Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/631 E. 2019/195 K. 08.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1696
KARAR NO : 2019/165

DAVA : Menfi Tespit (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 30/12/2014
KARAR TARİHİ : 01/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkili … Ltd. Şirketinin ve şirketin işlettiği ‘…’ anaokulunun sahibi olduğunu, müvekkili ile davalı firma aralarında 16/06/2014 tarihinde ‘Servis Taşımacılığı ‘ sözleşmesi imzaladığını, iş bu sözleşmenin 01/07/2014 tarihinde yürürlüğe girip 30/06/2015 tarihine kadar geçerli olması gerektiğini, davalı firmanın 01/07/2014 tarihinden itibaren taşıma işlemine başladığını ve sözleşmenin başlangıç tarihi olan Temmuz Ayı ile sonraki ayı olan Ağustos Aylarını sözleşmeye uygun olarak taşıma hizmetlerini yerine getirdiğini ve müvekkili firma tarafından ise ödemesinin gerçekleştiğini, davalı firmanın müvekkilinin okulunda 1 araba olarak servis hizmeti verdiğini, Eylül ayının l. gününden itibaren yoğunluk artacağından 1 arabanın yetersiz kalmasından dolayı 1 araba daha davalı firma tarafından tahsis edildiğini, fakat davalı tarafından daha önceden görevlendirilen servis arabası ve şoförünün Eylül ayının 1.gününde davalı firma ile anlaşamayarak işi bıraktığını ve o gün akşam servisi yine davalı firma tarafından Eylül Ayı yoğunluğundan dolayı görevlendirilen diğer şoför … tarafından gecikmeli ve eksik olarak yapıldığını, müvekkili tarafından davalı firmanın arandığını, anaokulunda ders gören çocukların evlerine bırakılmaması veya çok geç bırakılması durumunda büyük mağduriyet doğduğunu ve acilen mağduriyetin artmadan giderilmesi gerektiğini istenildikten hemen sonra yani Eylül Ayının 2 sinde yeni bir şoför ve servis arabası tahsis edildiğini, yeni görevlendirilen şoförün 02/09/2014 tarihinde ise başladığını, fakat 03/09/2014 tarihinde sabah okula gelip davalı firma ile anlaşamadığını bu nedenle servis yapamayacağını işi bıraktığını beyan ettiğini, müvekkili işi bırakan şoförden davalı firma tarafından yeni şoför ve araba görevlendirilinceye kadar birkaç gün kendilerini idare etmesini rica edip gerekirse davalı firma ücreti ödemediği taktirde ücretin kendisi tarafından karşılanacağını beyan ettiğini, bu durumun müvekkili ile şoför arasında tutanak altına alındığını, akabinde müvekkili firmanın davalı firmadan yeni bir araç ve şoför görevlendirmesini ve görevlendirilen şoförle de aralarında her hangi bir ihtilaf olmamasına özen göstermesini aksi taktirde yeni görevlendirilen şoförün de işi bırakması durumunda şirketin ve öğrencilerin sürekli mağdur olduğunu bu nedenden dolayı sözleşmenin 10. maddesi gereği sözleşmeyi ayın 3.itibarı ile fesih edilmiş sayılacağını belirttiğini, davalı firma tarafından şoför ve servis aracı atanamayınca şirketi idare eden şoför …’ın 05/09/2014 tarihinde müvekkili firmadan davalıdan alacağını alamadığını ve şirketi idare ettiği günlerin kendisine söz verdiği gibi ödenmesini istediğini ve faturasını keserek ödemesini aldıktan sonra işi bırakıp gittiğini, bu hususun müvekkili ile şoför arasında tutanak altına alındığını, servis şoförünün biri davalı firma ile anlaşmazlıktan dolayı işi bırakıp gitmesi azmış gibi yine davalı firma tarafından eylül ayında yoğunluğun önlenmesi için 01/09/2014 tarihinde görevlendirilen 2. şoför … ise davalı firma ile yaşadığı anlaşmazlıktan dolayı 05/09/2014 tarihinde isi bırakmış ve bu husus da tutanak altına alındığını, müvekkilinin sözleşmenin 10.maddesi hükümleri gereği 3 Eylül itibarı ile sözleşmeyi fesih ettiğini belirttiğini ve yine sözleşmenin 5.maddesi 9.bendi hükmü gereğince davalı firmadan 1573 TL ceza meblağının ödenmesini istediğini, davalı ise ‘sözleşmenin fesih edilmesinin aslında kendileri için iyi olduğunu şoför bulamadığını ‘beyan ederek ceza olan 1573 TL meblağın ödenmesi için kendilerine biraz süre verilmesini talep etmiş ve hala ödemediğini, bu hususta eski şoför …’nin şahit olduğunu, bu nedenle sözleşmenin 3/09/2014 tarihi ile fesih edildiğinin tespitini istemek zorunluluğu doğduğunu, davalı firma, sözleşmenin 10.madde hükümleri gereğince feshedildikten sonra cezasını ödemediği gibi haksız yere müvekkilinden 2 şoförün de eylül ayında tam çalışmış gibi 30/09/2014 tarihli 6.084 TL tutarlı faturayı keserek posta yolu ile müvekkiline gönderdiğini, fatura kendilerine iadeli taahhütlü posta yolu ile iade edilmek için gönderildiğini, davalı firma yetkilisi faturayı tebliğ alarak iadeli taahhütlü tebliğ kâğıdını imzalamış sonrasında ise silerek kabul etmekten imtina ettiğini, müvekkilinin 02/10/2014 tarihinde … 59.Noterliği’nden … Yevmiye Numarası ile davalıya ihtarname çekerek, görevlendirilen servis araçları ve şoförlerin defalarca işi bıraktıklarını kendilerine o an bu durumu ilettiklerini ve bu durumun kendileri tarafından giderilmediğinden sözleşmenin 3/09/2014 tarihi itibarı ile feshedildiğini kendisine hatırlatmış ve ayrıca sözleşmenin 5.maddesinin 9 bendi hükümleri gereği eksik hizmet ifasından dolayı kararlaştırılan ve hala ödenmeyen 1573TL cezanın kendisine ödenmesini istediğini, akabinde davalı firma ihtara cevap vermiş ve yine ihtara cevabına … 20.Noterliği’nin … Yevmiye Numarası ile yeniden davalıya ihtara cevap verdiğini, tüm bu ihtarlardan sonra davalı firma bu sefer de 30/11/2014 tarihli faturayı kesip müvekkiline … 49.Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarname ile gönderdiğini, davalı firma sunmadığı hizmetin parasını müvekkilinden talep ettiğini, bu nedenlerle Servis Sözleşmesinin fesihte haklı olduklarının tespitine ve sözleşmenin eylül ayının ilk haftası itibarı ile fesih edildiğinin tespitine, Fesih nedeniyle sözleşmeden doğan cezai şart gereği 1.573 TL tutarında meblağı, davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, Davalı tarafından sözleşmenin fesih edildiği tarihten sonra haksız olarak kesilip müvekkiline gönderilen 30/09/2014, 30/11/2014 aylarına ait faturaların iptaline ve geçersiz olduğunun tespiti ile borçlarının olmadığının tespitine ve yargılama giderlerinin karşı taraftan alınmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında servis taşımacılığı sözleşmesi yapıldığını, davacının dilekçesinde sözlü fesih ile iş ilişkisinin sonlandırıldığını söylediğini, sözlü beyanı ile feshetmesi basiretli bir tacirin izleyeceği yol olmadığını, davacının iddia ettiği tarihte müvekkili şirket ile aralarındaki sözleşmeyi fesih ettiğine dair müvekkili şirkete gerek sözlü ve gerekse yazılı bir bildirim yapmadığını, davacının dilekçesinde … isimli şahsın müvekkili şirketin çalışanı olarak göstermesinin doğru olmadığını, bu kişi müvekkili şirket çalışanı olmadığını, kendi aracı ile servis taşımacılığı yapan bir kişi olduğunu, müvekkili ile … arasında hiçbir şekilde iş ilişkisi olmadığını, bu kişi kendi aracı ile servis taşımacılığını müvekkili şirketten bağımsız olarak yürüttüğünü, davacı ile aralarındaki ilişkiyi bilmediğini, davacının aynı şekilde çalışanı olarak iddia ettiği … isimli kişiyi tanımadığını ve müvekkili ile hiçbir şekilde ilişkisinin söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin hiçbir bağı olmadığından görevden alması da söz konusu olamayacağını, davacı dilekçesinde sözleşmeyi 03.09.2014 tarihinde feshettiğini iddia etmişse de …’nin işi 05.09.2014 tarihinde bırakması anlaşılır olmadığını, kendi söylemi ile çelişkili olduğunu, davacı … 59 Noterliğinin … tarih ve … yevmiyeli ihtarnamesi ile sözleşmeyi fesih iradesini bildirdiğini, davacı servis hizmetini kendisi vermek için servis aracı almış veya kiralamış ve daha düşük maliyet ile taşıma işini yapma çabası içinde olduğunu, bahaneler ileri sürerek müvekkilinin çalışmasını engellediğini, sözleşmenin 9 maddesinde düzenlenen cezai şart taraflı olup hakkaniyete aykırı olduğunu, iddianın aksine müvekkilinin belirlenen saatte araçları hazır ettiğini, aksinin ispatının davacıya düştüğünü, bu nedenlerle davanın reddine, tüm yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Dava sözleşmenin feshinin tespiti ve faturaların iptali talepli menfi tespit davasıdır.
Mahkememizin 03/07/2018 tarihli ara kararı gereğince dosya, Mali Müşavir ve Akit Uzmanından oluşan bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 24/10/2018 teslim tarihli raporda özetle;a) Davacı şirket ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiki süresinde yapıldığı, birbirini teyit ettiği ve defterlerin delil niteliği taşıdığı, Davalı şirket ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiki süresinde yapıldığı, birbirini teyit ettiği ve defterlerin delil niteliği taşıdığı,b) Davacı şirketin ticari defterlerinde, davalı şirketin alacağı bulunmadığı, Davalı şirketin ticari defterlerinde, davacı şirketin 11.631,36 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. c) Davacı ile davalı arasında öğrenci taşınması konusunda bir taşıma sözleşmesi bulunduğu, bunun süresinin 01/07/2014 ile 30/06/2015 tarihleri arasında olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı, söz konusu sözleşmenin Eylül 2014 tarihinden itibaren ihlal edilmeye başladığını, davalının taşıma borcunun yerine getirilmediğini, servislerin hazır bulundurulmadığını beyan ederek, sözleşmenin ihlalin başladığı 03/09/2014 tarihi itibariyle sona erdiğinin tespitini ve bu tarihten sonraya ait faturaların iptalini, ayrıca sözleşmede kararlaştırılan cezai şart tazminatının verilmesini talep etmektedir. d) Dosya kapsamında, davacı ve davalı tanıklarının beyanları bulunmaktadır, bu beyanların takdiri mahkemenize ait olmakla birlikte davalının sözleşme şartlarını ihlal ettiği ve servisleri hazır bulundurmadığı şeklindeki iddia hakkında açıklık bulunmamaktadır. Ayrıca, dava dışı ve sözleşme tarafı olmayan kişilerin bazı tutanakları bulunmaktadır. Bu tutanaklarda da davalının sözleşmeye aykırı davranışları konusunda bir açıklık bulunmadığı kanaatindeyiz. Tutanaklar ve tanık beyanları hakkında nihai takdir mahkemenize aittir.e) Sözleşmeye aykırılığın varlığı ve niteliğini, oluşan zararın türü ve miktarını ispat bunu iddia eden davacıya aittir. Mevcut tanık beyanları, tutanak ve ihtarlar birlikte değerlendirildiğinde davalının servis hizmetlerini aksattığı, servisleri hazır bulundurmadığı şeklindeki davacı iddiasının ispat edilemediği kanaatindeyiz. Netice olarak, davacının cezai şart talep tazminatı talep edemeyeceği ve fatura dönemleri bakımından borcu ortadan kaldıran haklı nedenle feshin gerçekleşmediği sonuç ve kanaatine varıldığı yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
… 1 Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait 05/06/2018 tarih ve 2015/185 Esas,2018/598 Karar sayılı gerekçeli kararı getirtilerek dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizin 07/12/2018 tarihli ara kararı gereğince dosya ek rapor için, Mali Müşavir ve Akit Uzmanından oluşan bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 28/01/2019 teslim tarihli ek raporda özetle;1) Netice olarak, ilk raporumuzda da belirttiğimiz gibi, davacının cezai şart talep tazminatı talep edemeyeceği ve fatura dönemleri bakımından borcu ortadan kaldıran haklı nedenle feshin gerçekleşmediği kanaatimiz devam etmektedir. 2)Davacı, aynı konuda … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin Kararı bulunduğunu ve taleplerinin kabul edildiğini beyan etmektedir. Söz konusu karar raporumuza nakledilmiş ve takdirlerinize sunulmuştur. Buradaki bilirkişi raporu ve mahkeme kararının takdiri delil olduğu kanaatindeyiz. Kararın ve dayanağı raporun dikkate alınması mahkemeniz takdirlerindedir.Bu ilamda mevcut tutanaklar ve tanık beyanları yeterli kabul edilerek karar verildiği anlaşılmaktadır. İlk raporumuzda da ifade ettiğimiz gibi söz konusu deliller hakkında takdir mahkemenize aittir. 3) Mahkemenizce de mevcut davacı delilleri yeterli görülür ise; Davacının taşıma ücreti borcunun 1.000 TL olduğu kabul edilebilecektir. Buna ek olarak, davacının sözleşmeyi 03/09/2014 tarih itibariyle fesh etmesi ve taşıma hizmetinin 05/09/2014 tarihine kadar devam etmesi dikkate alındığında, davacı şirketin cezai şart talebinde bulunamayacağı sonuç ve kanaatine varıldığı yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi raporu mahkememizce yeterli görülüp itibar edilmiştir.
Taraflar arasında 16/06/2014 tarihinde “ SERVİS SÖZLEŞMESİ” düzenlenmiştir.
Sözleşmenin İlgili Maddeleri:
III – Sözleşme Süresi
İşbu sözleşme 01/07/2014 tarihinden 30/06/2015 tarihine kadar geçerlidir…
V-Kapsam ve Genel Şartlar
7-İŞVEREN yeni sefer ihdas edebilir veya eksiltebilir. Konulan ek sefer bedeli, aynı uzunluktaki güzergaha göre tespit edilir veya mukayese yoluyla belirlenir.
8-Yasal nedenlerle işin durması, doğal afetler sebebiyle aksamalar olması, genel olarak trafiğin durdurulması veya teknik nedenlerle kapatılması, şirket personelinin grevi vb. gibi haller zorunlu neden olarak kabul edilir. Zorunlu nedenlerle taraflar yükümlüklerini yerine getirmezler.
9- … FİRMA, servis araçlarını, güzergah başlangıç noktalarına, hareket saatinden 10 dakika önce, mesai bitiminden 10 dakika kala bulundurmaya mecburdur. Bulundurmadığı taktirde o sefer için ödenecek olan ücretin 1/3 oranında ceza kesilir.
Hareket saatleini … A.Ş. belirler
Zorunlu haller dışında bir aksaklık sonucu, … FİRMA tarafından yapılmayan servis için ücret ödenmeyeceği gibi, personel adedi kadar kişi başına 75 TL alacaklarından mahsuben ceza tazminatı olarak kesilir.
10- … FİRMA,servis aracında herhangi bir arıza veya kaza durumunda servisini aksatmayacak ve sözleşmede belirtilen şartlara uygun araç temin edip servis saatlerini aksatmayacaktır.
11- Servis aracının kullanım hakkın İŞVEREN’e aittir. İşveren Pazar günü hariç kalan altı güne servis programı koyabilir
VI-Sözleşme Bedeli
Bir aylık taşıma bedeli 4000 TL +Kdv dir.Bir ay döneminde servis aracının 2000 km den fazla yaptığı aylarda km başına 1 TL ödenecektir.
IX – Sözleşmenin Devri
YÜKLENİCİ iş bu sözleşmenden doğan yükümlülüklerini 3. şahıslara devir veya temlik edemez.
X – Sözleşmenin Feshi
Aşağıdaki hallerde başkaca bir bildirim yapmaya gerek olmaksızın … A.Ş. tarafından tek taraflı olarak sözleşme fesh edilebilir:
1- Haklı sebeplerin varlığı,
2- … FİRMA’nin servisleri kasten ve bilerek yapmaması,
3- … FİRMA’nin yükümlülüğünü başkasına devretmesi,
Davacı şirket, davalı şirkete … 59. Noterliğinden keşide ettiği … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamede; “1-)Bu sözleşme çerçevesinde temmuz ve ağustos ayında şirketiniz tarafından servis hizmetleri sözleşmeye uygun yapılmış ve ücreti tarafınıza ödenmiştir. 2-) Eylül ayının 1. gününde şirketiniz tarafından tahsis edilen servis arabası, şoförün işi bırakması sonucunda servis yapılamamış ve akabinde şirketiniz aranarak mağduriyetimizin giderilmesi istenilmiştir. Şirketiniz tarafından eylül ayının 2 sinde yeni bir servis aracı görevlendirilmiş ise de bu servis de sadede 4 gün çalışmadan işi bıraktığını beyan etmiştir.3-)Tarafınızca görevlendirilen yeni araç ve şoförü de işi bıraktıktan sonra şirketiniz birçok kez aranmış ise de tarafınızdan yeni bir servis aracı ve şoförü görevlendirilmesi olmamıştır. En son 3 eylül itibarı ile şirketiniz arandığında tarafımıza Sizin servis işi çok yoğun ve zor uygun servis arabası ve şoför bulamıyoruz denmiştir.4-)Bunun üzerine ise sözleşmenin 5.maddesinin 9.bendi (… FİRMA, servis araçlarını, güzergah başlangıç noktalarına, hareket saatinden 10 dakika önce, mesai bitiminden 10 dakika kala bulundurmaya mecburdur” Bulundurmadığı taktirde o ay için ödenecek olan ücretin 1/3 oranında ceza kesilir”) gereğince şirketiniz tarafından tarafımıza bir aylık ücretin 1/3 olan 1573 TL meblağın ödenmesi gerektiğini tarafınıza ihtar edilmiştir. Tarafınız ise bu ödemeyi yapmak için süre istemiş ise de bu güne kadar ödenmemiştir. Cezai şartı 3 iş günü içinde ödemediğiniz taktirde yasal işlemlerin başlatılacağı tarafınıza ihtar ederiz. 5-) Ayrıca eylülün biri itibari ile şirketiniz tarafından tarafımıza hiçbir servis hizmeti verilmemiştir. Sözleşme hükümleri gereği hemen fesih etme hakkımız olmasına rağmen 3 gün sürekli tarafınız aranmış ve mağduriyetin giderilmesi istenilmiş ise de yukarıda belirtildiği gibi tarafınızca servis ve şoför ayarlanamadığından dolayı sözleşmenin 10.maddesi gereği 3 eylül itibari ile tarafınız aranarak fesih edildiği bildirilmiştir….6-) Sözleşme şirketimizin ve bizim mağduriyetimizin daha da artmaması için 3 eylül günü fesih edildiği tarafınıza telefon yolu ve şifahen bildirilmiş ve cezai şartın ödenmesi için tarafımızdan süre istemiştiniz. Tüm bu olanlara rağmen tarafınız art niyetli şekilde ve haksız yere eylül ayı faturasını keserek 20.10.2014 tarihinde şirketimize göndermiştir. Tarafınızca kesilen fatura hukuka aykırı olup sözleşmeye de aykırıdır. Şirketimiz 1 eylül dahil şirketinizden her hangi bir servis hizmeti almamıştır. Bu nedenle tarafınızca kesilen fatura size iade edilerek cezai şart nedeni ile bize olan borcunuzu 3 iş günü içinde ivedilikle ödemenizi…” ihtarında bulunmuştur.
Davalı şirket, davacı şirkete … 2. Noterliğinden keşide ettiği … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamede; “ 1-Sayın Muhatap ihtarnamenizde iddia ettiğiniz sözleşmeye aykırılıklarının hiçbiri iddia ettğiniz şekilde gerçekleşmemiştir. Red ediyoruz. 2-Sözleşmenin başlangıç tarihi 01.07.2014 ile bitiş 30.06.2015 tarihidir. Yani sözleşmemiz halen devam etmektedir ve müvekkilim sözleşmenin şartlarına uymaktadır. 3-İhtarnamenizin 2.maddesindeki iddianızın aksine müvekkilimin servis aracının geç kalması, şöforunun gelmemesi v s doğru değildir, hayali iddialardır ispatı tarafınıza düşmektedir. 4-Şirketiniz servis hizmetini kendisi vermek için gerek kendisi servis aracı almış ve gerekse daha ucuz bir bedel ile taşıma yapacak kişiler ile anlaştığınızı telefon ile ifade ettiğiniz malumunuzdur Ancak müvekkilim ile aranızdaki sözleşme devam ettiği için sözleşmenin hile ile feshi için kanuna karşı hile yoluna gittiğiniz açıktır. 5-Eylül ayı sonu itibari ile müvekkilden hizmet almayacağınızı telefon ile bildirdiğiniz ve müvekkil şirketin sözleşme gereği yerine getirmesi gereken taşıma hizmeti tarafınızdan engellenmiştir…”ihtarında bulunmuştur.
Davalı şirket, davacı şirkete … 49. Noterliğinden keşide ettiği … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamede; “ Tarafımıza ekte sunulan asıl A 034508 seri numaralı 30/11/2014 tarihli toplam 5.547,36 – TL tutarındaki faturanın teslim alınıp işbu ihtarnamenin elinize tebliğ tarihinden itibaren en geç 3 (üç) gün içerisinde tarafımıza ödemenizi talep ediyorum..” ihtarından bulunmuştur.
Davacı şirket, davalı şirkete … 59. Noterliğinden keşide ettiği … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamede; “ Sayın Muhattap tarafımıza haksız ve mesnetsiz yere gönderdiğiniz fatura ödemesi hususunda ihtarnameye itiraz ediyoruz. Belirtmek isteriz ki, Tarafımız ve şirketiniz arasında 01/07/2014 yılından başlayan ve 30/06/2015 yılına kadar geçerliliği olan servis taşımacılığı sözleşmesi yapılmıştır. Fakat şirketiniz tarafından sözleşme şartları yerine getirilmediğinden sözleşme 03/09/2014 tarihi itibarı ile fesih edilmiştir. Bu husus size 02/10/2014 tarihli ihtarımızda belirtmiştik, buna rağmen tarafımıza 30/11/2014 tarihinde haksız yere fatura kesip İstanbul … 49.Noterliği … Yevmiye numaralı ihtar yolu ile göndermişsiniz. Bu faturaya itiraz ederek belirtmek isteriz ki sözleşmeniz çok daha önce fesih edilmiştir. ……5. Yukarıda belirttiğimiz nedenlerden dolayı sözleşmenin ilgili maddeleri gereği sözleşme eylül ayının 3’ü itibarı ile fesih edilmiş olduğu tarafınıza sözleşmeye uygun olarak telefon ve sözlü olarak bildirilmiştir . Tüm bu olanlara rağmen tarafınız art niyetli şekilde ve haksız yere eylül ayı faturasını keserek şirketimize göndermiş ve son olarak ise elimize 25/12/2104 tarihinde ihtar yolu ile birlikte geçen 30/11/2014 tarihli 5.547.36TL tutarlı fatura kesip gönderilmiştir. Tarafınızca kesilen fatura hukuka aykırı olup sözleşmeye de aykırıdır. Şirketimiz eylül ayı dahil şirketinizden her hangi bir servis hizmeti almamıştır. Bu nedenle tarafınızca kesilen fatura size iade edilerek cezai şart nedeni ile bize olan borcunuzu 3 iş günü içinde ivedilikle ödemenizi..” ihtarında bulunmuştur.
Davacı tanığı … 06/04/2018 tarihli duruşmada; “Ben 3-4 yıl kadar önce İlkokulum isimli anaokulunda 1,5 yıl kadar servis şöforü olarak çalıştım kendi aracımla şöforlük yaptım, anaokulunun tüm servis işini tek araçla ben yapıyordum araçta bana ait ti benim zamanımda başka bir yerden başka servis ve başka bir araç gelmedi, bende zaten işi ana okulu kendilerine araç alıp servis işini yapmalarından dolayı ayrıldım, çalıştığım dönemin öncesi ve sonrası ile ilgili bir bilgim yoktur, dedi.
Davacı vekilinin talebi üzerine tanıktan soruldu: ben gazete veya internet ilanı üzerine davalı Uğur gıda şirketine başvurdum ancak kendileri ile hiç çalışmadan beni ilkokulum anaokuluna yönlendirdiler ve onun üzerine ben anaokulunda servis şoförlüğüne başladım benim ücretini anaokulu ödedi, ben hizmeti kendim verdim başka birisinin adına iş yapmadım Uğur gıda adına da servis şoförlüğü yapmadım eğer Uğur gıda adına anaokuluna hizmet vermiş olsaydım ben ücreti anaokulundan değil Uğur gıdadan alırdım ancak herhangi bir şekilde Uğur gıda ile bir iş ilişkim olmadı, ilanda Kâğıthane’deki anaokulu işimiz için servis aranıyor işin başlangıç ve bitiş saatleri yazıyordu, Uğur gıda ya gittiğimde onlarla servis sözleşmesi yaptım, sözleşme tek nüsha düzenlendi ve o da Uğur gıda da kaldı ve sözleşmede alacağım aylık ücrette de yazıyordu, sözleşmede yazılan ücreti ben anaokulundan aldım ben Uğur gıda dan almadım, dedi.
Davalı vekilinin talebi üzerine tanıktın soruldu: … isimli birini tanımıyorum, dedi,….” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … 16/04/2018 tarihli duruşmada; “Ben davalı şirkette büro elemanı olarak çalışıyorum 2014 yılı mayıs ayından itibaren 4-5 ay kadar davalı şirket davacı şirkete ait anaokuluna servis hizmeti verdim, servis şoförünü gazete ilanı ile bulduk, servis şoförünün ismi hatırladığım kadarıyla … sözleşme imzaladık, ücreti fatura karşılığı anaokulu ödeyecekti, araç davalı şirkete aitti sadece … bey şoförlük yapacaktı, anaokulu daha ucuz maliyetli başka bir servis buldukları için bizimle çalışmayacaklarını söylediler, herhangi bir yazılı ihtar yoktur, sözlü olarak söylendi, oda servise giden şoföre söylenmiş, bize söylenmedi, dedi.
Davacı vekilinin talebi üzerine tanıktan soruldu: çalıştığım şirket turizm şirketidir, öğrenci ve personel taşımacılığı yapıyoruz, anaokuluna servis şoförü bulamıyoruz o yüzden artık servis hizmeti vermeyeceğiz şeklinde herhangi bir beyanımız ve yazılı bir ihtarımız olmadı, dedi.
Davalı vekilinin talebi üzerine tanıktan soruldu: biz davacı şirketin anaokulu adına verdiğimiz servis hizmetinin karşılığı olarak her ay fatura kesiyorduk, faturanın bedeli anaokulu tarafından bildirdiğimiz banka hesabına yatırılıyordu, servis şoförünün maaşını davalı şirket ödüyordu, …’yi biz davacı şirketin anaokuluna servis şoförlüğü yapmak üzere göndermedik, bizim adımıza … çalışmamıştır, bizim adımıza çalışan servis elemanları yani şoförler bizim araçları kullanırlar bizim kestiğimiz fatura bedelleri banka hesabımıza yatırılar ve servis şoförünün ücreti de bizim tarafımızdan ödenir, dedi.
Davacı vekilinin talebi üzerine tanıktan soruldu: davacıya ait anaokuluna servis vermek üzere … beyi gönderip o işten ayrıldıktan sonra onun yerine başka bir şoför göndermedik dedi….”şeklinde beyanlarda bulunmuştur.
Sonuç itibariyle: Davacı şirket ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiki süresinde yapıldığı, birbirini teyit ettiği ve defterlerin delil niteliği taşıdığı, Davalı şirket ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiki süresinde yapıldığı, birbirini teyit ettiği ve defterlerin delil niteliği taşıdığı, Davacı şirketin ticari defterlerinde, davalı şirketin alacağı bulunmadığı, Davalı şirketin ticari defterlerinde, davacı şirketin 11.631,36 TL borçlu olduğu bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda tespit edilmiştir.
Davacı ile davalı arasında öğrenci taşınması konusunda bir taşıma sözleşmesi bulunduğu, bunun süresinin 01/07/2014 ile 30/06/2015 tarihleri arasında olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı, söz konusu sözleşmenin Eylül 2014 tarihinden itibaren ihlal edilmeye başladığını, davalının taşıma borcunun yerine getirilmediğini, servislerin hazır bulundurulmadığını beyan ederek, sözleşmenin ihlalin başladığı 03/09/2014 tarihi itibariyle sona erdiğinin tespitini ve bu tarihten sonraya ait faturaların iptalini, ayrıca sözleşmede kararlaştırılan cezai şart tazminatının verilmesini talep etmektedir.
Sözleşmeye aykırılığın varlığı ve niteliğini, oluşan zararın türü ve miktarını ispat bunu iddia eden davacıya aittir. Mevcut tanık beyanları, tutanak ve ihtarlar birlikte değerlendirildiğinde davalının servis hizmetlerini aksattığı, servisleri hazır bulundurmadığı şeklindeki davacı iddiasının ispat edilemediği kanaatine varılmakla; haklı nedenle feshin gerçekleşmediği,bu nedenle davacının cezai şart talep tazminatı talep edemeyeceği ve faturaların iptali şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 198,64 TL harçtan mahsubu ile bakiye 154,24 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan 20,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı.01/03/2019

Katip …

Hakim …