Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/138 E. 2018/1077 K. 15.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/138 Esas
KARAR NO : 2018/1077

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/04/2014
KARAR TARİHİ : 15/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 23.12.2009 tarihli acentelik sözleşmesi ile … Sigorta AŞ’nin yetkili acentesi olduğunu, ancak davalı tarafından 02.09.2013 tarihinde … 11. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile acentelik sözleşmesinin feshedildiğini, haklı bir neden olmadığı halde 3 aylık ihbar süresine uyulmaksızın sözleşmenin feshedildiğini, müvekkilinin zarara uğratılmasına sebebiyet verildiğini, … 1.Noterliğinin … tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderilerek, sözleşme feshi ile ilgili yasal haklarının saklı kalması kaydıyla fark komisyon alacağının tebliğden itibaren 7 gün içerisinde ödenmesinin davalıya ihtar edildiğini ancak davalı tarafından ödeme yapılmaması üzerine … 19. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin herhangi bir kota taahhüdünün olmadığı, müvekkilinden muvafakatname alınmadığı ve sözleşmede buna dair bir hüküm bulunmadığı halde davalı tarafından kademeli olarak komisyon oranlarının azaltılmaya başlandığını, oysa ki kademe kademe indirilen komisyon oranları zorunlu trafik sigortasına ilişkin olup bunun da sözleşme ile … Sigorta’ya serbestçe komisyon tayin yetkisi verilmiş olan poliçe türlerinin kapsamına girmediğini ve kota hedefleri konusunda sözleşmede hüküm bulunmadığı halde davalı sözleşmenin uygulama safhasında tamamen tek taraflı bir takım hedefleri belirleyerek bunları müvekkiline dikte ettiğini, … 11. Noterliğinin … tarihli … yevmiye numaralı fesihname ile acentelik sözleşmesinin ” karşılıklı olarak mutabık kalınan hedeflerin gerçekleştirilemediği ve 03.06.2013 tarih 08-110-211 referans numaralı uyarıya rağmen iyileşme görülmediği” gerekçesi ile acentelik sözleşmesinin sona erdirildiğini, 3 aylık ihbar süresine uyulmadığını ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı acentenin Acentelik Sözleşmesinde belirtilen şartlara üretim hedeflerine ve talimatlara uymadığı için müvekkili tarafından acentelik sözleşmesinin feshedildiğini, müvekkili şirketçe, ortak hedeflerin gerçekleştirilmesi amacıyla davacı acenteye 21.02.2013 tarihli bir yazı gönderilerek hedefler verildiğini, bu hedeflerin acentenin kullanmış olduğu “acente programına” yüklenerek bu hedeflerin gerçekleştirilmesinin istendiğini, davacı acentenin bu hedeflere hiçbir itirazının olmadığını, davacı acentenin, üretim hedeflerini gerçekleştirme konusunda hiçbir çaba göstermediğini, üretimini diğer şirketlere kaydırarak, müvekkili şirket adına düzenlenen poliçeleri bilinçli bir şekilde azaltarak üretimin düşmesine neden olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “Sözleşmenin Feshi” başlıklı 22.maddesinde, önceden ihbara gerek kalmaksızın her zaman … Sigorta tarafından feshedilebileceğinin belirtilmiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 19.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, taraflar arasında imzalanan acentelik sözleşmesi, … 11.Noterliğinin … tarih ve … yevmiye no.lu “Fesih ihbarı” ve … yevmiye numaralı Azilnamesi, … 1.Noteri’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi, bilirkişi incelemesi sonucu alınan raporlar.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, zorunlu trafik sigortası branşındaki acente komisyon oranlarının davalı … şirketi tarafından belirlenme yetkisinin bulunup bulunmadığı ve davalının bu oranları indirmesi nedeni ile davacı tarafın komisyon ücret alacağının bulunup bulunmadığı hususlarındadır.
İlgili … 19. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 11/03/2014 tarihinde acente komisyon alacağının dayanak gösterildiği 66.823,08 TL asıl alacak, 14.500,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 81.323,08 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 21/03/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 25/03/2014 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; alacaklı görünene böyle bir borçlarının olmadığını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Davacı ile Davalı …Ş. arasında 23.12.2009 tarihinde sigorta acenteliği sözleşmesi imzalandığı, davalı … şirketinin bu acentelik sözleşmesini … 11. Noterliğinden … tarihinde tek taraflı olarak göndermiş fesih ihbarı ile sona erdirdiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından eksik ödenen komisyon talebine ilişkin olarak … 1.Noteri’nin … yevmiye numaralı … tarihli ihtarnamesi gönderilmiş olup, ihtarnamede tebliğden itibaren 7 gün içinde alacağın ödenmesi istenmiş, işlemiş faiz talep edilmemiştir, ihtarname davalı … AŞ’ne 17.02.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Deliller toplandıktan sonra mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi için dosya sigortacı bilirkişi …’e tevdi edilmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu 02/01/2017 tarihli raporunda özetle; Taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin 22.maddesinde sigorta acenteliğinin feshi yer almakta olup buna göre davalı … şirketinin acentenin sözleşme hükümlerine veya ilgili mevzuat ve teamüllere uygun olarak … tarafından verilen karar, direktif ve genelgelere uymaması halinde, önceden ihbara gerek kalmaksızın her zaman … tarafından feshedilebileceği şartı bulunduğunu, davalı … şirketince davacı acentenin yaşanan prim üretimi düşüşü nedeniyle davacı acentenin hasar/ prim oranının oldukça fazla yükseldiğini ve acenteliğinin feshedildiğini, davalı … şirketine ait acentelik sözleşmesinde üretim yetersizliğinin bir fesih nedeni olarak gösterilmediğini, davacının temin etmiş olduğu müşterilere ait sigortaların risk oranının çok yüksek olmasını davacının önceden bilmesinin mümkün olamayacağını, bu nedenlerle davalı … şirketinin davacı ile yapmış bulunduğu acentelik sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanmadığını, davacının yaptığı veya kısa bir süre içinde yapacağı işlerle ilgili sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği komisyona hak kazandığını beyan etmiştir.
Dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişli bilirkişi raporu ile, davalı … şirketinin davacı … acentesinin acenteliğini haklı nedene dayanarak feshetmediği sonucuna varıldığından tarafların ticari defterleri incelenerek davacı acentenin temin etmiş olduğu işlerden dolayı fesih nedeni ile davalı … şirketinden tahsil edemediği komisyon tutarının belirlenmesi bakamından dosya Sigorta Tahkim Komisyonu Hakemi … ile Uzman Sigortacı Mali Müşavir …’e tevdi edilmiş, bilirkişiler mahkememize sunmuş olduğu 02/02/2018 tarihli raporda özetle; Davacı acentenin gerçekleştirdiği üretim tutarlarının, dönem başlarında belirlenen üretim hedeflerine göre, 2012 yılında %15, 2013 yılında ise %65 oranında sapma gösterdiğini, diğer taraftan davacı acentenin tüm branşlarda gerçekleştirdiği 5 yıllık üretim seviyelerine bakıldığında, sigorta şirketleri açısında bir yetkili acentenin yaklaşık beş yıllık süreçte gerçekleştirdiği 4.684.488,02 TL tutarındaki net prim tutarının kayda değer bir portföy olduğunu, ancak gerek davacı acentenin davalı … şirketi tarafından verilen hedefleri gerçekleştirmemesi ve gerekse davacı acentenin gerçekleştirdiği üretimin H/P oranının yüksek olması, davalı … şirketinin bu nedenlerle acentelik sözleşmesini tek taraflı olarak fesih etmesine yeterli bir dayanak oluşturmasının tartışmalı olacağını, nitekim bu konuya ilişkin olarak TOBB tarafından, T.C. Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğüne yazılan yazıya 01.11.2017 tarihinde verilen cevapta; “… Bu kapsamda, prim üretim ölçütleri öncec/en belirlenmeksizin üretim yetersizliği sebebiyle veya bağlı bulunan sigorta şirketince belirlenen riziko kabul esaslarına uygun biçimde acentelerce aracılık edilen sigorta sözleşmelerinden elde edilen prim gelirleri ile tazminat ödemeleri arasındaki dengesizlik nedeniyle portföyün verimli olmamasının gerekçe gösterilmesi gibi hallerin ‘acentenin kendi kusuruyla sözleşmenin feshine neden olması’ kapsamında değerlendirilmesinin ve bu noktada acentenin tazminat hakkının düşürülmesinin hakkaniyete uygun olamayacağı değerlendirilmektedir.” şeklinde görüş beyan ederek konuya açıklık getirdiğini, kaldı ki, 6102 Sayılı TTK’ nun 121 maddesine göre somut uyuşmazlığa ilişkin gerçekleşen fesih işleminde, ihbar süresine de uyulmadığını, belirsiz bir süre için yapılmış olan acentelik sözleşmesini, taraflardan her birinin üç ay önceden ihbarda bulunmak şartıyla feshedebileceğini, sözleşme belirli bir süre için yapılmış olsa bile haklı sebeplerden dolayı her zaman fesih olunabileceğini, taraflar arasında 23.12.2009 tarihinde imzalanan acentelik sözleşmesinin, davalı … AŞ tarafından feshedildiğini, sigorta mevzuatı, TTK’ nun ilgili hükümleri ve Acentelik Sözleşmesi kapsamında yapılan değerlendirmeler neticesinde dava dosyasına ibraz edilen teknik verilere göre, davacı acentenin portföyünün yeterli düzeyde verimli olmaması, dolayısıyla davalı … şirketinin sigortacılık faaliyetlerinin karlılığı açısından acentelik ilişkisini sürdüremeyeceği yönünde karara varılabilecek ise de, davacı acentenin, gerek istenen üretim hedeflerini gerçekleştirememiş olması gerekse H/P dengesinin olumsuz sonuçlar doğurmuş olması gerekçeleri ile davalı … AŞ’nin acentelik komisyonlarını kademeli olarak aşağı çekmesi ve acentelik sözleşmesini ihbar süresine uymaksızın tek taraflı olarak sonlandırmasının hakkaniyet gereği uygun görülemediğini, davalı … şirketinin, davacı acentenin portföyünün verimsizliği nedeniyle acentelik sözleşmesinde somut hükümler bulunmaksızın, acente komisyon oranlarını aşağı çekmesi durumunun acente bakımından haklı fesih nedeni olabileceğini, dolayısıyla öngörülen (%17)’ lik komisyon oranına göre oluşan komisyonlar ile davacı acentenin üretiminin verimsiz olması gerekçesi ile kademeli olarak aşağı çekilen (%14)’lük oranlara göre oluşan komisyon tutarları arasındaki 66.823,08 TL’lik komisyon farkının davacı acente tarafından davalı şirketten talep edilebileceğini, … 19. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasına konu edilebilecek alacağın 66.823,08 TL asıl alacak 249,90 TL işlemiş avans oranında faiz olmak üzere toplam 67.072,98 TL olacağını beyan etmiştir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK m.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanununun 23.maddesinde sigorta acenteliğine yer verilmiştir. Maddenin (15).bendinde sigorta acentesi, acentelik sözleşmesinin sona ermesi halinde, sigorta ettirenlerle yaptığı veya kısa bir süre içinde yapacağı işlerle ilgili sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği komisyona hak kazanır.
Acentelik Yönetmeliğine göre, belirsiz bir süre için yapılmış olan acentelik sözleşmesini, taraflardan her biri üç ay önceden ihbarda bulunmak şartıyla feshedebilir. Sözleşme belirli bir süre için yapılmış olsa bile haklı sebeplerden dolayı her zaman fesih olunabilir. Sözleşmenin feshine neden olan haklı sebepler acentelik sözleşmesinde açıklanır. Sigorta şirketi sözleşmede yer vermediği bir hususu haklı sebep olarak dayanak gösteremez.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 121/1.fıkrası “Belirsiz bir süre için yapılmış olan acentelik sözleşmesini, taraflardan her biri üç ay önceden ihbarda bulunmak şartıyla feshedebilir. Sözleşme belirli bir süre için yapılmış olsa bile haklı sebeplerden dolayı her zaman fesih olunabilir. ” hükmünü amirdir.
Somut olayda, davacı tarafından davalı … şirketinin … acenteliğini … – … tarihleri arasında yapan davacı şirketin acentelik sözleşmesinin ihbar süresine uyulmaksızın tek taraflı olarak feshedilmesi nedeniyle düzenlenmiş olan sigorta poliçelerinden dolayı yürürlük süresince komisyon alacağına hak kazanılmış olduğu iddia edilmiştir. Davalı ise, davacı acentenin, davalı … şirketi adına düzenlenen poliçeleri bilinçli bir şekilde azaltarak üretimin düşmesine neden olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin önceden ihbara gerek kalmaksızın her zaman davalı … şirketi tarafından feshedilebileceğini ileri sürmektedir. Taraflar arasında sigorta acenteliği ilişkisi bulunduğu ve acentelik sözleşmesinin de davalı … şirketince tek yanlı olarak feshedildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 22.maddesinde bu sözleşmenin acente’ nin sözleşme hükümlerine veya ilgili mevzuat ve teamüllere uygun olarak … tarafından verilen karar, direktif ve genelgelere uyulmaması halinde, önceden ihbara gerek kalmaksızın her zaman … tarafından feshedebileceği hususu düzenlenmiş ise de, acentelik sözleşmesinde üretim yetersizliği bir fesih nedeni olarak gösterilmemiştir. Davacının temin etmiş olduğu müşterilere ait sigortaların risk oranının çok yüksek olmasını davacının önceden bilmesi mümkün değildir. Bu nedenlerle davalı … şirketinin davacı ile yapmış bulunduğu acentelik sözleşmesini feshi haklı nedene dayanmamaktadır. Davalı itiraz sebeplerini ispatlayamamış, davacı yaptığı veya kısa bir süre içinde yapacağı işlerle ilgili sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği komisyona hak kazanmış olup gerçekleşen fesih işleminde üç aylık ihbar süresine uyulmadığı da dikkate alınarak komisyon farkının davacı acente tarafından davalı şirketten talep edilebileceği anlaşılmış, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davalı tarafından … 19. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 66.823,08 TL asıl alacak ve 249,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 67.072,99 TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, alacak likit olmayıp alacak miktarının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davalı tarafından … 19. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 66.823,08 TL asıl alacak ve 249,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 67.072,99 TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 4.581,75 TL ilam harcından peşin yatırılan 982,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.599,55 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 7.728,03 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 982,20 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvuru harcı, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti, 176,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.901,20 TL yargılama giderlerinden davanın kabulü oranında 1.568,05 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 127,00 TL yargılama giderlerinden 22,25 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/10/2018

Katip …

Hakim …