Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/36 E. 2018/586 K. 30.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/36 Esas
KARAR NO : 2018/586

DAVA : Menfi Tespit (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2013
KARAR TARİHİ : 30/04/2018

İstanbul 10 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/450 esas 2013/596 karar 11/12/2013 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememiz esasına kaydedilmiş olmakla, mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 2008 yılında geçirdiği maddi ödeme güçlüğü sonrasında, davalıdan %143,60 dönem faizi ile 125.000.-TL ödünç para almak zorunda kaldığını, müvekkili tarafından davalıdan almış olduğu borcun teminatt olarak da müvekkiline ait … ili, … ilçesi, … Mahallesinde kaim meskenin tamamının ipotek edildiğini, davalının bir ikrazat firması olduğunu, müvekkilinin söz konusu sözleşme uyanca davalıya aylık 6.343,75.-TL olmak üzere 17 aylık toplam 107.831.-TL ödeme yaptığını, müvekkilinin ekonomik zorluklar nedeniyle ödemelerini aksatması sebebiyle davalı tarafından müvekkili aleyhine … 4, İcra Müdürlüğünün … E, sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, bu takip sonucunda müvekkiline ait ipotekli gayrimenkulün satışa çıkarıldığını, müvekkilinin bu takibin yapılmasından ve takip tarihinden sonra da davalıya toplam 269.348,75.-TL lik ödeme yaptığını, müvekkilinin davalıdan almış olduğu 125,000.-TL lik ödünç para için davalıya 377.174,75.-TL lik ödeme yaptığını ancak takip sonrasında yapılan ödemeler icra dosyasına yansıtılmadığından ve yüksek oranda faiz işletildiği için müvekkilinin davalıya borcunun, faiz ve masraflar dahil 800.000.-TL den fazla olduğunu, bu miktarın ise davalıdan alınan borç paraya göre çok yüksek olduğunu ve müvekkilinin ekonomik yönden mahvına neden olabilecek nitelikte olduğunu ileri sürerek müvekkilinin … 4. İcra Dairesinin … E. sayılı dosyası nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine, davalı – alacaklı aleyhine davalıya ödenen 269.348,75 TL üzerinden %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ikrazatçı olduğunu, yasal değişiklik nedeni ile yeni müşteri kabul etmediğini, davacı iddialarının aksine müvekkilinin işyerinin kapanmadığını, sadece yasa gereği yeni müşteri kabul etmediğini ve yeni ikrazat işleri yapmadığını, davacının kendilerinden 6 yıldır birçok krediler alarak ticaretlerinde kullandıklarını, taraflar arasındaki işin ikrazat işi olduğunu ve bunun bir ticari iş olduğunu, davacının bu nedenle faize ilişkin iddialarını kabul etmediklerini, davacının yapmış olduğu ödemelerin davacı borcundan düşülerek kalan bakiyenin kendisinden talep edildiğini, sözleşmeye göre %225 faiz talep etme hakları olmasına rağmen davacıdan %180 oranında faiz talep edildiğini, davacının 04/12/2008 tarihli ve 005S9 Sözleşme nolu sözleşme ile ve İpotek Belgesi ve Resmi Senet ile müvekkilinden ödünç para aldığını, ancak sözleşme ve akit tablosuna aykın hareket ederek sözleşme hükümlerini yerine getirmediğini, davacıya gönderilen ihtarname ile sözleşme hükümlerini yerine getirmesinin talep edildiğini, ancak davacı tarafından sözleşme hükümleri yerine getirilmediğinden … 29. İcra Müdürlüğünün … E. nolu takip dosyası ile icra takibine geçildiğini, davacının yaptığı ödemeler de göz önüne alarak borcundan düşüldüğünü ve bu ödemeler eklenerek hesaplama yapılması suretiyle bakiye borcun talep edildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 29. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası, ödeme belgeleri, davacı tarafından davalıya verilen ve tahsil edilen çek örnekleri, fatura örnekleri, bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapor, davalı şirkete ait sigorta kayıtları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 72. maddesine dayalı menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, … 29 İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasında takibe konu olan faiz alacağından dolayı davacının davalıya borçlu olup olmadığı hususlarındadır.
