Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/228 E. 2018/76 K. 26.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/228 Esas
KARAR NO : 2018/76

DAVA, KARŞI DAVA : İtirazın İptali, tazminat (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/03/2015
KARŞI DAVA TARİHİ : 04/09/2015
KARAR TARİHİ : 26/01/2018
Mahkememizde görülmekte olan tirazın İptali, tazminat (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkili şirketin davalıya ait emtiaları 11/10/2013 tarihinde Türkiye’ den …’ya taşıma işini üstlendiğini, 24/10/2014 tarihinde de söz konusu emtiaları taşıyarak alıcıya teslim ettiğini, ancak davalı tarafından müvekkiline hak ettiği 1.100,00 Euro’luk navlun-ödemenin yapılmadığını, bunun üzerine müvekkili tarafından davalı aleyhine … 30. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının itirazları üzerine takibin durdurulduğunu beyanla neticeten itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den az olmamak üzere borçlu aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı-karşı davacı vekili cevap dilekçesinde ve karşı dava dilekçesinede özetle; davalı firmanın taşıma işini eksiksiz olarak yerine getirmediğini ve borcunu tam olarak ifa etmediğini, müvekkili ile davacı-karşı davalı arasında yapılan anlaşma uyarınca dava dışı şirkete gönderilmek üzere ürünleri 03/10/2013 tarihinde davacı-karşı davalı şirkete teslim edildiğini, ancak davacı-karşı davalı ürünleri gecikmeli olarak dava dışı şirkete teslim ettiğini, bununla birlikte iç nakliye sırasında ürünlerin hasar gördüğü bilgisinin davacı-karşı davalı tarafından müvekkiline iletildiğini, hasar gören ürünlerin alıcıya gönderilen ürünler ile bir bütün olduğunu, herhangi birinin zayi olması halinde diğer parçalarında işlevsiz sayılacağını, bu nedenlerle müvekkiline dava dışı alıcı şirket tarafından 25/11/2013 tarihli 5.606,00 Euro bedelli, 23/11/2013 tarihli 6.600,00 Euro bedelli ve 25/11/2013 tarihli 13.281,00 Euro bedelli üç adet faturaların karşılıklarının ödenmediğini, açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalının müvekkilini zarara uğratmış olduğunu beyanla neticeten karşı davalarının kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 30.000,00 TL kazanç kaybı ile hasara uğrayan ürünlerin karşılığı maddi tazminat sebebi ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davaya konu … 30 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur, incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 29/04/2014 tarihinde 22/10/2013 tarihli 257719 seri numaralı 340,00.Euro, 257732 seri numaralı 350,00 Euro, 257753 seri numaralı 410,00. Euro bedelli fatura alacağından kaynaklı toplam: 1.100,00 EURO ‘luk ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya 13/05/2014 tarihinde tebliğ olduğu, davalı borçlu vekili 15/05/2014 havale tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 27/09/2016 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere mali müşavir ve taşıma hukukçusu bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 31/01/2017 teslim tarihli raporda özetle; yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; A- Asıl dava bakımından:1- Davacı-karşı davalının 3 palet yükün ayrı navlun faturaları ile yürütülen taşıma süreçlerinin ifasında gecikmesinin sabit olduğu ve Almanya’ya taşımayı 20 günü bulan sürede gerçekleştirdiği, 2- CMR m.17, m.19 hükümleri gereği gecikme zararlarından davacı-karşı davalının sorumlu olduğu, zararın ispat külfetinin davalıda olduğu, zarar sabit olmadığı sürece, her üç taşıma bakımından da taşıyıcı-davacının navluna hak kazandığı, 3- Öte yandan, taşınan 3 palet yükten biri olan 1.100 kg yük taşımasında 340 Euro navlun kararlaştırılmasına karşın; bu taşımada hasar olduğunun davacı-karşı davalının kabulünde olduğu, dosya kapsamında tespit edilen hasar fotoğrafları gözetilerek davacının bu taşıma için belirlenen 340 Euro zarardan daha fazla zarara sebep olduğunun söylenebileceği, bu taşımada hasarın gecikmeden bağımsız olduğu, 4- Davacı-karşı davalının taşıma sözleşmesi gereği 3 palet malın taşıması için toplam 1.100 Euro taşıma bedeli kararlaştırılmasına karşın, gelinen aşamada ancak hasarı kabulü de gözetilerek söz konusu palet için kararlaştırılan navlun düşüldükten sonra kalan 760 Euro için talepte bulunabileceğinin değerlendirildiği, B- Karşı dava bakımından:1- Davalı-karşı davacının, davalının da kabulünde olan hasar tespitine karşın, zarar talebinin miktar bakımından eksper raporu, taşıyıcı katılımı ile tutulmuş tutanak veya sair şekilde ortaya koyamadığı, 2- Davalı karşı davacının zararının azami 1.100 Euro navlunun tamamının ödenmediği gözetilerek, 4.600 Euro miktarında olabileceği, bu zararın DAP teslim fiyatı gözetilerek belirlendiği, bu nedenle zarar hesabında navlunun düşülmesinin yerinde olduğu, C- Davalı-karşı davacının zararı ispat etmesi ve tazminat talebinin kabulü halinde, davacının davasının reddi ile davalı-karşı davacının 4.600 Euro alacaklı olduğunun kabulü gerekeceği; öte yandan zararın sabit olmadığı kanaatine varılması halinde, davacının davasında 760 Euro asıl alacak bakımından takibe devamının kabul edilebileceği, karşı davanın reddi gerekeceği, D- Davalı-karşı davacı ticari defterlerinde … müşterisinden mal bedellerini almamasından dolayı, zararının mal bedeli alacağı kadar olduğu ve bu miktarın tamamının taşımada hasar kaynaklı zarar olarak değerlendirilemeyeceği, zira sadece bir yük bakımından hasar söz konusu olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 18/07/2017 tarihli duruşmasının ara kararı ile davalı-karşı davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesindeki itirazlarını karşılar nitelikte ve davacı-karşı davalının edimini tam olarak yerine getirmediği takdirde davalı-karşı davacının kar yoksunluğu, kazanç kaybı oluşup oluşmadığı, kar yoksunluğu, kazanç kaybı oluştuğu takdirde ne kadar olduğu, miktarı, yönünden ek rapor hazırlanmak üzere bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 12/12/2017 teslim tarihli ek raporda özetle; Sayın mahkeme görevlendirmesi gözetilerek davalı-karşı davacı vekilinin itirazları ile sayın mahkeme EK görevlendirmesi gözetilerek dosya üzerinde inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; 1- Davalı-karşı davacı yanın gerek hasar iddia edilen emtia bakımından, gerekse tüm taşınan emtia açısından kazanç yoksunluğu veya benzer dolaylı zararının dosya kapsamında sabit olmadığı, 2- Asıl dava ve karşı dava bakımından KÖK rapor sonuç ve kanaatlerimizin devam ettiği, 3-Öte yandan; sayın mahkeme görevlendirmesi gözetilerek yapılan değerlendirmede; davalı-karşı davacının uğradığı zarar daha yüksek de olsa, gecikme sebebi ile azami 760,00 EURO, hasar sebebi ile de 4.260,00 EURO olmak üzere toplam 5.020 EURO tazminat talep edebileceği, 4- Davacı-karşı davalının her halde hasar zararı olan sefer ile ilgili navlun talep edemeyeceği, gecikmenin yol açtığı zararın davalı-karşı davacının müşterisi ile sözleşme feshine yol açtığı kabul edilecek olursa, navlun alacaklarının tamamen düşeceği ve ayrıca davalı-karşı davacı yana CMR 23/5 gereği tazminat ödemek durumda kalacağı, 5-Bu kapsamda, CMR m.29 gereği ağır kusur sabit olmadıkça, davalı-karşı davacının dolaylı zarar ve tazminat iddiasının değerlendirilemeyeceği yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Bilirkişi ek raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Asıl Davanın navlun alacağından kaynaklı itirazın iptali davası olduğu, karşı davanın ise davacı-karşı davalının taşıma sözleşmesi uyarınca edimini tam ve eksiksiz yapmaması nedeninden kaynaklı zarar ziyanın tazmini davasıdır.
Asıl davaya konu … 30 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur, incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 29/04/2014 tarihinde 22/10/2013 tarihli 257719 seri numaralı 340,00.Euro, 257732 seri numaralı 350,00 Euro, 257753 seri numaralı 410,00. Euro bedelli fatura alacağından kaynaklı toplam: 1.100,00 EURO ‘luk ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya 13/05/2014 tarihinde tebliğ olduğu, davalı borçlu vekili 15/05/2014 havale tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Takip dayanağı olarak: “…22/10/2013 tarihli 257719 seri numaralı 340,00.Euro, 257732 seri numaralı 350,00. Euro, 257753 seri numaralı 410,00. Euro bedelli fatura alacağı…” gösterilmiştir.
Davalı-karşı davacı tarafından davacıya düzenlenen 24/10/2013 tarihli dilekçe ile: “…03/10/2013 tarihinde gerçekleşen taşıma işine ilişkin düzenlenen faturaların ürünlerin 18 gün geç çıkartılması, bazı ürünlerde olaşan hasar, ürün çıkış ihbarnamelerinin ve istenilen bilgi ve belgelerin taraflarına ulaştırılmaması nedeniyle faturaların geri gönderilerek ödeme yapılamayacağının bildirilmiş…” olduğu görülmektedir. Ancak bu belgenin davacı/k.davalıya tebliğine ilişkin herhangi bir doneye dosyada rastlanılmamıştır.
Bununla birlikte Davalı/k. davacı tarafından davacı/k.davalıya 08/11/2013 tarihli faks ile 03/10/2013 tarihinde … firmasına sevk edilmek üzere teslim edilen ve nakliye esnasında hasar gören ürünlere ait adet ve fiyat detayları sunulmuş olup, sigorta işlemlerinin başlatılarak uğranılan maddi kaybın giderilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı/karşı davacı, karşı davasında manevi tazminat hakkı saklı kalmak suretiyle, 30.000,00 TL kazanç kaybı ve ayrıca hasara uğradığı iddia edilen ürünlerin karşılığı tutarında maddi tazminat talebinde bulunmuştur.
Bu talebe ilişkin olarak, dosyada bulunan ve dava dışı firmaya düzenlenen faturalar ile davalı/karşı davacının dosyaya sunduğu hasar raporundaki fiyatların uyumlu olduğu görülmektedir.
Diğer kazanç kaybı talebine yönelik olarak ise dosyada herhangi bir veriye rastlanmamıştır. Davalı/k.davacının dava dışı müşterisi ile ticari faaliyetinin sona erdiği defterlerden anlaşılmakta ise de bu ilişkinin sona ermesinden dolayı davalı/k.davacının uğradığını iddia ettiği kazanç kaybına yönelik dosya kapsamı itibariyle ispata muhtaçdır.
Davacı/k. davalı yanın ticari defterlerinde takibe ve davaya konu 3 adet faturanın kayıtlı olduğu, buna göre davacı/k.davalının davalı/k.davacıdan 31/12/2013 tarihi itibariyle 1.100,00.Euro’nun TL karşılığı 2.969,78 TL ALACAKLI durumda olduğu,
Takibe ve davaya konu taşıma işlemine konu mallara ilişkin davalı tarafından dava dışı şirkete düzenlenen faturaların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve bu faturaların dava dışı şirket tarafından ödenmemiş olduğu, bu tarihten sonra davalı şirket ile dava dışı şirket arasında bir ticari faaliyete rastlanılmamış olduğu,
Taşıma Sözleşmeleri ve Zarardan Sorumluluk İnceleme ve Değerlendirmeleri:
Taraflar arasında uluslar arası eşya taşıması konusundan yapılan incelemelerde;
Davacı tarafın “Nakliyeci Makbuzu” başlıklı 1 palet 1.100 kg yük için taşımayı tevsik eden 04.10.2013 tarihli belge, 03.10.2013 tarihli Davalı-karşı davacı yükleme talimatı, Gümrük dolaşımı belgesi, sair sevk evrakı incelendiğinde; 22.10.2013 tarihli 340 EURO bedelli navlun alacağı faturası konusu taşımanın teyit edildiği görülmektedir.
Ayrıca 1.100 kg yüke ek olarak 1.760 kg yük taşıması da dosyada gümrük dolaşım belgesi ile sabittir.
Öte yandan; Davalı-karşı davacı tarafından dosyaya sunulan mal faturaları ve gümrük evrakından ise; 3 ayrı fatura konusu mal için 3 ayrı taşıma sözleşmesi yapıldığı ve toplamının 1.100 Euro navlun bedelli olduğu, davalı-karşı davacının kabulündedir.
Öyleyse, taraflar arasında taşıma sözleşmesi ve karşılığında davacı-karşı davalının 1.100 Euro bedele hak kazanıldığı tespit edilmektedir.
Taşıma ve sevk evrakı incelendiğinde, davalı-karşı davacıya ait emtianın MAL MUKABİLİ bedel ödemeli ve … alıcı adresi teslim şeklinde anlaşıldığı, malların varma yerine ulaşmaması halinde veya hasar veya zayii halinde davalı-karşı davacının zarara katlanmasının söz konusu olduğu belirlenmektedir.
Taşıma sözleşmesi ve ifası süreci CMR hükümlerine tabidir. Davacı-karşı davalı navluna hak kazanmak için tam ve eksiksiz ifayı ispat etmesi gerekir. Ayrıca gecikme söz konusu ise, bunun davalı-karşı davacıya zarar vermemesi gerekir. Yoksa, navlun da hasar ve zayi oranında düşecek; zararın da CMR m.17 ve m.23 hükümleri gözetilerek taşıyıcı tarafından tazmini gerekecektir.
Taşınan yükün kısmi-parsiyel taşıt yükü olduğu gözetildiğinde 04.10.2013 tarihinde taşımaya alınan yükün 24.10.2013 tarihinde taşınması, aradan 20 günü bulan süre geçmesi olağan taşıma süresi 6-8 gün olan tam araç yüklemelerde; parsiyel yükte ise bu sürenin 12-15 günü bulmasına karşın; çok daha uzun süreye işaret etmektedir. Nitekim, davalı-karşı davacı da 24.10.2013 günlü yazışmasında zarar ziyan tazmini hususunda müşteriden gelebilecek zarar ziyanı davacı-karşı davalıya yansıtacağını bildirmiştir. Davacı-karşı davalı da zaten gümrük kapısındaki yoğunluk sebebi ile taşıma sürecinin uzadığı yönünde beyanlarda bulunmuştur.
Bu bildirim CMR m.30 manasında 21 gün içinde yapılmış gecikme zararından sorumluluk bildirimidir. Ancak hasar veya zayi konusunda bir tespit yoktur.
Emtia fotoğraflarından şrinklerde bozulma ve bir takım emtiada kısmi hasar olduğu da gözlenmektedir.
Mail yazışmalarında 1.100 kg olan yükte …, davacı-karşı davalının kabulündedir. 23.10.2013 tarihli maille İlayda TÜRK adlı müşteri temsilcisi tarafından hasar teyit edilmektedir.
Ticari teamüle uygun gözükmektedir. Yani 04.10.2013 tarihinde taşımaya alınmasına karşın, taşıt doldurmak, tam taşıt organize etmek için ortalama bir haftayı geçen yük tedarik süreleri söz konusu olabilmektedir. Davalı-karşı davacının hususi bir taşıma süresinde taşıma konusunda davacı-karşı davalının yükümlülük altında olduğunu ispat etmesi gerekir.
Davalı-karşı davacının mail yazışmalarında, müşterisinden 13+8+1 adet ürünlerde hasarın KIRILMA şeklinde olduğu belirtilmiş; ancak tam bir hasar tespit tutanağı veya eksper çalışması yaptırılmamıştır.
Yargılama sırasında bilirkişilerden alınan ek ve kök rapor ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi raporu mahkememizce yeterli görülüp itibar edilerek, Davacı-karşı davalının 3 palet yükün ayrı navlun faturaları ile yürütülen taşıma süreçlerinin ifasında gecikmesinin sabit olduğu ve Almanya’ya taşımayı 20 günü bulan sürede gerçekleştirdiği, CMR m.17, m.19 hükümleri gereği gecikme zararlarından davacı-karşı davalının sorumlu olduğu, zararın ispat külfetinin davalıda olduğu, zarar sabit olmadığı sürece, her üç taşıma bakımından da taşıyıcı-davacının navluna hak kazandığı, Öte yandan, taşınan 3 palet yükten biri olan 1.100 kg yük taşımasında 340 Euro navlun kararlaştırılmasına karşın; bu taşımada hasar olduğunun davacı-karşı davalının kabulünde olduğu, dosya kapsamında tespit edilen hasar fotoğrafları gözetilerek davacının bu taşıma için belirlenen 340 Euro zarardan daha fazla zarara sebep olduğunun söylenebileceği, bu taşımada hasarın gecikmeden bağımsız olduğu, Davacı-karşı davalının taşıma sözleşmesi gereği 3 palet malın taşıması için toplam 1.100 Euro taşıma bedeli kararlaştırılmasına karşın, gelinen aşamada ancak hasarı kabulü de gözetilerek söz konusu palet için kararlaştırılan navlun düşüldükten sonra kalan 760 Euro için talepte bulunabileceğinin değerlendirildiği, Karşı dava bakımından ise taşıma 3.10.2013 tarihli olup söz konusu karşı dava 2015 tarihinde açılmıştır. CMR Konvansiyonu 32.Maddesi gereğince “…Sözleşme gereğince yapılan taşımalardan doğacak davaların bir yıl içinde açılması gerekir. Davacı-karşı davalının kötü niyeti dosya kapsamı itibariyle tespit edilemediğinden somut olayda 1 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekmektedir,YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E: 2013/10767 K: 2014/991 T: 17.01.2014 içtihadı da bu yöndedir.Taşıma işi 3.10.2013 tarihinde yapıldığından karşı davanın CMR Konvansiyonu 32.Maddesi gereğince 1 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığı anlaşıldığından; 1-a) Asıl davada; davanın kısmen kabulüne, davalının … 30 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 760,00 EURO alacak yönünden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, b)760,00 EURO asıl alacağın takip tarihindeki kur üzerinden TL karşılığının % 20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2-Karşı davada; davacı -karşı davalı … A.Ş vekilinin zamanaşamı itirazının kabulü ile karşı davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-a) Asıl davada; davanın kısmen kabulüne, davalının … 30 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 760,00 EURO alacak yönünden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b)760,00 EURO asıl alacağın takip tarihindeki kur üzerinden TL karşılığının % 20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karşı davada; davacı -karşı davalı … A.Ş vekilinin zamanaşamı itirazının kabulü ile karşı davanın zamanaşımı nedeni ile reddine,
3-Asıl dava yönünden Karar tarihine göre alınması gereken 142,59 TL harçtan peşin alınan 56,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 86,04 TL harcın davalı-karşı davacı … Ltd. Şti’den tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Asıl dava yönünden Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 56,55 TL harç masrafının davalı-karşı davacı … Ltd. Şti’den tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Asıl dava yönünden davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince KABUL edilen miktar yönünden hesaplanan 2.146,01 TL ( AAÜT. 13/2 maddesi gereği ) vekalet ücretinin davalı-karşı davacı … ve Tic. Ltd. Şti’den tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Asıl dava yönünden davalı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktara göre hesaplanan 1.164,99 TL ( AAÜT. 13/2 maddesi gereği ) vekalet ücretinin davacı-karşı davalı … A.Ş’den tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Asıl dava yönünden, davacının yapmış olduğu toplam: 965,20 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 625,59 TL’sinin davalı-karşı davacı … Ltd. Şti’den tahsili ile davacıya verilmesine,geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8- Karşı dava yönünden, Karar tarihine göre alınması gereken 35,90 TL. harcın peşin alınan 513,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 477,10 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı -karşı davacı … Ltd. Şti’ne iadesine,
9-Karşı dava yönünden, davacı-karşı davalı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.600,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacı … Ltd. Şti’den tahsili ile davacı-karşı davalıya verilmesine,
10-Davalı -karşı davacı … Ltd. Şti tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Davacı-karşı davalı … A.Ş tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı-karşı davalıya iadesine,
12-Davalı-karşı davacı … Ltd. ŞTİ. tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı-karşı davacıya iadesine,

Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 26/01/2018

Katip …

Hakim …

ASIL DAVADA MASRAF BEYANI
27,70 TL Harç Masrafı
750,00 TL Bilirkişi Ücreti
187,50 TL tebligat ve müzekkere gideri

TOPLAM : 965,20 TL