Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/220 E. 2018/753 K. 11.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/220 Esas
KARAR NO : 2018/753

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 30/06/2014
KARAR TARİHİ : 11/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ….’ın, sigortasız araç tarafından sevk ve idare edilen … plakalı aracın 26.10.2007 tarihinde sebebiyet verdiği kaza neticesinde ağır şekilde yaralandığını, uzun süren tedavilerin ardından ömür boyu sürecek arazları ve hastalıkları ile özürlülüğü ortaya çıktığını, sanık …’in … Sulh Ceza Mahkemesinin 2008/66E. 2009/324 Karar sayılı kararı ile ceza aldığını, davalı … Hesabı tarafından müvekkiline 10.750,00TL tazminat ödendiğini, … Devlet Hastanesinden yapılan teşhis ve tedavilerinin ardından %5 özürlü olduğu yönünde rapor verildiğini, müvekkilinin psikiyatri yönüyle de arazlarının söz konusu olduğunu, hal böyleyken müvekkilinin tazminatının eksik ve yetersiz olarak hesaplanarak ödenmesinin tazminat hukukun esaslarıyla ve hakkaniyetle bağdaşmadığını, davacı ….’ın KKTC’nde 2007 yılında … Ticaret Ltd. Şti.’nde ve 2008 yılı sonrası ise … Bölgesi, …adresinde mukim … …’da çalıştığını ve 2013 yılından sonra da bu firmada çalıştığını, bu sebeple KKTC/Sosyal Sigortalar Dairesine yazılacak müzekkere ile davacı ….’ın almış olduğu maaşlara ilişkin ekstreler ve dökümlerin istenmesini müteakip yapılacak iş göremezlik ve efor kaybından kaynaklanan maddi tazminat aktüer hesabının ödenen tazminatın çok üstünde olacağını, bu sebeple yapılmış olan 10.750,00TL tazminat ödemesinin gerçek hak edişlere uygun olmadığını, müvekkilinin davalı … Hesabından sigortasız aracın işletilmesinden dolayı teminat altında bulunan zarar tazminatını bu teminattan talep hakkının ortaya çıktığını ileri sürerek manevi tazminata ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, trafik kazasında sürekli sakat kalan davacıya, 6100 sayılı Yasanın 107. maddesi uyarınca toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarının temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 08/05/2018 tarihli dilekçesi ile, dava dilekçesindeki talebini 69.250,00 TL olarak ıslah etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili 08/09/2014 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Yetkili mahkemenin haksız fiilin gerçekleştiği yer ve davacının yerleşim yerine göre … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, Dava konusu kazanın 26.10.2007 tarihinde gerçekleştiğini, motorlu araç kazalarından doğan zararlar nedeniyle … Hesabından tazminat taleplerinin zamanaşımı süresinin 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 109 ve … Hesabı Yönetmeliğinin ilgili maddeleri uyarınca 2 yıl olduğunu, fail ve zarar belli olduğundan ceza zamanaşımı uygulanmadığını, öğrenmeden itibaren yasa ve yönetmelikte belirtilen bu 2 yıllık sürenin geçtiğini, davadaki usule ilişkin itirazlarının ikmalinden sonra, … plakalı araç maliki/sürücüsü …’e davanın ihbarını talep ettiklerini, kazaya sebep olduğu bildirilen davacı ve dava dışı aracın olay tarihini kapsayan mecburi mali mesuliyet sigorta poliçesi bulunup bulunmadığının araştırılmasının gerektiğini, davacının kaza esnasındaki gelirine ilişkin somut bir bordro sunulmadığını, dava konusu trafik kazasında davacının müterafik kusuru olduğundan davanın reddinin gerektiğini, davacı yanca açılan davaya konu kazanın meydana gelmesinde ve özellikle zararın oluşmasında kendi kusurunun olduğunu, davacının motosikleti ehliyetsiz olarak kullandığını ayrıca sürüş anında da herhangi bir kask ya da dizlik, eldiven kullanmaması sebebi ile kazanın neticesinde meydana gelen zarara davacının sebep olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen kazadaki kusur durumu ve kusurlu hareket ile meydana geldiği iddia edilen zarar arasındaki illiyet bağının tespitinin gerektiğini, davacıya bu kaza sonucu sosyal güvenlik kurumu tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, … hesabının sorumluluğunun doğması halinde, tazminatın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigorta teminat limiti ve kusur oranıyla sınırlı olduğunu, bu itibarla, dava dilekçesinde saklı tutulan kısım içinde olay tarihi itibarıyla zorunlu mali mesuliyet sigortalarında geçerli olan limitin üzerinde bir talep varsa buna şimdiden itiraz ettiklerini, dava konusu kaza ile ilgili ceza dosyasının celbinin gerektiğini, faiz isteminin, başlangıç tarihi ve yargılama gideri isteminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili güvence hesabının temerrüdünün söz konusu olmadığını beyan ederek usule yönelik itirazlarımızın karara bağlanmasına, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Kaza tespit tutanağı, tedavi evrakları, Adli Tıp Kurumu Kusur ve Maluliyet Raporları, Aktüeryal Bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapor.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının yaralanmasına neden olayda tarafların kusur oranlarının ne olduğu, davacının geçirmiş olduğu kaza sonucu maluliyete uğrayıp uğramadığı, uğramış ise maluliyet oranının ne olduğu, davalı tarafından ödenen tazminat miktarının yeterli olup olmadığı ve davacının bakiye tazminat talebinde bulunup bulunamayacağı, mahkememizin yetkili olup olmadığı, zaman aşımı def’inin yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Davalı şirketin adresinin mahkememizin yargı sınırları içerisinde bulunması sebebiyle HMK 6. maddesi dikkate alınarak davalının yetki itirazının reddine, 2918 Sayılı Yasa 109/2. maddesi dikkate alınarak davalının zaman aşımı def’inin reddine karar verilmiştir.
