Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/868 E. 2019/654 K. 04.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/868
KARAR NO : 2019/654

DAVA : Kooperatif Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulu Hakkında Sorumluluk Davası; Davalı Yönetim Kurulu Danışmanı, Genel Müdür ve Genel Müdür Yardımcısı hakkında Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/09/2011
KARAR TARİHİ : 04/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle;Müvekkillerinden dava dilekçesinde 1. Sırada olan davacının denetim kurulu sıfatıyla … İşyeri Yapı Kooperatifinin 02/07/2011 tarihinde genel kurulu tarafından dava dilekçesinin 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12 -13- 14-15- 16- 17- ve 18 sırasında bulunan eski yönetim kurulu üyesi olan davalıların kusurlu zarar verici eylemleri nedeniyle haklarında dava açılması amacıyla yetkililendirildiklerini, dava dilekçesinede 2 nolu davacı kooperatifin ise dava dilekçesinde 19-20-21 sırasındaki kooperatif danışmanı gelem müdür ve genel müdür yardımcısının da 2 nolu davacının 1977 yılında gıda işiyle iştigal eden İstanbul’daki esnaflara toplu işyeri yapmak amacıyla kurulduğunu, dava dilekçesinin 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 sırasında bulunan davalıların eski yönetim kurulu üyesi olduklarını, dava dilekçesinin 1 nolu davalının ise eski yönetim kurulu başkanı olarak 1990 yılından itibaren 3. Nolu davalının ise 1993 yılından 16/10/2010 tarihine kadar aralıksız olarak yönetim kurulu üyeliği yaptığını, dava dilekçesinin 2-3-4-15 sırasında bulunan davalıların ise aralıklı aralıksız olarak yönetim kurulu üyeliğine devam ettiklerini, dava dilekçesinin 16-17-18 sırasında bulunan davalıların müvekkili kooperatifin 16/10/2010 tarihli olağan Genel Kurul Toplantısı ile görevine son verilen kusurlu denetim kurulu üyeleri olduklarını, kusurlu eylem ve işlemler ile kooperatife verdikleri zarar için kooperatif denetim kurulu tarafından ikame edilen davanın davalısı olduklarını, dava dilekçesinin 19 ve 21.sırasında bulunan davalıların ise diğer davalılar ile birlikte hareket ederek kooperatife zarar veren ve ayrıca kooperatif varlıklarından yararlandırılan kooperatif çalışanı olduklarını, kooperatif genel kurulu eski yönetim ve denetim kurulu ile kusurlu çalışanlar aleyhine sorumluluk davacı açmak üzere yeni bir denetleme kuruluna yetki verildiğini, yeni yönetim ve denetim kurulunun eski yöneticilerin kusurlu eylemleri ve işleri nedeniyle kooperatif defter ve kayıtları üzerinde bağımsız denetim şirketi sıfatıyla inceleme yaptırmak istediğini ancak bu denetim için gerekli olan tüm defterlerin eski yönetim kurulu taraından kaçırılarak teslim edilmediğini bunun üzerine defterlerin teslimini sağlamak için … 14 ATM nin … sayılı dosyası ile dava açtıklarını, söz konusu dava üzerine 2005-2006-2007-2008-2009-ve 2010 yılına ait defter ve kayıtların alınarak … AŞ tarafından incelenerek yüzlerce uulsüz işlemler ve usulsüzlükler nedeniyle genel kurulda sorumlular hakkında dava açılmasına karar verilerek eski yönetim ibra edilmemesine karar verildiğini, davalıların sorumluluğuna neden olan olayların resmi kurum ile yapılan işlemlerdeki ihmal ve kusurdan kaynaklanan bine ve arsa vergileri ile kültür varlıklarını koruma katkı payları kooperatifi payları vergisi sonucu zararın 967.934,40 TL olduğunu, söz konusu vergilerin vade tarihlerinde ve hesap dönemi sonlarında kooperatifin yeterli mevduata sahip olduğu halde tamamen keyfiyetten kaynalı vadesinde ödenmediğini, bu nedenle sorumlu olduklarını, kooperatifin 2008 yılı içinde dört dönem halinde verilmesi gereken geçici vergi beyannamelerini zamanında vermeyerek 20/10/2010 tarihinde pişmanlık hükümlerinden yararlanarak 640.553,65 TL vergi aslı, 173.402,25 TL pişmanlık zammı ile cezalı ödendiğini, bu işlemlerden doğrudan doğruya davalıların müteselsilen sorumlu olduğunu, kooperatifin doğalgaz inşaat vb. İşlerini yürüten taşeron firmalarının kayıt ve işlemlerinin SGK kontrol memurları tarafından incelenmesinde bu taşeron firmaların ruhsatsız iş yaptığını, eksik beyan ettiği inşaat işleri neeniyle işçilik hesaplamasına ve bu birmaların SGK işyeri dosya unvanının davacı kooperatif olarak değiştirilmesine karar verildiğini, bu nedenle 2006/12 döneminde toplam 353.776,70 TL ana para ve 73.307,41 TL gecikme zammının 2 nolu davacı tarafından ödendiğini, bunlardan sadece 90.299,03 TL lik kısmının bu taşeron firmalardan birine yansıtıldığını, diğer ödemelerin ise sorumlularına rucu edilmeden doğrudan davalı kooperatif aleyhine inşaat maliyetine dahil edildiğinin tespit edildiğini, bu işlemden toplam 336.785,15 TL tutarındaki zarara uğratıldığı bu tutardan davalıların doğrudan müteselsilen sorumlu olduklarını, … Belediyesi İşletme Müdürlüğü tarafından 4/5 pafta 45 ada 5 parselde sayılı yerde yapılan inşaatın ruhsat ve eklerine aykırılık tespit edilerek 520.540,00 TL para cezası tahakkuk edildiğini, bu cezanın inşaatı yapan firma tarafından ödenmesi gerekirken yine eski yöneticiler tarafından kooperatifin varlıkları tarafından ödendiğini, bu zarardan da ödeme tarihinden itibaren işlemiş faizi ile birlikte davalıların doğrudan doğruya sorumlu olduklarını, yine 04/06/2009 tarihinde vergi dairesi ile yapılan uzlaşma bedeli olarak kooperatif hesabından 100.000 TL ödendiğini, sürekli olarak mali müşavir desteği alan müvekkili kooperatifin uzlaşmaya neden olan ödemeyi yapmak zorunda kaldığını, bu durumun yönetim görevini dikkat ve özenli olarak yerine getirmediğni, 11/05/2008 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısında 2008 yılı içinde belediyeler ile kamu kurumlarına en fazla 400.000 TL ye kadar yardım yapılması konusunda karar alınmasına rağmen bu limitin aşılarak toplamda 654.000,00 TL yardım yapıldığını bu usülsüzlüğün Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Kontrolörü tarafından teftiş raporu ile tespit edilerek kooperatife üst yazı ile tebliğ edildiğini, 2009 yılı genel kurulunda belediye gibi ve. Kamu kurumlarına yapılan bağış nedeni ile de müvekkilinin 79.300,00 TL zarara uğratıldığını, yine 2009 yılı kayıtları incelendiğinde, iki ayrı fatura ile bir firmaya laminat parke, süpürgelik ve parke adı altında ürün alındığını, bu ürünlerin bağış ve yardım adı altında düzenlendiğini, ancak kayıtlarda bulunmadığı gibi ürünlere de rastlanmadığını bu iki faturada olmak üzere 103.355,07 TL kooperatifin 2009 yılında zarara uğratıldığını, uğratılan toplam zararın 2.456.016,87 TL olduğunu, davalı yönetim kurulu üyelerinin kooperatif ile olan usulsüz işlemlerinden doğan zararlarının ise, 04/05/2009 tarih ve 559 sayılı yönetim kurulu ile kooperatife ait 100 m2 lik taşınmaz fiyatının 1.500 USD altında m2 birim fiyatını 500 USD üzerinden devrettiklerini, söz konusu taşınmazı 1/3 fiyatına satarak kooperatfin zarara uğratıldığını, bundan 2009 yılında görev yapan dava dilekçesinin 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11- 12-16-17-18 sırasında kayıtlı davalıların iş bu zarardan sorumlu olduklarını, 03/03/2010 tarihli 581 numaralı yönetim kurulu kararı ile müvekkili kooperatife ait 150 m2 lik taşınmazın piyasa rayiç değerinin çok altında bir fiyata davalı yönetim kurulu üyelerinin kurucusu ve yine yönetim kurulu üesi olan … AŞ ye tahsis edildiğini burda oluşan 420.000 USD lik tutarındaki zarardan dava dilekçesinin 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12 sırasındaki davalıların doğrudan 16-17-18 sırasında kayıtlı davalıların ise müteselsilen sorumlu olduklarını, 13/08/2008 tarih ve 533 sayılı yönetim kurulu kararı ile yine davacı kooperatife ait dükkanların ayrı bir kooperatif olan ve davalıların yönetim kurulu üyesi ve kurucuları sıfatını taşıyan başka bir kooperatife bedelsis kullanıma terk ettiklerini , müvekkili kooperatifin toplamda 300.000,00 TL tutarında zarar etmesine neden olduklarını yapılan bu usulsüzlükten 13/08/2008 ve 16/10/2010 tarihleri arasında görev yapan davalıların sorumlu olduklarını, yine kooperatife ait 2.160 m2 lik taşınmazın davacıdan tamamen bağımsız ve ilgisi olmayan davalıların kurucusu ve yönetim kurulu üyesi oldukları … Site İşletme Kooperatifine bedelsiz olarak devredildiğini bu usulsüzlükten de müvekkilinin 2.160,00 USD zarara uğratıldığını, 23/08/2010 tarih ve 597 nolu yönetim kurulu kararı ile eski yönetim kurulu üyesi … kooperatif kadrosunda aylık 3.000 L ücretle 02/09/2010 tarihinde çalışmaya başladığını, ancak adı geçen kişinin işe başladığı tarihten itibaren önceki dönemler için fiilen görev yaptığından bahisle ikramiye adı altında 9.000 TL ödeme yapıldığını, bu durumun anlaşılması üzerine adı geçen kişinin istifa ettiğini, bu usulsüzlükten de davalıların sorumlu olduğunu, ayrıca davalıların yine yönetim kurulu kararı ile davacı kooperatife ait kantar, yol arabası ve konferans koltuklarının …. Kooperatifine devri sonrası 30.359 TL, başka bir yönetim kurulu kararı ile davacıya ait 22 adet telefon hattı ve santrallerinin de bu kooperatife devredilmeyerek bedelinin tahsil edilmediğini, bu usulsüzlükten davacının 4.825,00 TL zarara uğratıldığını, yine davacıya ait muhtelif mobilya, ve bir adet fotokopi makinasının yıprandığından bahisle bu kooperatife devredilerek davacıyı 14.900 TL zarara uğrattığını, ayrıca kooperatife ait iki adet aracın düşük bir bedelle … AŞ ye devredilerek müvekkili davacıyı 85.084 TL zarara uğrattıklarını, davalı yönetim kurulu üyelerinin 15/09/2005 tarihinde kooperatifin bakanlıklarda muhtelif ilişkilerinin düzenlenmesi için bir şirket ile 2 aylık sürede bitirilmesi karşılığında 150.000 TL 3 aylık sürede bitirilmesi halinde 120.000 TL ücret mukabilinde anlaşıldığını, ancak kooperatifin ana sözleşmesinde iştigal konusu olmayan bir şirkete resmi işlerinin takibi için ödenen 150.000 TL tutarındaki zarardan da davalıların sorumlu olduklarını, davalı yönetim kurulu üyelerinin 26/02/2008 tarih ve 513 sayılı kararı ile davacının banka hesaplarında bulunan paraların …, … ve Rasim Keklik isimli 3 yönetim kurulu üyesinin adına açılacak şahsi hesaba aktarılması yönünde alınan usulsüz karardan da davalıların sorumlu olduklarını, davalı yönetim kurulu işlem tarihinde davacı kooperatif adına kayıtlı olan depo yerinin kiralanması sonucunda elde ettiği 289.690 TL yi davacı kooperatif hesabına yatırılmadığını, bu paranında yine davalıların kurucu ve yönetim kurulu üyesi oldukları kooparatife aktarıldığını, yine kooparatife ait 1493 m2 den ibaret olan ve rayiç değerinin altında devredilerek müvekkili davacıyı 3.581.800,00 USD zarara uğrattıklarını, davalıların 22/08/2005 tarih ve 2061 sayılı fatura ile bir takim yerlerin tamir ve tadilatı için 65.413,90 TL ödeme yapıldığının tespit edildiği, ancak inşaatı yapan firmanın husule gelen eksikleri tamamlama bozuklukları tamir etme yükümlüğü olmasına rağmen bu yola gidilmeden kooperatif kasasından 65.413,90 TL ödeme yapılarak zarara uğratıldığını, davalıların 12/07/2006 tarihli 5034 sayılı fatura ve 04/09/2006 tarihli faturalar için …Tic Ltd Şti ne usulsüz şekilde ödeme yapıldığını, davalıların ayrıca başkaca Tahsis ve satışlar, mal ve hizmet alımlarından kaynaklanan bir sürü usulsüzlüklerinin bulunduğunu beyan ederek 16/10/2010 tarihli kooperatif genel kurulundan önceki dönemlerde kusurlu görev yapan ve kooperatife şuana kadar tespit edebildikleri kadarıyla toplam 119.317.838,17 TL toplamı tutarında zarar veren yönetim kurulu üyesi davalıların görev yaptıkları dönemleri itibarıyla 336/5 ve aynı yönetim kurulunun devam eden dönemlerde görev alması nedeniyle ayrıca TTK 337.madde uyarınca Koop. K.98.maddenin atfı ve TTK ‘nun 336/5, 337 ve 340,309 maddeleri ile 1163 sayılı kooperatifleri kanunun 62. Maddesi ile ana sözleşmenin 48 maddesi çerçevesinde zarardan müteselsilen sorumlu olduklarından fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 24.000 TL ve 6.000 TL USD nin yönetim kurulu üyesi sıfatı taşıyan dava dilekçesinin 1 den 15 dahil sırasında kayıtlı davalılardan müteselsilen tahsiline, tespit ettikleri zararı veren yönetim kurulu üelerini denetlemeyen kusurlu ve zarar verici işlemlerini genel kurulda rapor etmeyen ve bu suretle zararlandırıcı eylemlere iştirak eden denetim kurulu üyesi davalıların görev yaptıkları dönemler itibarıyla oluşan zarardan müteselsilen sorumlu tutulmalarına ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 24.000 TL VE 6.000 USD nin denetim kurulu üyesi sıtafa taşıyan dava dilekçesinin 16-17- ve 18 sarısında kayıtlı davalılardan müteselsilen tahsiline, 16/10/2010 tarihli kooperati genel kurulundan önceki dönemde kooperatifte ücret mukabilinde görev yapan ve davacı kooperatife kusurlarıyla zarar vererek doğrudan yararlanan durumundaki dava dilekçesinin 19-20-21 sırasındaki davalılardan yönetim kurulu danışmana …, …, Kooperatif Genel Müdür yardımcısı … nin oluşan 2.947.723,12 TL zararın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 7.000 TL sinden sorumlu tutularak müteselsilen tahsil edilmesine, Tük Lirası alacaklarına her bir işlemin gerçekleştiği tarihler itibarıyla en yüksek ticari faiz oranı uygulanmasına, USD cinsinden alacaklarına ise döviz kredilerne uygulanan en yüksek döviz faizinin tatbik edilmesine, toplam USD tutarın BK.83/3 uyarınca fiili ödeme günündeki rayice göre TL ye çevrilmesiyle bu tutarın tamamının davalılardan müteselsilen tahsiline, davalıların açık sorumluluğu ve zararlandırıcı işlemlerin tutarlarının çok yüksek oluşu gözetilerek davalıların mal kaçırmalarına engel olmak ve kararın icrasını mümkün kılmak için davalıların tümü hakkında ihtiyati tedbir zımmında ihtiyati haciz kararı verilerek uygulanmasını teminen ilgili tapu daireleri ve davalıların banka hesaplarını müzekkere yazılmasına karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı Vekili Davasında :
Dava Dilekçesini tekrar ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davaya Cevap veren Davalılar :
Özetle; Davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Toplanan Deliller :
Taraflarca ibraz edilen deliller ve talep edilen deliller celp edilip incelenmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığının … Esas sayılı soruşturma dosyası incelenmiştir. … 9.ATM’ nin … E sayılı dosyası, … 19. ATM nin … D.iş sayılı dosyası, … 20. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, … 23. Sulh Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ve … 49.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
… 49.Asliye Ticaret mahkemesinin : 2011/406 Esas-2013/176 Karar sayılı ilamı incelendiğinde; davacı Kooperatifin 02/07/2011 tarihinde alınan kararların sıra numaraları açıkça belirtilmek sureti ile (2,3,4,5,6,7 ve 8 maddelerinde) alınan kararların iptali talep edilmiş, Mahkemece 24/06/2013 tarihinde verilen karar ile ” davalı Kooperatifin 02/07/2011 tarihinde yapılan Genel Kurulunun 3-a maddesinde belirtilen gündem maddesi kapsamındaki 01/01/2010-16/10/2010 arasındaki yönetim kurulu faaliyet raporu, denetim kurulu raporu, bilanço, envanter ve genel gider hesaplarının tasdik edilmemesi ve aynı dönem için yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerinin ibra edilmemesine ilişkin olarak alınan kararların iptaline,” karar verilmiş olduğu,Mahkemece verilen kararın Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2014/4996 Esas-2014/6777 Karar sayılı ilamı ile kesinleştiğikararın kesinleştiği görülmüştür.
Toplanan Deliller çerçevesinde tarafların iddialarının değerlendirilmesi için dosyamız Bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; Bilirkişi heyeti vasıtası ile düzenlenen 24/10/2018 Tarihinde ibraz edilen Bilirkişi raporu ile özetle ”…Açılmış bulunan dava kooperatifte eski yönetim kurulu, denetim kurulu ve diğer sorumluların sorumlu oldukları miktarlarla ve olaylarla sınırlı olarak mesul oldukları ile ilgili bir sorumluluk davasıdır.Sorumluluk davasının ön şartlan davanın açılması yönünde önce bir genel kurut karan olması ve davanın da denetçiler tarafından anılmasıdır. (Bu şart Yeni Ticaret Kanunu ile kaldırılmış olup, halen sorumluluk davasının kooperatif ortakları tarafından da açılması mümkün bulunmaktadır.)Kooperatif hukukunda ve uygulamada yönetim kurulları bir yıllık uygulamalar sonunda genel kurulca ibra edilirler veya edilmezler. İbra edilmeme olgusunun sonucu ibra edilmeyen yönetim veya denetim kurulu veya diğer sorumlular hakkında sorumluluk davası açılmasıdır. Bunun dışında genel kurulca ibra kararı verilmesi halinde İbra genel bir aklama olup, ibra edilen dönem için sorumluları aklayan ve ibra edilen dönem için sorumlular aleyhine dava açılmasını önleyen bîr karardır. Genel kurulda yapılan görûşmeler sonucunda ibra edilen yönetim ve denetim kurulları için artık o dönemle ilgili bir sorumluluk davası açılamaz. Ne var ki ibra edilen husus genel kurula hiç sunulmamış veya yanlış bilgiler verilmiş, bilanço gerçek olmayan bilgileri içermiş ve genel kurul üyelerinden gizlenmiş olsun, ibra genel kurulca görüşüldükten ve ibra kararı verildikten sonra bu İbra kesin bir aklamanın sonuçlarım doğurup ibra edilen yönetim ve denetim kurulu sorumluluktan kurtanr. Genel kurulca ibra kararı verildikten sonra bu ibra kararının sonradan değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi ibra kararından dönülmesi veya daha sonraki genel kurullarda ibra edilmeme kararı verilmesi de mümkün değildir. İbra kararlan dönemsel olup, verildiği yıla ait sorumluları sorumluluktan kurtaran kararlardır. Bu sebeple dönemsellik esastır.Diğer bir özellik ibra kararının 2 yıllık ve 5 yıllık zamanaşımı sürelerine tabi olmasıdır. Ancak Yeni TTK.558.md. hükmüne göre ibraya olumlu oy veren veya ibraya karşı çıkmayan ortaklarında dava açma haklan genel kurul kararından itibaren (ibra tarihinden İtibaren) 6 ay geçmesiyle düşer. Yani 6 aylık dava açma süresine tabidir. Bu süre geçirildikten sonra 2 yıl veya 5 yıllık zamanaşımı süresi içinde de dava açılamayacaktır. Somut olayda davalıların sorumlu olduklan yıllar ve davaya konu edilen olaylar 2010-2011 tarihleri arasında kooperatif iş ve işlemleri dolayısı ile yönetim kurulunun, denetim kurulunun ve kooperatif çalışanlarının sebep olduğu zararlandıncı işlemlerle İlgilidir. Bu sorumluluk davasının açılabilmesi için ön şart sorumlular hakkında genel kurulca dava açılmasına karar verilmiş olma şartıdır.Sorumluluk davası açılması için yapılan İlk genel kurul 02/07/2011 tarihli genel kuruldur. Bu genel kurulda yönetim kurulu ve denetim kurulu ile diğer sorumlular hakkında dava açılmasına karar verilmiş olup, davanın da denetçiler tarafından açılmış olması gerekmektedir. Ne var ki genel kurulda sorumluluk davası açılması kararı verilmemiş ve bu genel kurulda alınan ibra edilmeme kararları mahkeme tarafından iptal edilmiştir. Mahkemece iptal edilen bir genel kurul kararına dayanarak sorumluluk davası açılması ise mümkün bulunmamaktadır Aradan 2 yıldan uzun bir süre geçtikten sonra 07.07.2012 tarihli genel kurulda davalılar hakkında sorumluluk davası açılmasına karar verilmiştir. Huzurdaki dava bu genel kurul kararına dayandırılmak istenmektedir. Ne var ki herşeyden önce TTK.558.md. gereğince daha önce yapılmış İbralara 6 aylık süre içinde İtiraz etmeyen davacıların dava haklan düşmüş olacaktır. Diğer taraftan norma! olarak yapılan eski ibralara karşı 3 yıllık ve 5 yıllık zamanaşımı süresi geçmiş olduğundan davacı tarafın dava açma haklan mevcut olmayacaktır. (TTK.eskİ 309).Somut olayda kooperatifin 02.07.2011 tarihli genel kurulunda bir karar alınmadı, 01,01.2010 -16.10.2010 tarihleri arasında görev yapan yönetim kurulunun ibra edilmemesi yönünde karar alınmışsa da bu genel kurulun iptali için 49.Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas sayılı dava açılmış ve alınan bu karar İptal edilmiştir. Yani söz konusu dönem yönetim kurulu üyeleri hakkında İbra edilmeme ile ilgili bir karar mevcut bulunmamaktadır.Daha soma 07.07.2012 tarihinde yapılan genel kurulda eski yöneticiler hakkında dava açılması yolunda karar verilmişse de TTK.558, md. karşısında 6 aylık süreler geçmiş olup davacıların dava açma hakkı düşmüş bulunmaktadır.Davacıların davalılar hakkında sorumluluk davası açma konusunda gerek genel kurullarda yapılan ibralar sebebi ile gerekse [dava açma sürelerinin geçmiş olması sebebi ile dava açma haklarının bulunmadığına dair görüş ve kanaatimizi takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere saygı île sunarız.” şeklinde görüş bildirdikleri görülmüştür. Taraf vekillerince rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesleri ibraz etmelerini müteakiben ”Taraflarca sunulan deliler ve davacı Koperatifin Ticari Defterlerinde inceleme yapılarak; Önceki Bilirkişi raporu ile farklı görüşlerin bulunması halinde bu hususun gerekçeleri belirtilerek ;Dava Dilekçesinde, Davacı Kooperatifin zararına sebebiyet verildiği iddia edilen konuları tek tek irdeleyip her konu için zararın oluşup oluşmadığı, usulsüz işlemler sonucu zarar varlığı tespit edildiği taktirde, Zararın oluştuğu tarihi ve miktarı tek tek belirlenerek bu zarardan hangi davalıların sorumlu olduklarının tespiti açısından celse arasında resen belirlenecek Akademisyen Bilirkişi … ve Mali Müşavir Bilirkişi … vasıtasıyla’inceleme yapılmasına karar verilmiş’ mahkememizin ara kararı uyarınca atanan Bilirkişi heyeti vasıtası yapılan inceleme neticesinde ibraz edilen 17/05/2019 tarihli rapor ile özetle ” … Mahkemece İbra etmeme kararının İptal edilmesiyle birlikte, verilen bu mahkeme kararının genel kurul karan ile hükümsüz addedilemeyeceği dolayısıyla davalılardan tazminat talebinde bulunulmayacağı,Sorumluluk davasına ilişkin zamanaşımı sürelerinin de aşılmış olduğu, Yapılan işlemler sonucunda bir zararın oluşması halinde, bu zarar nedeniyle yönetici ve denetçilerin sorumluluğuna gidilebilmesi için İşlemi yapan yönetici ve denetçilerin kusurlu olduklarının da ayrıca kanıtlanması gerektiği, bir başka deyişle, basiretli davranmakla yükümlü olan bir yöneticinin yapmaması gereken işlemlerin davalılar tarafından yapılmış olduğunun ve bunun sonucunda da bir zararın meydana geldiğinin kanıtlanmış olması gerektiği, aksi takdirde enflasyon ve kur farkı da dahil olmak üzere şirketin uğramış olduğu her türlü işletme zararının yöneticilerden tahsili imkanı doğmuş olur ki, böyle bir sonucun, yöneticilerin sorumluluğuna ilişkin hükümlerin düzenlenme amacıyla bağdaşmadığı gibi ticari işletmenin kar edebileceği gibi yapmış olduğu faaliyetin taşıdığı ticari riskler nedeniyle zarar etme ihtimalinin de bulunması, özelliğiyle de bağdaşmayacağı, Sayın mahkemede, ibra ve zamanaşımı konusundaki görüşümüzün aksi yönünde kanaat oluşması halinde, bu bilgiler ışığında davacının talep ebileceği maddi tazminat hesabının şu şekilde oluşacağı; Davacı Kooperatifin teminat almaksızın kat karşılığı inşaat sözleşmesinden dolayı taahhüt edilen 3.000.000.00 $ alacaklarını borçlu firmanın mal varlığının bulunmaması nedeni ile dava tarihi itibari ile 3.000,000.00 $ asıl, 28,191,71 $ tutarında faizden mahrum kalmıştır.Ayrıca kooperatif yöneticilerinin yanlış uygulama ve yasal sorumluluklarını yerine getirmemelerinden dolayı yukarıdaki tabloda görüldüğü üzere 3.075.422.28 TL asıl vergi borçlarının bir kısmı ödenmediği gibi bu ödenmeyen borçlardan dolayı da kooperatif ödemek durumunda kalacağı vergi cezaları olan 4.311,614.46 TL zararlardan dolayı davalıların 6102 sayılı TTK. 553 md. hükmü uyarınca sorumlukları bulunmaktadır.” şeklinde görüş bildirdikleri görülmüş, dosyanın mevcut hali ile karar vermeye elverişli olduğu gözönünde bulundurularak karar verilirken dikkate alınmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi:
Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; Davacı taraf bir kısım davalılarının Kooperatifin Eski Yönetim Kurulu üyeleri ve Denetim Kurulu üyeleri olduğunu, Davalı …’ nun Kooperatif eski danışması, davalı …’ un Kooperatif eski Genel Müdürü, Davalı …’ nin eski Genel Müdür yardımcısı olduğunu, görev aldıkları dönemde Kooperatifi zarara uğrattıklarından dolayı sorumluluklarının bulunduğu iddiası ile tazminat davası açmış olduğu görülmüştür.
Davacı taraf davalılardan … hakkında da dava açmış ise de; Davacı tarafın davasının açıldığı tarih itibariyle davalının vefat etmiş olduğu anlaşaılmakla ,taraf ehliyetinin 6100 Sayılı Kanunun 114.md/1-d maddesi kapsamında dava şartı olduğundan davacı tarafın bu davalı hakkında açmış olduğu davasının 6100 Sayılı Kanunun 115.md/2 uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafın davası Kooperatifin Yönetici ve Deneticilerinin Kooperatife vermiş oldukları zararların tespit ve tazminine ilişkindir. Kooperatifler Kanunun 98.md uyarınca Kooperatif Kanununda ayrı bir hüküm bulunmadığı için Anonim Şirketlerin Yönetici ve denetçilerin Sorumluluğuna ilişkin Ticaret Kanunda yer alan hükümler Kooperatifler hakkında da uygulanır. Toplanan deliller düzenlenen Bilirkişi raporlarının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; Davacı tarafın, davalıların Kooperatifin zararına sebep oldukları davaya konu edilen olaylar 2010-2011 tarihleri arasında kooperatif iş ve işlemleri dolayısı ile yönetim kurulunun, denetim kurulunun ve kooperatif çalışanlarının sebep olduğu zararlandırıcı işlemlerine ilişkindir. Sorumluluk davasının açılabilmesi için ön şart sorumlular hakkında genel kurulca dava açılmasına karar verilmiş olma şartıdır. Sorumluluk davası açılması için yapılan Kooperatifin İlk Genel Kurulu 02/07/2011 tarihli genel kuruldur. Bu genel kurulda yönetim kurulu ve denetim kurulu ile diğer sorumlular hakkında dava açılmasına karar verilmiş olup, davanın da denetçiler tarafından açılmış olması gerekmektedir. Kooperatifin Genel kurulunda sorumluluk davası açılması karan verilmemiştir. Kooperatif Genel Kurulunda ”İbra Edilmeme” kararı verilmiştir. İbra hukuki niteliği itibariyle menfi bir borç ikrarıdır. İbra edilen işlemler hakkında sonradan maddi bir hataya dayanılmadan ibradan dönülerek ibraya konu işlemler hakkında dava açılması mümkün değildir. Ancak, ibranın borçtan kurtarıcı sonucu doğurabilmesi ibraya konu işlemlerin açıkça ortaya konulması, bilinmesi ve tartışılmasına bağlıdır. Somut olayda dava konusu zarar taleplerinin oluştuğu döneme ilişkin … 49.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas-… Karar sayılı kararı ile Genel Kurulda Yönetim Kurulu ve denetim kurulu üyelerinin ibra edilmemesine ilişkin kararların iptaline karar verildiği, Mahkemece verilen kararın Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2014/4996 Esas-2014/6777 Karar sayılı ilamı ile kesinleştiği anlaşılmakla bu hali ile davacı tarafın zararların mevcutluğunu gerekçe göstererek Mahkeme kararı ile kesinleşen ibra kararından önceki döneme ait zarar talebinde bulunamayacağı anlaşılmakla birlikte davalılardan Kooperatifte danışman olduğu belirtilen davalı tarafın, ileri sürülen hangi zararlara hangi danışmanlık faaliyeti ile zarar verdiklerini gösterir delil elde edilemediğinden bu hali ile zararın oluşumunda sorumluluğundan bahsedilemeyeceğinden davacı tarafın tüm davalılar hakkında ki davasının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davacı tarafın davasının REDDİNE;
2-)Davacı tarafından yatırılan 521,50.TL. Peşin harçtan 44,40.TL.karar ve ilam harcının mahsubu ile 477,00.TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacılara tarafa iadesine,
3-)Davalılar vekilleri lehine 4.212,76.TL. vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-)Davalılar tarafından yapılan 31,75.TL.harç bedelinin davacılardan alınarak davalı tarafa verilmesine;
5-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-)Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa iadesine,
6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı.04/07/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …