Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/668 E. 2018/571 K. 30.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/392 Esas
KARAR NO : 2018/573

DAVA : İtirazın İptali (Sebepsiz Zenginleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2015
KARAR TARİHİ : 30/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Sebepsiz Zenginleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile dava dışı … Ltd. Şti. arasında imzalanan kredi sözleşmeleri kapsamında davalının keşidecisi olduğu 35.000,00.-TL bedelli çekin dava dışı … tarafından müvekkiline verildiğini, işbu çekin süresinde ibraz edilmemesi sebebi ile kambiyo vasfını kaybettiğini ve davalının sebepsiz zenginleşmiş olduğunu, bu nedenle davalı aleyhine … 1. İcra Müdürlüğümün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, aynca davalının itirazlarında dava dışı şirkete tüm borçlarının ödendiğini ve bu nedenle sebepsiz zenginleşmediklerini iddia ettiğini, söz konusu çekin, lehdar tarafından temlik cirosu ile müvekkiline teslim edildiğini, tahsil cirosunun ise müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin çekin meşru hamili olduğunu ileri sürerek ncticeten fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davanın yasal süresi içinde açılmadığını ve zamanaşımı nedeni ile reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin ortağı … ile dava konusu çeki davacıya veren … Şti.’nin ortağı …’ın kardeş olduklarını, taraflar arasında yapılan protokol kapsamında dava konusu çekin müvekkili tarafından hatır çeki olarak verildiğini, davaya konu çekten kaynaklı olarak müvekkilinin herhangi bir mal varlığı edinmediğini vc bu nedenle sebepsiz olarak zenginleşmediğini, söz konusu çekin tahsil cirosunun davacıya değil, dava dışı … şirketine ait olduğunu, müvekkilinin dava dışı … şirketine herhangi bir borcunun bulunmadığını, dava dışı şirket tarafından söz konusu çekin kredi borçlarının teminatı olarak davacıya verildiğini, ilerleyen süreçte dava dışı şirket tarafından davacıya ödemelerin yapıldığını ve bu nedenle dava konusu çekin karşılıksız kaldığını, aynca dava dışı şirketin ödeme kabiliyetini yitirmemiş olduğunu, davacının alacağını dava dışı şirketten tahsil etme imkanının mevcut olduğunu beyan ederek davanın reddi ile davalının %40’tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ile avukatlık ücreti ve yargılama giderlerine mahkum edilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLER :
… 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, … 1. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra takibi dosyasında takibe konan çek nedeni ile davacı bankanın davalı şirketten alacaklı olup olmadığı, çekin yasal süresinde ibraz edilmemesi sebebi ile kambiyo vasfını kaybetmesi üzerine davacının çek bedelini 6102 Sayılı TTK 732. maddesi gereğince sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde talep edip edemeyeceği hususlarındadır.
İlgili … 1. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra takibi dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 13/11/2014 tarihinde, … Bankası AŞ … Şubesi’ne ait … seri nolu 25/05/2014 keşide tarihli, 35.000-TL bedelli, davalı … Tic. A.Ş. tarafından dava dışı … Ltd. Şti’ne keşide edilen ve dava dışı … Tic. Ltd. Şti. tarafından davacıya ciro edilen çeke dayalı olarak 35.000,00 TL asıl alacak, 1.475,75 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 36.475,75 TL’nin icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9,00 yasal faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 20/11/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket vekilinin 24/11/2014 tarihli dilekçesi ile, takibe konu belgeden dolayı davacıya karşı herhangi bit borçlarının bulunmadığını, belge lehtarı … Ltd. Şti.’ne ticari ilişkilerinden kaynaklı mevcut (takibe konu belgeyi de kapsar) tüm borç ödendiğinden takibe konu belgenin ibraz edilmemiş olmasının bu beyanlarının doğruluğuna karine olduğunu, hatta takip tarihi itibarı ile bahsi geçen … Ltd. Şti’nden alacaklı olduklarını, lehdar tarafından bankaya tahsil cirosu ile verilmiş belgeye dayanılarak banka tarafından icra takibi yapma hak ve yetkisi bulunmadığını, daha önce banka tarafından temerrüde düşürülmediklerini ileri sürerek takibe konu asıl alacağa, işlemiş ve işleyecek faiz oran ve miktarı başta olmak üzere tüm ferilerine itiraz ettiği, takibin durdurduğu, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce aldırılan Mali Müşavir … tarafından düzenlenen 04/07/2017 tarihli bilirkişi raporunda, bilirkişi özetle; Davalı tarafından sunulan ticari defterlerin tetkikinde, davacı ile olan herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, dava dışı … Ltd. Şti ile olan ticari ilişkisini ise 320.01.001 nolu cari hesap kodu altında takip etmekte olduğunu, bu hesabın, dava konusu çekin keşide tarihi olan 25/05/2014 tarihi itibari ile 116.868,71.-TL Alacak bakiyesi, 31/12/2014 tarihi itibari ile ise 9.886,62.-TL Borç bakiyesi vermiş olduğunu, akabinde ise yine 31/12/2014 tarihinde bu hesabın 159.01.001 nolu cari hesaba virman edilmiş olduğunu, buna göre dava konusu çekin keşide tarihi olan 25/05/2014 tarihi itibari ile davalının, dava dışı … Ltd. Şti’ne 116.868.71.-TL Borçlu durumda olduğunu. 31/12/2014 tarihi itibari ile ise davalının, dava dışı … şirketinden 9.886.62.-TL Alacaklı durumda olduğunu, dava konusu çekin kaydına ise davalı defterlerinde rastlanmadığını, davalı tarafından dosyaya sunulan bila tarihli bir belgenin, dava dışı … şirketine verilen çekin, hatır çeki olduğuna ilişkin taraflar arasındaki anlaşmayı gösterdiğinin iddia edildiğini, bu belgede belirtilen çekin vadesinin, numarasının ve tutarının, dava konusu edilen çek ile örtüştüğünü, belgenin “Hatır Çeki Veren” kısmının altında davalının, “Çeki Alan” kısmının altında ise dava dışı … şirketinin kaşe ve imzasının mevcut olduğunu, davacının ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeni ile, söz konusu çekin davacı nezdindeki kayıtlarının ve davacının, dava dışı … Ltd. Şti ile olan ticari ilişkisinin irdelenmesinin mümkün olmadığını beyan etmiştir.
Mahkememizce dava dışı … Ltd. Şti’nin ticari defterleri de incelenerek ek rapor düzenlenmesi için dosya kök rapor veren bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 26/01/2018 tarihli ek raporunda özetle; Dava dışı … Ltd. Şti’ne ait defterlerin tetkikinde, davalı ile bir ticari ilişkisinin mevcut olduğunu, bu ticari ilişkisini 320.01.181 nolu ve 120.01.529 nolu cari hesap kodlan altında takip etmekte olduğunu, 120.01.529 nolu hesabın 5.886,58.-TL alacak bakiyesi vermiş olduğunu, buna göre davadışı şirketin davalıya 31/12/2014 tarihi itibariyle bu hesaptan 5.886,58.-TL Borçlu durumda olduğunu, 320.01.181 nolu hesabın ise 31/12/2014 tarihinde 100.368,07.-TL alacak bakiyesi vermiş olduğu, buna göre dava dışı şirketin davalıya 31/12/2014 tarihi itibariyle bu hesaptan 100.368,07.-TL Borçlu durumda olduğunu, davalı defterleri üzerinde yapılan tespidere göre dava dışı şirketin davalı şirkete 31/12/2014 tarihi itibariyle 106.254,65.-TL Borçlu durumda olduğunu, dava dışı şirketin ticari defterlerinde de dava konusu yetki kaydına rastlanmadığını, davalı ile dava dışı şirket arasında bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, dava dışı şirketin davalı şirkete 31/12/2014 tarihi itibariyle 106.254,65.-TL Borçlu durumda olduğunu ve her iki taraf defter kayıtlarının birbiri ile örtüşmekte olduğunu, davaya konu 25/05/2014 tarihli, 8012217 numaralı ve 35.000,00.-TL bedelli çekin kaydına ise hem davalı hem de dava dışı şirket defterlerinde rastlanmadığını beyan etmiştir. Bilirkişi kök ve ek raporları, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK m.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
Somut olayda, dava konusu 25/05/2014 tarihli, … numaralı ve 35.000,00.-TL bedelli çekin yasal süresinde ibraz edilmemesi nedeni ile kambiyo vasfını kaybettiği, davacının çekteki ciro silsilesine göre çekin yasal hamili olduğu, çeki tahsil cirosu ile aldığı, çekte çekin teminat senedi olduğuna ilişkin herhangi bir ibarenin yer almadığı ve çekin teminat senedi olduğuna dair sözleşme ya da yazılı belge sunulamadığı, davalının sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak TTK 732. maddesi gereğince çekten kaynaklanan alacağını talep etmeye hakkı bulunduğu, TTK 732/4. fıkrasına göre sebepsiz olarak zenginleşmediğini ispat yükünün davalıda olduğu, davalı, belge lehdarı … Ltd. Şti.’ne ticari ilişkilerinden kaynaklı mevcut (takibe konu belgeyi de kapsar) tüm borcun ödendiğini ileri sürmekle birlikte davalının ödeme belgesi sunamadığı ve sebepsiz olarak zenginleşmediğini ispat edemediği, davalı ödeme iddiası ile birlikte bu iddiası ile çelişki oluşturan hatır çeki iddiasında da bulunmuş ise de davalı ile dava dışı şirket arasında düzenlenen hatır beyanının şirket yetkililerinin aynı soyadı taşımaları karşısında her zaman düzenlenmesi mümkün olup hatır beyanının davalı lehine delil olarak kabul edilemeyeceği, bilirkişi tarafından tespit edildiği üzere, davaya konu 25/05/2014 tarihli, 8012217 numaralı ve 35.000,00.-TL bedelli çekin kaydına hem davalı hem de dava dışı … Ltd. Şti. defterlerinde rastlanmadığı dikkate alınarak davacının dayaya konu senede dayalı icra takibine geçmekte haklı olduğu anlaşılmış, davanın kabulü ile davalı tarafından … 1. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin aynı şartlarda devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
1-Davanın kabulü ile, … 1.İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin aynı şartlarla devamına, asıl alacağın % 20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanununca alınması gerekli 2.950,99TL ilam harcından peşin yatırılan 737,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.213,24 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.102,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvuru harcı, 737,75 TL peşin harç, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 130,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.395,45 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/04/2018

Katip

Hakim