Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/280 E. 2018/899 K. 07.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/280 Esas
KARAR NO : 2018/899

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
ASIL DAVA TARİHİ : 17/03/2015
KARAR TARİHİ : 07/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacılar vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; 1979 doğumlu olan, ölen …’un 28/02/2015 tarihinde 00:37 sıralarında trafik ışıklarında karşıdan karşıya geçerken araba çarpması sonucu bekar ve çocuksuz olarak öldüğünü, davacıların ölenin anne, baba ve kız kardeşi olduğunu, davalı sürücü …’nin …’a çarpıp ölüme neden olan … plakalı aracın sürücüsü olduğunu, aracın sol şeritte hızlı gederken, …’un olay yerinde öldüğünü, aracın çarpma noktasından 147 m sonra durabildiğini, çarptıktan 120 m sonra firen yaptığını, ölenin kafasında kırık oluştuğunu, tutanakta ölenin yaya geçidindeki trafik ışıklarına uymadığı tespitinin yapıldığını ancak bunun olaya uygun düşmediğini ve ölene kusur verilmesinin uygun olmadığını, davacıların destekten yoksun kaldıklarını, davacılar olarak olaya çok üzüldüklerini, bu nedenle manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini, davacıların cenaze giderlerinin oluştuğunu, davalı mahkemenin yetkili olduğunu belirtmiş ve toplam 20.000 TL maddi ve 125.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline, ayrıca yargıalama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı … TİC.A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davanın kendileri açısından reddedilmesi gerektiğini, meydana gelen kazadaki aracın müvekkili tarafından … A.Ş şirketine uzun süreli kiraya verildiğini, aracı işletenin bu şirket olduğunu, ayrıca aracın … Sigorta şirketinde ZMM sigortası olduğunu davanın bu şirketlere ihbar edilmesini talep etmiştir.
Asıl davada davalı … sigorta vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; kazaya karışan … plakalı aracın 08/12/2014/2015 vadeli … nolu poliçe ile ZMM sigortalısı olduğunu, şahsıs başına azami teminat limitinin 290.000,00 TL olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe kapsamı dışında olduğunu, maddi tazminatın hesaplanması için öncelikle kusur oranlarının belirlenmesi ve tazminat hesaplamasının aktüer bir bilirkişi tarafından yapılması gerektiğini beyan ederek davacılar vekilinin fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan …’ye dava dilekçesi ve tensip zaptının meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi ibraz etmemiştir,duruşmalara katılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … San AŞ vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davalılardan …’nin davalı şirketin aracı tahsis ettiği …’nin oğlu olduğunu, aracın … Sigorta AŞ tarafından ZMM sigortasının olduğunu, kazada kusursuz olduklarını,ölenin trafik işaretlerine uymadığını ve yayalara kırmızı yanarken karşıdan karşıya geçmeye çalıştığını, sürücünün yeşil yanarken geçtiğini ve yayaya karşı hemen reaksiyon göstererek kontrollü fren yaptığını, trafik ışıklarına yaklaşırken hızını azalttığını belirtmiş ve olayda ölen yayanın tamamen kusurlu olduğundan davanın reddini talep etmiştir.
… 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının derdest dosyamız ile 19/02/2018 tarihinde birleştirilmesine karar verilerek dosya mahkememize gönderilerek dosyamız arasına konulmuştur.
