Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/946 E. 2018/248 K. 26.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/946 Esas
KARAR NO : 2018/248
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2015
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine davalı şirket tarafından Yatağan İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, yapılan icra takibinde müvekkilinin o dönem yetkilisi olduğu … Şti.ve müvekkilinin borçlu olarak gösterildiğini, takip dayanağı olarak da …bank … Şubesi’ne ait keşidecisi … Şti. olan 30.11.2016 keşide tarihli 10.000,00 TL tutarındaki çekin gösterildiğini, takibe konu edilen çekteki ciro silsilesi incelendiğinde çekin lehdarının … A.Ş. olduğunu, buna karşın … A.Ş. cirosu olmaksızın ilk cironun müvekkiline ait olduğunu, takip eden cironun ise yine davalı şirket olduğunun görüleceğini, izah edildiği üzere çekteki ciro silsilesinin bozuk olduğunu, mevcut haliyle anılan çekle müvekkili aleyhine icra takibi yapılamayacağını, bu nedenlerle … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasında davacının borçlu olmadığının tespitine, davalının %40 dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yan 25.021.2007 tarihinde başlatılan icara takibine sürsinde itiraz etmiş olup takibin hem keşideci … Şti. hem de ciranta … bakımında kesinleştiğini, takip tarihinden yaklaşık 9 sene geçtikten sonra borçlu olmadığının tespiti istemi ile müvekkili aleyhine dava açıldığını, davaya konu icra takibine dayanak yapılan çekin keşidecisi …Şti. ve yetkilisi davacı … ile de benzer ticari ilişki sebebiyle müvekkiline çek verilmiş olduğunu fakat bedelinin ödenmediğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, şayet ciro silsilesi davacının iddia ettiği gibi bozuk olsa dahi bunun davacının borçlu olmadığı anlamına gelmediğini, davacının ciranta olarak çeke imza attığını ve basiretli bir tacir olarak çeke attığı imza ile müvekkiline karşı borçlu duruma geçtiğini beyan ederek haksız ve kötüniyetli olarak açılan davanın reddine, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep edilmiştir.
DELİLLER :
Yatağan İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapor.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 72. maddesine dayalı menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, … Bank … Şubesinde bulunan hesaptan … Şti. tarafnıdan keşide edilen 30/11/2006 keşide tarihli ve 10.000 TL bedelli çek nedeni ile davacının davalıya borçlu olup olmadığı hususlarındadır.
Yatağan İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı … tarafından davacı … ve dava dışı … Şti aleyhine …bank … Şubesi’ne ait keşidecisi … Şti., lehdarı … olan 30.11.2016 keşide tarihli 10.000,00 TL tutarındaki çeke dayalı olarak icra takibi başlatıldığı, çekin keşideci imzasının … Şti. Yetkilisi sıfatı ile davacı …’a ait olduğu, çekin arkasındaki ilk cironun davacı …’a ait olduğu, daha sonraki cirantanın … olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce davalı şirketin ve dava dışı … Şti.’nin ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek inceleme gün ve saatinde ticari defter ve belgelerini ibraz etmeleri, aksi takdirde ibrazdan kaçınmış sayılacakları yolunda ihtarlı tebligat yapılmış, davalı tarafça ticari defterler sunulmuş, dava dışı …Şti. tarafından ise ticari defterler sunulmamıştır.
Deliller toplandıktan sonra dosya mali müşavir bilirkişi …’a tevdi edilerek mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi istenilmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu 26/12/2017 tarihli raporunda özetle; Davalının 2005, 2006 ve 2007 yılına ait Yevmiye, Kebir ve Envanter defterlerinin TTK mad.64 hükmü uyarınca açılış ve kapanış tasdiklerinin süreleri içerisinde yapılmış olduğunu ve TTK ve VUK hükümleri yönünden usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunu, davalı yanın incelenen ticari defterlerinde, dava dışı … Şti.’ne 6.778,55 TL borçlu olduğunu, davalı yana ciro edilen 10.000,00 TL tutarındaki çekin karşılıksız çıkması nedeniyle 10.000,00 TL’den 6.778,55 TL ‘nin düşülmesi sonucunda davalının 3.221,45 TL alacaklı olacağını, dava dışı …Şti. tarafından ticari ilişki kapsamında 10.000 TL tutarındaki çekin keşide edildiği ve şirket yetkilisi sıfatıyla … tarafından hem şirket ünvanı altında hem de çekin arka kısmı imzalanarak davalı tarafından teslim alınan çek tutarının davalının ticari defterlerine kaydedilmiş olduğunu beyan etmiştir.
MK 6. maddesi gereğince bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur. İspat yüküne ilişkin bu genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Menfi tespit davasında borçlu, borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkar ediyorsa bu durumda ispat yükü davalı alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme ile düştüğünü ileri sürüyorsa ispat yükü doğal olarak davacı borçluya düşer.
Somut olayda, davacı takibe konu edilen çekteki ciro silsilesinin bozuk olduğunu iddia ederek borçlanma iradesinin bulunmadığını ileri sürmektedir. İspat yükü davalı alacaklıya düşmektedir. Davaya konu çekin lehdarı olan davalının çekin arkasındaki ilk ciranta olması gerekirken ilk cironun davacıya, takip eden cironun davalıya ait olduğu anlaşılmaktadır. Çekteki ciro silsilesi bozuk olmakla beraber davalı şirket ile davacının keşide tarihinde yetkilisi olduğu dava dışı … Şti arasında ticari ilişki bulunduğunun iddia edilmesi nedeni ile ticari ilişkinin var olup olmadığının belirlenmesi bakımından ticari defterler üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, dava dışı … Şti’nn ticari defterleri sunulmamıştır. Davalı taraf ise ibraz ettiği ve davalı lehine delil teşkil eden ticari defterleri ile taraflar arasında ticari ilişki olduğunu ve davaya konu çekin ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu ispat etmiş olup ciro silsilesindeki bozukluk çekin kambiyo senedi vasfını ortadan kaldırsa da alacağın varlığını ortadan kaldırmadığından ve davalı hamil senette kendisinden önce gelen cirantalara müracaat hakkına sahip olduğundan davanın reddine, ihtiyati tedbir kararı verilmediğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın reddine,
Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 35,90 TL ilam harcının peşin yatırılan 170,78 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 134,88 TL harcın davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …