Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/614 E. 2019/1044 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/614
KARAR NO : 2019/1044

DAVA : PRİM ALACAĞI (Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/10/2013
KARAR TARİHİ : 21/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan davaların yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA:
Davacı vekili dava dilekçesinde, Müvekkili şirketin dava dışı … Sanayi AŞ, arasında … İli, … İlçesi, 6 Pafta, 162 Ada, 7 Parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan akaryakıt satış istasyonunun müvekkili şirket bayisi olarak işletilmesi hususunda 30/07/2010 tarihinde protokol akdedildiğini, davalı şirketin bu bayilik ilişkisini devralması üzerine müvekkili ile davalı şirket arasında 10/08/2011 tarihinde 5 yıl süreli İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi akdedildiğini, ayrıca davalı şirket imzaladığı, devir taahhütnamesi ile dava dışı … ile müvekkili arasında akdedilmiş tüm sözleşmeleri ve doğmuş tüm borç, taahhüt ve ferilerini üstlendiğini taahhüt ettiğini, diğer davalı …’ın ise müvekkili ile davalı şirket arasında akdedilen veya akdedilecek her türlü sözleşme ve protokol kapsamında davalı şirketin doğmuş ve doğacak borçlarına 15.000 USD ye kadar müştereken ve müteselsilen kefil olduğunu beyan ve taahhüt ettiğini, taraflar arasındaki ptotokolün Peşin Satış Destek Pirimi başlıklı 6. Maddesi ile müvekkili şirketin davalı şirketin 5 yıl süreyle PO bayisi olarak ve PO amblemi altında ticari faaliyette bulunmayı taahhüt etmesi karşılığında 40.000 USD + KDV dahil toplam 47.000.USD tutarındaki satış destek pirimi ödemeyi taahhüt ettiğini, 5 yıllık peşin satış destek pirimi karşılığında davalı şirketin müvekkiline toplamda 83.142,80 TL tutarında fatura kestiğini, müvekkili şirketin bu fatura tutarının tamamını davalı şirkete ödediğini, ancak davalı şirketin 10/08/2016 tarihine kadar sürmesi kararlaştırılan sözleşmeyi, müvekkili şirketin aylık pirimleri kendisine eksik ödendiği bahanesi ile iş bu sözleşmeyi 07/10/2013 tarihinde tek taraflı olarak feshettiğini, bayilik sözleşmesinin süresinden önce sonlandırılmış olması nedeniyle müvekkili tarafından 5 yıllık sözleşme süresinin tamamı için ödenen 47.000 USD nin kalan sözleşme süresine karşılık gelen kısmını iade etmesi gerektiğini, iade etmesi gereken tutarın 26.831,11.USD’ yi faiziyle birlikte iade etmesi gerektiğini, davalı şirketin söz konusu sözleşmeyi haksız ve keyfi olarak feshettiğini, müvekkilinin protokol kapsamında tüm edimlerini yerine getirdiğini, bayilik sözleşmesi kapsamında kati delil olarak kabul edilen defter ve belgeleri davalının müvekkili şirketten herhangi bir ciro, pirim alacağı kalmadığını, bunların davalıya eksiksiz olarak ödendiğini doğruladığını, davalının söz konusu sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini bildirdiği 07/10/2013 tarihinden 2 hafta öncesine kadar aylık pirimlerin kendisine eksik ödendiği, bunların ne şekilde hesapladıklarının denetime elverişli şekilde bildirilmediği yönünde hiçbir talep ve itirazda bulunmadığını, davalının ilk defa aylık pirimlerin esas detay hesaplama talep ettiği 24/09/2013 tarihli bildirimine müteakiben müvekili şirket yetkilisi taraından davalıya gönderilen 25/09/2013 tarihli elektronik posta iletileri ile pirim hesaplama detaylarını excel tobloları olarak hemen bildirdiğini, davalının fesihten 2 hafta öncesine kadar aylık primlerin kendisine eksik ödendiği ve denetime elverişli şekilde bildirilmediği yönünde hiçbir iddia ve itirazı olmadığını, bu tarihe kadar müvekkili şirketin sözleşmeye göre hesaplayarak kendisine bildirdiği aylık primleri aynen kabul ederek bunlar karşılığında müvekkiline faturalar düzenlediğini, söz konusu sözleşmenin süresinden önce davalı tarafça fesih etmesinin sözleşme bağından bir an önce kurtulmak için bahane ettiğini, davalının fesihten hemen sonra rakip bir dağıtım şirketinin bayisi olarak faaliyette bulunmaya başladığını, taraflar arasındaki protokolün 13. Maddesinde fesih sonuçları kısmında bayilik sözleşmesinin tek taraflı olarak feshi halinde bayi adayının 85.000 USD cezai şartı ödemeyi beyan, kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkilinin uğrayacağı kar mahrumiyeti dahil sair zarar ve ziyanın tazmini talep hakkı her zaman mahfuz olduğunu, bu nedenle 85.000 USD tutarındaki müvekkili şirketin cezai şart alacağına 07/10/2013 tarihinden itibaren ödeme tarihine kadar hesaplanacak faizin de eklenmesi gerektiğini, davalının ayrıca müvekkili şirkete sözleşmenin uygulanmayan süresi için hesaplanacak yoksun kalınan karını da ödemesi gerektiğini, bu tutarın belirsiz olması nedeniyle bu tutarın mahkemece belirlenecek bilirkişi tarafından tespit edilmesini talep ettiklerini, müvekkili şirketin bayilik sözleşmesinin uygulandığı dönemde elde edilen bürüt karının kalan sözleşme süresine oranlaması sonucu hesapladıkları şimdilik 429.286,77.TL. kar mahrumiyeti olarak müvekkili şirkete ödenmesi gerektiğini beyan ederek 26.831,11 USD tutarındaki Peşin Satış Destek Primi alacağının ödeme tarihi olan 25/10/2011 tarihinden itibaren hesaplanacak faizi ile birlikte davalılardan (gerçek kişi) davalı yönünden taahhüt ettiği miktar ile sınırlı olarak müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesini, 85.000,00.USD. tutarındaki cazi şart alacağının fesih tarihi olan 07/10/2013 tarihinden itibaren hesaplanacak faizi ile birlikte davalılardan (gerçek kişi davalı yönünden taahhüt ettiği miktar ile sınırlı) olarak müştereken ve müteselsillen tahsili ile müvekkiline ödenmesini, sözleşmenin uygulanamayan süresi için müvekkili şirketin uğradığı ve mahkemece yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucu kesin tutarı şimdilik 429.286,77 TL nin dava tarihinden itibaren merkez bankasının değişen oranlarda avans faizi uyarınca hesaplanacak faizi ile birlikte davalılardan (gerçek kişi davalı yönündan taahhüt ettiği miktar ile sınırlı olarak ) müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı Vekili Davasında :
Dava Dilekçesini tekrar ederek davasının Kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili Davaya Cevabında :
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu sözleşmenin satış pirimlerinin eksik ödendiği gerekçesiyle 07/10/2013 tarihinde sonlandırıldığını bu nedenle davacı aleyhine … 2. Asliye Hukuk Mahkemesininde akdin sonlandırılması nedeniyle eksik ödenen pirimlerin tahsilini talep ettiklerini, yine söz konusu sözleşmesinin haklı olarak sonlandırıldığı iddiası ile … 3.Asliye Hukuk mahkemesi nezdinde mürazaanın giderilmesi ve teminat mektuplarının serbest bırakılması talebiyle 23/12/2013 tarihinde davacı aleyhine dava açtıklarını, iş bu davaların birleştiğini, iş bu davanın bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, esasa ilişkin cevaplarında ise müvekkilinin söz konusu sözleşmeyi davacının kusurundan kaynaklanan haklı sebeplerle sonlandırdığını, müvekkili şirket ile davacı arasındaki protokol gereğince satış prim ödemelerine ilişkin hesapta esas kabul edilecek olan davacının … Rafinerisinden satın aldığı akaryakıt fiyatını müvekkiline Noter kanalıyla keşide edekek davacıdan istediğini, davacının bu taleplerine karşılık olarak 25/09/2013 tarihli davacı şirket yetkilisinin e-posta ile gönderdiği cevabi yazısında bir takım formüller gönderdiğini ve bilahare bu formülleri 28/09/2013 tarihle e-posta ile tekrarladığını, ancak davacının cevabi yazısında kilit veri olan … satın alma fiyatı açık ve net bir şekilde belirtilmediği için müvekkilinin … 60. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ikinci bildirim ile tekrar aynı bilgileri davacıdan talep ettiğini, davacının üç gün içinde bu bilgilerin gönderilmemesi halinde red edildiği sonuca varılacağını da özellikle belirttiklerini, ancak bu sefer davacıdan herhangi bir cevap alamadıklarını, bunun üzerine müvekkili şirketin 07/10/2013 tarihli bildirim ile sözleşmeyi sonlandırdığını, müvekkilinin davacıdan açıklamasını istediği … Rafinerisi akaryakıt satış fiyatını davacının 25/09/2013 tarihli yazısı ekinde formülle belirtiğini ve edimini yerine getirdiğini beyan etmiş ise de davacının bu beyanı gerçeği yansıtmadığını, davacının bildirim yazısında sözleşmenin 7. Maddesi 4. Paragrafında müvekkiline ödeyeceği pirim hesabında esas almayı kabul ve taahhüt ettiği … Litre Satın Alma Net fiyatı yerine kendi bulduğu ve sözleşşmede yer almayan kar paylaşımlı rafineri fiyatını ve bunun karşılığı olarak yine kendisinin uyarladığı bir miktarı müvekkiline kabul ettirmek çabasını bir taamül haline getirdiğini,davacının dava dönemine ilişkin … Rafineri Satış Fiyatını gösterir faturaların ve bu faturaların kayıtlı bulunduğu ticari defterlerin sayfalarını sunması gerektiğini, müvekkilinin yaptığı işin karşılığı olarak aldığı ücretin protokole göre hesaplanmasında esas olan veriyi ve aldığı satış piriminin kendisine doğru ve eksiksiz ödenip ödenmediğini öğrenme hakkına davacının uymadığını, müvekkilinin maruz kaldığı kusurlu davranış karşısında daha önce aldığı pirimlere esas olan verilerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığını öğrenemediği gibi, sözleşmenin ifasının devam etmesi halinde ileriye dönük güven prensibini de kaybettiğini ve kendisinin edimlerini ifa etmesine ve edecek olmasına karşılık hakkı olan alacağının gerçek hesabını öğrenemediği ve öğrenemeyeceği vakıası üzerine sözleşmeyi haklı olarak sonlandırdığını, ayrıca davayı kabul anlamına gelmemekle beraber davacının talep ettiği peşinat iadesi ve ceza-i şart talebinin de hatalı hesaplandığını, davacının talep edebileceğin peşinat iadesi talebinin en fazla 3.947,70.TL. olabileceğini, cezai şarta ilişkin talebin ise protokolün fesih sonuçları başlıklı 13. Maddesinde cezai şart olarak ödeme tarihindeki merkez bankasının döviz satış kuru üzerinden 85.000.USD.’ nin karşılığı türk lirası ödemeyi taahhüt ettiğini bu durumda davacının USD ödemesi talep edemeyeceğini, ayrıca davacının temerrüt tarihi ve dolayısıyla faiz başlangıç tarihi iş bu dava tarihinden önceki bir tarih olamayacağını, davacının uğradığı zarar ceza tutarını aşıyorsa davacının müvekkilinin bir kusuru olduğunu ispat etmesi halinde ancak zararın ceza-i aşan miktarını isteyebileceğini,davacının ceza-i şart talebinin tamamının esastan reddi gerektiğini, bir an için bu talebin kısmen de olsa kabul edileceği düşünülse dahi, davacının maruz kaldığı zarar tutarından bu ceza-i şart miktarının öncelikle tenzili gerektiğini, müvekkili …’ın kefalet akdinin geçersiz olduğunu, 17/06/2000 tarihinde evlenmiş olan müvekkili …’ın bu kefaleti imzaladığı tarihte eşinin yazılı ve şifahi muvakkatinin bulunması gerektiğini, kanunda ön görülen diğer şartların da kefaletname metninde bulunmadığını, kefalet sınırı olarak 15.000 USD belirli bir miktar ise de yanlara ilişkin feri borçlar için verildiği iddia edilen kefalet somut ve belirli olmadığını, ayrıca alacaklının kefile müracaat edebilmesi için asıl borçlunun ifade gecikmesi ve kendisine yapılan ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçlüğü içinde olması gerektiğini, oysaki bu hallerden hiçbirinin iş bu dava için gerçekleşmediğini beyan ederek davanın her iki davalı yönünden rerdine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile dava dışı … A.Ş arasında 30/03/2010 tarihinde imzalanan bayilik sözleşmesini 27/07/2010 tarihinde devraldığını, böylece 27/07/2010 tarihi itibariyle ” Protokol ” başlıklı Benzin istasyonu bayilik sözleşmesinin tarafı haline geldiğini, protokol’ün 10. Maddesi gereğince davalı şirkete … Bankası’nın garantör olduğu 135.000 TL ile 35.000.TL. olmak üzere iki adet banka teminat mektubu verdiğini, sözleşmenin ” satış şartları ve aylık prim ” başlıklı 7/4 maddesinde davalı şirket’in davacıya ödeyeceği aylık primin hesap şeklinin tanımlandığını, aylık primlerin davalı şirketçe müvekkiline geçikmeli olarak ödendiği, ancak aylık primlerin hesap şekli ve parasal tutarları ile ilgili tereddüde düşmesi üzerine bu hususta davalı şirket’ten açıklama talep ettiğini, davalı şirketin müvekkil şirkete 25/09/2013 tarihinde verdiği cevap ile aylık primlerin nasıl hesaplandığını gösteren formülü bildirdiğini, ancak bu formülün sözleşmenin 7. Maddesinin 4. Paragrafında belirtilen ” … Terminali Depo Satış Fiyatları” ile ” … Satış Fiyatlarını” içermediğini, davalı şirket’in … satın aldığı akaryakıt fiyatlarını müvekkil şirketten gizlediği, Tüpraş dışında da yurt dışından akaryakıt ithalatı yaptığı ve ithal akaryakıt fiyatlarının … satış fiyatlarından daha düşük olduğu, davacının kendisine ödenen aylık satış primlerinin hangi verilere göre hesaplandığını öğrenmesinin önem kazandığını ve elzem hale geldiğini, ancak üst üste iki kez sorulmasına rağmen sonuç alınamadığın açıklayarak … Bankası … Şube Müdürlüğü’nün garantörü bulunduğu 27/08/2013 tarih ve … sayılı , 135.000,00 TL ‘ lik teminat mektubu ile 25/08/2011 tarih ve … sayılı , 35.000,00 TL ‘ lik iki adet mektubunun nakde çevrilerek irad kaydedilmesinin ihtiyati tedbir yoluyla engellenmesini, fazlaya dair talep hakkı ile faiz ve B.K madde 122 hükmü gereği aşkın zarar talep hakları da saklı kalmak üzere 1.000,00.TL.’ nin davalıdan vekalet ücreti ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Vekili Davaya Cevabında :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile dava dışı … A.Ş arasında davaya konu istasyonun müvekkil şirket bayisi olarak işletilmesi amacıyla 30/07/2010 tarihli protokol akdedildiğini, davacı şirketin bayilik ilişkisini devraldığını, bunun sonucunda müvekkil şirket ile davacı arasında 10/08/2011 tarihinde 5 yıl süreli İstasyonlu Bayilik sözleşmesi akdedildiğini, davacının imzalamış olduğu Devir Taahhütnamesi ile … ile müvekkil şirket arasında akdedilmiş tüm sözleşmeleri ve doğmuş tüm borç , taahhüt ve fer’ilerini üstlendiğini taahhüt ettiğini, davacının dava dilekçesinde belirttiği üzere selefi … ile müvekkil şirket arasında akdedilen protokol’ün tarafı haline geldiğini, davacının bayilik sözleşmesini haksız ve hukuka aykırı biçimde feshettiğini, müvekkil şirketin bayilik sözleşmesi ve protokol’e tümüyle uyduğunu, davacıya sözleşmeye göre hak kazandığı primleri eksiksiz ve zamanında ödediğini, bu durum karşısında bayilik sözleşmesini haksız surette fesheden davacı ahde vefa ilkesine aykırı hareket ederek müvekkil şirket’ in zarara uğramasına sebep olduğunu ayrıntılı olarak açıklayarak davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan Deliller:
Taraflarca ibraz edilen deliller talep edilen deliller celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin /2015 Tarihli ara kararı ile ”Davacının davalıya ödediğini iddia ettiği peşin satış destek priminin bakiye sözleşme süresine tekabül eden 26.831,11 ABD doları alacaklı olup olmadığı ve yine cezai şart, kar mahrumiyetleri ile ilgili birleşen dosyadaki davacı bu dosyada davalı olan şirketin talebi doğrultusunda dava tarihi itibariyle satış primi alacağının olup olmadığı ve miktarı konularında rapor alınmak üzere dosyanın” bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş; Bilirkişi heyeti vasıtası ile düzenlenen 02/07/2017 Tarihli rapor ile özetle ”1.Asıl dava yönünden Davacının sözleşmenin feshinden sonra peşin satış destek bedeli olarak 39.997,09.TL. talep edebileceği, bu miktara ilâveten ayrıca 1311.97 TL. işlemiş faiz talebinde de bulunabileceği, kâr mahrumiyeti kaybının 139.189TL.olduğu; Davacının, ayrıca 85.000 USD cezai şart alacağının bulunduğu; Davalı …’m 15.000 USD’yi müteselsil kefil sıfatı ile ödemek durumunda olduğu;2. Birleşen dava yönünden Davacının fesih işleminin yerinde olmadığı, prim alacağı talebinin hesaplanabilmesi için ayrıntılı, açık, net ve kolay anlaşılabilir dayanak belgelerin tasnif edilerek sunulması gerektiği” yönünde görüş bildirdikleri görülmüştür. Taraf vekillerinin rapora beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi için dosyamız Bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, Bilirkişi heyeti vasıtası ile düzenlenen 08/10/2018 Tarihli ek rapor ile özetle ”l.Asıl dava yönünden Davacı tarafın itirazları incelenmiş olup, davacı itirazları yerinde görülmediğinden kök raporda görüşlerimiz aynen koruduğumuzu, cezai şart ile ilgili faiz konusunda mahkemenin aksi kanaatte olması halinde, davacının dava tarihine kadar 2.422,50 USD işlemiş faiz talep edebileceği;2. Birleşen dava yönünden Davacının fesih işleminin yerinde olmadığı, davacının prim alacağının tarafımızdan toplam 75.155,83 TL olarak hesaplandığı, davalının ise toplam 71.289,02 TL ödeme yaptığı, bu durumda davacının 3.866,81 TL alacaklı olduğu, ancak 1.000,-TL talep ettiği” yönünde görüş bildirildiği görülmüştür. Tarafların 1. Ek rapora karşı beyan ve itirazları üzerine 13/12/2018 Tarihli ara karar ile ”Taraf vekillerinin İtiraz ve beyanları doğrultusunda, Takdiri Mahkememize ait olmak üzere birleşen davanın davacısı tarafından ön bürodun ibraz edildiği belirtilen belge de incelenerek cezai şart miktarının ödenmesinin davalı şirketin mahvına sebep olup olmayacağı, davacı tarafın Peşin Satış Destek Primi Alacağını USD üzerinden talep ettiği gözönünde bulundurularak takdiri mahkememize ait olmak üzere USD üzerinden ayrı hesaplama yapılmasının itirazlarının tek tek değerlendirilip EK RAPOR düzenlenmek üzere dosyamızın önceki Bilirkişi heyetine tevdine;” karar verilmiş Bilirkişi heyeti vasıtası ile düzenlenen 15/03/2019 Tarihli ek rapor ile özetle ” Asıl dava yönünden a. Peşin Satış Destek Priminden kullanılmaya üzerinden yapılan hesaplamada davacının talep edeceğinin miktar KDV hariç 22,703,87.USD, fatura düzenlenmesi halinde ( 22.703,87+ 4,086,70 =) 26.790,57. USD ve 646,07 USD işlemiş faiz hesaplanmıştır. b. 85.000. USD tutarındaki cezai şart miktarının ödenmesinin, davalının iktisadi mahvına sebep olmayacağı hakkında görüş beyan etmek için 2013 yılı Kurumlar Vergisi Beyannamesine ihtiyaç olduğu, ancak dosyada sunulu beyanname bulunmadığından görüş beyan etmek mümkün olamamıştır.2. Birleşen dava yönünden Davacı tarafından dava dosyasına fotokopisi sunulan dekontun teminat mektubunun nakde çevrilmiş olması nedeniyle, davacı tarafından davalıya yapılan ödemenin 135 000.-TL.lik bir ödeme yapılmış olduğu” şeklinde görüş bildirdikleri görülmüştür. Tarafların rapora beyan ve itirazları üzerine 27/06/2019 Tarihli ara karar ile ” Tarafların rapora itiraz ve beyan dilekçesindeki İtiraz ve beyanların tek tek değerlendirilmesini yapmak ve Davalı Tarafça ibraz edilen Kurumlar Vergisi beyannameleri dikkate alınarak talep edilen cezai şartın davalı tarafın mahvına sebep olup olmayacağını belirlemek üzere dosyamızın önceki Bilirkişi heyetine tevdine;” karar verilmiş; Bilirkişi heyeti vasıtası ile düzenlenen 25/10/2019 Tarihli 3. Ek rapor ile özetle ”1. Peşin Satış Destek Priminden kullanılmayan/işlememiş süre için Amerikan Doları üzerinden yapılan hesaplamada davacının lalep edeceği miktar; KDV hariç 22.725,76 USD, fatura düzenlenmesi halinde KDV dâhil (22.725,76 + 4.090,63 =) 26.816,39 USD ve 647,68 USD işlemiş faiz hesaplanmıştır.2. 85.000.-USD tutarındaki cezai şart miktarının dava tarihinde döviz satış kuru ödenmesi halinde davalının iktisadi mahvına sebep olmayacağı, ayrıca raporun yazıldığı tarihteki döviz satış kuru üzerinden yapılan hesaplama sonucunda ödenen miktar 2018 yılı özvarlığı ile kıyas edildiğinde davalı şirketin mahvına sebep olmayacağı tespit edilmiştir.” şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi:
Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; Asıl Davanın Davacısı Asıl davada özetle, Müvekkili şirket ile dava dışı … Sanayi A.Ş. arasında … İli, … İlçesi, 6 Pafta, 162 Ada, 7 Parsel’de kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan akaryakıt satış istasyonunun müvekkili şirket bayisi olarak işletilmesi hususunda 30.07.2010 tarihinde bir Protokol akdedildiğini, davalı şirket bu bayilik ilişkisini devraldığını, bunun sonucunda müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 10.08.2011 tarihinde 5 yıl süreli İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi akdedildiğini, aynca davalı şirket imzalamış olduğu Devir Taahhütnamesi ile dava dışı … İle müvekkili şirket arasında akdedilmiş tüm sözleşmeleri ve doğmuş tüm borç, taahhüt ve ferilerini üstlendiğini taahhüt ettiğini, davalı şirketin bu surette dava dışı … ile müvekkili şiıket arasında akdedilen Protokolün de tarafı haline geldiğini, diğer davalı …’ın … 2. Noterliği’nce … tarih ye … yevmiye numarası ile onaylı Taahhütname ile müvekkili şirket’e, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında akdedilen veya akdedilecek her türlü sözleşme ve protokol kapsamında davalı şirketin doğmuş ve doğacak borçlarına 15.000.USD’ ye kadar müştereken ve müteselsilen kefil olduğunu beyan ve taahhüt ettiğini, davalı tarafın bayilik sözleşmesini süresinden önce haksız olarak fesih ettiğini belirterek davalı tarafa peşinen ödenen satış destek priminden bakiye sözleşmesine tekabül eden bedelin, erken fesih nedeni ile cezai şartın ve kar kaybının davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraflar ise, özetle davalı şirketin sözleşme süresinin hitanımdan önce sözleşmeyi sonlandırması haklı sebebe dayandığını, davacının iade, ceza ve tazminat tahsil talepleri esastan kabul edilemeyeceği gibi, bu kalemlerin hesabı ve talep usulü de hatalı olup, Kefalet akdinin de geçersiz bulunduğunu belirterek asıl davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Birleşen Davanın Davacısı Birleşen davada özetle; davalı şirket ile dava dışı … A.Ş. arasında 30/03/2010 tarihinde imzalanan bayilik sözleşmesini 27/07/2010 tarihinde devraldığını, böylece 27/07/2010 tarihi itibariyle “Protokol ” başlıklı Benzin istasyonu bayilik sözleşmesinin tarafı haline geldiğini, sözleşmenin ” satış şartları ve aylık prim ” başlıklı 7/4 maddesinde davalı şirket’in davacıya ödeyeceği aylık primin hesap şeklinin tanımlandığını, aylık primlerin davalı şirketçe müvekkiline eksik ve gecikmeli olarak ödendiğini belirterek fazlaya dair talep hakkı saklı kalmak üzere 1.000,00.TL. ‘ nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf özetle; davalı şirketin bayilik sözleşmesi ve protokol’e tümüyle uyduğunu, davacıya sözleşmeye göre hak kazandığı primleri eksiksiz ve zamanında ödediğini, bu durum karşısında bayilik sözleşmesini haksız surette fesheden davacı ahde vefa ilkesine aykırı hareket ederek müvekkil şirket’ in zarara uğramasına sebep olduğunu belirterek davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamında toplanan deliller ve düzenlenen Bilirkişi raporları ile tespit edildiği üzere … A.Ş. ile dava dışı … Sanayi A.Ş. arasında … İli, … İlçesi, 6 Pafta, 162 Ada, 7 Parsel’de kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan akaryakıt satış istasyonunun … A.Ş. bayisi olarak işletilmesi hususunda 30.07.2010 tarihinde bir Protokol akdedildiği , …A.Ş.’nin bu bayilik ilişkisini devraldığı, taraf şirketler arasında 10.08.2011 tarihinde 5 yıl süreli İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi akdedildiği , aynca taraflar arasında Devir Taahhütnamesi ile dava dışı … ile … A.Ş. arasında akdedilmiş tüm sözleşmeleri ve doğmuş tüm borç, taahhüt ve ferilerinin üstlendiğinin taahhüt edildiği, …A.Ş. Tarafından sözleşme 07/10/2013 Tarihinde fesih edilmiştir. Sözleşmenin haksız olarak fesih edilip edilmediği, … A.Ş. nin peşinen ödenen satış destek priminden bakiye sözleşmesine tekabül eden bedel, erken fesih nedeni ile cezai şart ve kar kaybı talebinde bulunup bulunamayacağı, …A.Ş.’ nin prim alacağı talebinde bulunup bulunamayacağı hususunun ihtilaf konusu olduğu görülmüştür. Bilirkişi incelemeleri ile tespit edildiği üzere; …A.Ş.’ nin sözleşmeyi fesih iradesini ortaya koyan ihtarnamesi 07/10/2013 Tarihli ihtarnamedir. İhtarnameye göre …A.Ş. eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek değil, yazılı bilgi verilmediğini iddia ederek sözleşmeyi feshetmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından yapılan tespit ile sabit olduğu üzere … A.Ş. Yetkilisi … tarafından …’nin … adresine Şubat-Mart-Nisan-Mayıs-Temmuz ve Ağustos ayı prim tutarları tek tek ve ayrıntılı açıklama ile oluşturulan(satış miktarı, satış tutan, prime baz miktar, Depo fiyatı, Rafine fiyatı kota oram ve tutan v.b) hesap tablosunu göndermiştir. …A.Ş. ‘ ye gönderilen bu bilgiler çerçevesinde davacının düzenlediği aylık prim faturalarının teyidinin mümkün olduğuna; …A.Ş.’ nin … A.Ş.’ den 2012 yılına ait 19,630,03. TL. tutarındaki prim alacağı için fatura düzenlediği ve tahsil ettiği, işbu faturanın hesaplaması konusunda herhangi bir itirazı bulunmadığı ve bedelini tahsil ettiği dikkate alındığında, bilgilerin 2013 yılına ait prim bilgi ve detaylarını gecikmeli de olsa bildirmiş olduğu ve davacının da bu bilgileri esas alarak fatura düzenlediğinin açık olduğuna yönelik Bilirkişi heyetinin tespiti mahkememizce yerinde görüldüğünden …A.Ş.’ nin eksik bilgi bildirimini ileri sürerek sözleşmeyi feshi mahkememizce haksız fesih olarak görülmüştür. Davalı taraf ; kefaletin geçerli olmadığı iddiasında bulunmuş ise de, Kefaletin … A.Ş. lehine … 2. Noterliğinin … Tarihli taahhütname başlıklı evrakı ile düzenlendiği, düzenlenme tarihinde 818 Sayılı Borçlar kanunun yürürlükte bulunduğu , davalı …’ ın taahhüdünü üst sınırı belirterek yazılı olarak kaleme aldığı bu hali ile kefaletin 818 Sayılı Kanun kapsamında geçerli olduğu anlaşılmakla birlikte davalının …A.Ş.’ nin yetkilisi olduğu bu hali ile 6098 sayılı kanunun uygulanması halinde dahi eş muvafakatinin aranmayacağı anlaşılmakla davalı tarafın bu yönde ki savunması mahkememizce yerinde görülmemiştir.
Sözleşmenin …A.Ş. Tarafından haksız olarak fesih edildiği mahkememizce sübut bulduğundan … A.Ş.’ nin taleplerinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan 10.08.2011 tarihli Protokolün “Peşin Satış Destek Primli” başlıklı 6.maddesine göre; … A.Ş. …A.Ş.’ye 10.08.2011 ile 08.10.2016 tarihlerini kapsayan sözleşme dönemi için toplamda 40.000 USD +KDV peşin satış destek primi ödemeyi taahhüt etmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından tespit edildiği üzere … A.Ş. 25.10.2011 tarihinde (70.460 + 12.682,80 KDV=) 83.142,80 TL ödeme yapmıştır. Bilirkişi heyeti tarafından mahkememizin talebi doğrultusunda “Peşin satış destek bedeli” USD üzerinden hesaplanmış, Bilirkişi heyetinin hesaplamasına göre 5 yıllık sözleşme süresi 1.827 güne tekabül etmektedir. Sözleşmenin fesih edildiği 07/10/2013 Tarihine kadar yararlanılacak süre 790 gündür. Geçersiz kalan süre 1038 gün olacaktır. Bakiye süre için … A.Ş.’ nin talep edebileceği miktar KDV dahil 26.816,57.USD olduğu tespit edilmiş olmakla … A.Ş.’ nin peşinen ödenen satış destek priminden bakiye sözleşmesine tekabül eden bedel talebi 26.790,57.USD üzerinden kabul edilmiştir. Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan 10/08/2011 Tarihli Protokolün Cezai şart alacağı başlıklı 13.maddesine göre bayinin sözleşmeyi haksız feshi halinde … A.Ş.’ ye 85.000.-ABD doları ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir. Cezai şartın yasal dayanağını 6098 Sayılı Kanunun 179. ve devamı maddeleridir.6098 Sayılı Kanunun 182.md uyarınca Tarafların cezai şart miktarını serbestçe belirleyebilecekleri hususunun hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtildiği üzere Sözleşmeyi haksız olarak fesih eden …A.Ş. Tarafından cezai şart bedelinin ödenmesi gerekecektir. Cezai şart bedelinin tümüne hükmedilmesi halinde …A.Ş.’nin mahvına sebep olmayacağı hususu bilirkişi incelemesi ile sabit bulunmakla birlikte cezai şart miktarı yanında aynı zamanda kar kaybına ve destek primin iadesine hükmedildiği, bu hali ile şirketin bu bedelinin tümünü ödemesi halinde ileride şirketin mahvına sebep olabilecek sonuçlarla karşılanmasının kuvvetle muhtemel olduğu, kar kaybına hükmedilmekle alacaklının sözleşmeden beklediği yararı sağladığı, cezai şartın ödenmesinin sağlayacağı yarar arasındaki makul ve adil ölçü bulunmasının gerektiği Alacaklının cezai şart miktarının tümünü talep etmesinin 4721 Sayılı Kanunun 2.md.si kapsamında Dürüstlük ilkesine aykırı olacağı yönünde kanaat hasıl olmakla tarafların menfaati ve hakkaniyet göz önünde bulundurularak cezai şart miktarından %20 oranında indirim yapılması yoluna gidilmiştir. Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan sözleşmede sözleşmenin fesih edilmesi halinde hem kar payı hem cezai şartın istenebileceği belirtilmiş olmakla Bilirkişi heyeti vasıtası ile haksız feshin yapıldığı tarih ile sözleşmenin normal olarak normal sona erme tarihi dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucunda belirlenen kar kaybı miktarının hesaplama yöntemi mahkememizce olaya ve mevzuata uygun görüldüğünden davacı tarafın kar mahrumiyeti talebi 139.189.TL. Üzerinden kabul edilmiş aşağıda ki şekilde karar verilmiştir. Birleşen dava açısından Bilirkişi Ek raporu ile tespit edildiği Birleşen davanın davacısının toplam 75.155,83.TL.Prim alacağı hesaplandığı, …A.Ş.’nin toplam 71.289,02.TL.Prim alacağını tahsil ettiği, bakiye 3.866.TL.alacağının kaldığı anlaşılmakla birlikte davada ki talebinin 1.000.TL.olduğu göz önünde bulundurularak Birleşen davanın bu bedel üzerinden kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-)Asıl Davada; Davacı tarafın davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Asıl Davada; Davacı tarafın Peşin Satış Destek Priminden kullanılmayan süre için talep ettiği alacağın Kısmen Kabulü ile; 26.816,39.USD’ nin( Davalı … açısından 15.000.USD ile sınırlı olmak üzere) 07/10/2013 Tarihinden itibaren Fiili ödeme gününe kadar Devlet Bankalarının USD ile açılmış bulunan bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranından faiz yüklenerek davalılardan müştereken ve müteselsilen taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine;
-Asıl Davada; Davacı tarafın Cezai Şart Talebinin Kısmen Kabulü ile; 68.000.USD’ nin(( Davalı … açısından 15.000.USD ile sınırlı olmak üzere) 07/10/2013 Tarihinden itibaren Fiili ödeme gününe kadar Devlet Bankalarının USD ile açılmış bulunan bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranından faiz yüklenerek davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine;
-Asıl Davada; Davacı tarafın Kar Kaybı Talebinin Kısmen Kabulü ile; 139.189.TL.nin( Davalı … açısından 15.000.USD ile sınırlı olmak üzere) 24/01/2014( Dava Tarihinden) itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine;
2-)Birleşen davada; Davacı tarafın Prim Alacağı talebinin Kabulü ile; 1.000.TL.nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 24.546,73.-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 11.637,95.-TL harcın mahsubu ile Bakiye 12.908,78.TL. harcın davalı …TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’ den tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-) Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 27.510,59.-TL nisbi vekalet ücretinin 5.206,95 TL.’ sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, bakiyesinin davalı … TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’ den tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-) Davacı tarafından yatırılan 11.637,95.TL. peşin harcın 2.371,25.TL.sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, bakiyesinin davalı … TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’ den tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-) Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red olunan kısım üzerinden hesaplanan 25.726,26.TL. nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
7-) Davacı tarafından yapılan 25,20.TL. Başvuru harcı, 3,80.TL. Vekalet harcı, 7.500,00.TL .Bilirkişi ücreti ve 662,00.TL.posta giderinden ibaret toplam 8.191,00. yargılama giderinin kabul ve red oranları dikkate alınarak 4.272,28.TL.sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına;
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
8-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 68,31.TL nispi karar harcından peşin yatırılan 24,30.-TL harcın mahsubu ile Bakiye 44,01.- TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
9-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.000,00.TL. nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
10-) Davacı tarafından yatırılan 68,31.TL. peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
11-)Davacı tarafından yapılan 24,30.TL. Başvuru harcı, 3,75.TL. Vekalet harcı, 359,00 TL yargılama gideri toplam 387,05-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
12-)Asıl Dava ve Birleşen Dava açısından; Taraflar tarafından yatırılan, bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Asıl Dava açısından; 6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak; Birleşen dava açısından miktar itibari ile Kesin olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı.21/11/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …