Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/846 E. 2022/724 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/846 Esas
KARAR NO : 2022/724

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 19/09/2014
KARAR TARİHİ : 23/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkil davacı, davalı … Ltd. Şti. İle … İnşaatı ile ilgili olarak kalfalık sözleşmesi imzaladığını, söz konusu imzalanan sözleşme ile … işini yüklenmiş bulunduğunu, müvekkil davacı işe, 12 işçi ile başladığını, ve ileriki günlerde ortalama 15 işçi ile işe devam ettiğini, söz konusu durum günlük raporlardan da anlaşıldığını, davalı tarafın işi durdurduğu 20.06.2011 tarihine kadar yaklaşık 3130 m2 olan sözleşmedeki hesap alanının hepsindeki işler bittiğini, müvekkilin söz konusu işlerin yapılan kısmı olan 3130 m2’lik işten sözleşmeye göre 84.510,00 TL hak ediş ücreti bulunduğunu, davalı … Tic. Ltd. Şti, ile davacı arasında imzalanan sözleşmenin 11. maddesinde “her ay sonunda hak ediş dosyası hazırlanacak ve onaya sunulacaktır, onay tarihinden itibaren 30 gün içinde ödeme taşerona yapılacaktır” denilmesine rağmen müvekkile ödenmesi gereken hak ediş ücretinin ödenmediğini, … İdaresi tarafından Davalı … A.Ş.’ye 3 kere hak ediş ödemesi yapıldığını, hak ediş ödemesi yaklaşık %30’a ulaşmış olmasına rağmen hala müvekkil davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığını, ihtiyaç hasıl olan inşaat malzemelerinin planlanan gün ve saatlerde şantiye sahasına getirilememesi ve devamlı malzeme temininin ertelenmesini içeren … Sosyal Merkezi İnşaatının 05.06.2011 tarihinden itibaren işçilik bakımından aksama nedenine ait tutanak müvekkil davacı, Şantiye şefi ve Şantiye görevlisi tarafından imza altına alındığını, bu durumdan tamamiyle şirketin kendisi sorumlu olduğunu, İşveren …Tic. A.Ş.’ne … İnşaatı için ödeyeceği hak ediş ödemelerinin üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, davanın kabulü ile iş sahasında yapılan işlerin tespitine, fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak üzere; (84.510,00 TL ‘lik toplam hak ediş ücretinden), şimdilik 10.000,00 TL hak ediş ücretinin, ücretin hak edildiği tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsil olarak tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilin adresi “… olduğunu, İstanbul Mahkemeleri davaya bakmaya yetkile olmadığını, davalı müvekkilin adresi itibariyle yetkili yer mahkemesi Bakırköy Mahkemeleri olduğunu, davalı müvekkil yönünden yetki itirazında bulunduğunu, davacının da dilekçesinde kabul ettiği gibi davacı ile davalı müvekkil şirket arasında imzalanmış herhangi bir kalfalık sözleşmesi ve ticari ilişki olmadığını, dava dilekçesinde sözü edilen ve henüz görmediği sözleşmenin tarafı olmayan davalı müvekkilin bu davada taraf sıfatı olmadığını, davalı müvekkil yönünde husumet itirazında bulunduğunu, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davalı müvekkil şirket ile diğer davalı … Tic. Ltd. Şti. Arasında …, …(…) işi kapsamında 24.01.2011 tarihli anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalandığını, diğer davalı …Tic. Ltd. Şti. İş programına uymadığını, sözleşmelerde belirlenen nitelikte malzeme kullanmadığını, ve işçilik kalitesine uymadığını, yetki itirazının kabulü ile dosyanın davalı müvekkil yönünden Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın husumet yönünden reddine, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın esas yönünden reddine, davacı … ile diğer davalı … Tic. Ltd. Şti. Yetkilileri hakkında özel evrakta sahtecilikten (TCK md. 207) suç duyurusunda bulunulmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Bilirkişi raporları, banka kayıtları, dekontlar, PTT Genel Müdürlüğü yazı cevabı, … yazı cevabı, … 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosya aslı, İstanbul Valiliği yazı cevabı dosya arasında delil olarak mevcuttur.
Mahkememizce 06/12/2013 tarihinde keşif kararı verilmiş, davaya konu … Sosyal Toplum Merkezi gezilmiş, bina inşaatının tamamen bittiği ve içinde değişik yaşlarda korumaya alınan çocukların, bakım görevlilerinin ve yöneticilerinin bulunduğu gözlenmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 01/04/2014 tarihli raporda; Dava dosyasında mevcut kanıtlara göre davacı alt yüklenici/taşeronun davalı adına ne miktar iş yaptığı konusunda kesin bir belirleme yapılamadığı, sayın mahkeme uygun görmesi halinde bu dava dosyasından ayrılan ve mahkemenizin 2013/56 E. sayılı dosya içinde yer alan kanıtlardan yararlanarak bir değerlendirme yapılabileceği, 14,06.2011 tarihli tutanak ve bu yöndeki tanık anlatımları Sayın Mahkemece davacı tarafından gerçekleştirilen iş miktarı olarak kabul edildiğinde, davacının KDV hariç 84.240,00 TL. iş bedeli isteyebileceği, bu süre içinde davalı tarafından davalıya yapılan bir ödeme bulunmadığı, sözleşmenin filen yürürlükte kaldığı süre içinde davacı ve işte çalıştırdığı diğer işçilerine dava dışı asıl işveren … A.Ş. tarafından, banka hesaplarına yapılan ödemelerin tutarı davalı tarafından kanıtlanması halinde bu miktarların asıl alacaktan sözleşmenin 10. maddesi uyarınca indirilebileceği, belirtilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 24/01/2017 havale tarihli ek raporda; … Valiliği,… Koordinasyon Birimi tarafından gönderilen yazıda; dava konusu evrakların 15 klasör halinde olduğu ve bu belgelerin bazılarının taraflar arasındaki ihtilafın çözümünde bağlantılı olabileceği, konu ihale dosyası ve hak edişlerin dört nüsha olarak düzenlendiği, hak edişlerin bir nüshasının yükleniciye verildiği, bu nedenle …A.Ş. temin edilebileceği hususunun belirtildiği, dolayısı ile, gereken hesaplama için, dava konusu faturaların ve hak edişlerin tümünün dosya içerisine ibraz edilmesi gerektiği, istenen hesaplamanın bu belgelerin sunulması halinde yapılabileceği, belirtilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 14/02/2018 tarihli 2. ek raporda; Ek Raporumuzda da açıklamış olduğumuz üzere,…Koordinasyon Birimi tarafından gönderilen yazıda ; Hak Edişlerin bir nüshasının Yükleniciye verildiği, bu nedenle …A.Ş. den temin edilebileceği bildirilmektedir. Davalı …A.Ş, vekili ise 09.02.2017 tarihli yazılı beyanlarında ; Bilirkişi raporunda bahsedilen Sözleşme ve Belgelerin Kamu İhalesine ait olup, tamamının İhale Makamı Olan Kurumda olduğunu, Müvekkili Şirkette raporda bahsi geçen Belgelerin bulunmadığını, Müvekkili Şirket’teki Belgeleri davanın başında dosyaya sunmuş olduğunu bildirmekte, Yüklenici Şirket olan Davalı…Ticaret A.Ş.’nde yaptığı işlerle ilgili Hakedişlerin bulunmaması mümkün değildir. Ancak Hakedişlerde ; Taşeronlara yaptırılmış bulunan işlerle ilgili, hangi taşerona hangi işlerin yaptırılmış olduğuna dair bir açıklama olmayacağından ; … Birimi’nin bulunduğu … adresinde incelemeye hazır edildiği bildirilen Hakedişlerden Davacı …’ün yaptığı iş miktarının tespiti mümkün olmadığı, yönünde tespit yapmışlardır.
İkinci Bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 24/12/2018 tarihli raporda; Davacının davalılardan … Şti ile yaptığı alt yüklenici sözleşmesi kapsamında davalı hesabına bazı inşaat işlerini yapıp tamamladığı anlaşılmaktadır. Bu işler sebebiyle davacı alacağının yaklaşık olarak toplam (46.200,00 TL * 3.850,00 TL -) — 50.050,00 TL olacağı hesaplanmıştır. Davacının fatura düzenlemesi durumunda ise 418 kdv bedeli tutarı yaklaşık 9.009,00 TL olacaktır. Davalı …Ticaret Ltd. Şti’nin bila tarihli dilekçe ile yapılan beyan ve dilekçe ekinde yer alan belgelerin mali yönden yapılacak incelemede doğrulanması durumunda davacının çalıştırdığı işçilere davacının alacağına karşılık ödenen asgari ücret maaş ödemeleri ile SSK prim ödemleri toplamı olan 10,996,00 TL’nin davacı alacağından mahsup edilmesi gerekecektir. Diğer davalı … Ticaret A.Ş. nin ise asıl iş sahibi olduğu ve davacı ile aralarında doğrudan bir eser sözleşmesi olmadığı anlaşılmaktadır. Davacının söz konusu işleri davalı … İnşaaat hesabına yaptığı, onunla arasındaki eser sözleşmesine göre ifada bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu sebeple sözleşmeye taraf olmayan davalı … İnşaata karşı doğrudan talep hakkının bulunmadığı kanaatindeyiz.
Üçüncü Bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 05/04/2022 tarihli raporda; Davalı … ile davalı … arasında imzalanan sözleşmenin “…” inşaatı işlerinin “anahtar teslim götürü bedel” şeklinde yapılmasını konu edindiği; davalı …’nın idare ile 09.11.2010 tarihinde akdettiği “…“Alt Yüklenici (Taşeronluk) Sözleşmesi” niteliğinde olduğu, Davalı … İnşaat ile davalı …, sözleşme serbestisi dahilinde borcun üçüncü bir kişi tarafından (davacı …) yerine getiremeyeceğini kararlaştırdıkları; dolayısıyla davacının, davalı …’tan herhangi bir hak ve talepte bulunamayacağı; asıl işsahibi (… İnşaat) ile alt taşeron (davacı …) arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı; bu nedenle, birbirlerine karşı bir hak ileri süremeyecekleri ve bir talepte bulunamayacakları; şayet Sayın Mahkemenizce aksi kanaatte olunması halinde davacının davalı …’tan hakediş talebinde bulunabileceği, Dosyaya mübrez dilekçelerde davacı … ile davalı …’ın 09.11.2010 tarihinde imzaladığı sözleşme “Kalfalık Sözleşmesi” olarak isimlendirilmişsede, gerek sözleşme hükümleri gerekse de dosya münderecatından taraflar arasındaki bu sözleşmenin eser sözleşmesi kapsamında “Alt Taşeronluk Sözleşmesi” niteliğini haiz olduğu, belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından 27/09/2022 tarihli ıslah dilekçesi davasını 58.252,00 TL üzerinden ıslah etmiştir.
Mahkememizin 05/07/2011 tarihinde açılan davada davacı … ile ilgili davanın tefrik edilerek mahkememizin 2012/68 esasına kaydedildiği ve yetkisizlik kararı ile dosyanın … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği, … 36. ATM nin … sayılı dosyasında davacı tarafından 27/02/2012 tarihinde açılan alacak dava dosyasının 05/09/2012 tarihinde bu dava dosyası ile birleştirildiği, ancak mahkemece birleşen dosyanın birleştirilen dosya ile davacıları ve dava konusu akitlerin farklı olması nedeniyle birleştirilen dosyadan tefrik edildiği ve mahkemenin 2013/56 esas numarasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
… 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasına sunulan 28.06.2011 tarihli bilirkişi raporuna göre: Binanın temel, bodrum katı, zemin kat ve 1. katlarının kolon, kiriş zemin tabliye betonları ile ara kat merdiven betonlarının dökülmüş oldukları; fakat ara bölme duvarlarının örülmedikleri, binanın 2. katı ve asansör kulesinin kalıplarının yapılmış olduğu demir ve elektrik tesisat borularının ise döşenmeyip betonun atılmamış ve çatısının da yapılmadığı, binanın bodrum katının kanalizasyon tesisatının döşenmiş olduğu ve fakat sokak ana kanalizasyonuna bağlanmadığı, elektrik tesisatının çekilmiş olduğu fakat içlerine bakır tellerin döşenmemiş olduğu, … tarafından dosyaya sunulan “…” sayı, “… E. Bilgi ve belge talebi” konu ve 07.04.2015 tarihli belgede Davacı … ile davalı … arasındaki 11.02.2011 tarihli sözleşmenin idare kayıtlarında bulunmadığı, davalı … ile …len 24.02.2011 tarihli sözleşmenin idare kayıtlarında bulunmadığının, idare ile … İnşaat arasında 09.11.2010 tarihinde “…” akdedildiğinin, bahse konu işe ilişkin geçici ve kesin kabul evraklarının, hakediş kapak sayfaları ve hakedişlere ait faturaların yazının (1) numaralı ekinde 52 sayfa olarak sunulduğunun, bahse konu işe ait arşive kaldırılan ve en az 15 kalın klasörden ibaret ihale dosyasının ve tüm hakedişlerin gönderilmesinin fiziken mümkün olmadığı dolayısıyla ancak yerinde incelenebileceğinin, bahse konu ihale dosyası ve hakedişlerin dört nüsha olarak düzenlendiği, hakedişlerinden bir nüshanın da yükleniciye verildiği, dolayısıyla bu evrakların davalı … İnşaat tarafından temininin mümkün olduğu ifade edilmiştir.
GEREKÇE: Dava, sözleşme kapsamında ödenmeyen alacağın tazmini davasıdır.
Davacı yan; taraflar arasında … inşaatı ile ilgili 11.03.2011 tarihinde kalfalık sözleşmesi imzaladığını; sözleşme konusunun, kalıp işçiliğini, beton dökümünü, demir işçiliğini ve tuğla duvar örme işini kapsadığını, işin bedelinin metrekare başına 27,00 TL olarak kararlaştırıldığını, davacının 12 işçi ile işe başladığını ve davalının işi durdurduğu 20.06.2011 tarihine kadar 3.130 m2’lik işin yapıldığını, sözleşmeye göre davacının hakediş karşılığı olarak 84.510,00 TL’ye hak kazandığını, sözleşmeye göre hakediş onayından 30 gün sonra ödeme yapılacağı ancak bu süre geçmesine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığı, iddiasında bulunmuştur.
Tefrik edilen 2012/68 Esas sayılı dava dosyası ile yetkisizlik kararı verilerek dosyamızda ayrılan davalı … A.Ş. tarafından yapılan savunmada, taraflar arasında “…” kapsamında “Yurt ve Sosyal Hizmet Binaları Yeniden Yapım İnşaatı Sözleşme Paketi İşi Anahtar Teslim Götürü Bedel” sözleşme imzalandığı, diğer davalı şirketin iş programına uymadığı, sözleşmeye uygun malzeme kullanılmadığı gerekçesiyle ihtaren uyarıldığı, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği, bu nedenle sözleşmenin 10.06.2011 tarihinde feshedildiği, avacı ile diğer davalı şirket arasında varlığı iddia edilen sözleşmenin muvazaalı ve gerçek dışı olduğu, davacının davalı …’ta 19.03.2011 ilâ 11.06.2011 tarihleri arasında sigortalı işçi olarak çalıştığı, davacının çalıştırdığı işçilerle ilgili SGK kayıtları, vergi kayıtları olup olmadığı, fatura kesip kesmediği gibi belgelerin sunulması gerektiği, davacının, diğer davalı şirketle birlikte müvekkilinden haksız para tahsil etmeye çalıştıklarını, ifade etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. tarafından yapılan savunmada; davacının sözleşme ile üstlendiği edim yükümlülüğünü yerine getirmediği, yaptığı işlerin ayıplı olduğu, ifanın süresinde yerine getirilmediği, işi yavaşlatma eylemine girdiği, müvekkili şirket tarafından ek eleman tedariki yapıldığı, bu nedenle davacının hakediş ödemesine hak kazanamadığı, ihtiyaç olunan inşaat malzemelerinin planlanan günde getirilmediği için tutanak tutulduğu iddiasının gerçeğe aykırı olduğu, ifade edilmiştir.
Mahkememizin 05/07/2011 tarihinde açılan davada davacı … ile ilgili davanın tefrik edilerek mahkememizin 2012/68 esasına kaydedildiği ve yetkisizlik kararı ile dosyanın … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği, … 36. ATM nin … esas sayılı dosyasında davacı tarafından 27/02/2012 tarihinde açılan alacak dava dosyasının 05/09/2012 tarihinde bu dava dosyası ile birleştirildiği, ancak mahkemece birleşen dosyanın birleştirilen dosya ile davacıları ve dava konusu akitlerin farklı olması nedeniyle birleştirilen dosyadan tefrik edildiği ve mahkemenin 2013/56 esas numarasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Davalı-Karşı Davacı sıfatı ile … A.Ş. ve Davacı-Karşı Davalı … Ltd. Şti. Arasında Mahkememizin 2014/962 Esas sayılı davasında yapılan yargılamada; davacı karşı davalının açmış olduğu davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 147.710,69 TL nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı/karşı davacıdan alınıp davacı/karşı davalıya verilmesine, davalı karşı davacının açmış olduğu davanın reddine, karar verilmiş, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2018/5505 Esas, 2019/1597 Karar sayılı ve 08/04/2019 tarihli ilamıyla Mahkememiz kararının ONANMASINA karar verilmiş, Yargıtay ilamı taraf vekillerine tebliğ olunmuş, davalı-karşı davacı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuş olup, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2019/2286 Esas, 2020/544 Karar sayılı ilamıyla karar düzeltme talebinin REDDİNE karar verildiğinden, Mahkememizin işbu kararının Yargıtay karar düzeltme ilam tarihi olan 17/02/2020 tarihinde kesinleştiğianlaşılmıştır.
Taraflar arasında …“…” ile davalılardan ana yüklenici … İnş. arasında “Yurt ve Sosyal Hizmet Binaları Yeniden Yapım İnşaatı Sözleşme Paketi” kapsamında inşa edilecek olan … işi için 09.11.2010 tarihinde sözleşme akdedildiği, davalı … ile bir diğer davalı … arasında ise 24.01.2011 tarihinde “…“anahtar teslimi götürü bedel” üzerinden taşeron sözleşmesi imzalandığı, davalı … İnşaat’ın da davacı (alt taşeron) ile kalıp, beton, demir ve tuğla duvar işçiliği için m2’si 27,00.-TL üzerinden 11.03.2011 tarihinde “Kalfalık Sözleşmesi” akdedilmiştir.
Sözleşmenin 6. maddesine göre taşeronun, inşaatı kalıp işçiliği, beton dökümü, demir işçiliği, tuğla duvar örümü işçiliği, düz ölçü olarak m2 başı 27,00.-TL’ye yapma borcunu üstlendiği, 10. Maddeye göre, taşeronun elemanlarının sigortalarının ana firmadan gösterileceği ve ücretlerin doğrudan işçilerin banka hesabına yatacağı, bu ödemelerin ise taşeronun hakedişlerinden düşüleceği, 11. maddeye göre, her ay sonunda hakediş dosyasının hazırlanacağı ve onaya sunulacağı, onay tarihinden itibaren 30 gün içerisinde ise taşerona ödeme yapılacağı, yapılacak hakedişten 9610 kesinti yapılacağı ancak iş bitiminden ve tesliminden sonra kesilen miktarların taşerona iade edileceği, belirlenmiştir.
… İnşaat ile davalı … İnşaat arasında imzalanan “Sözleşme” başlıklı belge “… (…)” kapsamında “… Yeniden Yapım” inşaatı işlerinin idarenin verdiği teknik şartnameye, proje ve zeyilmamelere uygun olarak, “anahtar teslim götürü bedel” olarak yapılmasını konu almaktadır. Akde göre davalı … İnşaat’ın (taşeron), sözleşmede yer alan imalatların gerçekleşmesi yükümlülüğünü üstlendiği; buna karşın davalı … İnşaat’ın (işveren) ise, 1.125.000,00-TL ödeme yükümlülüğünü üstlendiği görülmektedir. Davalı …’nın idare ile 09.11.2010 tarihinde akdettiği “…” de nazara alındığında taraflar arasındaki bu sözleşmenin “Alt Yüklenici (Taşeronluk) Sözleşmesi” olduğu anlaşılmaktadır.
TBK’nın 83 maddesine göre, “Borcun, bizzat borçlu tarafından ifa edilmesinde alacaklının menfaati bulunmadıkça borçlu, borcunu şahsen ifa etmekle yükümlü değildir.” Ancak bazı borçların bizzat borçlu tarafından ifasında alacaklının yararı bulunabilir. Bu gibi hallerde borcun üçüncü kişi tarafından ifası, sözleşmeye aykırılık sayılır ve alacaklı bu ifayı reddedebilir. Bu nedenle TBK’nın 471/f.3 maddesi ile TBK m. 83’te yer alan genel kurala bir istisna getirilmiştir. Nitekim bahse konu sözleşmenin “Taahhüt Devri” başlıklı 25. maddesine göre: “Taşeron, işveren’in yazılı müsaadesi olmadan taahhüdünü kısmen veya tamamen başkasına devredemez. Bu işle ilgili alacaklarını temlik edemez. İşi vekaletle idare edemez veya ortak alamaz. Bu hususlara aykırı hareket halinde, İŞVEREN ayrıca bir ihtar ve ihbarda bulunmaya gerek kalmadan derhal işbu sözleşmeyi feshe yetkilidir.” ilgili hükümden davalı … İnşaat’a işi bizzat yürütme yükümlülüğünün yüklendiği anlaşılmaktadır. Ancak dosyaya mübrez 11.03.2011 tarihli belgeye göre inşaat kalıp işçiliği, beton dökümü, demir işçiliği, tuğla duvar örümü işlerinin yapılması için davalı … İnşaat ile davacı … arasında sözleşme imzalanmıştır.
Davalı … ile davacı … arasında imzalanan “Sözleşme” başlıklı belge “…” inşaatı işlerinin “Kalfalık Sözleşmesi” kapsamında yapılmasını konu almaktadır. Akde göre davacı …’ün, inşaat kalıp işçiliği, beton dökümü, demir işçiliği, tuğla duvar örmenin yapılması işlerini üstlendiği; buna karşın davalı … İnşaat’ı ise, m? başına 27,00.-TL ödeme yükümlülüğünü üstlendiği görülmektedir. Davacı … ile davalı … İnşaat’ın 09.11.2010 tarihinde alt taşeronluk sözleşmesi olarak nitelendirilmektedir.
Hükme esas alınan 05/04/2022 tarihli raporda, taraflar arasındaki Sözleşmenin 6. Maddesinde; “…Taşeronun inşaatın kalıp işçiliği, beton tuğla duvar örümü işçiliğini, düz ölçü olarak m2 başı 27,00.-TL’ye yapmayı, temelin tam kat, diğer katların düz tabliye alanının, çatı yapımının ise yarım kat ölçüleceği, 1 mt’yi aşan perdelerim kiriş altından tek yüz hesaplanacağı belirtilmiştir. Taraflar arasındaki Sözleşme ve işin son durumunu belirten tespit göz önüne alınarak davacının talep edebileceği iş bedeli aşağıda hesaplanmıştır. Statik projesi üzerinden yapılan inceleme ve hesaplamalar sonucunda sözleşme kapsamındaki imalatlarının ölçüleri ve bedeli aşağıda belirtilmiştir.
… D.İş dosyasındaki tespit raporunun geçerli görülmesi halinde davacının sözleşme kapsamında yaptığı işler için davalıdan 58.252,00 TL tutarında hakediş talep edebileceği, belirtilmiştir. Bu kapsamda her ne kadar Mahkememizce alınan birinci ve ikinci raporlarda davacı tarafından işin yapıldığı ancak hesaplama yapılamayacağı belirtilmiş ise üçüncü heyet tarafından sözleşmenin yorumlanarak ve tespit dosyası arasında irtibat kurularak hesaplama yapıldığı görülmekle davanın kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Açıklanan yasal gerektici nedenlere göre;
1-Davanın davalı … Tic. Ltd. Şti. yönünden KABULÜNE,
58.252,00 TL alacağın, 10.000,00 TL’sinin tespit tarihi olan 28.06.2011 tarihinden, 48.252,00 TL’sinin ıslah tarihi olan 27.09.2022 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki ticari avans faiziyle birlikte davalı …. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 3.979,19 TL nispi karar harcından peşin + ıslah harcı toplamı 1.148,50 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 2.830,69‬ TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.320,32 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 9.221,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan toplam 139,35 TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan, kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Peşin Harç : 148,50 TL
Başvuru Harcı : 18,40 TL
Vekalet Harcı : 2,90 TL
Bilirkişi Ücreti: 8.450,00 TL
Posta Giderleri: 602,00 TL
Toplam : 9.221,80 TL