Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/91 E. 2018/1369 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/91 Esas
KARAR NO : 2018/1369

DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2013
KARAR TARİHİ : 18/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin, davalı bankanın … Şubesi ile genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi yaptığını, maliki oldukları taşınmazları teminat gösterip birbirlerine kefil de olmak suretiyle para çektiklerini, … 34.000,00 TL, … 60.000,00 TL, … 40,000,00 TL olmak üzere her üçünün toplam 134.000,00 TL kredi çektiklerini, çekilen bu paraların ayrı ayrı günlerde müvekkilleri tarafından davalı banka şubesine ödendiğini, her üçünün ödediği toplam miktarın 161.633,84 TL olduğunu, ayrıca davalı bankanın, yargılanan personelinin müvekkillerinden …’in … nolu hesabından 15.000,00 TL zimmetine geçirdiğini kabul ettiğini, alınan kredilere ilişkin davalı bankaya 176.633,84 TL ödenmiş bulunduğunu, müvekkillerinden her birinin, davalı bankanın … Şubesi’nden çektikleri paralara ilişkin taksitler halinde yaptıkları geri ödemelerle ilgili makbuz asıllarını … Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasına delil olarak sunduklarını, kredilerin çekildiği davalı bankanın … Şubesinde gişeler ve operasyon sorumlusu …’dan nitelikli zimmet, kıymetli evrakta sahtecilik, güveni kötüye kullanmak suçlarından, … Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasıyla tutuklu olarak yargılanmakta olup davanın halen devam ettiğini, adı geçen şahsın eylemlerinin kısaca aralarında mağdur olarak müvekkillerinin de bulunduğu müşterilerin hesabından onların bilgisi dışında gerek imzalarını taklit etmek ve gerekse imzasız olarak yüklü para çekmek ve zimmetine geçirmek, fark edilmemek adına çetiği bu paraları geri ödemek için başka hesaplardan yine hesap sahiplerinin bilgisi ve onayı olmaksızın sanki onlar çekmiş gibi onlar adına başka paralar çekerek daha önce çektiği paraları geri ödemek, başka deyimle eylemlerinin ortaya çıkmaması için hesaplar arası sürekli para transferi yapmak, hesap sahiplerinin bilgisi ve onayı dışında onlar adına hayali hesap numaraları açarak, bu hesaplardan yine müşterilerin bilgisi ve onayı olmaksızın gerek imzalarını taklit ederek ve gerekse imzasız olarak sanki onlar para çekmiş gibi işlem yaparak zimmetine aktarmak, yine müşterilerin bilgisi ve onayı dışında kapalı hesap numaraları sanki aktifmiş gibi işlem yaparak müşteriler adına para çekerek zimmetine geçirmek olduğunu, davalı banka tarafından … 1 .İcra Müdürlüğü’nün …, …, … esas sayılı dosyalarında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını ve ipotekli taşınmazların satış işlemlerinin halen devam ettiğini, bu dosyalara ilişkin müvekkillerinin dilekçesinin başında belirtilen rakamlar dışında hangi hesaba ilişkin olursa olsun başka para çekmediklerini, çektikleri paraları da geri ödediklerini, davalı banka … Şubesi yetkilileri tarafından müvekkillerinden …’in hiçbir borcu kalmadığına ilişkin 14.03.2011 tarihli ibraname verildiğini, müvekkillerinin toplam borcunun 134.000,00 TL olduğunu, bu paradan başka davalı bankadan hangi sebeple olursa olsun para çekmediklerini ve bu paranın ferileriyle birlikte 161.633,84 TL olarak geri ödendiğini ileri sürerek müvekkillerinin davalı bankaya borçlu olmadıklarının tespitine, davalı bankanın personelinin haksız fiil teşkil eden eylemi dolayısıyla müvekkillerinin mağdur oldukanndan bahisle her biri için 5.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 15.000,00 TL manevi tazminata ve dava sonucunda haksız talep edildiği belirlenen miktarın %40 dan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesi ile masraf ve ücreti vekaletinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafça, davacılar ile … Bankası A.Ş. arasında 01/2009 tarih, Model 20-2 numaralı Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, işbu sözleşme hükümlerine aykırılık nedeniyle 08.06.2009 tarih ve 20281 sayılı borçlu cari hesabı, 08.09.2010 tarihinde … Noterliğı’nin … tarih ve … yevmiye numarası ile kat edildiğini, yine … sayılı borçlu cari hesabı 02.12.2010 tarihinde kat edilerek … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numarası ile hesap kat ihtarnamesi tebliğ edildiğini ve borcun muaccel hale geldiğini, borçlular tarafından kredi borçlarının ödenmemesi nedeniyle kredilerin teminatında bulunan ipotekler için … l. İcra Müdürlüğü’nün … E, … l. İcra Müdürlüğünün … E ve … l. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyalan ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipler başlatıldığını, davacılar 14.03.2011 tarihli ibraname ile kendilerinin ibra edildiğini ve borçlu olmadıklarım iddia ve beyan ettiklerini oysa ki davacı …’e verildiği belirtilen belge davacının sadece … nolu kefalet mukabili kredisinden dolayı borcunun kalmadığına dair verilmiş olup davacı tarafın iddiasının aksine söz konusu belge davacının temlik eden banka tarafından genel olarak ibra edildiğine dair açıklama bulunmadığını, davacının birden fazla kredisinin bulunduğunu, davacıların manevi tazminat istemlerinin şartları oluşmadığından bu konudaki iddialarının reddine karar verilmesi gerektiğini, manevi tazminat için ortada zarar olması gerektiğini, somut olayda bu unsurların oluşmadığını, sanık … tarafından davacılardan …’in hesabından bilgisi dışında çekilen 15.000,00 TL temlik eden banka tarafindan ibraname alınmak suretiyle kendisine ödenmiş olmasına rağmen bu tutarın da huzurdaki davaya konu edilmesinin anlaşılamadığını beyan ederek davanın reddi ile alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve dava masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/80 esas sayılı dosyası, … 1. İcra Müdürlüğü’nün …, …, … esas sayılı dosyaları, Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmeleri, ödeme makbuzları, bilirkişi incelemesi.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 72.maddesine dayalı menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacılar ile davalı banka arasındaki genel kredi sözleşmesi nedeni ile davacıların davalı bankaya borçlu olup olmadıkları, davalı banka çalışanın güveni kötüye kullanması sonucu yaratılan borç bulunup bulunmadığı, borçlu olmadıkları takdirde davacıların manevi tazminata hak kazanıp kazanmadıkları hususlarındadır.
Davacı bankanın Pınarhisar Şubesi ile davacılar arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığı ve davacılara muhtelif krediler kullandırıldığı, Sözleşmenin 76.maddesinde, ” Müşteri Banka ile arasında çıkacak her türlü anlaşmazlıklarda, Banka defter ve belgelerindeki kayttlann delil olacağını, bunlara itiraz etmeyeceğini kabul eder.”
hükmünün yer aldığı, davacı …’in taşınmazı üzerinde ipotek tesis edildiği, anlaşılmıştır.
-Davalı banka, davacılardan kredi borçlusu … ve …, … ve dava dışı …’e … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile, 01/2009 tarih Model 120-2 numaralı genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi hükümlerine aykırı davranıp taahhütlerini yerine getirmediklerinden 08.06.2009 tarih ve 20281 sayılı borçlu cari hesabı 08.09.2010 tarihi itibariyle kat edilmiş olup kat tarihi itibariyle anapara, faiz, KKDF, BSMV ve sözleşme gereğince ödenmesi gereken diğer kalemlerden oluşan 99.558,33 TL’nin 3 gün içinde ödenmesi aksi takdirde yasal yollara başvurulacağı ihtar edilmiştir. İhtarname, davacılara 21.09.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tebliğ tarihine göre davacıların 24.09.2010 tarihinde temerrüde düştükleri anlaşılmaktadır.
– Davalı banka, davacılardan kredi borçlusu … ve …’e … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile, 01/2009 tarih, Model 20-2 numaralı Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi hükümlerine aykırı davranıp taahhütlerini yerine getirmediklerinden 19602 ve 22030 nolu borçlu cari hesabının 02.12.2010 tarihi itibariyle kat edildiği, 02.12.2010 tarihi itibariyle anapara, faiz, KKDF, BSMV ve sözleşme gereğince ödenmesi gereken diğer kalemlerden oluşan 123.413,45 TL’nin 3 gün içinde ödenmesi, aksi takdirde yasal yollara başvurulacağı ihtar edilmiştir. İhtarname, davacılara 13.12.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tebliğ tarihine göre davacıların 16.12.2010 tarihinde temerrüde düştükleri anlaşılmaktadır.
… 1. İcra Müdürlüğü’nün 2011/2944, …, … esas sayılı dosyalarının incelenmesinde davalı banka tarafından davacılar aleyhine dava konusu alacağa ilişkin icra takipleri başlatıldığı ve takiplerin kesinleştiği anlaşılmıştır.
… İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, Karar … sayılı 22.02.2016 tarihli kararında Alacaklı Bankanın … Şubesi’nin dosyaya gönderdiği … tarihli yazısı ekinde, borçlu …’in … nolu krediden dolayı herhangi bir hak ve alacağının kalmadığı şeklinde yine aynı şubenin yazısı, davacının bu kredinin ödenip kapatılmasından sonra adına çekilen kredilerin ise bilgisi dışında ve bir banka çalışanı tarafından usulsüz olarak çekildiğini iddia etmesi, yapılan bu usulsüzlüğün mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesince de doğrulanması nazara alındığında, bankanın İİK 150/1 maddesi koşullarında alacağını ispatlamasının mümkün olmadığı, alacağın yargılamaya muhtaç hale geldiği, söz konusu ihtilafın hallinin genel mahkemelerde yargılanma yapılamasını gerektirdiği anlaşılmakla davanın kabulü ile … l. İcra Müdürlüğü’nün …, … ve … esas sayılı dosyalarında takibin iptaline karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir.
I- Mahkememizce Bankacı …’dan aldırılan 14.03.2014 tarihli bilirkişi ön raporunda, Davalı tarafa temlik veren banka taralından düzenlenen bahse konu 02.03.2010 tarihli teftiş raporu, Sözleşme hükümlerinin irdelenmesi için Sözleşmenin tüm sayfalarım içerir sözleşme aslı veya fotokopisi, Davalı bankaca, davacılardan … ve …’e kullandırıldığı iddia edilen 19602 ve 22030 nolu borçlu cari hesaba ilişkin( açıldığı tarihten itibaren) … Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numarasında bahsi geçen 123.413,45 TL’lik söz konusu tutarın dayanağı bakiyeli hesap ekstreleri, davalı bankaca davacılardan …, …, … ve …’e kullandırıldığı iddia edilen … nolu borçlu cari hesaba ilişkin (açıldığı tarihten itibaren) … Noterliği’nin 06.12.2010 tarihli … yevmiye numarasında bahsi geçen 99.558,33 TL söz konusu tutarın dayanağı bakiyeli hesap ekstreleri, Davalı banka vekilinin, dava dilekçesinde bahsi geçen -davacının birden fazla kredisinin bulunduğu- yönündeki kredilere ait bilgiler ile bu kredilerin açıldıkları tarihten itibaren bakiyeli kredi hesap ekstreleri, Davacılara ait davalı bankanın … Şubesi’nde açılan vadesiz mevduat hesaplarının açıldığı tarihten itibaren her bir davacının ayn ayrı bakiyeli hesap ekstreleri, Tüm kredilerin, dava tarihine kadar davacılar tarafından yapılan ödemeleri ödeme yok ise ödeme olmadığına dair tespit için bakiyeli hesap kayıt ekstreleri, Kredi hesaplan kanuni takip veya takipteki alacaklar gibi bir başka hesaba devredilmiş ise, devir tarihinden itibaren dava tarihine kadar davacılara ait bakiyeli hesap ekstreleri, Takip tarihi itiban ile kredi borcunun ayrı ayrı ekran görüntüsü, Hesap kat-temerrüt ve takip tarihlerinde bankanın uyguladığı faiz oranlarını gösterir faiz genelegeleri veya listesi sunulması halinde inceleme yapılabileceğini beyan etmiştir.
II- Eksik belgeler ibraz olunduktan sonra mahkememizce …’dan aldırılan 27.05.2014 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Sözleşme ilgili hükmü uyarınca, davalı banka vekili tarafından ibraz edilen kayıtların esas alındığı, davalı banka şubesi nezdinde görevli Cüneyt Balcı’nın usulsüz işlemlerine ilişkin açılan … Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/80 Esas, 2013/228 Karar sayılı kararında şikâyete konu … numaralı kredi ile birlikte 21180 numaralı kredinin … tarafından kullanıldığının ve şikâyete konu … numaralı kredinin de … tarafından kullandığının kabulü gerektiği, davacıların dava dilekçesi ekinde bulunan 14.03.2011 tarih ve Ek-456 sayılı “1440-22030 numaralı Kefalet Mukabili Krediden kaynaklanan herhangi bir hak ve alacağının kalmadığı” yine “19505 nolu Borçlu Cari Hesabıyla ilgili olarak herhangi bir hak ve alacağının kalmadığı” yönündeki yazının davaya konu kredilere ait olmadığı, … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas, … sayılı kararı kapsamında …’in mevduat hesabından müşteri imzası olmayan ödeme fişine istinaden çekilişi yapılan 15.000,00 TL tutarındaki paranın müşteri tarafından çekilmediğinin belirlendiği, dosyaya sunulu …’in davalı banka nezdindeki … numaralı vadesiz hesabın tetkikinde davalı banka tarafından 08.07.2010 tarihinde 15.000,00 TL tutarın ilgilinin hesabına alacak kaydedilmiş olduğu, …in şikayete konu olan 15,000.00 TL çekilişin davalı banka tarafından ödemenin yapılarak davacının uğramış olduğu zararın kapatıldığı, dolayısıyla bu hususta davalı bankadan alacağının kalmadığı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu kapsamında öngörülen temerrüt faizine ilişkin emredici hüküm, bankanın sözleşmeye dayalı temerrüt faizi istemine aykırılık oluşturmadığından, sözleşmeye göre belirlenen temerrüt faizi esas alındığı, bu hüküm gereğince davacı bankanın mevzuat gereğince TCMB’ye bildirdiği kredi faiz oranlarından temerrüt tarihinde yürürlükte olan en yüksek kredi cari faiz oranına bu oranın 2 katı ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi ve onun gider vergisi ve fon kesintisi ile birlikte ödenmesinin kabul edildiği, davalı bankanın talep edebileceği en yüksek temerrüt faizi oranının %80 olduğu, davalı bankanın … l. İcra Dairesi …, … Esas sayılı dosyalarında 09.05.2011 takip tarihi itibariyle, a- …’in borçlu cari hesabından ötürü, 98.608,28 TL asıl alacak, 52.371,95 TL temerrüt faizi, 2.618,60 TL temerrüt faizi %5 gider vergisi olmak üzere 153.598,83 TL alacak, b- …’in borçlu cari hesabından ötürü, 52.915,47 TL asıl alacak, 26.531,58 TL temerrüt faizi, 1.326,58 temerrüt faizi %5 gider vergisi olmak üzere 80.777,63 TL alacak ile, takip tarihinden itibaren de asıl alacak tutarları üzerinden %80 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisini talep edebileceği belirtilmiştir.
III- Dosya yeniden aynı bilirkişiye tevdi edilerek İş Bankasından gelen müzekkere cevapları ve davacılar vekilinin bir kısım ödemelerin kabul edilmesine ve bir kısım ödemelerin ise kabul edilmemesine ilişkin beyanları dikkate alınarak bankadan gelen makbuz örnekleri ve davacılar vekillerinin itirazları incelenerek davacıların bankadan almadıklarını iddia ettikleri ödeme miktarlarının ne kadar olduğu, bu kredilerin ödemelerinin kime, nasıl yapıldığı ve davacıların yaptıkları ödemeler de dikkate alınarak davacıların davalı tarafa borçlu olup olmadıkları, borçlu iseler bu miktarların ne kadar olduğu hususunda ek rapor düzenlenmesi istenmiş, bilirkişi … 26.11.2015 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Davalı bankanın dosyaya sunduğu davacı yanın itirazına konu kredi kullandırım fişleri ve virman dekontlarında tarih ve miktarın belli olmadığı, (yazılar okunmayacak kadar silik), aynca davalı bankaca dosyaya ibraz edilen belgelerin kendi içinde bir tarih sistematiği bulunmadığı, davalı bankaca davacılara ait hesap ekstreleri, kredi föyleri sunulmuş ise de, davacı itirazlarına konu kullandırılan kredi hesapların ödeme dekontu, virman talimatı, EFT talimatları ile ilgili olarak somut bir belge sunulmamış olduğundan dosyanın genel olarak sıhhatli bir denetlemeye elverişli olmadığı, bütün tespit ve değerlendirmeler sonucunda davalı bankaca eksik belgelerin sunulması ile taraflar arasındaki ilişkinin bir bütün olarak değerlendirilebileceği, eksiklikler tamamlandıktan sonra ek rapor düzenlenebileceği belirtilmiştir.
IV- 09.09.2016 tarihli ek raporda özetle, Davalı banka tarafından 1-) Davaya konu davalı bankanın davacılardan …’e kullandırılan 20281 ref.nolu kredi hesabına ait şikayete ve itiraza konu olan 08.06.2009 tarihli 42 TK (kasadan ödeme) kodlu 30.000,00 TL.lık kasa tediye fişi ile yine 09.06.2009 tarihinde gerçekleşen 31 fış.TK (kasadan ödeme) kodlu 10.000,00 TL.lık imzalı okunaklı kasa tediye fişi ve eğer varsa davacı …’e ait kredi kullandınm talimatı, 2-) Davaya konu davalı bankanın davacılardan …’e kullandırılan 18517 ref.lı kredi hesabına ait şikayete konu 06.03.2009 tarihli TC(360912 nolu hesaba virman) kodu ile gerçekleşen 50.000,00 TL.lık mahsup fişi ile davacıya ait … nolu vadesiz hesabının 05.03.2009 tarihinden itibaren hesap ekstresi, 3-) Davaya konu davalı bankanın davacılardan …’e kullandırılan 19602 ref.nolu kredi hesabına ait şikayete ve itiraza konu olan 10.03.2009 tarihi itibariyle kredi ekstresi ile, … nolu vadesiz hesabından gerçekleştirilen 32.000,00 TL EFT talimatı ve mahsup kaydı sunulması gerektiği belirtilmiş, bu kez, temlik veren … Bankası A.Ş.nin 07.08.2017 tarihli yazısı ekinde yine CD kayıtları sunulmuş, ancak davaya konu kredilerin davacılara kullandırıldığına dair davacıların imzalarını haiz ödeme dekontu, makbuz yada buna ilişkin kredi kullandım talimatları sunulmamış, dolayısıyla, davalı bankaca, davacıların kabul ettiği krediler haricinde, talep edilen alacak tutarları ispatlanamamıştır.
Mahkememizce aldırılan 26/04/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Davalı bankanın … Şubesi bilirkişilik il görev mahalli dışında kaldığından mahallinde inceleme yapılamadığı, davalı bankanın 07.08.2017 tarihli yazısı ekinde sunduğu belgeler ve dava dosyası içeriği belgeler, 27.05.2014 tarihli kök rapor ve 26.11.2015 tarihli ek rapor ile 09.09.2016 tarihli ek rapor ve nihayet davacı vekilinin itiraz ve beyanlarının incelendiği, buradan da, dava tarihi itibariyle davacıların davalı bankaya herhangi bir borcun bulunmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Davalı bankanın … Şubesindeki kayıtların incelenmesi talebinin yöneltildiği aşamada davayı sürüncemede bırakmaya yönelik olduğu anlaşılmakla reddine karar verilmiştir.
MK 6. maddesi gereğince bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur. İspat yüküne ilişkin bu genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Menfi tespit davasında borçlu, borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkar ediyorsa bu durumda ispat yükü davalı alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme ile düştüğünü ileri sürüyorsa ispat yükü doğal olarak davacı borçluya düşer.
Somut olayda, davacı borçlular, borçlanma iradelerinin bulunmadığını ileri sürmektedirler, borcun varlığını inkar ettiklerinden ispat yükü davalı alacaklıya düşmektedir. Davacıların sözleşmede müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğu, Genel Kredi Sözleşmesinin “Kefalet Şerhi” başlıklı maddesi hükmü gereğince ve sözleşmede kefilin sorumluluğuna ilişkin ilgili yasa maddelerine göre kefaletten kurtulma talebinde bulunamayacağının peşinen kabul ve taahhüt edildiği anlaşılmakla birlikte davalı bankanın, davacıların kabul ettiği krediler haricinde davacılardan talep ettiği alacak tutarlarını ispatlayamadığı anlaşılmış, davacıların davalı bankaya borçlu olmadıkları kabul edilerek davacıların menfi tespit talebinin kabulü ile, davacıların … 1. İcra Müdürlüğünün …, …, … esas sayılı dosyalarından dolayı davalıya (…bankası A.Ş den Temlik Alan … A.Ş ile birleşen … Yönetim A.Ş den temlik alan … Yönetim A.Ş ) ‘ye borçlu olmadığının tespitine, davacıların sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurularak davalı banka çalışanının haksız fiili nedeni ile yaşadıkları üzüntü ve acının bir nebze hafifletilmesi bakımından manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü, kısmen reddi ile, davacı … için 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine, davacı … için 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine, davacı … için 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine, icra takipleri haksız olmakla birlikte kötüniyetle oldukları kanıtlanamadığından davacıların kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
1-Davacıların menfi tespit talebinin kabulü ile, davacıların … 1. İcra Müdürlüğünün …, …, … esas sayılı dosyalarından dolayı davalıya (…bankası A.Ş den Temlik Alan … A.Ş ile birleşen … A.Ş den temlik alan … Yönetim A.Ş ) ‘ye borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü, kısmen reddi ile,
a)Davacı … için 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
b)Davacı … için 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
c)Davacı … için 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
3-İcra takipleri haksız olmakla birlikte kötüniyetle oldukları kanıtlanamadığından davacıların kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-Harçlar Kanununca menfi tespit davası yönünden alınması gerekli 12.065,85 TL ilam harcından peşin yatırılan 3.278,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.786,95 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince menfi tespit davası yönünden hesaplanan 16.548,03 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Harçlar Kanununca manevi tazminat davası yönünden alınması gerekli 307,40 TL ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 1.500 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 1.500 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 1.500 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince manevi tazminat talebinin reddolunan kısmı yönünden hesaplanan 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
11-Davacılar tarafından yapılan 24,30 TL başvuru harcı, 3.278,90 TL peşin harç, 400,00 TL bilirkişi ücreti, 145,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 3.848,20 TL yargılama giderlerinden davanın kabulü oranında 3.630,41 TL’sinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacılar vekili ve asli müdahil vekilinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/12/2018

Katip …

Hakim …