Taraflar arasında 04/12/2008 tarihli 000559 sıra numaralı 17 maddeden mütevellit bir Ödünç Sözleşmesi imzalanmış olup, sözleşme ekindeki geri ödeme tablosuna bakıldığında, davacının kullandığı kredi miktarının 125.000.-TL olduğu, aylık faizin %2,99, dönem faizinin ise %143,60 olduğu, alınan tutarın ilk ödeme 04/01/2009 tarihinde, son ödeme ise 04/12/2012 tarihleri arasında aylık 6.343,75.-TL lik 48 adet eşit taksit halinde ödeneceğinin kararlaştırılmış olduğu, bu sözleşmenin teminatı olmak üzere … ili, … ilçesi, … Mahallesinde kaim H21H24C1B-H21B24C2A Pafta, 2663 Ada, 4 Parsel, numaralarında kayıtlı 39/4600 arsa paylı, P Blok 1. Kat ve 2. Kat 3 nolu taşınmazın davacı tarafından 04/12/2008 tarih 34293 yevmiye nolu Resmi Senet ile davalıya ipotek verilmiş olduğu, davalı tarafından … 11. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edilerek 04/03/2010 tarihinde ödenmesi gereken 78,29.-TL, 04/04/2010 tarihinde ödenmesi gereken 6.343,75.-TL olmak üzere vadesinde ödenmeyen toplam 6.422,04.-TL nin ihtarnamenin tebliğinden itibaren 10 gün içinde gecikme faizi ile ödenmesi, aksi takdirde temerrüde düşülmüş sayılarak %225 temerrüt faizi ile alacağın tahsili için ipoteğin paraya çevrileceğinin ihtar edildiği, ihtarnamenin 30/04/2010 tarihinde davacıya tebliğ edilmiş olduğu, davacı tarafından 30/04/2010 tarihinde 106,18.-TL ve 6.237,52.-TL, 14/06/2010 tarihinde de 462,66.-TL ve 537,34.-TL ödemeler yapıldığı ve bu tarihten sonra takip tarihine kadar herhangi bir ödemenin yapılmamış olduğu, kalan taksitlerin ödenmemesi üzerine davalı tarafından 15/06/2010 tarihinde … 29. İcra Müdürlüğünün … K. sayılı dosyası ile 110.662,50.-TL asıl alacak ve 22.148,47.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 132.810,47,-TL üzerinden takibe geçilmiş olduğu, takibin itirazsız olarak kesinleştiği, ipoteğe konu taşınmazın kıymet takdirinin yapıldığı, 04/09/2013 tarihinde taşınmazın satılarak paraya çevrilmesinin talep edildiği, … 7. İcra Müdürlüğünün … Tal. sayılı dosyasına müzekkere yazılarak, taşınmazın paraya çevrilmesinin istendiği, 07/01/2014 tarihinde borçlunun değişik tarihlerde yapmış olduğu toplam 265,131,25.-TL lik ödemenin alacaklı vekilince dosyaya bildirildiği, tahsil harcı yatırılarak 08/01/2014 tarihi itibariyle İcra Müdürlüğünce yapılan dosya hesabında bu tarih itibariyle bakiye borcun 607.524,26,-TL olarak hesaplandığı, davacının … 13. İcra Hukuk Mahkemesinin … E, sayılı dosyasına yapmış olduğu şikayet üzerine Mahkemece 15/01/2014 tarihinde takibin tedbiren durdurulmasına karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu 04,12.2008 tarihli 559 nolu ödünç sözleşmesinin 8. Maddesi (Ödünç Alanın Temerrüte Düşmesinin Hukuki Sonuçları) : b) Birbirini izleyen en az iki taksidin ödenmemesi durumunda ise, ödünç veren geri ödeme tablosunda yer alan kalan borcun tamamım talep etme hakkına sahip olup, muaccel hale gelen ve temerrüte düşülen borcun tamamına ödenmeyen ilk taksit tarihinden itibaren bu sözleşmede yazılı akdi faiz oranına (+% 189,10 puan ilave edilmek suretiyle oluşacak faiz oranı üzerinden yıllık (%225) temerrüt faizi ve eklentileri uygulanacağı ödünç alan tarafından kabul edilmiştir.
