Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/230 E. 2018/643 K. 21.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/230 Esas
KARAR NO : 2018/643

DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 02/03/2015
KARAR TARİHİ : 21/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı … kurumunun … nolu elektrik abonesi olduğunu ve çocuk bezi imalatı üzerine olan faaliyetini uzun yıllardır “…” adresinde sürdürdüğünü, dava konusu … dönemlere ait elektrik faturalarında EPDK’nın 4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 4. maddesinde belirlenen görev ve yetkilerini aşarak “Perakende Satış Hizmet Geliriyle Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkındaki tebliğe dayanarak hukuki dayanağı olmayan Kayıp Kaçak Bedelleri, dağıtım bedeli,iletim bedeli, perakende satış hizmeti bedeli, Psh sayaç okuma bedeli, iletim sistemi kullanımı bedeli, TRT payı bedeli ve Enerji Fonu bedellerinin müvekkilininden tahsil edildiğini ve EPDK’nın 4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 4. maddesi gereğince “1 kw elektrik Enerjisinin tüketicilere ulaşıncaya kadar ki maliyet ve kar payı olduğunu, yoksa Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na sınırsız bir fiyatlandırma unsuru belirleme yetkisi ve görevi verilmediğini açıkça ifade ederek davalı kurumun elektrik birim fiyatının dışındaki bedellerin haksız ve dayanaksız olduğunu belirtiğini, bu nedenlerle de fazlaya dair hakları saklı tutularak, şimdilik 3.000,00 TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal ticari faizi ile birlikte müvekkiline iadesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili 25.04.2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin … abone numarası ile müvekkilinin şirketinden enerji kullandığını, Müvekkili şirket tarafından tahakkuk ettirilen başta kayıp kaçak bedeli olmak üzere, faturayı oluşturan diğer kalemler, elektrik piyasasında faaliyet gösteren perakende satış lisansı sahibi dağıtım şirketlerinin kullanıcılarına yansıtacakları tarifelerin, “6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu” uyarınca EPDK tarafından çıkarılan “Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği”, “Tarife Uygulama Tebliğleri” ve “Elektrik Piyasasında Gelir ve Tarife Düzenlemesi Kapsamında Düzenlemeye Tabi Unsurlar ve raporlamaya İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ” hükümleri dikkate alınarak belirlendiğini, mevzuat kapsamında, 16.12.2010 tarih ve 2932 sayılı Kurul Kararı ile 2011-2015 dönemini kapsayan ikinci uygulama dönemi için 21 dağıtım şirketi kayıp kaçak hedefleri belirlenerek, hedef kayıp kaçak oranları ve bu bölgelerde gerçekleşen kayıp kaçak oranları esas alındığını, EPDK tarafından resmi internet sayfasında 07.12.2011 tarihinde yayımlanan duyuru ile kayıp kaçak bedelinin, daha önce olmayan bir bedelin uygulamaya konması değil, maliyet kalemlerinin ayrıştırılarak faturalarda gösterilmesinin söz konusu olduğunun bu duyuruda anlaşıldığını, lisans sahibi şirketlerin tarifeleri uygulayıp uygulamama ve kayıp kaçak bedelini tahsil edip etmeme gibi bir inisiyatifi bulunmadığını, kayıp kaçak bedeli, TRT payı, enerji fonu gibi kalemler EPDK’nun kanunun kendisine verdiği yetki çerçevesinde ve kanunun temel amaçlarına uygun şekilde belirlediği bedel olduğunu, bu bedelleri(oranları) belirlemek adına alınan kurul kararları düzenleyici işlemler olarak tüm tüzel ve gerçek kişileri bağlayıcı bir niteliği olduğunu, 15.04.2015 tarihli resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6639 sayılı yasanın 18.maddesi hükmüne göre de düzenleme yapma yetkisinin EPDK’da olduğunu, kayıp kaçak bedeli elektrik sisteminde ortaya çıkan teknik ve teknik olmayan kaybın maliyetinin kayıp kaçak bedeli oranları ölçüsünde karşılanabilmesi amacıyla belirlenen bir bedel olduğunu, ödeme bildirimleri Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde EPDK nun kararı ile onaylanarak yürürlüğe giren tarifelere göre oluşturulduğunu, 01.01.2011 tarih itibarı ile geçerli olacak tarifeler 28.12.2010 tarih 2999 sayılı EPDK Kararı ile onaylanan mevcut tarifelerde yer alan perakende satış bedeli, perakende satış hizmetleri, dağıtım iletim sistemi kullanımı, TRT payı, BTV (belediye tüketim vergisi), KDV bedellerine ek olarak kayıp enerji ve perakende satış hizmetleri’nin de (sayaç okuma) eklendiğini, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun düzenlediği işlemler tüm tüzel ve gerçek kişileri bağlayıcı niteliğe haiz olduğunu, bu nedenle müvekkil BEDAŞ’ın da aralarında bulunduğu dağıtım şirketlerinin söz konusu karar gereğince Elektrik Piyasası Kanununun bir gereği olarak Türkiye genelinde dağıtım şirketlerinin uygulayacağı Ulusal Elektrik Tarifelerinin EPDK tarafından belirlendiğini, EPDK tarafından belirlenerek uygulanan tarifelerin şirketlerinin de dahil olduğu lisans sahibi şirketler tarafından uygulanmasının yasal zorunluluk olduğunu, lisans sahibi şirketlerin tarifeyi değiştiremeyeceği gibi, tarifede yer almayan bir bedeli de tahsil edemeyeceği veya düzenlenen tarifeler kapsamında düzenlenmiş bir bedeli tahsil etmeme gibi davranış da bulunamayacağının, müvekkili şirketin tarifeyi uygulayıp uygulamama konusunda inisiyatifinin mevcut olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
2005/3-2015/1 dönemlerine ait onaylı fatura örnekleri, … tesisat numaralı … Ltd. Şti’ye ait abone dosya sureti ve TL bazında tüketim ekstresi.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıdan alınmış olan kayıp kaçak bedeli, perakende satış hizmet bedeli, PSH sayaç okuma bedeli, iletim sistemi kullanım bedeli, dağıtım bedelinin davacıya iadesinin gerekip gerekmediği, davaya bakmaya adli yargı mahkemelerinin görevli olup olmadığı, dava konusu yapılan alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, belirsiz alacak davası ve husumet itirazlarının yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın özel hukuk sözleşmesinden kaynaklanması sebebiyle yargı yolu bakımından görev itirazının, BK 146 maddesi gereğince zamanaşımı süresi 10 yıl olduğundan zamanaşımı definin, davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin davacıdan beklenemeyeceği dikkate alınarak HMK 107/1. fıkrası gereğince davanın belirsiz alacak davası olarak açılması mümkün olduğundan bu husustaki itirazın ve davalının tahakkuk ve tahsil ettiği bedellerin varlığı karşısında davalı sıfatı bulunduğundan husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
17/06/2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 Sayılı Kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bend ile, “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda, tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır” hükmü getirilerek Tüketici Hakem Heyetlerinin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti iletim ve kayıp kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde EPDK nın Kanundaki yetkileri genişletilerek yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.
6719 Sayılı Kanunun 26. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici madde 19 ” Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici madde 20 ” Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Dava açıldıktan sonra yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6719 Sayılı Kanun ile getirilen değişiklikler birlikte değerlendirildiğinde, EPDK kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu bedeller ile ilgili olarak açılan (ve halen derdest olan) davalar, (açıklanan yasa değişikliklerinin yürürlüğe girmesi ile birlikte) konusuz kaldığından konusuz kalan davanın esası hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, dava açıldığı andaki mevzuata ve içtihat durumuna göre davacının dava açmakta haklı olduğu ve davaya konu bedelleri tahsil eden davalının davanın açılmasına sebebiyet verdiği kabul edilerek davacı yararına maktu vekalet ücreti takdir edilerek yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline ( Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20106, 2017/9319 sayılı, 07/06/2017 tarihli kararı aynı yöndedir) karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Dava konusuz kaldığından esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 35,90 TL ilam harcının peşin yatırılan 51,24 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 15,34 TL harcın davacıya iade edilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 2.180 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvuru harcı, 35,90 TL karar ilam harcı, 128,50 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 191,10 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avanslarının taraflara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/05/2018

Katip …

Hakim …