürütülebilmesi için;6098 S.lı Türk Borçlar Kanunu (Yeni) MADDE 117
Yargıtay 11.HD.nin 2012/9742 E 2013/7945 K 24.12.2013 tarihli ilamı doğrultusunda,davalı banka tarafından davacının hesabından yapılan fazla kesintiler nedeniyle masraf kesinti tarihinden takip tarihine kadar avans ve yasal faiz üzerinden yapılan hesaplamaya göre,davacının davalı bankadan takip tarihi itibarı ile 2.280.00 TL anapara 149.21 BSMV olmak üzere toplam 2.429.21 TL alacaklı olduğu bilirkişi tarafından hesaplanmıştır.
Sonuç itibariyle; davacının takip tarihi itibariyle davalıdan toplam: 2.429.21TL alacaklı olduğu anlaşılmakla; Davanın kısmen kabulüne, davalının İstanbul 30.İcra Müdürlüğü’nün 2016/8189 esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin; 2.280,00 TL asıl alacak, 149,21 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 2.429,21 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2.200,00 TL asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %10,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, 80,00 TL asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %9 ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, kabul edilen 2.429,21 TL alacağın % 20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kısmen kabulüne, davalının … 30.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin; 2.280,00 TL asıl alacak, 149,21 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 2.429,21 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2.200,00 TL asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %10,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, 80,00 TL asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %9 ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına,
2-Kabul edilen 2.429,21 TL alacağın % 20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 165,94 TL harçtan peşin alınan 70,86 TL harcın mahsubu ile bakiye 95,08 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı taraftan alınan 70,86 TL peşin harç masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince kabul edilen miktar yönünden hesaplanan 2.180,00TL.vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince ret edilen miktar yönünden hesaplanan 2.180,00TL. vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan toplam : 836,20 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 376,29.-TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı.21/12/2018

Katip …

Hakim …

Davacı Masraf Dökümü :
Bilirkişi Ücretleri : 500,00.-TL
Başvuru harcı : 29,20.-TL
Teb.-müz.posta giderleri : 307,00.-TL
Toplam : 836,20.-TL