Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1168 E. 2021/186 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1168 Esas
KARAR NO : 2021/186

DAVA : İtirazın İptali (Ariyet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/12/2016
KARAR TARİHİ : 03/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ariyet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının … Karayolu üzeri sitesi yanı … adresinde kurulu akaryakıt satış ve servis istasyonuna müvekkili tarafından sağlanan ariyetler için ariyet sözleşmesinin düzenlendiğini, müvekkili tarafından ariyet olarak verilen malzeme ve teçhizatları sökümünün gerçekleştirilerek 3.978,96 TL tutarındaki söküm bedelinin davalıya faturalandırıldığını, davalının fatura bedelini ödememesi üzerine aleyhine … 29. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz etmesi ile takibin durduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile, itirazın iptaline, davalının takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı arasında borç ilişkisi meydana getirecek herhangi bir akdi ve hukuki ilişkinin olmadığını, gerçeğe aykırı düzenlenen faturayı müvekkilinin 27.09.2015’de süresi içerisinde iade ettiğini, taraflar arasında borç ilişkisi olduğu takdirde müvekkilinin bu faturayı kayıtlarına işlemesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 29. İcra Müdürlüğü’nün …E sayılı dosyası, fatura örneği, ticari kayıt ve belgeler üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi ile aldırılan raporlar.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki ariyet sözleşmesi gereği davacı tarafından ariyet verilen malzeme ve techizatın söküm bedelinden kaynaklanan faturaya dayalı olarak davacınını davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarının ne kadar olduğu, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın yerinde olup olmadığı hususlarındadır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 6. maddesi gereğince icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.
İlgili … 29. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 31/12/2015 tarihinde 30/09/2009 tarihli akaryakıt istasyonları için ariyet sözleşmesinden kaynaklanan 3.978,96 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %10,50 oranından avans faizi ile birlikte tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 04/01/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 07/01/2016 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; alacaklı görünene borcunun bulunmadığını ileri sürdüğü ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra davalı tarafın ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle rapor düzenlemesi için talimat mahkemesince dosya mali müşavir bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 25/03/2019 tarihli raporda özetle, Davalı ticari defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış kaydının usulüne uygun olarak yapıldığı, davacı tarafından davalı tarafa 2015 yılı içerisinde düzenlenen takibe konu faturanın 3.978,96 TL tutarlı olduğu, fatura veya içeriğinin davalı tarafa teslimine ilişkin dosya kapsamında bilgi bulunmadığı ve faturanın davalı taraf defterlerine kayıtlı olmadığı, davalı tarafın defter kayıtlarında, davacı tarafın davalı taraftan icra takip tarihi itibari ile 4.609,46 TL alacaklı olduğu, alacak bakiye tutarının takip konusu faturalara ilişkin olmadığı, nihayetinde icra takibine konu edilen fatura nedeni ile davalı tarafın borçlu olmadığı, ayrıca, ariyetlerin davalı tarafa teslimine ve davalı tarafından iddia edildiği şekilde sökümüne ilişkin belgenin dosya kapsamında bulunmadığı, fatura içeriğinin akaryakıt ariyetleri söküm yansıtma bedeli olarak düzenlenmekle birlikte, yansıtma faturasının kaynağı hakkında açıklamanın yapılmadığı beyan edilmiş, 24/12/2019 tarihli ek raporunda özetle; Davacı tarafından davalı tarafa 2015 yılı içerisinde düzenlenen ve takibe konu faturanın 3.978,96 TL tutarlı olduğu, fatura veya içeriğinin davalı tarafa teslimine ilişkin dosya kapsamında bilgi bulunmadığı ve takip konusu faturanın davalı taraf defterlerine kayıtlı olmadığı, davalı taraf market raflarının dava dışı şirkete teslim edildiği, davalı tarafın defter kayıtlarında, davacı tarafın davalı taraftan icra takip tarihi itibari ile 4.609,46 TL alacaklı olduğu, alacak bakiye tutarının takip konusu faturalara ilişkin olmadığı, nihayetinde icra takibine konu edilen fatura nedeni ile davalı tarafın borçlu olmadığı, ayrıca, ariyetlerin davalı tarafa teslimine ve davalı tarafından iddia edildiği şekilde sökümüne ilişkin belgenin dosya kapsamında bulunmadığı, fatura içeriğinin akaryakıt ariyetleri söküm yansıtma bedeli olarak düzenlendiği, fatura içeriğinin davacı tarafından davalı tarafa tesliminin yapıldığının sayın mahkeme tarafından kabulü halinde dava konusunun 21.09.2015 tarih 469029 nolu 3.978,96 TL tutarlı fatura içeriğine ait olduğu, ödeme tarihinin belirli olmadığı bu sebeple TTK. 1530. maddesi kapsamında fatura tarihini takip eden 31. günden faiz başlatılabileceği, faiz başlangıç tarihinin bu şekilde 22.10.2015 tarihi olduğu, 31.12.2015 tarihine kadar geçen 70 günlük sürenin bulunduğu, anapara tutarı için ilan edilen % 10,50 oranlı yıllık faiz üzerinden, Faiz = (Asıl Alacak x Gün x Faiz Oranı)/36.500 formülü ile 80,12 TL faiz hesaplanabileceği beyan edilmiştir.
Davalı tarafın ticari defter ve belgelerinin incelenmesinin ardından dosyamız, Mali Müşavir …, Sözleşme Uzmanı …ve Akaryakıt Sektöründe Uzman …’dan oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmek suretiyle, davacı tarafın ticari defter ve belgeleri, taraflar arasındaki sözleşme ve talimat mahkemesince aldırılan kök ve ek raporlar incelenerek, taraflar arasındaki ariyet sözleşmesi gereği davacı tarafından ariyet olarak verilen malzeme ve techizatın söküm bedelinden kaynaklanan faturaya dayalı olarak davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, varsa alacak miktarları hususlarında rapor düzenlenmesi istenmiş, bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan raporda özetle; Davacı tarafın ticari defterlerinin delil niteliğine haiz olduğu, ticari defterlerde söküm masrafları olarak 3.978,96 TL alacağının işli olduğu, taraflar arasında akdedilmiş bulunan Ariyet Sözleşmesinin 1/ g maddesi gereği davacı söküm masraflarının davalıya ait olacağı mütalaa edildiğinden davacının 3.978,96 TL alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %10.50 oranından başlayacak değişen oranlarda avans faiz işletilmesi gerekeceği beyan edilmiştir.
Bilirkişi heyeti raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
Somut olayda, davalı taraf, taraflar arasında borç ilişkisi bulunmadığını iddia ettiğinden bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Dava dışı … Lt. Şti. tarafından davacı … A.Ş.’ne … tarih, … seri numaralı ve içeriği “ … Ariyetleri Söküm Nakliye ve Mobilizasyon Giderleri “ olan 3.978,96 TL tutarlı fatura kesilmiştir. Davacıya, dava dışı şirket tarafından kesilmiş fatura davacı yevmiye defterine işlendikten sonra davacı, davalı … şirketine … tarih, … seri numaralı “ Akaryakıt Ariyetleri Söküm Yansıtma Bedeli” içerikli 3.978,96 TL bedelli dava konusu faturayı kesmiş ve davalıya tebliğ etmiştir. Davalı faturayı tebliğ aldıktan sonra noter kanalı ile davacıya iade etmiştir. Taraflar arasındaki Ariyet Sözleşmesi 1. G) Maddesi “…iş bu sözleşme ile verilen malzeme ve teçhizat akaryakıt depolaması ve satılması için kullanılacağından, ariyet alan malzeme ve teçhizatın tesisinden kullanılmasından ve sökülmesinden mesuldür. Ariyet alan malzeme ve teçhizatın şirkete iadesine kadar bunlarla ilgili olarak lüzumlu tedbirleri almakla ve yürürlükteki kurallara uymakla yükümlü olduğu gibi malzeme ve teçhizatla ilgili olarak doğacak yükümlülüğün kendisine ait olacağını kabul eder…” hükmünü taşımaktadır. Bu hüküm çerçevesinde, davalı bayi’ e ariyet olarak teslim edilmiş ekipman ve malzemelerin söküm masraflarının davalı bayi’e ait olduğu kabul edilerek davalının iddiasını ispat edemediği anlaşılmış, davanın kabulü ile davalı tarafından … 29. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasa gereği yıllık % 10,50 oranında başlayacak değişen oranlarda avans faizi işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile davalı tarafından … 29. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasa gereği yıllık % 10,50 oranında başlayacak değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 271,80 TL ilam harcından peşin yatırılan 48,07 TL harcın mahsubu ile bakiye 223,73 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 3.978,96 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 29,20 başvuru harcı, 48,07 TL peşin harç, 3.700,00 TL bilirkişi ücreti, 286,25 TL tebligat, müzekkere ve posta giderlerinden oluşan toplam 4.063,52 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.03/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır