Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1133 E. 2022/333 K. 27.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1133 Esas
KARAR NO : 2022/333 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/11/2016
KARAR TARİHİ : 27/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Olay günü 03/06/2016 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile … Kavşağı istikametinden gelip …Bulvarını takiben… Kavşağı istikametine seyir halinde iken, … lambaları geçtikten sonra yolun solundan, yolun sağına geçmekte olan yaya …’a sağ şerit üzerinde aracın ön kısımları ile çarpması sonucu yaya …’a sağ şerit üzerinde aracının ön kısımları ile çarpması sonucu yaya …’ın yaralanması ile sonuçlanan tek taraflı, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkili …’ın söz konusu kaza dolayısıyla yaralanmış olduğunu, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın, davalı sigorta şirketinin … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından belirlenen miktarın müvekkilinin maluliyetini, kaza nedeniyle oluşan mağduriyetini karşılamadığını, müvekkilinin mağduriyetinin günden güne arttığını, sigorta şirketinin talep edilen tazminat miktarını ödeyip ödemeyeceğinin belirsiz olduğunu, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan toplam 1.000,00-TL daimi maluliyet tazminatının davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 25.06.2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın 25/03/2016-2017 vadeli, … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, poliçede verilen şahıs başı sakatlık ve ölüm azami teminat tutarının 310.000-TL olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe genel şartları gereğince kapsam dışında olduğunu, poliçede teminat limitinin gösterilmesinin bu rakamın mutlak surette ödeneceği anlamına gelmediğini, müvekkilinin sorumluluğunun, Karayolları Trafik Kanunu ve Poliçe Genel Şartları gereğince Karayolu’nda meydana gelen zararların azami poliçe teminat limiti dahilinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve gerçek zararın tazmini ile sınırlı olduğunu, sigortacının, sigortalısının kusur oranına isabet eden zarardan sorumlu olduğundan, izafe edilecek kusur oranının tespiti gerektiğini, kusur durumunun tespiti için adli tıp kurumu başkanlığından rapor alınmasını, davacının taleplerinin kabul edilebilmesi için kalıcı bir maluliyetinin sözkonusu olup olmadığını ve tespit edilen sakatlık ile dava konusu kaza arasında illiyet bağının söz konusu olup olmadığı hususunun tespit edilmesi gerektiğini, davacının sürekli maluliyetinin oluşup oluşmadığına dair rapor alınması için dosyanın adli tıp ilgili dairesine gönderilmesini, Aktüer hesaplamaları özel bilgiyi gerektiren bir ihtisas kolu olduğundan uluslar arası kurallar çerçevesinde hesaplama yapabilecek aktüerya uzmanı bir bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, davacının, sakatlık nedeniyle herhangi bir sosyal kurumdan tazminat alıp almadığının araştırılmasını, davacıya sosyal kurumdan tazminat veya aylık bağlanması halinde bu ödemelerin sakatlık ve tedavi giderinin tazminat hesabından düşülmesi gerektiğini, bu nedenlerle itirazları doğrultusunda davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava, 03.06.2016 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı daimi maluliyet tazminatı talepli davadır.
Davacılar vekilince beyan dilekçesi sunulduğu, davacılar vekilince sunulan belge hususunda beyanda bulunmaları için taraf vekillerine süre verildiği, davalı sigorta şirketi vekili tarafından 05/04/2022 tarihli dilekçesi ile davacı tarafla sulh olduklarını, vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirdiği, davacı vekili ise 27/04/2022 tarihli celsede davalı tarafla Mahkeme dışında sulh olunduğundan feragat beyanlarını tekrar ettiklerini, karşı tarafın ve kendilerinin ve vekalet ücreti talepleri olmadığını, feragat nedeniyle karar verilmesini imzalı beyanı ile bildirmiştir.
Bu ibarenin davadan feragat olarak değerlendirildiği, davacılar vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunmasından dolayı talebinin kabulüne, davalı vekilince de sunulan dilekçede tarafların taleplerine binaen vekalet ücreti talepleri olmadığından, HMK 307 vd maddelerine istinaden davacının davasının feragat nedeniyle reddine, taraflarca vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-)Alınması gerekli 80,70-TL ilam harcının peşin alınan 29,20-TL harctan mahsubu ile bakiye eksik kalan 51,50-TL harcın davacılardan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-)Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-)Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (İstinaf Mahkemesi) nezdinde İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/04/2022

Katip
✍e-imzalı

Hakim
✍e-imzalı