Dava konusu 04.12.2008 tarihli 559 nolu ödünç sözleşmesinden verilen ipotekten Tapu Sicil Müdürlüklerince Düzenlenen Resmi Senet Madde-2) Sözleşme Faizi ve Eklentileri: Borç verilen miktar taksitler halinde geri ödeneceğinden, işbu kesin borç ipoteği; borcun anaparası yanında, taksitlere yüklenen (yıllık %35,90), %143,60 oranındaki 43 aylık akdi faizin ve termerrüde düşülmesi halinde akdi faiz oranına (+%189,10) puan ilave edilmek suretiyle oluşacak faiz oranı üzerinden yıllık %225 temerrüt faizi ve eklentilerinin, bu faizin gider vergisinin, sigorta primlerinin, masrafların ve diğer eklentilerinin de teminatını teşkil etmek üzere tesis edilmiştir.
Deliller toplandıktan sonra mahkememizce belirlenen uyuşmazlık konusunda rapor hazırlamak üzere dosya mali müşavir bilirkişi …’ye tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından ibraz edilen 16/03/2015 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı defterlerinde yapılan incelemede, davacı ile olan münasebetini 120.35.308.001 nolu hesap altında 125.000.-TL lik ana para borcunu, 120.35.308.009 nolu hesap altında da toplam 179.500.-TL olan ikrazat sözleşmesine konu faiz bakiyesini talep ettiğini, davacının icra dosyasına yapmış olduğu brüt ödeme tutarının 265.131,25.-TL olduğunu, bu tutardan (tahsil harcı ve ceza evi harcı, vs.) düşüldükten sonra davalı defterlerine yansıyan net tahsilat tutarının 249,534,62.-TL olduğu anlaşılmakta olup, takip tarihindeki davacının asıl borcunun 110.662,50.-TL olduğu noktasında çekişme bulunmadığını, davacı yanın, davalının talep ettiği ve dosya hesabında esas alındığı anlaşılan %180 faiz oranına itiraz ettiğini, emsal gösterdiği Yargıtay Kararlan ışığında faiz oranının bankalarca verilen kredi faizleri de gözetilerek makul bir seviyeye indirilmesi talebinde bulunduğunu ve bu yapıldığı takdirde, yaptıkları ödemeler dikkate alınarak, fazla ödeme yaptıklarının ortaya çıkacağı anlatımında olduğunu, davalı yanca da Yargıtay Hukuk Genel Kumlunun aksi yöndeki bir karar emsal gösterilerek, taraflar arasındaki ilişkinin bir ikrazat işi olduğu ve bunun ticari ilişki olduğu, davacı talebinin mümkün olmadığı, sözleşmeye göre %225 oranında faiz talep etme hakları mevcut iken iyi niyet göstererek %180 oranında talepte bulunduklarının ifade edildiğini, davaya konu takip dosyasında davacının takip tarihi itibarıyla kesinleşen borcunun 110.662,50.-TL asıl alacak ve 22.148,47.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 132.810,97.-TL olduğunu, davalı yanın talebi dikkate alınarak % 180 temerrüt faiz oranına göre yapılan hesaplamada, 10.12.2013 dava tarihi itibariyle, 110.662.50 TL. asıl alacak ve 467,243.74 TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam davalı alacağının 577.906.24 TL olduğunu, Davacı talebi dikkate alınarak, banka kredi faiz oranlarının ortalamalarına göre yapılan hesaplamada ise, 71.067,43 TL asıl alacak ve 21.294.72 TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam davalı alacağının 92,362.15 TL. olduğunu beyan etmiştir.
Bilirkişi raporunda çelişkiler bulunması ve taraflar arasındaki ilişkinin ticari iş kapsamında olup olmadığının değerlendirilmemesi nedeni ile bankadan sunulan bireysel kredilere ilişkin faiz oranları da dikkate alınarak rapor tanzim etmek üzere dosya bankacı bilirkişi …’a tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından ibraz edilen 06/02/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının fazla ödeme yapması nedeniyle davalıdan 27.01.2014 dava tarihi itibarı ile 7.668.06 TL alacaklı olduğunun hesaplandığını beyan etmiştir. Bilirkişi raporunun sadece bankacı bilirkişi tarafından düzenlenmiş olması karşısında denetime açık ve hükme esas almaya elverişli olmadığı kabul edilerek mali müşavir bilirkişi …’ün katılımı ile ek rapor alınmasına karar verilmiş olup bilirkişiler tarafından ibraz edilen 02/02/2018 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; Davalı firmanın ibraz edilen 2009 – 2016 yıllan arası ticari defterlerinin açılış tasdikinin süresinde yapıldığını, kapanış tasdiki yapılmadığını, dolayısıyla ticari defterlerin sahibi lehine delil niteliği taşımadığını, davacı ile ilgili borç-alacak ilişkilerinin 120.08.00518.03 Alıcılar ve 128.06.048.01 Şüpheli Ticari Alacaklar alt hesaplarında takip edildiğini, davalı tarafın bilgisayar ortamında tutulan ticari defterinin incelenmesinde, bu hesabın borç-alacak kayıtlarının, müstenidatı fatura ve belgelere uygun olduğunu, davacının 15.06.2010 takip tarihi itibariyle 110,662,50 TL anapara borcu ve gelecek dönemlerde ödenmesi gereken 92.227,78 TL faiz borcu olduğunu, davacı … ile 5 kez ödünç para sözleşmesi, dava dışı … ile de bir kez ödünç para sözleşmesi düzenlendiğini, ödünç sözleşmesinin 8. maddesi ve ödünç sözleşmesinden verilen ipotekten Tapu Sicil Müdürlüklerince Düzenlenen Resmi Senet 2. maddesi ile yıllık %225 temerrüt faizinin düzenlendiğini, davacı tarafça davacının ödünç parayı çocuklarının eğitim masrafları için ve özel amaçlarla aldığının iddia edildiğini ancak bu iddiayı kanıtlayacak herhangi bir belge ibraz edilmediğini, davacı vekilinin ibraz ettiği Yargıtay İlamında, uygulanacak faiz türü belirtilmemiş olup, kararda “Bankalarca verilen kredi faizleri” ifadesinin geçtiğini, davalı vekilinin 02.08.2016 tarihli dilekçesi ekinde ibraz ettiği Türkiye Ticaret Sicili Gazeteleri incelendiğinde; davacı … ve dava dışı …’nın … Et Kombina ve Zeytin Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti, … Nakliyat Petrol Otomotiv Tahmil Tahliye Ticaret Ltd. Şti, … Ticaret Sanayi Ltd. Şti. ortakları ve müdürleri olduğunu, davacı …’nin, … Tekstil Temizlik Tic Ltd.Şti. ortağı ve müdürü olduğunu, dava dışı …’nın da şirketin ortağı olduğunu, davalı vekilinin 02.08.2016 tarihli dilekçesi ekinde ibraz ettiği EKOHABER web sitesinden alınmış 16.05.2016 tarihli döküm ve … Gazetesi web sitesinden alınmış 04.01.2013 tarihli dökümler incelendiğinde, davacı … Kadın Gişimciler Kurulu İcra Komitesi’ne …’nın ise … Genç Girişimciler Kurulu’na seçilmiş olduklarını, … ile yapılan söyleyişte, “..Konteyner taşımacılığı ve gemicilik hizmetlerinde öncü taşımacılık sektöründe edindiğimiz tecrübeler bizi her geçen gün farklı alanlarda yatırımlar yapmaya iterken hizmet verdiğimiz müşterilerden gelen yoğun talepler üzerine konteyner taşımacılığı şirketimizi de grubumuza katarak Türkiye’nin en büyük sanayi şehirlerinden biri olan …’ya hizmet veriyoruz ” ifadelerinde bulunduğunu, taraflar arasında düzenlenmiş dava konusu sözleşmede ve resmi senette yıllık faiz oranı % 225 olarak belirlenmiş olup davalı tarafın talebinin % 180 olduğunu, bu orandan faiz hesaplanmasının davacının mahfına sebep olup olmayacağının dava dosyasına ibraz edilen belgelerden anlaşılmadığını, seçenekli olarak 1-Sözleşme ile belirlenen temerrüt faiz oranı dikkate alınarak, yani davalının talebi % 180 faiz oranı dikkate alınarak 110.662,50 TL asıl alacak üzerinden, 2-Bankalarca bildirilen kredi faiz oranları dikkate alınarak, 3- Bankalarca bireysel kredilere uygulanan faiz oranları dikkate alınarak hesaplama yaptıklarını, Birinci seçenekte: davalı firmanın 10.12.2013 dava tarihi itibariyle 584.374,80 TL alacağı bulunduğunu, bilirkişi Mali Müşavir …’nün düzenlemiş olduğu 09/03/2015 tarihli rapordaki faiz tutarı arasındaki farkın nedeninin Sayın Bilirkişinin sehven 19.08.2010 tarihindeki ödemeyi borçtan düşmesi gerekirken toplama dahil etmesinden ve genel toplamı yanlış toplamasından kaynaklandığını, İkinci seçenekte: 117.613.68 TL alacağı bulunduğunu, Üçüncü seçenekte: 56.759.46 TL olduğunu beyan etmişlerdir. Son Bilirkişi Raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişlidir.
6762 Sayılı Ticaret Kanununun ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddelerine göre dava konusunun ödünç para verme işine ilişkin sözleşmede öngörülen hususlardan doğmuş olması karşısında ticari iş niteliğinde olduğu, ticari işlerde faiz miktarı serbestçe tayin olabileceğinden davacı borçluların faiz ve faiz oranına itiraz etmiş olmasına rağmen, sözleşme ile belirlenen faiz oranının tarafları bağlayıcı olduğu, kural olarak ekonomik bakımdan zayıf, güçsüz kişilerin karşı tarafça önceden hazırlanan genel işlem şartına katılma yolu ile girdikleri sözleşme ilişkilerinde edimler arasında dengesizlik bulunduğu taktirde, sözleşmenin aynen ifası borçlunun ekonomik varlığını önemli ölçüde etkilemekte ise, hakim özel hukuk düzeninin çerçeve hükümleri yoluyla sözleşmeye müdahale edebilir ise de, davalının %180 faiz oranı talebinin sözleşme ile düzenlenen yıllık %225 temerrüt faizinin altında kalması ve davacının ortağı olduğu şirketin mali durumu dikkate alınarak %180 faiz oranı mahkememizce makul seviyede kabul edilmiştir.
MK 6. maddesi gereğince bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur. İspat yüküne ilişkin bu genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Menfi tespit davasında borçlu, borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkar ediyorsa bu durumda ispat yükü davalı alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun düştüğünü ileri sürüyorsa ispat yükü doğal olarak davacı borçluya düşer.
Somut olayda, davacı borçlu faize ilişkin borcun varlığını inkar ettiğinden ispat yükü davalı alacaklıya düşmektedir. Davalı, kendi ticari defterlerine, taraflar arasındaki ödünç sözleşmesine ve ipotek belgesine dayanmaktadır. Davalının ticari defterleri sahibi lehine delil niteliği taşımasa da asıl alacak yönünden taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlık konusunun takip sonrası uygulanan faiz oranı olduğu ve taraflar arasındaki ödünç sözleşmesinin 8. maddesi ve ödünç sözleşmesinden verilen ipotek belgesinin 2. maddesi ile yıllık %225 temerrüt faizinin düzenlendiği dikkate alındığında, davalı alacaklının %180 oranında faiz talep etmesinin yerinde olduğu kabul edilerek davalı takip tarihinde 110.662,50 TL asıl alacak ve 22.148,47 TL faiz alacağı talep ettiğinden, %180 faiz oranı uygulanmak suretiyle 110.662,50 TL asıl alacak üzerinden son bilirkişi raporunun birinci seçeneğinde hesaplanan 584.374,80 TL faiz alacağı miktarına ve davacının davayı 132.810,97 TL dava değeri üzerinden açmış olmasına göre, davacının davalıya borçlu olduğu anlaşılmış, davacının menfi tespit davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
1- Davanın Reddine
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 35,90 TL ilam harcının peşin yatırılan 2.268,10 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılmış olan 2.232,20 TL harcın davacıya iade edilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 13.374,88 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iade edilmesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/04/2018

Katip

Hakim