Kusur oranlarını belirlenmesi için dosya Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmiş, Trafik İhtisas Dairesi 06/07/2015 tarihli raporunda özetle; 26.10.2007 günü saat 15.30 sıralarında davacı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletle Kayabaşı yönünde seyirle olay yeri sola virajlı kısımda karşı yönden gelip seyir şeridine giren dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletle çarpışması sonucu yaralanması ile neticelenen dava konusu olayın meydana geldiğini, olay yerinde yolun iki yönlü, 4,50 metre genişliğinde, köy yolu niteliğinde, mahal yerleşim dışı, vaktin gündüz, çarpışma noktasının davacı sürücünün seyir şeridi üzerinde olduğunu, olayla ilgili trafik kazası tespit tutanağına rastlanılmadığını, olaydaki asli ve tek kusurlunun dava dışı sürücü … olduğunu, davacı sürücünün kusurunun olmadığını, başka da kusur izafe edilecek kişi ya da unsur bulunmadığını, ceza aşamasında olay mahallinde icra edilen keşif sonucu düzenlenen 06.02.2009 tarihli bilirkişi raporunun olayın oluşumuna uygun düştüğü kanaatine vardıklarını ve dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki motosikletle seyri sırasında aracını karşı şeride geçirip karşı yönden gelmekte olan davacı idaresindeki aracın önünü kapatarak şerit ihlali ile neden olduğu olayda asli ve tam kusurlu olduğunu, davacı sürücü … sevk ve idaresindeki motosikletle kendi şeridinde seyri sırasında önüne çıkan diğer sürücü idaresindeki aracın çarpışması sonucu karıştığı olayda etkenlik arzedecek herhangi bir trafik kural ihlali görülmediğinden atfı kabil kusurunun olmadığını, dava dışı sürücü …’ in %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, davacı sürücü …’ın kusursuz olduğunu bildirmiştir.
Kusur raporunun aldırılmasının ardından maluliyet raporu düzenlenmesi için dosya ATK 3. İhtisas Kuruluna gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu 12/01/2018 tarihli raporunda özetle; … oğlu 10/03/1970 doğumlu …’ın 26/10/2007 tarihinde geçirmiş olduğu motorsiklet kazasına bağlı sağ el bileğinde ankiloz oluşturan arızası nedeniyle, 85/9529 karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak: %24 E cetveline göre %23.2(yüzdeyirmiüçnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceğini bildirmiştir.
Kusur ve maluliyet raporlarının aldırılmasının ardından sonra tazminat raporu düzenlenmek üzere dosya aktüerya bilirkişisi …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu 13/04/2018 tarihli raporunda özetle; PMF-1931 yaşam tablosuna göre değerlendirme yapıldığını, KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren … plakalı araç sürücüsünün kusuru nispetinde … Hesabının sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak hesap yapıldığını, KTK m. 93 hükmü gereği kaza tarihinde cari 80.000,00 TL limit ile gerçek zarardan sorumlu olduğu esası benimsenerek, teminatı aşan miktarlarda davalı … hesabının sorumluluğuna gidilemeyeceğini, davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihin ödeme tarihi olan 02.01.2014 tarihi olduğunu, davacının zararının davalının sorumlu olduğu teminat tutarını aştığından davalının 80.000,00 TL teminat limiti ile sorumlu olduğunu, davacıya yapılan ödemenin güncellenerek tenzilinden sonra davacının zararının tespit edildiğini, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.305,14 TL olduğunu, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının 67.944,86 TL olduğunu beyan etmiştir.
Bilirkişi Raporları, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişli raporlardır.
Dosya kapsamına göre, davacının %23.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiği ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren üç aya kadar uzayabileceği trafik kazasında davacı sürücünün kusursuz, diğer aracın sürücüsünün tam kusurlu olduğu, sigortasız diğer aracın davalı … Hesabının teminatı altında bulunduğu, davalı tarafından ödenen tazminat miktarının yeterli olmadığı ve davacının bakiye tazminat talebinde bulunmakta haklı olduğu anlaşılmış, davanın kabulü ile 67.944,86 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 1.305,14 TL geçici iş göremezlik tazminatı toplamı 69.250 TL nin 02/01/2014 ödeme tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın dava dilekçesi ve ıslah dilekçesine göre kabulü ile 67.944,86 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 1.305,14 TL geçici iş göremezlik tazminatı toplamı 69.250 TL nin 02/01/2014 ödeme tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 4.730,46 TL ilam harcından 34,20 TL peşin harç ve 175,97 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 4.520,29 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 7.967,50 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvuru harcı, 34,20 peşin harç ve 175,97 TL ıslah harcı, 600 TL bilirkişi ücreti, 210,00 TL Adli Tıp Kurumu fatura bedeli, 350,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.395,37 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iade edilmesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/06/2018

Katip …

Hakim …