Birleşen İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/102 esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 1979 doğumlu olan müteveffa …, 28.02.2015 Cumartesi günü, saat: 00.37 sularında,… . ile .. Sokağın kesiştiği bölgede, (… Mevkii) trafik ışıklarından karşıya geçerken araba çarpması sonucu vefat ettiğini, vefat ettiğinde bekar ve çocuksuz olduğunu, Müvekkili …, müteveffanın babası olduğunu, diğer müvekkili …, müteveffanın annesi olduğunu, . Diğer müvekkili … ise, müteveffanın kız kardeşi olduğunu, …, …’a çarpıp ölüme sebebiyet veren … plaka sayılı … marka hususi aracın sürücüsü olduğunu, … A.Ş aracın tescil maliki olduğunu, Davalı … Sigorta ise bu aracın ZMMS sigortacısı olduğunu, sürücünün yol üzerinde çok hızlı bir şekilde seyrettiğini, ışıklara gelirken yavaşlamadığını, çarpmadan önce frene bile basmadığını, çarpma noktasından 120 metre sonra fren izlerinin başladığı ve aracın çarpma noktasından 147 metre sonra durabildiğini, çarpma sonucu müteveffanın bedeninde kafatası kırığı oluştuğu hatta kafa arkasında kemiğin çıplak gözle görülecek kadar dışarı çıktığını, sürücünün asli kusurlu olduğunu, ölüm kaza mahallinde vuku bulduğunu, Huzurdaki dava konusu olaya ilişkin … 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat istemli araç sürücüsü, araç işletini ve davalı Mafre Sigortaya dava ikame edildiğini, Ancak bu davada manevi tazminat istemleri sadece araç sürücüsüne ve araç işletene yöneltildiğini, yukarıda ifade edildiği üzere aynı konuya ilişkin taraflarınca ikame edilen ve … 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasıyla görülmekte olan dosyayla birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/102 esas sayılı dosyasının dava dilekçesi birleşen dosyanın davalısı … GENEL SİGORTA A.Ş.’ye tebliğ edilmesine rağmen birleşen dava yönünden davaya cevap verilmemiştir.
… 21 Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının tüm UYAP kayıtları getirtilerek dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizin ara kararı gereğince kusur raporu alınmak üzere dosya İstanbul ATK ya gönderilmiş olup, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 15/11/2016 tarihli kusur raporunda özetle; A)Davalı …’nin % 15 (Yüzde on beş) oranında kusurlu, B) Müteveffa …’ un olayda % 85 (Yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
… Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen kusur raporu taraflara HMK 281 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Mahkememiz 07/03/2017 tarihli celsesinin ara kararı gereğince; Dosyanın İTÜ Trafik Kürsüsünde görevli 3 kişilik kusur bilirkişisi ve nöroloji uzmanı bilirkişi heyetinden oluşan bilirkişilere verilerek 04/10/2016 tarihli celsenin 1 nolu ara kararı uyarınca ve davacı vekilinin kusur raporuna karşı itirazlarını da karşılar nitelikte kusur durumu yönünden rapor alınması için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 06/09/2017 teslim tarihli raporda özetle;
1. Dava konusu olayda davalı sürücü …nin % 15 (Yüzdeo oranında alt düzeyde tali kusurlu olduğu, 2. Davacıların murisi yaya …’ un olayda % 85 (Yüzdeseksenbeş) oranında ağırlıklı asli kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara HMK 281 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 12/09/2017 tarihli celsesinin ara kararı gereğince dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından ibraz edilen 31/10/2017 teslim tarihli raporda özetle; Delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere: 28,02.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalıların %15 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre; olayda vefat eden …\ın geride kalan hak sahiplerinden; a]Davacı Baba …’un destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının = 12.035.25 TL., b)Davacı Anne …’us destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının= 10.509.68 TL, olduğu, c)Dosya münderecatına göre davacıların zorunlu cenaze ve defin gideri nedeniyle maddi zararlarının belirlenemediği, d) Davacıların maddi zararının zorunlu trafik sigorta poliçesindeki limiti aşmadığı, e) Davalı sigorta şirketinin 17.03.2015 dava tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olup, sigorta şirketi dışındaki davalılar bakımından temerrüdün 28.02.2015 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı, f)Dava dilekçesinde yasal faiz talebinde bulunulmuş olup, dava dilekçesinde sigorta şirketi dışındaki davalılarda talep edilen manevi tazminata ilişkin takdirin Sayın Mahkemeye ait bulunduğu, g)Davalı … Tic-A.Ş tarafından … plakalı aracın uzun süreli kiralama sözleşmesi ile dava ihbar olunan … San.A.Ş isimli şirkete kiralanmış olup, buna göre davalı … Tic.A,Ş.nin işleten sıfatının bulunup bulunmayacağı ve bu dava kapsamında sorumlu olup olmayacağı hususundaki hukuki durumun takdiri Sayın mahkemeye ait bulunduğu hususunda görüş ve kanaatde bulunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 26/12/2017 tarihinde harçlandırılmış ıslah dilekçesinde özetle; Davacı Baba …’ in Maddi Zararı : 10.000,00 TL olan talebimizin 12.035,25 TL., Davacı Anne …’ ın Maddi Zararı : 10.000,00 TL olan talebimizin 10.509,68 TL. olmak üzere toplam: 20.000,00 TL olan taleplerimizi 2.544,93 TL artırarak 22.544,93 TL olacak şekilde ıslah ediyoruz. Islah talebimize binaen dava açılırken 10.000,00 TL üzerinden harç ödenmiş olup, ıslah sonucu eksik kalan 2.544,93 TL ‘ nin harcını ikmal ediyoruz.Netice ve talep : Yukarıda arz ve izah olunan sebeplerden dolayı ; fazlaya ilişkin haklarımız ve ek dava açma hakkımız saklı kalmak kaydıyla, 1. Beyanlarımız ve ıslah talebimizin kabulü ile ; ıslah talebimizde ileri sürmüş olduğumuz müvekkilimizin maddi zarar alacaklarına istinaden, 2. Baba … için 12.035,25 TL maddi tazminatın ve 50.000.00 TL manevi tazminatın ödenmesine, 3. Anne … için 10.509.68 TL maddi tazminatın ve 50.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine , 4. Kardeş … için 25.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine, 5. Cenaze ve defin giderleri için 1.000 TL maddi tazminatın ödenmesine, 6. Yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Islah dilekçesi HMK. 186 Madde meşruatlı davetiye ile davalılara tebliğ edilmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Dava trafik kazasından kaynaklı destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat davasıdır.
Somut olayın, 28.02.2015 günü saat 00:37 sıralarında davalı sürücü … idaresindeki … plakalı otomobil ile … Caddesi üzerinde … istikametine doğru seyir halindeyken … nolu … trafik ışıklarına gelip kendi istikametine yanmakta olan yeşil ışığa istinaden seyrine devam etmekte olduğu sırada aracının sağ ön kısımları ile, seyir istikametine göre sağ taraftan kaplamaya girmek suretiyle karşıdan karşıya geçmekte olan yaya …’a çarpması sonucu davaya konu ölümlü olay meydana gelmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatı, B.K’nun 45/II. maddesinde düzenlenmiş olup; “Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir.” şeklinde hükme bağlanmıştır.
Görülmektedir ki, destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse BK’nun 45/II. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Ancak, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için öncelikle, ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir.
Borçlar Kanunu’nun 45.maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır; sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır.
O halde destek sayılabilmek için yardımın eylemli olması ve ölümden sonra da düzenli bir biçimde devam edeceğinin anlaşılması yeterli görülür.
Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, destekten yoksun kalan kimsenin ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.04.1982 gün, 979/4-1528 E., 1982/412 K. sayılı kararı).
Diğer taraftan, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 06.03.1978 tarih ve 1/3 sayılı kararının gerekçesinde de: “Destekten Yoksun Kalma Tazminatının eylemin karşılığı olan bir ceza olmayıp, ölüm sonucu ölenin yardımından yoksun kalan kimsenin muhtaç duruma düşmesini önlemek ve yaşamının desteğin ölümünden önceki düzeyde tutulması amacına yönelik sosyal karakterde kendine özgü bir tazminat olduğu” hususu vurgulanmış; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 30.11.2005 gün ve 2005/4-648 E.-2005/691 K. sayılı ilamında da aynı esaslar benimsenmiştir.
Önemle vurgulanmalıdır ki, Borçlar Kanunu’nun 45/III. maddesine göre destekten yoksun kalma tazminatı, desteğin mirasçısı olarak geride bıraktığı kişilere değil, desteğinden yoksun kalanlarına aittir. Destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecek kişiler, mirasçılardan başka kişiler de olabileceği hususunda da herhangi bir ihtilaf yoktur. Murisin trafik kazasından kaynaklanan bir sorumluluğu söz konusu olduğunda ve koşulları oluştuğunda mirasçıları bundan sorumlu olduğu halde, aynı olay nedeniyle destekten yoksun kalan ve fakat mirasçı olmayan kişiler bundan sorumlu değildir (HGK.nun 15.06.2011 gün ve 2011/17-142 E. -411 K. sayılı ilamı).
… 21 Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının tüm UYAP kayıtları getirtilerek dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizin ara kararı gereğince kusur raporu alınmak üzere dosya İstanbul ATK ya gönderilmiş olup, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 15/11/2016 tarihli kusur raporunda özetle; A)Davalı …’nin % 15 (Yüzde on beş) oranında kusurlu, B) Müteveffa …’ un olayda % 85 (Yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Mahkememiz 07/03/2017 tarihli celsesinin ara kararı gereğince; Dosyanın İTÜ Trafik Kürsüsünde görevli 3 kişilik kusur bilirkişisi ve nöroloji uzmanı bilirkişi heyetinden oluşan bilirkişilere verilerek 04/10/2016 tarihli celsenin 1 nolu ara kararı uyarınca ve davacı vekilinin kusur raporuna karşı itirazlarını da karşılar nitelikte kusur durumu yönünden rapor alınması için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 06/09/2017 teslim tarihli raporda özetle; 1. Dava konusu olayda davalı sürücü …nin % 15 (Yüzdeo oranında alt düzeyde tali kusurlu olduğu, 1. Dava konusu olayda davalı sürücü …nin % 15 (Yüzdeo oranında alt düzeyde tali kusurlu olduğu, 2. Davacıların murisi yaya …’ un olayda % 85 (Yüzdeseksenbeş) oranında ağırlıklı asli kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizin 12/09/2017 tarihli celsesinin ara kararı gereğince dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından ibraz edilen 31/10/2017 teslim tarihli raporda özetle; Delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere: 28.02.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalıların %15 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre; olayda vefat eden …\ın geride kalan hak sahiplerinden; a]Davacı Baba …’un destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının = 12.035.25 TL., b)Davacı Anne …’us destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının= 10.509.68 TL, olduğu, c)Dosya münderecatına göre davacıların zorunlu cenaze ve defin gideri nedeniyle maddi zararlarının belirlenemediği, d) Davacıların maddi zararının zorunlu trafik sigorta poliçesindeki limiti aşmadığı, e) Davalı sigorta şirketinin 17.03.2015 dava tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olup, sigorta şirketi dışındaki davalılar bakımından temerrüdün 28.02.2015 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı, f)Dava dilekçesinde yasal faiz talebinde bulunulmuş olup, dava dilekçesinde sigorta şirketi dışındaki davalılarda talep edilen manevi tazminata ilişkin takdirin Sayın Mahkemeye ait bulunduğu, g)Davalı … Tic-A.Ş tarafından … plakalı aracın uzun süreli kiralama sözleşmesi ile dava ihbar olunan … San.A.Ş isimli şirkete kiralanmış olup, buna göre davalı ….A,Ş.nin işleten sıfatının bulunup bulunmayacağı ve bu dava kapsamında sorumlu olup olmayacağı hususundaki hukuki durumun takdiri Sayın mahkemeye ait bulunduğu hususunda görüş ve kanaatde bulunmuştur.
Davacı vekili 26/12/2017 tarihinde harçlandırılmış ıslah dilekçesinde özetle; Davacı Baba …’ in Maddi Zararı : 10.000,00 TL olan talebimizin 12.035,25 TL., Davacı Anne ….’ ın Maddi Zararı : 10.000,00 TL olan talebimizin 10.509,68 TL. olmak üzere toplam: 20.000,00 TL olan taleplerimizi 2.544,93 TL artırarak 22.544,93 TL olacak şekilde ıslah ediyoruz. Islah talebimize binaen dava açılırken 10.000,00 TL üzerinden harç ödenmiş olup, ıslah sonucu eksik kalan 2.544,93 TL ‘ nin harcını ikmal ediyoruz.Netice ve talep : Yukarıda arz ve izah olunan sebeplerden dolayı ; fazlaya ilişkin haklarımız ve ek dava açma hakkımız saklı kalmak kaydıyla, 1. Beyanlarımız ve ıslah talebimizin kabulü ile ; ıslah talebimizde ileri sürmüş olduğumuz müvekkilimizin maddi zarar alacaklarına istinaden, 2. Baba … için 12.035,25 TL maddi tazminatın ve 50.000.00 TL manevi tazminatın ödenmesine, 3. Anne … için 10.509.68 TL maddi tazminatın ve 50.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine , 4. Kardeş … için 25.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine, 5. Cenaze ve defin giderleri için 1.000 TL maddi tazminatın ödenmesine, 6. Yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi raporu mahkememizce yeterli görülüp itibar edilmiştir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi,zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebilecektir.
Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 1981/906 E. Sayılı kararında özetle; “….Bir kimseyi başkası için destek haline getiren yardımlarda düzenlilik ve devamlılık unsurları vardır. Yapanın keyfine göre gelişi güzel zamanlarda sağlanan yardımlar ( örneğin, olayımızda ölen annenin, torununun bakımını yaşamış olsaydı, bir süre üstleneceği şekildeki yardımları düzenli olmadıkları için destekten yoksun kalma tazminatına esas alınamazlar. Bunun gibi; her gün, her hafta, her ay düzenli bir şekilde yapılmış olmakla beraber ancak sınırlı bir süre için yapılmış veya ilerde yapılması umulan yardımlar da destek olarak nitelenemez…. olayımızda, ölen destek torununa bakmakla yükümlü olmadığına göre, böyle bir bakmanın gerçekleşeceği kuvvetle umulsa dahi, bu bakma olgusu ölenin ihtiyarına bağlı ve insani bir duygu ve ahlaki bir vazifeden kaynaklanan, bu itibarla da para ile değerlendirilmeyecek ve bu niteliği ve özelliği bakımından destek zararı olarak kabul edilemeyecek olan bir kayıptır. Diğer bir anlatımla, ölüm vukua gelmeseydi ölenin torununa bakmasından dolayı bu hizmetine karşılık kızından bir hak talep etmesi BK.nun 62. maddesinin son fıkrası uyarınca mümkün de olamayacağına göre, ölenin sağlığında yasaca talep edemeyecek olan bir karşılığın destek zararı kapsamında düşünülmesi ve bu yardımdan yoksun kalındığından söz edilerek tazmini yönüne gidilmesi düşünülemez.” demektedir.
Sonuç itibariyle, 28.02.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında Davalı …’nin % 15 (Yüzde on beş) oranında kusurlu, Müteveffa …’ un olayda % 85 (Yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu, Yargıtay kararlarına göre de müteveffanın anne ve babası yönünden destekten yoksun kalma tazminat şartlarının oluştuğu,Davalı … Tic.A.Ş tarafından … plakalı aracın uzun süreli kiralama sözleşmesi ile dava ihbar olunan … San.A.Ş isimli şirkete kiralandığı belirtilerek buna ilişkin belgeler ibraz edilmiştir, … A.Ş tarafından da aracın kiralandığı kabul edilmiştir, davalılardan …’nin ihbar olunan … A.Ş. şirketinin aracı tahsis ettiği …’nin oğlu olduğu ve kaza sırasında … plakalı aracı …’nin kullandığı ve Davalı … Tic.A.Ş.nin işleten sıfatının olmadığı, cenaze ve defin giderleri belediyeler tarafından karşılandığı, dosya münderecatına göre davacıların zorunlu cenaze ve defin gideri nedeniyle maddi harcamaları tespit edilememiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlandığından, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde tazminat belirlenmekte olup, MK.nun 4. Maddesi gereğince mahkememizce tarafların sosyo ekonomik durumları,olayın meydana geliş şekli,kusur durumu da dikkate alınarak takdir edilmesi gerektiği anlaşılmakla; 1-Asıl davada; a) davalılardan … AŞ’ye yönelik açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine, B) asıl davada; davacılardan … ve …’un davalılardan … ve … Genel Sigorta AŞ’ye yönelik açtıkları destekten yoksun kalma tazminat davasının kabulüne, dava ve ıslah dilekçesine göre davacı baba … için 12.035,25 TL destek tazminatı, davacı anne … için, 10.509,68 TL tazminatın davalı …’den kaza tarihi olan 28/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek, davalı sigorta şirketinden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, C) Davacılardan … ve …’un davalılara yönelik açtıkları cenaze ve defin gideri tazminat davasının reddine,2) Asıl davada; Davacılar tarafından davalı … ve birleşen İstanbul 3. ATM’nin 2018/102 Esas sayılı dosyasında davacılar tarafından davalı … Genel Sigorta AŞ’ye yönelik açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, davacı baba … için 10.000 TL, davacı anne … için 10.000 TL, davacı kardeş … için 5.000 TL manevi tazimatın davalı …’den kaza tarihi olan 28/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek, davalı sigorta şirketinden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Asıl davada; a) davalılardan … AŞ’ye yönelik açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine,
B) asıl davada; davacılardan … ve …’un davalılardan … ve … Genel Sigorta AŞ’ye yönelik açtıkları destekten yoksun kalma tazminat davasının kabulüne, dava ve ıslah dilekçesine göre davacı baba … için 12.035,25 TL destek tazminatı, davacı anne … için, 10.509,68 TL tazminatın davalı …’den kaza tarihi olan 28/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek, davalı sigorta şirketinden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
C) Davacılardan … ve …’un davalılara yönelik açtıkları cenaze ve defin gideri tazminat davasının reddine,
2) Asıl davada; Davacılar tarafından davalı … ve birleşen … 3. ATM’nin … Esas sayılı dosyasında davacılar tarafından davalı … Genel Sigorta AŞ’ye yönelik açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, davacı baba … için 10.000 TL, davacı anne … için 10.000 TL, davacı kardeş … için 5.000 TL manevi tazimatın davalı …’den kaza tarihi olan 28/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek, davalı sigorta şirketinden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Asıl davada Karar tarihine göre maddi tazminat yönünden alınması gereken 1.540,04 TL harçtan peşin alınan 548,66 TL ( Peşin harç + ıslah harcı ) harcın mahsubu ile bakiye 991,38 TL harcın davalılardan … ve … Genel Sigorta AŞ’den tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Asıl ve birleşen davada Karar tarihine göre manevi tazminat yönünden alınması gereken 1.707,75 TL harçtan birleşen dosyadan peşin alınan 426,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.280,81 TL ‘nin davalılardan … ve birleşen dosyanın davalısı … Genel Sigorta AŞ’den tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Asıl davada Davacılar kendilerini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince kabul edilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 2.705,39 TL vekalet ücretinin davalılardan … ve … Genel Sigorta AŞ’den tahsili ile davacılara verilmesine,
6-Asıl ve birleşen davada Davacılar duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince kabul edilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan … ve birleşen dosyanın davalısı … Genel Sigorta AŞ’den tahsili ile davacılara verilmesine,
7-Asıl davada Davalı … AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince reddedilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 2.825,39 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
8-Asıl davada Davalı … Sigorta AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince reddedilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
9-Asıl davada Davalı … AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince reddedilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
10-Davacılar tarafından yapılan toplam 4.253,00 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 739,21 TL’sinin davalılardan … ve … Genel Sigorta AŞ’den tahsili ile davacılara verilmesine,geri kalan miktarın davacılar üzerinde bırakılmasına,
11-Davalı … Turizm AŞ tarafından yapılan 200,00 TL yargılama giderinin davacılardan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
12-Davacılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
13-Davalılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalılara iadesine,
Dair verilen karar Asıl ve Birleşen dosyanın davacılar vekilinin, Asıl davada Davalı … şirket vekilinin, Asıl Davada İhbar Olunan … vekilinin yüzüne karşı, davalı … Sigorta vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 07/09/2018

Katip

Hakim

MASRAF BEYANI
1.039,20 TL Harç Masrafı
212,00 TL ATK faturası
2.500,00 TL Bilirkişi Ücreti
501,80 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 4.253,00 TL