Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/835 E. 2018/988 K. 25.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/835 Esas
KARAR NO : 2018/988

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/12/2006
KARAR TARİHİ : 25/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkilinin … Şubesi’nde … no.lu vadesiz mevduat hesabının bulunduğunu, bu bankanın 20.03.2002 sayılı kararları ile BDDK kararları uyarınca … Bank bünyesinde birleştirildiğini ve …’ın …Bankası ünvanını aldığını,…’ın birleştirilmesinden sonra … Şubesi’nin kapatılması ile bu şubede çalışan… isimli memurun …bank … Şubesinde çalışmaya devam ettiğini ve müvekkili tarafından mevduat durumu sorulduğunda da … isimli memurun mevduatların …bank’a devredildiğini ve burada mevduatlarının repo, fon vs. işlemler ile çoğalmaya devam edeceğini beyan ettiğini, ancak; … hakkında … Emniyeti tarafından başlatılan yolsuzluk soruşturması nedeniyle tutuklanması üzerine 30.10.2013 tarihinde hesabında bulunan mevduatının faizleri ile birlikte kendisine ödenmesini … A.Ş.den yazılı olarak talep ettiğin, verilen 05.11.2003 tarihli yazıda da hesapta bulunan paranın repo yapılarak değerlendirildiğini , muhtelif tarihlerde nakit çekildiği, bazı ödemelerin yapıldığı ve netice olarak hesapta para bulunmadığı bilgisinin verildiğini, davalı banka cevabına göre müvekkiline ait olup …bank … Şubesi’ndeki … no.lu hesabının bilgisi dışında ve talimatı olmaksızın sahte belge ve imzalar ile boşaltıldığının ortada olduğunu, çalışanlar ve mevduat hesapları üzerindeki denetimini gerçekleştirmeyen davalı bankanın sahte belge ve imzalar suretiyle hesabının boşaltılmasıda ve zarara uğramasında kusurlu olduğunu, müvekkilinin zararlarının her bir haksız edinme veya talebe karşı verilen 05.11.2003 tarihinden itibaren fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 15.000.- YTL. ve TCMB Avans faiz oranı üzerinden işlemiş 5.000.YTL faizi olmak üzere toplam 20.000,00 TL zararın davalıdan tahsili ile kendilerine ödenmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı bankaya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; …bank A.Ş.nin … ile birleştirilmesinin ve …bank’ın … bünyesine dahil edilmesinin söz konusu olmadığını, davanın usul yönünden İstanbul Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, esas yönünden ise, davacı …’ın bankalarının risk araştırma birimine gönderdiği 30.10.2003 tarihli talep yazısında, 21.03.2000 tarihinde 1.000,00 TL, 18.04.2000 tarihinde 1.000,00 TL., 11.09.2000 tarihinde 7.400,00 TL. ve 13.09.2000 tarihinde de 950,00 TL olmak üzere toplam 10.350,00 TL parasını … A.Ş.ndeki vadesiz mevduat hesabına yatırdığını, … isimli banka memurundan aldığı bilgiye göre parasının repo, fon ve devlet tahvili gibi işlemlerde değerlendirildiği bilgisinin kendisine verildiğini, …’un …bank’a geçtiğini ve hesaplarının …bank’a aktardığını kendisine söylediğini ancak adıgeçenin dolandırıcılıktan tutuklandığın öğrendiğini, parasını …bank’dan çekmediğini, Bir başka bankaya devri için de talimat vermediğini, …’un tutuklanmasını müteakip …bank’dan çağrıldığını ve para hareketleri bakiyesinin sıfır olduğunu gördüğünü …bank’a yatırdığı parasının yasal faizi ile birlikte iadesini talep ettiğinin beyan edildiğini, bankalarınca verilen 05.11.2003 tarihli yazıda da; hesaptaki paranın repo yapılarak değerlendirildiğini, muhtelif tarihlerde nakit çekildiğini, 30.12.1999 tarihinde kullandırılan araç kredisinin kapatıldığını, her ay düzenli bir şekilde … bankasına EFT gönderildiği ve ayrıca bilgisayar taksitlerinin yatırıldığını, bakiye 2.107.975.- TL: (2,11 YTL) tutarın da 28.12.2001 tarihinde … Bankasına devredildiği hususlarına yer verildiği ve bu merkezde de hesapların bankalarınca detaylı incelenmesinde; davacı …’a ait vadesiz mevduat hesabının 07.07.1999 tarihinde açılarak hareket görmeye başladığını, 11.12.2001 tarihine kadar bu hesaba 30.12.2009 tarihinde kullandırılan 2.800,00 TL. oto kredisi dahil toplam 24.203,00 TL. para yatırıldığını, gerçekleştirilen repo işlemleri, vadeli hesaplar ve fon alım satım işlemleri sonucunda elde edilen 4.090,45 TL.lık faiz geliri ile birlikte bu vadesiz hesabın alacak hareketleri toplamının 28.293.45 TL.sına ulaştığını, hesabın borç hareketleri yönünden 9.056,51 TL tutarın … Şubesi’ne oto kredisi taksit ödemeleri olarak EFT yapıldığını, 342.22 TL.sının …bank A.Ş. … Şubesi’ne bilgisayar taksit ödemesi olarak gönderildiğini, 4.501.- TL.lık tutarın … Bankası … Şubesi’ndeki … hesabına … plaka no.lu satın aldığı araç için gönderildiğini,3.923,77 TL. tutarın … Şubesinden kullanılan oto kredisinin faiz ve masrafları için kullanıldığını, 1.608,40 TL tutarın … Bankası … Şubesi’ndeki hesaba gönderildiğini, 151.431,00 TL. tutar ile doğalgaz faturasının ödendiğini, Kalan 8.708,00 TL. tutarın ise … tarafından nakden çekildiğini, bu 12 adet nakit çekim işleminden 11 adedinin nakit çekim fişlerinin tespit edildiğini, 20.09.1999 tarihli nakit çekim fişinin ise araştırmalara rağmen bulunamadığını, hesapta kalan 2,11 TL. tutarın ise …’ın tasfiyesi esnasında … Bankasına devredildiğini, …’ın hesaplarını takip etmediğini, …’un banka hesaplarında yaptığı yolsuzluk sonucunda hapse girmesi üzerine kendi hesaplarında da usulsüzlük olabileceği düşüncesi ile dava açtığı dava dilekçesinde de hangi işlemlere itiraz ettiği hususlarının belirtilmediğini, davacının hesabı ile ilgili olarak kendisine gönderilen 05.11.2003 tarihli cevabi banka yazısından çok sonra 06.12.2006 tarihinde dava açması ve dava dilekçesinde bir kısım işlemlerin kendisine ait olduğunu belirtmesi hususun davacının tüm işlemlerden haberdar olduğunu, işlemlerin bilgi ve talimatı doğrultusunda yapmış olduğunun göstergesi olduğunu belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce yapılan değerlendirme sonucu 19/02/2009 tarih ve 2006/666 Esas, 2009/79 Karar sayılı kararıyla; davanın … Ticaret Mahkemesinin yetki alanına girdiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmesi üzerine dosya tevzi bürosu tarafından mahkememize tevzi edilmesi üzerine mahkememiz esasına kayıt edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
İstanbul 38 Asliye Ticaret Mahkemesi’nce yapılan değerlendirme sonucu 03/05/2013 tarih ve 2013/107-65 Esas-Karar sayılı kararıyla; dosyanın İstanbul 41. ATM ‘nin 2011/31 Esas sayılı dosyası ile HMK 166/1 maddesi gereğince birleştirilmesine karar verilmesi üzerine dosya Mahkememize gönderilerek dosyamız arasına konulmuştur.
Birleşen İstanbul 38 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/107 Esas sayılı dava dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkilinin davalı bankanın Anafartalar Şubesi nezdinde bulunan … sayılı vadesiz mevduat hesabına ilişkin olarak açtığı davanın İstanbul 41. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/31 E. sayılı dosyasından görüldüğünü ve davanın halen derdest olduğunu, iş bu davanın konusu ve taraflarının aynı olduğunu, bu davadaki tek farklılığın ise müvekkilinin … Şubesi nezdinde bulunan … sayılı vadesiz mevduat hesabı dışında kalan tüm hesapları ve mevduatları ile menkul kıymat, fon ve diğer haklarından doğan alacaklarının ve zararlarının tespiti amacı ile şimdilik 1.000.- TL. davalı bankadan 05.11.2003 bankanın zarar istemine verdiği yazılı cevap tarihinden itibaren TCMB Avans faiz oranları üzerinden faiz yürütülerek tahsiline karar verilmesine ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı bankaya yükletilmesine ilişkin olduğu, iş bu belirsiz alacak davasının İstanbul 41. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/31 E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN:Dava ve birleşen dava bankacılık işleminden kaynaklı alacak davasıdır.
Mahkememizin 22/05/2015 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere grafolog bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 22/07/2015 havale tarihli raporda özetle;Yazı ve imza incelemelerinde geçerli tüm grafolojik tam yöntemleri dikkate alınarak; lup, stereomikroskop, S523 documentdedector ve bilgisayar/scan kullanılarak yapılan incelemelerde; İnceleme konusu; … Şubesi’nin … adına düzenlenmiş, 05.01.2000 tarihli, 1503 sıra numaralı dekontundaki …’a atfen atılmış imzanın …’ın eli ürünü olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
Mahkememizin 22/12/2015 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere 2 bankacı bilirkişi bir banka hukukçusu bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 17/10/2016 teslim tarihli raporda özetle; 1-) Davacı …’a ait olup … Bankası A.Ş. … Şubesinde bulunan … no.lu vadesiz mevduat hesabının 01.01.2001-31.12.2001 dönemi ekstresinin 20.11.2014 havale tarihli yazı ekinde dava dosyasına gönderildiği ve …’da mevcut vadesiz mevduat hesabından 30.05.2001 tarihli 200.000.000.- (200.-TL.) ve 03.08.2001 tarihli 1.400.000.000.- TL. tutarlı EFT gönderimlerinin … Bankasına ait ekstrede yer aldığı görülmektedir. … EFT işlemlerine ilişkin olarak ise; davalı banka kayıtlarında bu EFT işlemlerinin …bank’a yapıldığı tespit edilmiş ve Yüksek Mahkeme tarafından da bu EFT işlemleri için imza incelemesi yapılması talebi reddedilmiştir. Bu aşamada davacının yapılan EFT işlemlerindeki imzaların bilirkişi incelemesinin yapılmasını talep etmek yerine bu ödemelerin …bank’daki kendi hesabına gönderilmediği ve bu ödemelerin …bank’daki hesabında olmadığını beyan etmesi gerektiği görüşündeyiz. Oysa davacının bu EFT tutarlarının … Bankası ve … A.Ş.deki hesaplarına ulaşmadığına dair bir beyanının da bulunmadığı görülmektedir. 2-)Davacıya ait … Şubesi’ndeki Şubesi Nezdindeki … sayılı vadesiz mevduat hesabı ekstresinin incelenmesinde (İLİŞİK.1) İlişikteki mevduat ekstresinin 5. Sayfasında 20.09.1999 tarihinde ödenen-nakit çekilen ibaresi ile kayıtlı 4.000.000.000.- TL.(4000.-) tutardan sonra davacının 06.10.1999 tarihinde hesabından 450.000.000.- TL.(450.-) daha çektiği ve 14.10.1999 tarihinde de 915.000.000.- (915.-) ve 1.000.000.- (1.-) TL. paraları da nakit olarak hesaba yatırdığı görülmektedir. Para çekme dekontu bulunamaması nedeni ile ibraz edilemediği beyan edilen 20.09.1999 tarihli 4.000.000.000.- (4.000.-) TL.lık işlemden sonra davacının para çekme ve yatırma işlemleri sırasında hesap bakiyesini görerek 4.000.- TL: tutarın eksik olduğunu derhal beyan etmemesi ve itirazi kayıt koymaması halinin çekilen 4.000.- TL. tutarın da bilgisi dahilinde bulunduğu sonucunu doğurmaktadır. Bu durumda davacının önceki tarihlerde yapılan tüm işlemleri İBRA ETMİŞ (Zımni muvafakatte bulunmuş) olduğu görüşündeyiz. Takdiri Yüksek Mahkemenizindir.3-) Davacı hesabından yapılan Nakit çekim işlemlerine ilişkin 05.01.2000 tarihli 705.000.000.- TL. (705.- TL.) tutarlı dekont üzerindeki imzanın davalıya ait olup olmadığı yönünde yapılan 16.07.20015 tarihli grafolojik inceleme raporunda da dekont üzerindeki imzanın …’ın elinin ürünü olduğu kanaatine varılmıştır. Bu durumda davacının bu işlem yönünden zarar talebinin de yersiz olduğu anlaşılmaktadır.4-) … bankasına yapılan EFT işlemlerin davacının eli mahsulü işlemler olmadığının belirtilmesine rağmen davacı tarafından yapıldığının kabulü gerektiği şeklindeki bilirkişi görüşünün hatalı olduğu, 13.11.2000, 17.01.2001 ve 12.02.2001 tarihli EFT işlemlerinin talimatlarına ilişkin bir açıklama ve tespit yapılmadığı yönünde itirazın değerlendirilmesinde ise; günümüzde bankalarda işlem yapan tüm vatandaşların hemen hemen EFT işleminin ne olduğunu bildikleri varsayılmaktadır. EFT işlemi elektronik bir gönderimdir ve göndericinin eli mahsulü bir imza taşımaz. Bu imzayı taşıyan belge ise sadece EFT havalesi talimatını bankaya veren yazılı belgedir. Bu talimatlar bir kısmının bulunaması hali ise ancak yapılan EFT işleminde bir yolsuzluk varsa değer kazanır. Davalı banka kayıtlarında EFT yapıldığı görülen ancak; talimatlarına erişilemeyen 13.11.2000, 17.01.2001 ve 12.02.2001 tarihli EFT işlemlerinin … bankasına ulaştığı 04.02.2014 tarihli bilirkişi raporu ekindeki … banka ekstresinden arlaşılmaktadır. Tarafımızca ekstrede yeşil master kalemle işaretlenmiştir. Dolayısı ile talimat mektubu bulunamasa bile yapılan EFT’lerin …’ın … nezdindeki … no.lu vadesiz mevduat hesabına uluşturulduğu açıktır ve davacının zararından söz edilemeyecektir. 5-)151.431.000.- TL: ödemenin yapıldığı 11.12.2001 tarihinde … tesisat no.lu aboneliğin kimin adına kayıtlı olduğunun … A.Ş.den sorulmuş ve gelen 04.05.2015 231-15-10859 sayılı cevabi yazıdan (18.05.2015 havale tarihlidir.) … no.lu aboneliğin …’a ait olduğu 12.11.2001 tarihli … no.lu 151,43 TL.lık fatura örneğinin de yazı ilişiğinde gönderildiği anlaşılmaktadır. Davacı …’ın doğal gaz aboneliğine ilişkin belge ise dava dosyasına sunulmamıştır. Davacı doğalgaz ödemelerini eski abone … üzerinden yapıyor ise veya bir tanıdığının doğalgaz ödemesini yaptığını hatırlaması halinde davacı alacağı doğmayacak, Davacının ödeme yapıldığı tarihte ayrı bir doğalgaz aboneliği olduğunun belirlenmesi halinde ise 151,43 TL. fatura tutarının yersiz ödenmiş olması nedeni ile 05.11.2003 davalı bankanın zarar talebine verdiği cevap tarihi itibariyle 151,43 TL. davacı banka alacağına değişen oranlarda TCMB Avans faizi uygulanabilecektir.6-)Tarafların İcra inkar tazminatı taleplerinin değerlendirilmesi ve sair masraf talepleri ve bu hususlardaki değerlendirme de Yüksek Mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Mahkememizin 07/03/2017 tarihli ara kararı gereğince dosya ek rapor hazırlanmak üzere bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 27/04/2018 teslim tarihli raporda özetle; Yine Davacıya ait … Şubesi’ndeki Şubesi Nezdindeki … sayılı vadesiz mevduat hesabı ekstresinin 5. Sayfasında 20.09.1999 tarihinde ödenen-nakit çekilen ibaresi ile kayıtlı 4.000.000.000.- TL.(4000.-) tutardan sonra davacının 06.10.1999 tarihinde hesabından 450.000.000.- TL.(450.-) daha çektiği ve 14.10.1999 tarihinde de 915.000.000.- (915.-) ve 1.000.000.- (1.-) TL. paraları da nakit olarak hesaba yatırdığının görüldüğü ve Para çekme dekontu bulunamaması nedeni ile ibraz edilemediği beyan edilen 20.09.1999 tarihli 4.000.000.000.- (4.000.-) TL.lık işlemden sonra davacının para çekme ve yatırma işlemleri sırasında hesap bakiyesini görerek 4.000.- TL: tutarın eksik olduğunu derhal beyan etmemesi ve itirazi kayıt koymaması halinin çekilen 4.000.- TL. tutarın da bilgisi dahilinde bulunduğu sonucunu doğurduğu, bu durumda ise davacının önceki tarihlerde yapılan tüm işlemleri İBRA ETMİŞ (Zımni muvafakatte bulunmuş) olduğu yönündeki görüşümüz Yüksek Mahkemenizin takdirlerine bırakılmıştı. Davacı Vekilinin bu görüşün Kabul edilmediği yönündeki itirazının değerlendirilmesi Hukuki yönden Takdirlerinizdedir.
Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi raporu mahkememizce yeterli görülüp itibar edildiği ve … Şubesi’nin … adına düzenlenmiş, 05.01.2000 tarihli, … sıra numaralı dekontundaki …’a atfen atılmış imzanın davacı …’ın eli ürünü olduğu, davalı bankada yapılan işlemlerin davacının bilgisi ve onayı ile yapıldığı ve davacının davalı bankadan istenebilir bir alacağının olmadığı ve davacının davasını ispatlayamadığı anlaşılmakla; Asıl Davanın reddine, Birleşen İstanbul 38 ATM’nin 2013/107 Esas sayılı dosyasında davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Asıl Davanın REDDİNE,
2-Birleşen İstanbul 38 ATM’nin 2013/107 Esas sayılı dosyasında davanın REDDİNE,
3-Asıl davada Karar tarihine göre alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 270,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 234,10 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Asıl davada Davalı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 2.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Asıl davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Birleşen İstanbul 38 ATM’nin 2013/107 Esas sayılı dosyasında, karar tarihine göre alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 11,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Birleşen İstanbul 38 ATM’nin 2013/107 Esas sayılı dosyasında, Davalı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 1.000,00 TL ( AAÜT 13/2 Maddesi gereğince ) vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Birleşen İstanbul 38 ATM’nin 2013/107 Esas sayılı dosyasında, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Karar kesinleştiğinde Mahkeme kasasındaki belge aslının iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 25/09/2018

Katip …

Hakim …