Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1257 E. 2019/338 K. 04.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1257
KARAR NO : 2019/338

DAVA : ALACAK (Kredi Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2015
KARAR TARİHİ : 04/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak Davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı … şirketi arasında 444.724.GIC nolu Kredi Sigortasının akdedildiğini, poliçe kapsamında; Müvekkilinin ticari ilişkide bulunduğu ve mal sattığı firmalardan alacaklarının poliçede belirtilen rizikolara karşı teminat altına alındığını,teminat altına alınan hususların Kredi Sigortası Genel Şartlarının A.1 md. Tek tek sayıldığını, A.1.6 da ayrıca sözleşme olması şartı ile belirlenen hallerin dışında alıcının sözleşmede kararlaştırılan şartlarla mal veya hizmet bedelini ödememesi durumunda teminat altına alındığını, müvekkilinin dava dışı … Tic. Ltd. Şti. arasında yıllara dayanan bir ticari ilişkisinin olduğunu, bu ticari ilişki sürecinde dava dışı firmanın sözleşmeden kaynaklı borçlarında temerüde düşmeden ifa ettiğini, müvekkilinin dava dışı şirket ile olan ticari ilişkisinin de bahse konu sözleşme ile sigortalandığını, müvekkilinin dava dışı şirket ile ticari ilişkisinin iş bu poliçe döneminde de devam ettiğini ve bu kapsamda vadeli mal satımlarının devam ettiğini, ancak davaya konu poliçe süresi içinde dava dışı şirket ile temerrüt durumunun oluştuğunu, poliçe başlangıcından sonra yapılan sevkiyatlarda fatura bedellerinin vade süreleri sonunda ödenmediğini, bu durumun davalı … şirketine hemen bildirdiklerini, ancak davalı … şirketince faturalarda azami vade süresine uyulmadığından hasar taleplerinin reddettiklerini, ancak azami vade süresine uyulmaması ne genel şartlarda ne de bilgilendirme formuna teminat dışı kalan haller arasında sayılmadığını, bildirimi de süresinde yaptıklarını, taleplerinin reddedilmesinin taraflar arasındaki poliçeye ve hukuka aykırı olduğunğu, davalı … şirketinin sözleşme öncesi yükümlülüklerine uygun davranmadığını, yapılan işlemlerin sigorta sözleşmelerinde bilgilendirmeye dair yönetmeliğin 5 ve 7. Maddelerine aykırı olduğunu, ilgili maddeler gereğince müvekkili şirketin zararının karşılanması gerektiğini, matbu olarak her poliçede yer alan ve müvekkil şirkete dikte edilen genel ve özel şartların borçlar kanununun 20.maddesi gereğince genel işlem koşulu olduğunu bu nedenle aynı kanunun 22.maddesi gereğince geçersiz olduğunu ve bu metinlerde yer alan hususların TTK’nun emredici hükümlerine aykırı bulunduğunu beyan ederek 50.000.TL. hasar tazminatının ihbar tarihi olan 04/02/2015 tarihinden işleyecek ticari reeskont faizi birlikte tahsiline karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 26/01/2016 tarihli dilekçe ibraz ederek 50.000.TL. olarak açtıkları davayı 440.000.TL. arttırarak 490.000.TL. olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı Vekili Davasında :
Dava Dilekçesini tekrar ederek, dava ve bedel arttırım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı Vekili Davaya Cevabında :
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin 01/02/2014 -01/02/2015 dönemi için davacı ile imzalanan kredi sigortası sözleşmesi uyarınca davacının yaptığı ticari satışlardan kaynaklı alacaklarının ödenmemesi durumunda poliçe şartları doğrultusunda tazmin etmeyi üstlendiğini, davacı tarafından dava dışı şirket ile ticari ilişkisi nedeniyle düzenlediği 8 adet faturaların ödenmemesi sebebiyle 02/04/2015 tarihinde ihbarda bulunarak müdahale talebinde bulunduğunu, davacının talebi üzerine müvekkili sigorta şirketinin 18/05/2015 tarihli yazılı cevabı ile davacının … nolu 05/01/2015 tarihli , 04/06/2015 vadeli ve 19.274,11 TL bedelli fatura dışındaki diğer faturalara ilişkin taleplerini reddettiğini, davacı tarafından talepte bulunulan 8 adet faturadan sadece belirtilen 1 adet faturanın 150 günlük azami vade süresini aşmadığı ve sigorta süresi içinde düzenlendiğinden 17.346,70.TL. olarak davacı şirkete ödeme yapıldığını, davacının talep ettiği ve davacı tarafından imzalı poliçe ve eklerinde poliçe kapsamına alınan faturaların azami vade süresinin 150 gün olacağı şartına aykırı olarak ve sigorta bitiş tarihinden sonra düzenlenmiş olması nedeniyle reddedildiğini, davacı ile müvekkili arasında düzenlenen sigorta başlangıç tarihinin 01/04/2014 ve sigorta bitiş tarihinin ise 01/02/2015 olduğunu, davacı tarafından talep edilen 2 adet faturanın sigorta bitiş tarihinden sonraki tarihte düzelendiğinden müvekkili tarafından reddedildiğini, diğer 5 adet faturanın ise poliçede belirlenmiş azami vade süresi olan 150 günden daha fazla vade kararlaştırıldığı ve bu azami vade süresinin aşan vadelerin davacı tarafından düzenlenen faturalarda açıkca yazıldığı için poliçe kapsamı dışına çıktığından reddolunduğunu, poliçe kapsamına alınan faturalardaki azami vade süresi ve sigorta başlangıç ve bitiş tarihlerinin poliçede tartışmaya yer verilmeyecek şekilde belirlendiğini, davacının iddialarının hukuka aykırı ve gerçek dışı olduğunu, davacının dilekçesinde sunduğu alıcı ile yaptığını iddia ettiği sözleşmeyi, kötü niyetli olarak sonradan üretildiğini düşündüklerinden kabul etmediklerini, davacının müvekkili sigorta şirketinin sözleşme öncesi bilgilendirme yükümlülüğüne uygun davranmadığı yönündeki iddialarının tamamen gerçek dışı ve kabul edilemez olduğunu, davacının TTK nun hükümleri gereği basiretli bir tacir olup sigorta genel şartları ve poliçe özel şartlarının genel işlem koşulu olduğu gerekçesiyle geçersizliğini iddia etmesinin hukuken mümkün olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilerek, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir,
Toplanan Deliller :
Taraflarca ibraz edilen deliller ile talep edilen deliller celp edilip incelenmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 444.724.GIC nolu Kredi Sigorta Poliçesi incelenmiş; Poliçenin teminat döneminin 01/02/2014 ile 01/02/2015 dönemini teminat kapsamına aldığı, bu dönem içinde davalı … şirketinin davacı tarafın yaptığı ticari satışlardan kaynaklı alacakların ödenmemesi durumunda poliçe şartları doğrultusunda tazmin yükümlülüğü altına girmiş olduğu görülmüştür. Sigorta şirketine yapılan başvuruya ilişkin belgeler incelenmiştir. Davacı tarafça ibraz edilen tazmin talebi içeren faturalar ve dava dışı şirket ile davacı taraf arasında düzenlenmiş bulunan sipariş formları incelenmiştir.
Taraflar arasında ki uyuşmazlığın değerlendirilmesi için toplanan deliller çerçevesinde dosyamız Bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, davacı ile davalı arasında imzalanan kredi sigortasına ilişkin poliçeden dolayı davacıdan davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının bu poliçe nedeniyle sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise miktarı konularıda rapor hazırlamaları talep edilmiş , Bilirkişi heyeti vasıtası ile düzenlenen 02/11/2018 Tarihli rapor ile özetle ”Davacının dava dışı …’ya kestiği faturaların üzerlerindeki vade tarihlerine göre; 165-210 gün vadelerin yazılı olduğu, Davacı tarafından davalıya tazmin talebi ile gönderilen 02.04.2015 tarihli müdahale talebi dilekçesinde borca teminatlar kısmında belirtilen dava dışı şirketten alınan çeklerin vadelerine göre ise; 223-298 gün vadelerde fiilen ödeme alındığı, davacı tarafından poliçe şartlarına uygun vadelerin aşılması (azami 150 gün) ve poliçe bitim tarihinden sonraki faturalardan dolayı davalıdan tazmin talep edemeyeceği ” yönünde görüş bildirdikleri görülmüş olmakla dosya kapsamında toplanan deliller çerçevesinde dosyanın karar vermeye elverişli olduğu anlaşıldığından davacı tarafın yeni heyet oluşturulması yönünde ki talebi mahkememizce yerinde görülmemiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi:
Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; Davacı özetle; davacı şirket ile davalı … şirketi arasında Kredi Sigorta poliçesi akdedildiğini, poliçe uyarınca davacı tarafın ticari ilişkide bulunduğu ve mal sattığı firmalardan alacaklarının poliçede belirtilen rizikolara karşı teminat altına alındığını, dava dışı … Ltd. Şti. arasında yıllara dayanan bir ticari ilişkisinin olduğunu, ancak davaya konu poliçe süresi içinde dava dışı şirketin temerrüt durumuna düştüğünü, poliçe başlangıcından sonra yapılan sevkiyatlarda fatura bedellerinin vade süreleri sonunda ödenmediğini, bu durumun davalı … şirketine hemen bildirdiklerini, ancak davalı … şirketince faturalarda azami vade süresine uyulmadığından hasar taleplerini reddettiklerini, ancak azami vade süresine uyulmaması ne genel şartlarda ne de bilgilendirme formuna teminat dışı kalan haller arasında sayılmadığını, bildirimi de süresinde yaptıklarını, taleplerinin reddedilmesinin taraflar arasındaki poliçeye ve hukuka aykırı olduğunu , davalı … şirketinin sözleşme öncesi yükümlülüklerine uygun davranmadığını, yapılan işlemlerin sigorta sözleşmelerinde bilgilendirmeye dair yönetmeliğin 5 ve 7. Maddelerine aykırı olduğunu, ilgili maddeler gereğince müvekkili şirketin zararının karşılanması gerektiğini, matbu olarak her poliçede yer alan ve müvekkil şirkete dikte edilen genel ve özel şartların borçlar kanununun 20.maddesi gereğince genel işlem koşulu olduğunu bu nedenle aynı kanunun 22.maddesi gereğince geçersiz olduğunu belirterek tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı taraf ise ; davacı tarafından talepte bulunulan 8 adet faturadan sadece belirtilen 1 adet faturanın 150 günlük azami vade süresini aşmadığını ve sigorta süresi içinde düzenlendiğinden 17.346,70.TL. olarak davacı şirkete ödeme yapıldığını, davacının talep ettiği ve davacı tarafından imzalı poliçe ve eklerinde poliçe kapsamına alınan faturaların azami vade süresinin 150 gün olacağı şartına aykırı olarak ve sigorta bitiş tarihinden sonra düzenlenmiş olması nedeniyle reddedildiğini, davacı ile müvekkili arasında düzenlenen sigorta başlangıç tarihinin 01/04/2014 ve sigorta bitiş tarihinin ise 01/02/2015 olduğunu, davacı tarafından talep edilen 2 adet faturanın sigorta bitiş tarihinden sonraki tarihte düzelendiğinden müvekkili tarafından reddedildiğini, diğer 5 adet faturanın ise poliçede belirlenmiş azami vade süresi olan 150 günden daha fazla vade kararlaştırıldığı ve bu azami vade süresinin aşan vadelerin davacı tarafından düzenlenen faturalarda açıkca yazıldığı için poliçe kapsamı dışına çıktığından reddolunduğunu davacının dilekçesinde sunduğu alıcı ile yaptığını iddia ettiği sözleşmeyi kabul etmediklerini, davacının müvekkili sigorta şirketinin sözleşme öncesi bilgilendirme yükümlülüğüne uygun davranmadığı yönündeki iddialarının tamamen gerçek dışı ve kabul edilemez olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında ki Ticari ilişkinin sözleşmesel dayanağı; Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan “KREDİLİ SİGORTA POLİÇESİ” dir. Sigorta Poliçesi ile davacının cari hesaptan kaynaklanan satışlarının sigortalandığı, Sigorta poliçesinin 01/02/2014 ile 01/02/2015 tarihleri arasını teminat kapsamına aldığı görülmüştür. Teminatın Türkiye’ de ki satışları kapsadığı, teminat oranının yurt içi satışlar %90 (KDV Dahil), Pirim oranının ciro üzerinden % 0,42 olduğu, azami kredi süresinin yurt içi satışlar için 150 gün, …LTD.Şti ve …LTD.Şti. için 180 olacağı satılan mal ve hizmetin fatura tanzim tarihinden itibaren başlayacağı kararlaştırılmıştır.
