Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1271 E. 2018/150 K. 12.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1271 Esas
KARAR NO : 2018/150

DAVA : Tazminat (Ölüm Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 29/12/2016
KARAR TARİHİ : 12/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Sebebiyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/07/2017 günü sürücü … yönetiminde bulunan ve davalı … şirketine sigortalı … plakalı araç ile … İlçesine bağlı … köyünde odun taşınması esnasında seyir halindeyken, müvekkilinin oğlu …’e çarpması sonucu kaza meydana geldiğini ve kazada ağır yaralanan …’in kaldırıldığı … Devlet Hastanesinde aynı gün vefat ettiğini, bu kaza sebebiyle sürücü …’a mahkumiyet kararı çıktığını, geriye mirasçı olarak anne ve babasının kaldığını, annenin de ilerleyen yıllarda vefat ettiğini, şu an yasal mirasçı olarak yalnızca müvekkili olan babasının kaldığını, meydana gelen ölüm sebebi ile davalı … şirketine 21/10/2016 tarihinde başvuru yapıldığını ve 26/12/2016 tarihinde 16.805,00 TL ödeme yapıldığını, söz konusu kazada müvekkilinin oğlunun kusurunun bulunmadığını, davalı … şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, sigorta poliçesi gereği davalı … şirketinin poliçede belirlenen ölüm halinde şahıs başına bedeli mali mesuliyet haddi olarak bedelin müvekkiline ödenmesi gerektiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ilk aşamada 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile şimdilik 100 TL cenaze ve defin giderlerinin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu trafik kazasının 13/07/2007 tarihinde meydana gelmiş olması sebebiyle zamanaşımı süresinin dolduğunu, müvekkili şirket tarafından davacıya ödeme yapıldığından sorumluluğunun sona erdiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin sorumluluğunun müvekkili şirkete sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, bu nedenle Adli Tıp Kurumundan kusura ilişkin rapor alınması gerektiğini, aktüerya bilirkişi tarafından hesaplama yapılması halinde Yargıtay içtihatlarının dikkate alınması gerektiğini beyan ederek öncelikle zamanaşımı nedeniyle, aksi halde esastan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, nüfus kayıt örneği, hasar dosyası, ceza dosyası, bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapor.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, trafik kazası nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının desteği olan oğlunun vefat ettiği trafik kazası nedeniyle davacının davalıdan eksik olduğu ileri sürülen destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze ve defin giderleri talep edip edemeyeceği, talep edebilecek ise miktarının ne kadar olduğu, zamanaşımı definin yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Davalı … şirketi tarafından davacıya ödeme yapıldığı 26/12/2016 tarihi itibarı ile zamanaşımı süresinin işlemeye başladığı dikkate alınarak 2918 Sayılı Kanunun 109. maddesi gereğince davalının zamanaşımı defi reddedilmiştir.
Ceza Mahkemesince aldırılan 19.11.2007 tarihli kusur raporu ile olayın meydana gelmesinde, davalı tarafından zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalanmış … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın kusurlu olduğu, müteveffa …’in kusursuz olduğu belirlenmiştir.
Deliller toplandıktan sonra dosya aktüeryal bilirkişi …’a tevdi edilerek mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlenmesi istenmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu 04/12/2017 tarihli raporunda özetle; Müteveffanın kusursuz oluşu dikkate alınarak işbu raporda davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre zarar hesabı yapıldığını, P.M.F. tablosuna göre bakiye ömrünün (58) yıl ve muhtemelen (64) yaşına kadar yaşayacağını, Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına göre müteveffanın 18 yaşından itibaren destek olacağının, aktif çalışma hayatının (60) yaşına kadar süreceğinin ve muhtemelen 23 yaşına kadar evleneceğinin, 25 yaşına geldiğinde 1 çocuk ve 30 yaşına geldiğinde 2 ve daha fazla çocuk sahibi olacağının, evlendikten sonra babasına ayıracağı destek payında düşüş olacağının kabul edildiğini, Davacı Baba ..’in destekten yoksun kalma sebebiyle bakiye maddi zararının 7.914,53 TL olduğunu, Davacının bakiye maddi zararının bakiye poliçe limitini aşmadığını, Başvuru tarihine göre davalı bakımından temerrüt tarihinin 10.11.2016 olarak belirlendiğini beyan etmiştir. Bilirkişi Raporu dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
Davacının desteği olan oğlunun vefat ettiği trafik kazası nedeniyle davacının bakiye maddi zararının 7.914,53 TL olduğu anlaşılmakla birlikte taleple bağlı kalınarak destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin talebin kabulü ile 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının 10/11/2016 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi (sigortalı aracın kullanım amacı ticari olmadığından) ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, cenaze ve defin giderlerini kanıtlayıcı belge sunulmadığından bu yöndeki talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile, 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının 10/11/2016 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 68,31 TL ilam harcından peşin yatırılan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 39,11 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.000,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 133,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 762,20 TL yargılama giderlerinden davanın kabulü oranında 692,90 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair kesin olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/02/2018

Katip …

Hakim …