Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/695 E. 2019/9 K. 14.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/695 Esas
KARAR NO : 2019/9

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 07/07/2015
KARAR TARİHİ : 14/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30/08/2008 günü …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın, Hasan Urşar’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca hızla çarpması sonucunda bu aracın içerisinde bulunan müvekkili …’ın ağır şekilde yaralandığını, meydana gelen kaza sonrasında müvekkilinin içerisinde bulunduğu … ve gerekse bu araca çarpan … plakalı araçların trafik kazası neticesinde müvekkilinin maluliyetine sebep olduklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin vücut fonksiyonlarını kaybederek sürekli sakatlığına sebebiyet verdiğinden davalı … şirketinin poliçe ödemekle sorumlu oldukları miktarın şimdilik 1.000,00 TL sinin müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; talebin zamanaşımına uğradığını, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatı dışında olduğunu, müvekkilinin sigortalının kusuru oranında sorumlu tutulabileceğini, maluliyet durumunun tespit edilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatının müvekkilinden talep edilemeyeceğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kusur ve maluliyet durumunun tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin davacıya karşı sorumluluğunun bulunmadığını, kaza tarihinden itibaren avans faizi talep edilmesinin mümkün olmadığını, kazada hatır taşımasının bulunduğunu ve davacının müterafik kusurunun bulunduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 09/01/2019 tarihli dilekçesi ile, dava konusu hukuki ihtilaf üzerinde davalı taraflar ile akdedilen protokol ile anlaşmaya varıldığını, bu sebeple davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davalı … vekili 07/12/2018 havale tarihli dilekçesi ile, davacı yan ile sulh olunduğundan yokluklarında maddi tazminat davasının reddine karar verilmesini talep etmiş, 08/01/2019 tarihli olup 16/11/2017 tarihli ibraneme-makbuz-feragatname ekli dilekçesinde, davacı taraf ile sulh olunduğunu, ibraneme-makbuz-feragatname kapsamında yapılan ödeme ile birlikte tarafların birbirlerini dava konusu olay sebebiyle ibra ettiğini, hiçbir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacının vekaletnamesi incelendiğinde feragata ilişkin yetkisinin bulunduğu anlaşılmış, HMK 307.maddesi gereğince davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Harçlar Kanununca alınması gerekli 31,40 TL ilam harcının peşin yatırılan 1.386,70 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan bakiye 1.355,3 TL harcın davacıya iade edilmesine,
3-Davalı … vekili vekalet ücreti talep etmediğinden bu davalı yönünden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 1.000,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş’ye verilmesine,
5-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iade edilmesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda tarafların yokluğunda karar verildi.14/01/2019

Katip …

Hakim …