Davacı taraf “KREDİLİ SİGORTA POLİÇESİ” düzenlenirken Genel ve Özel İşlem şartlarına uyulmadığı yönünde iddiada bulunmuş ise de; taraflar arasında düzenlenen poliçede teminat kapsamına ilişkin azami kredi süresinin yurt içi satışlar için 150 gün, …LTD.Şti ve …LTD.Şti. için 180 olacağı satılan mal ve hizmetin fatura tanzim tarihinden itibaren başlayacağı hususunun açıkça kararlaştırıldığı, davacı tarafın ticari ilişkide bulunduğu dava dışı iki şirket için diğer şirketlerden farklı olarak 180 günlük vade süresinin belirlenmesini talep etmesi üzerine bu sürelerin yazılmış olduğu hususunun açık olduğu bu hali ile poliçede belirtilen 150 ve 180 günlük vadelerin 6098 Sayılı Kanunun 20.md kapsamında Genel ve Özel işlem şartı olarak değerlendirilmesi mahkememizce mümkün görülmediğinden davalı tarafın bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir. Davacı taraf dava dışı … A.Ş.’ye kesilen faturalarda 150 günü aşkın bir vade süresi belirlenmiş olmasına rağmen dava dışı şirket ile aralarında yapmış oldukları sözleşmede vade süresinin 150 gün olduğunu iddia etmiş ise de , ticari kayıt niteliğinde ki faturalar mevcut iken davacı tarafın dava dışı şirket ile yapmış olduğunu iddia ettiği sözleşmenin davalı tarafı bağlamayacağı anlaşılmakla birlikte bu yönde ki iddiasını kanıtlar başkaca delil de ibraz edilememiş olduğundan davacı tarafın bu yönde ki iddiası mahkememizce kabul görmemiştir.
Dosyada ki mevcut deliller ve Bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere; Davacı sigortalı tarafından davalı sigortacıdan tazmin edilmesi talep edilen 8 adet fatura dava dışı … A.Ş.’ye kesilen “iplik” satımına ilişkin faturalardır. Bu faturalar 19.11.2014 tarihinde … no.lu 149.792,00 TL e-faturamn üzerinde vade olarak 17.06.2015 tarihinin yazılı olduğu, faturadaki vade tarihi İle fatura tarihi arasında 210 gün ödeme süresi olduğu, davalı tarafından 150 günlük vade aşıldığından bahisle (60 gün fazla) % 90 teminat bedeli olan 134.812,80 TL teminat bedelinin ödenmediği; 20.11.2014 tarihinde … no.lu 41.288,70 TL e-faturanın üzerinde vade olarak 18.06.2015 tarihinin yazılı olduğu, faturadaki vade tarihi ile fatura tarihi arasında 210 gün ödeme süresi olduğu, davalı tarafından 150 günlük vade aşıldığından bahisle (60 gün fazla) % 90 teminat bedeli olan 37.159,83 TL teminat bedelinin ödenmediği; 03.01.2015 tarihinde … no.lu 169.723,74 TL e-faturamn üzerinde vade olarak 17.06.2015 tarihinin yazılı olduğu, faturadaki vade tarihi ile fatura tarihi arasında 165 gün ödeme süresi olduğu, davalı tarafından 150 günlük vade aşıldığından bahisle (15 gün fazla) %90 teminat bedeli olan 152.751,37 TL teminat bedelinin ödenmediği;05.01.2015 tarihinde … no.lu 19.274,11 TL e-faturanın üzerinde vade olarak 04.06.2015 tarihinin yazılı olduğu, faturadaki vade tarihinin 150 gün vade sınırında olduğu, davalı tarafından sözleşme şartlan içerisinde olduğundan bahisle % 90 teminat bedeli olan 17.346,70 TL teminat bedelinin ödendiği; 06.01.2015 tarihinde … no.lu 139.735,11 TL e-faturanın üzerinde vade olarak 20.06.2015 tarihinin yazılı olduğu, faturadaki vade tarihi ile fatura tarihi arasında 165 gün ödeme süresi olduğu, davalı tarafından 150 günlük vade aşıldığından bahisle (15 gün fazla) % 90 teminat bedeli olan 125.761,60 TL teminat bedelinin ödenmediği; 06.01.2015 tarihinde … no.lu 44.226,00 TL e-faturanın üzerinde vade olarak 20.06.2015 tarihinin yazılı olduğu, faturadaki vade tarihi ile fatura tarihi arasında 165 gün ödeme süresi olduğu, davalı tarafından 150 günlük vade aşıldığından bahisle (15 gün fazla) % 90 teminat bedeli olan 39.803,40 TL teminat bedelinin ödenmediği; 05.02.2015 tarihinde … no.lu 181.089,30 TL e-faturanın üzerinde vade olarak 05.07.2015 tarihinin yazılı olduğu, faturadaki vade tarihi ile fatura tarihi arasında 150 gün ödeme süresi olduğu, ancak; davalı tarafından poliçe bitiş tarihi 01.02.2015 tarihi olduğundan ve poliçe süresinden sonra fatura kesildiğinden % 90 teminat bedeli olan 162.980,37 TL teminat bedelinin ödenmediği; 06.02.2015 tarihinde … no.lu 19.578,48 TL e-faturanın üzerinde vade olarak 06.07.2015 tarihinin yazılı olduğu, faturadaki vade tarihi ile fatura tarihi arasında 150 gün ödeme süresi olduğu, ancak davalı tarafından poliçe bitiş tarihi 01.02.2015 tarihi olduğundan ve poliçe süresinden sonra fatura kesildiğinden % 90 teminat bedeli olan 17.620,63 TL teminat bedelinin ödenmediği tespit edilmiştir. Sunulu nedenler ile; Davacı tarafın tazmin talep ettiği dava dışı … A.Ş.’ye kesilen faturalarında vade tarihlerinin 165-210 gün olarak yazılı olduğu, dava dışı şirketten alınan çeklerin vadelerine göre ise 223-298 gün fiilen ödeme alındığı, poliçe şartlarına göre 150 gün vadeyi geçen talepler teminat kapsamında kalmayacağı gibi poliçenin geçerlilik süresi sonrasında kesilen faturalara ilişkin taleplerin 150 günlük vade içermesi halinde dahi teminat kapsamında kalması mümkün olmadığından davacı tarafın davasının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;.
1-)Davacının davasının REDDİNE,
2-)Davacı tarafından yatırılan 8.367,98.TL. (Peşin harcı + ıslah harcı) 44,40.TL.karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 8.327,58.TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-)Davalı vekili lehine 33.550.TL. vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
4-)Davalı tarafından yapılan 6,40.TL. vekalet harcı masrafın davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-)Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa iadesine,
6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı. 04/04/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …