Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/698 E. 2018/484 K. 02.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/435 Esas
KARAR NO : 2018/467

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/04/2015
KARAR TARİHİ : 30/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle;25.08.2009 günü … ilçesinde iki taraflı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, … plakalı aracın sürücüsü …’ın tali kusurlu, … plakalı aracın sürücüsü …’ın ise asli kusurlu olduğunu, aracın malikinin … ve ZMMS sigortacısının … Sigorta A.Ş. olduğunu, kaza sonucu davacının sigortalısı …’ın yaralandığını, yurt dışında yaşaması nedeniyle yurt dışında tedavi gördüğünü, davacı şirketin tedavi giderlerini kendisine Euro cinsinden ödediğini, davalının sigortalısına 6/8 oranında ve 6.129,87 Euro için başvurulduğunu, ancak başvurunun sonuçsuz kaldığını, davalı sigorta şirketinin 6111 sayılı yasanın 59. Ve geçici 1. Maddesini gerekçe göstererek ödemenin kalan kısmını yapamayacağını belirttiğini, SGK’ya yapılan başvurunun ise yasanın uygulamasının SUT (Sağlık Uygulama Tebliği) çerçevesinde yapılacağının belirtilerek ödemenin sonuçlandırılmadığını, dava konusu riskin ZMMS’den kaynaklanan risk olduğunu ve kazalının uğradığı zararın karşılanması gerektiğini, yurt dışında yaşayan davacının sigortalısından SGK’nın talep ettiği prosedürleri uygulamasının beklenemeyeceğini, çünkü SGK tarafından karşılanması gereken riskin olağan bir sağlık prosedürü olmadığını, davacının sigortalısının SUT prosedürünü yerine getirmesini beklemesinin angarya olduğunu, taleplerinin bu haliyle karşılanması gerektiğini, kaza nedeniyle sigortalısına ödeme yapan davacının kazaya karışan aracın sürücüsünden kusuru oranında rücuen bu bedeli talep hakkının olduğunu, tedavi ve giderlerin yurt dışında döviz bazında ödenmiş olması nedeniyle tahsil tarihindeki kur karşılığının hüküm altına alınması talebiyle davayı açtıklarını belirtmiş ve davalıların sorumlu olduğu miktardaki rücu alacaklarının tahsil tarihindeki TL karşılığının faiz ve masraflarla birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle;görev yönünden itiraz ettiklerini, davanın iş mahkemesinde görülmesi gerektiğini, zamanaşımı yönünden itiraz ettiklerini, 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, 2918 sayılı KTK’ nın 6111 sayılı kanunun 59. Maddesi ile değişik 98. Maddesine göre tedavi giderlerinden SGK’ nın sorumlu olduğunu, kurumun kanunun ve ilgili mevzuatın öngördüğü tüm koşullar gerçekleştikten sonra bu hüküm kapsamındaki sorumluluğunun, münhasıran sağlık hizmetini veren üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarına ya da sağlık hizmeti sunucularına ödeme yapmış ise zarar gören kişilere karşı olduğunu, öte yandan kurum tarafından verilen sağlık hizmetleri ile ilgili olarak sağlık hizmeti sunucuları ve sağlık hizmeti alanların kuruma yönelik bu talep hakkının, özel sağlık sigorta poliçesi veya mecburi mali mesuliyet sigorta poliçesine istinaden sigorta şirketlerine halefiyet yolu ile geçmesinin mümkün olmadığını, zira 5510 sayılı kanunun 93/1 maddesinin hizmet bedellerine ilişkin alacak hakkının ve buna bağlık talep hakkının üçüncü kişilere devrini yasakladığını, kanunun “devir, temlik, haciz ve kurum alacaklarında zamanaşımı” kenar başlıklı bu maddesinde, bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez hükmü bulunduğunu, buna göre sağlık sigortası kapsamında sağladığı sağlık hizmet bedelleri ile ilgili olarak sağlık hizmeti sunucularının ve sigortalılarını kuruma karşı talep haklarının hiçbir şekilde 3. Kişilere, bu kapsamda zararı gideren sigorta şirketlerine geçmeyeceğini, nitekim Yargıtay 11. HD’nin 2010/1318 E 2010/2489 K sayılı 08.03.2010 tarihli kararında “sigorta şirketinin halefiyet hakkının yalnızca zarar sorumlularına karşı kullanabilmesinin mümkün olduğu” kararını verdiği, 6111 sayılı kanunun “Bazı alacakların yeniden yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve diğer bazı kanun ve KHK’lerde değişiklik yapılmasına dair kanunun 59. Maddesi ile 2918 sayılı KTK’nın yeniden düzenlenen 98. Maddesine göre trafik kazaları nedeniyle hastane ve resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın SGK tarafından karşılanır hükmüne, aynı kanunun geçici 1. Maddesine göre bu kanunun yayınlandığı tarihten önce meydana gelen kazalar nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin de SGK tarafından karşılanacağı hükmünün, amir olduğunu, söz konusu kanun, yönetmelik ve genelge hükümleri çerçevesinde trafik kazaları nedeniyle oluşan sağlık hizmet bedellerinin SGK tarafından karşılandığını, davacı tarafından bu yönetmeliklere göre anılan meblağın kurumdan talep edilemeyeceği, SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİ kapsamındaki taleplerin kurumca karşılandığı, iş göremezlik, maddi manevi tazminat giderleri ile bakıcı giderlerinin kurumdan talep edilemeyeceği, bu talepler için sigorta kuruluşlarının sorumluluklarının devam ettiği, 2012/5 sayılı genelgenin “1-6111 sayılı kanunun yürürlük tarihinden sonra verilen hizmetler” başlıklı maddesinde “5.Yabancı uyruklu kişilerin trafik kazalarına bağlı tedavilerinin devamını yabancı ülkelerde sürdürmeleri halinde yurt dışında verilen tedavi hizmetlerinin bedellerinin kurumca karşılanmayacaktır” denildiğini, buna göre yurt dışındaki sağlık harcamalarının kurumca karşılanmayacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş.(… Sigorta A.Ş ) vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; 25.08.2009 tarihli kazaya karışan … plakalı aracın davalı şirkete … no.lu ZMMS poliçesiyle 12.02.2009/2010 vadeli ve 150.000 TL limitli sigortalı olduğunu, kazada sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, bu nedenle sorumluluklarının da olmadığını, 6111 sayılı yasanın 59. Maddesi ve geçici 1. Maddesine göre sigorta şirketlerinin tedavi giderlerinden sorumluluklarının kaldırıldığını ve SGK’ya yüklendiğini, bu nedenle davalı şirketten tedavi giderinin talep edilemeyeceğini, yine 2918 sayılı yasanın 98. Maddesine göre tüm tedavi giderlerinden SGK’nın sorumlu olduğunu, davalı şirketin temerrüde düşürülmediğini, bu nedenle faiz talebinin reddinin gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar … ve …’ya dava dilekçesi ve tensip tutanağı tebliğ edilmiş, davalı taraflarca davaya cevap verilmemiştir,yokluklarında yargılamaya devam edilerek yokluğunda karar verilmiştir.
