Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1160 E. 2018/487 K. 02.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1160 Esas
KARAR NO : 2018/487

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/11/2016
KARAR TARİHİ : 02/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında davalı şirketin … Otelinde bulunan asansörlerin periyodik bakımı ve servisi hizmetleri için 01.03.2014 ile 01.03.2017 dönemini kapsayan bir Servis Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili şirketin üstlendiği hizmet kapsamında tüm sorumluluklarını tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini ve hizmetlerinin karşılığı olarak Sözleşme’de belirlenen bedele istinaden tanzim edilen faturaları davalı şirkete gönderdiğini, ancak davalı şirketin 29.739,05 TL bakiye borcunu ödemediğini, bakiye borcun ödenmesi sağlanamadığından … 35. Noterliği … tarih ve … yev. numarası ile söz konusu bakiye bedelin ödenmesinin ihtar edildiğini, davalının ihtarnameye de cevap vermemesi nedeni ile aleyhine … 30. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve davalının itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve takibin devamına, % 20 inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER :
… 30. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası, Servis Sözleşmesi, servis müdahale formları ve servis raporları, bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapor.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki servis sözleşmesi çerçevesinde üstlendiği hizmetin karşılığı olan bedele ilişkin faturalar düzenleyen davacının davalıdan alacağı bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarının ne kadar olduğu, davalı tarafın icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
İlgili … 30.İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra takibi dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 20/11/2015 tarihinde alacağın dayanağı olarak muhtelif tarih ve tutarlı faturaları göstermek suretiyle 29.739,05 TL asıl alacak 1.079,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.819,01 TL alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık % 10,50 avans faizi ile birlikte TBK. 100. madde gereğince tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 26/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin 01/12/2015 tarihli itiraz dilekçesi ile, müvekkilinin alacaklıya hiçbir borcu olmadığından bahisle yetkiye, takibe, borca ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında bila tarihinde 01.03.2014 – 01.03.2017 geçerlilik tarihli “Servis Sözleşmesi” düzenlendiği anlaşılmıştır. Sözleşmenin İlgili Maddeleri:
3.7 Bakım ve parça değişim işleri ile ilgili fatura ödemeleri; Fatura tanzim tarihinden sonra en geç 30 takvim günü içerisinde faturalarda belirtilen banka hesap numaralarına, yapılacaktır.
3.8 Ödemelerin belirtilen zamanda yapılmaması halinde bu konuda ayrıca ihtar keşidesi veya hüküm istihsanna gerek kalmaksızın geciken her ay için TL bazındaki sözleşmeler için aylık %5, EUR bazında sözleşmeler için aylık %2 gecikme faizi talep edilecektir.
3.9 EUR bazında sözleşmeler için ödemeler, Merkez Bankası fatura tanzim tarihi efektif satış kuruna göre TL olarak yapılacaktır.
Deliller toplandıktan sonra dosya Mali Müşavir Bilirkişi …’e tevdi edilerek mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi istenmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu 22/01/2018 tarihli raporunda özetle; Davacı şirketin ibraz edilen 2015 yılına ait ticari defter kayıtlarında, davalı ile ilgili borç-alacak ilişkilerinin … no.lu alıcı cari hesabında takip edildiğini, davacı tarafın bir örneğini sunduğu cari hesabın bilgisayar ortamında tutulan davacı şirket ticari defter kayıtları ile birebir olup, bu hesabın borç-alacak kayıtlarının müstenidatı fatura ve belgelere uygun olduğunu, cari hesabın, takip tarihi itibariyle davalı aleyhine 29.739,05 TL borç bakiye vererek 2016 yılına devrettiğini, davalının ticari defter ibraz etmediğini, davacı şirketin ibraz ettiği servis müdahale formları ve servis raporları üzerinde davalı şirket işyerindeki asansörlere verilen bakımın veya parça değişimin yapıldığı gün, saat ve yapılan işin detaylı olarak yazılı olduğunu, hizmeti veren olarak arızayı gideren ve hizmeti alan olarak da bina sorumlusunun isimleri ve imzalarını taşıdığını, davacı şirketin ticari defterlerinde davalıdan 29.739,050TL alacaklı olduğunu, takip tarihinde 1,079,96 TL faiz talep edebileceğini, 29.739,05 TL asıl alacağı ve bu tutar üzerinden, takip tarihinden itibaren, T.C.Merkez Bankasınca kısa vadeli avans işlemlerine uygulanan değişen orandaki avans faizi talep edebileceğini beyan etmiştir. Bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK m.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
Somut olayda, ispat yükü üzerinde olan davacı şirketin ibraz ettiği servis müdahale formları ve servis raporları üzerinde davalı şirket işyerindeki asansörlere verilen bakımın veya parça değişimin yapıldığı gün, saat ve yapılan işin detaylı olarak yazılı olduğu, hizmeti veren olarak arızayı gideren ve hizmeti alan olarak da bina sorumlusunun isimleri ve imzalarını taşıdığı, davacı şirketin bu belgelerle taraflar arasındaki servis sözleşmesinden kaynaklı olarak davalı şirkete hizmet verdiğini kanıtladığı, davacı şirket alacağa konu ettiği faturaları davalıya tebliğ ettiğine dair belge ibraz etmemiş ise de davalı tarafın, hizmeti ve faturaları almadığına dair itirazı bulunmadığı, davalı vekili itiraz dilekçesinde, müvekkili şirketin borcu bulunmadığını iddia etmişse de, borcun bulunmamasına yönelik açıklamada bulunmadığı gibi, borcun ödendiğini kanıtlayıcı herhangi bir belge de ibraz etmediği, davalının ticari defter de ibraz etmediği, dolayısıyla, davacı şirkete olan borcunu ödemesi gerektiği anlaşılmış, davanın kabulü ile, davalı tarafından … 30 İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin bulunduğu şartlarla devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren TC Merkez Bankasınca kısa vadeli avans ilşemlerine uygulanan değişen oranlardaki avans faizi talep edebileceğine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile, davalı tarafından … 30 İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin bulunduğu şartlarla devamına, asıl alacağın % 20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren TC Merkez Bankasınca kısa vadeli avans ilşemlerine uygulanan değişen oranlardaki avans faizi talep edebileceğine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 2.105,25 TL ilam harcından peşin yatırılan 372,22 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.733,03 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 3.698,28 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 372,22 TL peşin harç, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 165,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.166,42 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/04/2018

Katip

Hakim