Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/908 E. 2020/360 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/908 Esas
KARAR NO : 2020/360

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz)
DAVA TARİHİ : 31/08/2012
KARAR TARİHİ : 17/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … 13.Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında alınan ihtiyati haciz kararı uyarınca davalı borçlu … Ltd Şti aleyhine … 35. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe gidildiğini, takip neticesinde dava dışı … A.Ş nezdinde bulunan borçlunun hak ve alacakları 27/09/2011 tarihinde haczedildiğini, dava dışı şirket tarafından dosyaya gönderilen 29/09/2011 tarihli cevapla borçlunun 2.000.000 TL lik alacağının uhdelerinde bulunduğunu, dosyanın önceden ellerine ulaşan 89/1 ihbarnamelerine göre gönderileceğinin belirtildiği, … 2.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden mevcut alacağa ilk kez haciz koyulduğu iddiası ile 17/08/2012 tarihinde sıra cetveli düzenlendiğini, hem sıra cetvelindeki yere hemde muvazaalı borç ilişkisine dayanılarak başlatılan takiplerin sıra cetvelinde yer alması nedeniyle bu alacaklara süresinde itiraz etme durumu hasıl olduğunu, her ne kadar 2. İcra müdürlüğünce davalı … nin alacaklı olduğu … 3 İcra müdürlüğünün … sayılı dosyası tanzim edilen sıra cetvelinde 3. Sıraya alınmış olsada ilgili dosya üzerinden devam eden geçerli bir haciz bulunmadığından bu dosyanın sıra cetveline alınmasının yasaya aykırı bulunduğunu, sıra cetvelinde 1.sırada bulunan … 2.İcra Müd … sayılı dosyasında takip tarihinin 18/05/2011 tebliğ tarihinin 27/05/2011 olarak belirtilmesine karşın haciz tarihinin 18/05/2011 olarak gösterildiğini, sıra cevtvelinin 2.sırasında bulunan … 2 İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyanın takip tarihinin 17/06/2011 tebliğ tarihinin 22/06/2011 olarak belirtilmesine karşın haciz tarihinin 22/06/2011 olarak gösterildiğini, sıra cetvelinde belirtilen tebliğ ve haciz tarihleri ile dosya içerisinde bulunan karar ve tebligat parçaları ile uyuşmadığını, cetvelin 4.sırasında bulunan … 2.İcra Müd … sayılı dosyasında takip tarihinin 22/08/2011 tebliğ tarihinin 27/08/2011 olduğu belirtilmesine rağmen haciz tarihinin 22/08/2011 olarak belirtildiğini, ilgili tarihlerin dosya içindeki karar ve tebligat parçalarındaki tarihler ile uyuşmadığını, cetvelin 13. Sırasında bulunan … 3.İcra Müd … sayılı dosyalarından tebligatlar 1 gün içinde yapıldığını, bu dosyalardaki hacizlerin ihtiyati haciz olup olmadığının belirtilmediğini, sadece tarafımızın alacaklı olduğu dosyaya bildirildiğini, sıra cetvelinde önlerinde bulunan alacaklar, müvekkilinin alacağının tahsilini önlemek amacıyla muvazaalı olarak yaratılan borç ilişkilerine dayandığını, haciz tarihi olarak daha ön sırada yer almaları gerekirken bu hususun dikkate alınmadığını beyan ederek davanın kabulüne … 2.İcra Müdürlüğünce tanzim edilen sıra cetvelinin iptaline, … 2.İcra Müdürlüğünün …- … – … esas sayılı dosyalar, … 3.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile … 3.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyalarına dayanak teşkil eden borç ilişkilerinin muvazaalı olduklarının tespiti ile bu takiplerin sıra cetvelinden çıkarılmasına, sıra cetvelindeki yerlerinin düzeltilmesine karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … Tic AŞ Davasında;
Davalı … tic AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle: öncelikle davalılardan borçlu … Ltd Şti’nin davaya taraf olarak gösterilmesinin yasaya aykırı olduğunu, sıra cetvelinde yer almayan davalının sıra cetveline itiraza ilişkin açılmış olan davada taraf olmasının hukuken mümkün olmadığını, yargılamanın sonunda itirazın sonucundan hukuki durumu etkilenecek olan alacaklılara itiraz dilekçesinin tebliği sağlanarak taraf teşkilinden sonra bir karar verilmesi gerektiğini, davacının sıra cetvelinde 14. Sıra alacaklısı olarak yer aldığını, ancak davacının sadece üç alacaklıyı davalı göstererek sıra cetveline itiraz ettiğini, yapılacak yargılamada verilecek karardan 13. Dosya alacaklısının etkilenmesi ve haklarının zarar görme ihtimalinin soz konusu olduğunu, davacı şirket ile davalı arasında bağ olduğunu düşündüklerini, davacının huzurdaki davada taraf göstermemiş olduğu dosyalar ve kendi dosyası alacakları tahsil olmuş ve bu hususu icra dosyalarına beyan etmediğini, davacı taraf da dahil olmak üzere sıra cetvelinde yer alan bur çok dosya , borçlu ile anlaşma sonucu açıldığını ve muvazaalı alacağa dayandığını, sıra cetvelinde sıralama yapılırken ihtiyati haciz tarihi değil kesin haciz tarihi dikkate alındığını beyan ederek davanın reddine yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
Davalı … Tic Ltd Şti Davasında;
Davalı … Tic Ltd Şti vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının davasında icra müdürlüğü tarafından tanzim edilen sıra cetveline itiraz ettiği itirazlarına gerekçe olarak sıra cetveline konu alacağa ilişkin haczimizin bulunmadığını ve sıra cetvelinde haciz tarihlerinin hatalı belirlendiğini ileri sürdüğünü, ayrıca diğer davalıların hacizlerinin muvazaalı olduğunu beyan ettiğini, davacının diğer davalılar hakkında ileri sürdüğü muvazaa savıyla ilgili bir bilgilerinin olmadığını, davacının müvekkil şirketin sıra cetveline konu alacağına ilişkin olarak usulüne uygun konulmuş bir haciz bulunmadığı beyanının usul ve yasaya aykırı olduğunu, şikayet konusu alacak müstakbel bir alacak olmayıp doğmuş bir alacak olduğunu, şikayet konusu alacak haciz ihbarnamesine konu olmadan önce toki kayıtlarına göre 21/01/2011 tarihinde doğduğundan ve yargıya intikal ettiğinden her eda kararının bir tespit hükmünü de içinde barındırması sebebiyle esasen müstakbel bir alacak olmayıp doğmuş bir alacak olduğunu, bu nedenle hacizlerinin sırasına ilişkin yapılan itirazın reddi gerektiğini, takip borçlusu ile üçüncü kişi arasında temel bir hukuki ilişkiye dayanmayan salt beklenti ve ihtimale dayanan alacakları müstakbel alacak olarak kabul etmenin mümkün olmayacağını, sıra cetveline konu 89/1 hacizlerde doğmuş alacak ibaresinin eklenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğundan yasal bir dayanağı olmayan uygulamaya üstünlük tanınamayacağını, ayrıca borçlu şirkete müvekkili tarafından gönderdiği 89/1 haciz ihbarnamesinin geçersiz olduğuna dair … 2.İcra Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından şikayette bulunduğunu ancak yapılan yargılamada üçüncü şahsa gönderdikleri haciz ihbarnamesinde hukuka uygun olarak müstakbel alacaklar ibaresi geçmediğinden borçlunun şikayetinin reddine karar verildiğini, beyan ederek Kadıköy 3.İcra Müdürlüğünün borçlu şirket ve üçüncü şahıs hakkında hukuki ve cezai şikayet hakları ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacının … 2.İcra Müdürlüğünün düzenlediği sıra cetvelinde sıralarına ilişkin yaptığı itirazın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı …Tic Ltd Şti Davasında;
Davalı … Tic Ltd Şti vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili aleyhine açılan sıra cetveline ve davalıların alacaklı ile davacının kendi alacak miktarına ilişkin itirazları içeren davanın yasal koşulları taşımadığından reddi gerektiğini, davacının … 2 icra müdürlüğünce sıra cetveli düzenlemesi sırasında belirtilen tebliğ tarihleri gerçek tebliğ tarihleri ile uyum gösterdiğini, bu dosyalardan tebligatların 1 gün içerisinde yapılmış olmasının açıkça muvazaayı ispatlamadığını, açılan takip tarihinin 01/02/2011, tebliğ tarihinin ise 02/02/2011 olduğunu, takibin Adana da açıldığını ve tebligatın da Adana da bulunan mevcut adrese yapıldığını, müvekkili alacağının muvazaalı olmadığını, ticari kayıt ve defterlerin incelenmesi halinde borçlu ile aralarında borç ilişkisinin gerçekliğinin açığa çıkacağını, davacının ihtiyati haciz tarihini ve ihtiyati haczin kesinleştiği belirtmediğini, sıra cetvelinde esas alınan kesin haciz tarihi olup önce haciz tarihi belirlenip sıranın bundan sonra tayin edildiğini, beyan ederek davacının davasının reddine karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı … Davasında;
Davalı … Şit cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldı.
GEREKÇE :
Dava, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1916 esas, 2020/593 karar sayılı ilamının ilgili kısmı;
Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık davalı ve borçlu arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığından kaynaklanmaktadır. 01.10.2011 tarihinden sonra açılan sıra cetveline itiraz davaları için görevli mahkeme (alacağın sıra cetveline göre düşen hissenin miktarına bakılmaksızın ) HMK’nın 2/1. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2019/1555 esas, 2019/2852 karar sayılı ilamının ilgili kısmı;
Dava, muvazaa nedenine dayalı sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir.
İİK’nın 142/1. maddesinde “Cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel mündericatına itiraz edebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Bu hükümde belirtilen mahal mahkemesinin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir. HMK’nın yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra açılan sıra cetveline itiraz davaları için görevli mahkeme (alacağın sıra cetveline göre düşen hissenin miktarına bakılmaksızın ) HMK’nın 2/1. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir.
Şeklindedir.
Somut olayda; Dava 31.08.2012 tarihinde 6102 sayılı TTK yürürlük döneminde açılmıştır. Taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık davalı ve borçlu arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığından kaynaklanmaktadır. 01.10.2011 tarihinden sonra açılan sıra cetveline itiraz davaları için görevli mahkeme HMK’nın 2/1. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu nedenle davanın, 6100 sayılı HMK md. 114/1-c, 115/2 uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Yukarıda açıklandığı üzere ;
1-) Davanın, Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle 6100 sayılı HMK md. 114/1-c, 115/2 uyarınca dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-) Kararın kesinleşmesinden itibaren ya da kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflarca müracaat edildiğinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-) İki haftalık müracaat süresi içerisinde taraflarca başvuruda bulunulmadığı takdirde HMK md. 20 uyarınca dosyanın resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-) HMK md. 331/2 uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede hüküm altına alınmasına ancak Mahkememiz görevsizlik kararı sonrasında görevli ve yetkili mahkemede yargılamaya devam edilmemesi ve bu durum belirtilerek Mahkememizden talepte bulunulması durumunda harç ve yargılama giderleri konusunda Mahkememizce karar verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/09/2020

Başkan …
(e-imza)

Üye … (e-imza)

Üye … (e-imza)

Katip …
(e-imza)