Mahkememizin 2015/435 esas sayılı dosyasının 04/11/2016 tarihli celsesinin ara kararı gereği; davalılardan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı yönünden dosyanın tefrik edilmesi sonucu tefrik edilen dosya mahkememizin 2016/1104 esas sayılı dosyasına kaydı yapılarak yapıldığı ve mahkememizce yapılan değerlendirme sonucu mahkememizin 16/11/2016 tarih ve 2016/1104 Esas, 2016/801 Karar sayılı kararımız ile; Dava dilekçesinin 6100 sayılı HMK 114/1-c ve 115/2 mad uyarınca görev yönünden usulden reddine ve mahkememizin görevsizliğine, Karar kesinleştiğinde ve HMK 20.mad uyarınca 2 haftalık süre içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul İş ( Sosyal Güvenlik Mahkemeleri ) Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 16/11/2016 tarih ve 2016/1104 Esas, 2016/801 Karar sayılı kararın istinaf edilmesi üzerine dosya İstinaf’a gönderilmiş olup İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 21/12/2017 tarih ve 2017/551 Esas, 2017/1173 Karar sayılı kaldırma kararı üzerine dosya mahkememize gönderilerek Mahkememizin 2018/69 Esasına kaydının yapıldığı ve bu dosya üzerinde yapılan değerlendirme sonucu 19/01/2018 tarih ve 2018/69 Esas ,2018/26 Karar sayılı kararımız ile Mahkemmizin 2015/435 esas sayılı dosyamız ile birleştirilmesine karar verildiği ve dosya mahkememizin 2015/435 Esas sayılı dosyamız arasına konulmuştur.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Dava, sağlık sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayın; Dava konusu olaya ilişkin Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre 25.08.2009 günü saat 16.20 sıralarında … ili … ilçesi … mahallesinde meskun mahal dışında, hava açık, vakit gündüz, yol asfalt kaplama iken sürücü Makbule Kahraman yönetimindeki … plakalı aracıyla Kandıra yönünden Kefken yönüne giderken olay yerinde karşıdan gelen ve şeride tecavüz eden sürücü … yönetimindeki … plakalı araçla karşılıklı çarpışmıştır.
Mahkememizin 31/05/2017 tarihli ara kararı gereğince dosya kusur, sigortacı ve aktüer bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 21/09/2017 teslim tarihli raporda özetle;1. Dava konusu olayda davacı kuruma sigortalı … yönetimindeki … plakalı aracıyla karıştığı kazada % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu, 2. Davalı sürücü …’ın olayda % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, 3. Trafik Kazalarına Bağlı Tedavi Giderleri Konulu 2012/5 sayılı genelgenin 1/5 hükmü uyarınca davacı kuruma sigortalı dava dışı …’ın trafik kazasından kaynaklanan tedavi giderlerini yurtdışında sürdürmesi nedeniyle yurt dışında yapılan tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanmayacağı; … plakalı aracın sürücüsü 3 no’ lu davalı …’ın % 75 kusuru ile meydana gelen trafik kazasında bu aracın işleteni 4o’ lu davalı …’ya zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı sunan bir no’ lu davalı … Sigorta A.Ş. tarafından işletenin kusur oranı ile sınırlı olarak 590432 no’ lu Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında karşılanması gerektiği, 5. Dava dilekçesinde talep edilen maddi tazminat talebinin yurt dışında tedavi olunan bu hesap dökümüyle davalı SGK’ nın SUT kapsamında belirlenen birim fiyatlar üzerinden ne kadar sorumlu bulunduğunun, SUT kapsamında, verilen hizmetlere yönelik kodlamaların eşleşmediği, bu sebeple tarafımızca hatasız olarak hesaplanmasının mümkün olamayacağı, bu durumda söz konusu işlemlerin gerekli donanıma sahip bir hastane muhasebecisi ve Sosyal Güvenlik konusunda uzman bir bilirkişi tarafından yapılmasının daha uygun olacağı yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
Mahkememizin 31/10/2017 tarihli ara kararı gereğince dosya Adli Tıp Uzmanı doktor bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 12/01/2018 teslim tarihli raporda özetle; Dava dışı …’ın geçirdiği trafik kazasına bağlı olarak 17/02/2010 yatış 24/02/2010 çıkış tarihli Köln – …’ nde görmüş olduğu tedavi hizmetlerinin tıbben yerinde ve gerekli tedavi uygulamaları olduğu görülmektedir. Takdiri Saym Mahkemeye ait olmak üzere; Dava konusu olay ile ilgili dosya İçerisinde mevcut belgelerden yapılan harcamaların, 7.109.40 € hastane tedavi ve bakım gideri olduğu, 326.96 € nun fizik tedavi gideri olduğu, 185.24 € nun hasta nakli için sarf edildiği, 551.56 € nun hasta tarafından katkı payı olarak ödenen bedelin sigortaca hastaya ödenen bedel olduğu ve toplam 8.173.16 € olduğu, Bilirkişilerce tespit edilen kusur oranına göre 8.173.16 £ x % 75-6.129.87 € ya tekabül ettiği, yapılan harcamaların tedavinin yapıldığı ülke şartlarına ve hasta durumuna uygun olduğu verilen tedavi hizmeti ile uyumlu ve kadri maruf olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde yargılama sırasında bilirkişilerden alınan rapor mahkememizce yeterli görülüp itibar edildiği ve Dava konusu olayda davacı kuruma sigortalı … yönetimindeki … plakalı aracıyla karıştığı kazada % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu, Davalı sürücü …’ın olayda % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, 6111 sayılı Yasa, 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş olup somut olayda trafik kazası 25.08.2009 tarihinde meydana gelmiş olup dava 27/04/2015
tarihinde açılmıştır. Trafik Kazalarına Bağlı Tedavi Giderleri Konulu 2012/5 sayılı genelgenin 1/5 hükmü uyarınca davacı kuruma sigortalı dava dışı …’ın trafik kazasından kaynaklanan tedavi giderlerini yurtdışında sürdürmesi nedeniyle yurt dışında yapılan tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanmayacağı, Yargıtay 11. HD’nin 2010/1318Esas, 2010/2489 Karar sayılı ve 08.03.2010 tarihli kararında da belirtildiği üzere sigortalının tazminat isteme hakkını halefiyet yoluyla zarar sorumlusuna karşı kullanabilir. Ancak davacı sigorta şirketinin halefiyet hakkını sadece “zarar sorumlularına” karşı kullanabilmesi mümkün olup, SGK.’nın bu zarar sorumlularından olduğu söylenemez. Davacı sigorta şirketinin ödediği tedavi giderlerini SGK.dan rücuen talepte bulunma hakkının olmadığı ve diğer davalılardan rücuen tahsil şartlarının oluştuğu anlaşılmakla; Davalılardan SGK ya yönelik açılan davanın reddine, Davalılardan … Sigorta A.Ş ( Eski Ünvan :.. Sigorta ) …, …’ya yönelik açılan davanın kabulüne, 6.129,87 EURO alacağın davalılardan …, … ‘dan kaza tarihi olan 25/08/2009 tarihinden itibaren, davalı … Sigorta ‘dan da dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek faizi ile birlikte tahsil tarihindeki TL karşılığının bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davalılardan SGK ya yönelik açılan davanın reddine,
2-Davalılardan … Sigorta A.Ş ( Eski Ünvan :… Sigorta ) …, …’ya yönelik açılan davanın kabulüne, 6.129,87 EURO alacağın davalılardan …, … ‘dan kaza tarihi olan 25/08/2009 tarihinden itibaren, davalı … Sigorta ‘dan da dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek faizi ile birlikte tahsil tarihindeki TL karşılığının bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 1.236,59 TL harçtan peşin alınan 309,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 927,44 TL harcın davalılardan … Sigorta A.Ş ( Eski Ünvan :… Sigorta ) …, …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan … Sigorta A.Ş ( Eski Ünvan :… Sigorta ) …, …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı SGK duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam: 3.223,85 TL yargılama giderinin davalılardan … Sigorta A.Ş ( Eski Ünvan :… Sigorta ) …, …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Davalılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalılara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 30/03/2018

Katip

Hakim

MASRAF BEYANI
336,85 TL Harç Masrafı
2.400,00 TL Bilirkişi Ücreti
487,00 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 3.223,85 TL