Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2012/238 E. 2018/1320 K. 10.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2012/238 Esas
KARAR NO : 2018/1320

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/08/2012
KARAR TARİHİ : 10/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirket arasında akdedilen 03.01.2011 başlangıç ve 31.12.2011 bitiş tarihli Temizlik Hizmet Alım Sözleşmesi gereği, davacı şirketin davalı şirketin temizlik ve tesis yönetimi işlerini üstlendiğini, davalı şirkete verilen hizmet karşılığı davacı şirket tarafından kesilen fatura bedellerinin ifa edilmediğini ve sözleşmenin mali edimlere ilişkin hükümlerinin ihlal edildiğini, davalı şirketin 111.124,44 TL borcunun oluştuğunu, davalı şirket tarafından … 6. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 11.maddesine istinaden tek taraflı olarak fesih hakkını kullanarak, taraflar arasındaki sözleşmeyi 30.04.2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere feshettiğini davacı şirkete bildirdiğini, davacı şirket tarafından davalı aleyhine keşide edilen … 3. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 11.2.maddesi ile düzenlenen ihtar süresine uymayan feshin sözleşme hükümlerine aykırı olarak süresinde yapılmadığının davalı şirkete ihtaren bildirildiğini, davalı şirketin taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği davacının verdiği temizlik hizmetleri yanı sıra, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 11.3.maddesi ile getirilen “işveren, kanuni ihbar önellerine uygun olarak iş bu sözleşmeyi feshederse, yüklenici istihdam ettiği işbu sözleşme dahilindeki tüm personelin doğabilecek ihbar tazminatından yüklenici bizzat sorumlu olur.” hükmü uyarınca kanuni ihbar süresine uygun olmaksızın sözleşmeyi feshettiğinden davacı şirket tarafından ödenen ihbar tazminatlarından, sözleşmenin 5.3.maddesi davalı şirkete ait işyerinde istihdam edilen personelin kıdem tazminatından personelin çalıştıkları süre ile sınırlı olmak üzere davalı şirketin sorumlu olduğu kararlaştırılmış olduğundan, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı şirketin sözleşme hükümlerine aykırı olarak sona ermiş olması nedeniyle davacı şirket personelinin davalı şirkete ait işyerinde geçen çalışma süreleri ile sınırlı olmak üzere kıdem tazminatları tutarlarından, sözleşmenin 5.2. maddesi uyarınca davacı şirket işçilerinin davalı şirket işyerinde geçen çalışma sürelerinde hak ettiği, ancak kullanmamış olduğu ve bir yıllık çalışma süresi dolmadığından yıllık izne hak kazanmamış olan işçilerin çalıştıkları süreyle oranlanmak koşulu ile yıllık ücretli izin tutarlarından, sözleşmenin 5.1.1.maddesi ile ” işçilik kalemleri için, asgari ücret artış oranında, vergi oranlarında, sigorta primleri ve işsizlik sigortası primlerinin taban ve tavanlarında yapılacak artışlar ile yol ücretlerindeki değişimlerin artış tarihleri itibariyle sözleşme bedeline yansıtılacağının kararlaştınlmış olmasına karşın davacı şirket tarafından davalıya ait işyerinde istihdam edilen işçilere 2012 yılı itibariyle artan asgari ücret oranında maaş ödemesi yapılmasına karşın işçilerin ücretlerinin davalı şirkete 2011 yılındaki asgari ücret tutarından fatura edilmeye devam edilmesi nedeniyle doğan 2012 yılı ücret farklarından davalı şirketin sorumlu olduğunu, davalı şirketin tüm faturaları ile ödenmeyen cari hesap borçlarına davacı şirket tarafından davalı aleyhine keşide edilen … 37.Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirkete ödeme yapılması konusunda ihtarda bulunulduğunu, davalı şirket tarafından borç ödenmediğinden davalı şirket aleyhine … 28. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra takibi ile ilamsız icra takibi yapıldığını, icra takibi ile ödenmesi talep edilen borca davalının 03.07.2012 tarihinde itiraz etmesi üzerine icra takibinin durduğunu beyan ederek itirazın iptaline, … 28. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası ile yürütülen icra takibinin devamına, davalı borçlunun dava konusu alacağın % 40’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin konusunu … Alışveriş Merkezi’nin temizlik işlerinin görülmesi ile ilgili olarak davalı yüklenici şirket ile işverenin karşılıklı edim ve yükümlülüklerinin düzenlenmesinin oluşturduğunu, davalı şirketin 19.04.2012 tarihinde … 6.Noterliği’nin … yevmuye numaralı ihtarnamesi ile taraflar arasında akdedilen temizlik Hizmet Alım Sözleşmesinin 11.2.maddesine dayalı olarak sözleşmenin 30.04.2012 tarihinden itibaren tek taraflı olarak feshedildiğinin davacı şirkete ihtaren bildirildiğini, taraflar aranda akdedilen sözleşme gereği davacı şirketin fesih için bir neden gösterme zorunluluğu bulunmadığını ve sözleşmeyi feshetmenin davacı şirket açısından bir hak olduğunu, davacı şirket tarafından davalı aleyhine … 28. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası ile yürütülen takibin haksız ve dayanaksız olduğunu, feshin bozucu yenilik doğuran bir hak olması nedeniyle kullanılmakla tükenen bir hak olduğunu ve geleceğe etkili sonuç doğuracağını, feshin sözleşme ile kararlaştırılan süreden daha az süre tanıması nedeniyle geçersiz olduğunun kabul edilemeyeceğini, bu durumda fesihten zarar görenin, süresinde yapılmayan fesihten doğan sözleşmesel zararının karşılanması gerektiğini, somut olayda davacı şirketin müsbet zararının, taraflar arasındaki ticari ilişkinin fesih ihtarında belirtilen 30.04.2012 tarihinde değil de fesih ihtarından 1 ay sonrası olan 19.05.2012 tarihinde feshedilmiş sayılması halinde 30.04.2012-19.05.2012 tarihleri arasında oluşacak muhtemel net kazanç kadar olacağını, davacı şirketin feshi geçerli sayarak, feshe bağlı sonuçları talep ettiğini, davacı tarafça davalı şirkete fatura edilen işçi kıdem tazminatları, ihbar tazminatları, yıllık izin ücretleri ve asgari ücret fark bedellerinin zarar olarak kabul edilemeyeceğini, davacının faturalandırdığı miktarlarda zarara uğrayıp uğramayacağının kesin olmadığını, icra takibine dayanak oluşturan faturaların maddi ve hukuki değeri bulunmadığını, taraflar arasında akdedilen sözleşme ile ihbar süresi dışında işveren tarafından sözleşmenin feshi durumunda söz konusu bedellerin fatura edileceğine ilişkin bir düzenleme yapılmamış olduğunu, taraflar arasında akdedilen 5.3.maddesi ile “sözleşme kapsamında yüklenicinin istihdam edeceği personelin, sözleşme konusu işin yapılmasında kıdem tazminatına hak kazanacak sürede çalışmış olması ve bu sözleşmeye konu işin devam ettiği süre içinde hizmet akdinin işverenin bilgi ve onayı ile feshedilmiş olması kaydıyla ihbar tazminatı ve kıdem tazminatlarının yüklenici tarafından karşılanacak ve ödeme banka dekontuyla, personel işe giriş ve işten ayrılış bildirgeleri ile birlikte işverene fatura edilecektir. İşçiye ödenecek ihbar tazminatları ve iş güvencesinden doğan tazminatlardan da yüklenici sorumlu olup, bu tazminatları işverene fatura edemez.” hükmü getirilmiş olduğunu, taraflar arasında akdedilen hizmet alım sözleşmesinin 5.2.maddesi ile ” işbu sözleşme kapsamında yüklenici istihdam edeceği personelin yıllık izinlerinde talep edilecek izin değiştirici personel giderleri gerçekleştikçe fatura edilerek işveren tarafından karşılanacaktır.” hükmü getirildiğini, sözleşmenin 5.2.maddesinden yıllık izin ücretinin davalı şirkete fatura edileceği yönünde bir düzenleme bulunmadığını, ayrıca davacı şirketten ödenmesi talep edilen izin ücretlerinin hangi işçiden hangi tarihler arasında olduğunun belirli olmadığını, İş Yasası ile işçilerin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, izin ücretlerine hak kazanabilmesinin belirli koşullara bağlandığını, davacı şirketin davalı şirkete ait işyerinde istihdam ettiği işçilerin işçilik alacaklarına hak kazanacak biçimde işten ayrılıp ayrılmadıklarının belirsiz olduğunu, ayrıca taraflar arasındaki sözleşme süresinde davalı şirkete ait işyerinde çalışan …,…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … adlı işçilerin davalı şirkete ait işyerinde yeni sözleşme ile yüklenen yüklenici şirkette çalışmasının devam ettiğini, sayılan personele ilişkin taleplerin tamamen haksız olduğunu, davacı şirketin icra takibine konu ettiği faturaların davalı şirkete teslim ve tebliğ edilmediğini, davacının faturaların davalı şirkete yöntemine uygun olarak teslim ve tebliğ edildiğini ve itiraza uğramadığını kanıtlaması gerektiğini, fahiş nitelikteki işlemiş faiz istemlerinin reddi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 28.İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra dosyası, fatura örnekleri, cari hesap tabloları, mizanlar, fesih ihtarnamesi, cevabi ihtarname, sözleşme örneği, işçileri gösterir liste, Kıdem tazminatı ödeme bordroları, faturaların tebliğine ilişkin kayıtlar, maliyet analizlerine ilişkin tablo örnekleri, bilirkişi incelemesi sonucu alınan raporlar.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan 03.01.2011 başlangıç ve 31.12.2011 bitiş tarihli Temizlik Hizmet Alım Sözleşmesi nedeni ile davalının temizlik ve tesis yönetimi işlerini üstlenen ve yapan davacının davalıdan hizmet karşılığı alacağı olup olmadığı, davalının sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmekte haklı olup olmadığı, feshin ihtar süresine uygun olup olmadığı, davacının davalıdan davacı personelinin kıdem tazminatlarını, ihbar tazminatlarını, yıllık ücretli izin tutarlarını ve 2012 yılı ücret farklarını talep edip edemeyeceği hususlarındadır.
İlgili … 28. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 20/06/2012 tarihinde faturalardan kaynaklı 110.337,58 TL asıl alacak, 804,86 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 111.124,44 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 27/06/2012 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 03/07/2012 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; takip alacaklısına bir borcunun olmadığını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra mahkememizce taraflar arasında yapılmış sözleşme şartları, fesih ihtarı ve cevabi ihtarın değerlendirilip tartışılması ve taraf ticari defterlerinde inceleme yapılarak çekişmenin olduğu döneme ait fatura, ödeme yada fatura tebliğine ilişkin hususların da tartışılması kaydı ile, varsa alacak tutarının tespiti yönünden rapor düzenlemek üzere Prof. Dr. … ve Mali Müşavir …’e tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından mahkememize sunulan 11/07/2013 tarihli raporda özetle; Taraflar arasında akdedilen hizmet alım sözleşmesinin 19.04.2012 tarihinde feshedildiği, davacı alacağını 01.05.2012-19.05.2012 tarihleri arasında hesaplanan temizlik giderleri toplamı ile cari hesap olarak izlenen 200.722,35 TL toplamından oluştuğu, taraflar arasında akdedilen sözleşmesinin 5.3.maddesi hükmü uyarınca, davalı şirketin taraflar arasındaki sözleşmeyi tek taraflı olarak ve nedensiz olarak feshi nedeniyle işyerinde çalışan işçilerin/personelin işten çıkartılmalarına neden olduğu, davalı şirketin sözleşmenin 11.2 maddesi ile getirilen süreye uymadan taraflar arasındaki sözleşmeyi feshetmesi davacı şirketin ihbar öneli içinde ihbarda bulunma olanağının kalmadığı, taraflar arasındaki sözleşmenin süresi sona ermeden davacı tarafından feshedilmiş olması nedeniyle davacı şirketin işçilerine kullandırılmayan izinlere ait ücretlerden davalı şirketin sorumlu olduğu ancak, davalı şirkete fatura edilen kıdem tazminatları ile ihbar tazminatları yönünden işçilerin bu tazminatları hak edip etmedikleri, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle işten çıkartılan işçi bulunup bulunmadığı ve işçilerin tazminata hak kazanması durumunda tazminatların ödenip ödenmediğine ilişkin dosya kapsamına ve icra dosyası kapsamına kayıt ve belge sunulmadığı gibi ihbar ve kıdem tazminatlarının ödendiğini gösterir banka dekontları ile işçilerin işe giriş ve işten ayrılış belgelerinin dosya kapsamına ve icra dosyası kapsamına sunulmadığı, davacının işçilerin yıllık izin ücretlerine ilişkin olarak fatura edilen tutarların gerçeği yansıtıp yansıtmadığı, sözleşmenin feshi nedeniyle işçilere izin kullandırılamadığı ve izin ücretlerinin ödenmek zorunda kalındığını gösterir belgeler ile izin ücretlerinin ödendiğini gösterir kayıtların dosyaya sunulmadığı, 2012 ücret farkları yönünden dosya kapsamına hesaplamaya yarar belge ve kayıt sunulmadığı ve davacı şirket ile davalı şirketin 01.04.2012-30.04.2012 tarihleri arasındaki dönemdeki cari hesaplarının birbirini tuttuğu, cari hesap kayıtları açısından taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı yönünde tespit ve değerlendirme yapılarak, dosya kapsamındaki eksikliklerin giderilmesi sonrasında dosya üzerinde yeniden inceleme ve değerlendirme yapılması gerektiği bildirilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi … İş bu raporu imzalamakla beraber ilave rapor sunmuş olup, bilirkişi … İlave raporunda özetle; salt davacının sunduğu personele ilişkin listeler kapsamında hesaplama yapılmasına yönelik olarak ve faturaların bunlara göre düzenlenip düzenlenmediğinin incelenmesine yönelik olarak hesaplama konusunda ilave rapor tanzim edildiği, taraf ticari kayıtları incelendiğinde takip tarihi olan 25.06.2012 tarihinde davacı kayıtlarında 110.337,58 TL davalı borç tutarı olduğu, davalı kayıtlarında davacıya ait borç alacak tutarı olmadığı, davacının 30.04.2012 tarihinde tanzim ettiği takibe de konu edilen 14 adet faturanın davalı kayıtlarında mevcut olmadığı, davalıda kayıtlı olmayan fatura içeriklerinin kıdem, ihbar tazminatları, yıllık izin ücretleri, ücret fark bedeline ilişkin olduğu, davalıda kayıtlı olmayan takibe konu toplam 110.337,58 TL tutarındaki 14 adet faturanın davacı tarafından sözleşmenin feshi sebebiyle 5. madde detaylarında yer alan hükümler kapsamında tanzim edildiği, davalının 19.04.2012 tarihli fesih ihtarı ile 30.04.2012 tarihi itibariyle davacıya fesih bildirdiği, tebliğ şerhi bulunmadığından davacıya tebliğinin görülemediği ancak 30.04.2012 tarihinde davacının cevabi ihtarname ile takibe konu faturalara ilişkin talepte bulunacağını sözleşmenin ilgili maddelerine dayanak yaparak bildirdiği, davalının sözleşmedeki 1 aylık önele uymadığı, bu sebeple davacının söz konusu faturalara konu tutarları hesaplayabileceği, sözleşmede fatura içerikleri alacak kalemlerinin hüküm altına alındığı ancak, yine sözleşmede davacının bu taleplerde bulunabilmesi koşulu olan ödeme dekontları ile birlikte fatura hususunda sadece faturaların bulunduğu, ödemelere ilişkin belge bulunmadığı, ayrıca bir kısım çalışanın davacının sözleşmenin feshine rağmen işe diğer yüklenici ile devam etmesinin davacının bu taleplerine engel bir husus oluşturmayacağı, davacının yükümlülüğünde olan bu tutarların sözleşme ile davalıya yansıtılacağının kararlaştırıldığı, dekontların sunulmasına bağlı davacının takip tarihinde takibe konu edilen tutarı talep edebileceği, faize dayanak olabilecek 30.04.2012 tarihli ihtarnamede ödenmesi istenilen tutar ve ödeme süresi davalıya açıkça bildirilmediğinden takip öncesi faiz için davalının temerrüdünün oluşmadığı bildirilmiştir.
Bilirkişilerce belirlenen eksikliklerin giderilmesinin ardından Bilirkişiler İş Hukuku Uzmanı … Prof. Dr. … ve … 23/11/2014 tarihli raporlarında özetle; Kıdem Tazminatı Bakımından, Davalı şirketin asıl işveren olarak sorumluluğunun davacı şirket ile akdettiği hizmet alım sözleşmesi kapsamında, alt işverenin işçilerinin işyerindeki çalışma süreleri ve taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin sona erdiği 30.04.2012 tarihindeki ücretleri ile sınırlı olduğu , 30.04.2012 tarihinde iş sözleşmesini kıdem tazminatına hak kazanacak biçimde sona erdiren …’a ödenen kıdem tazminatı dışında dosya kapsamına sunulu belgelere göre sorumluluğu bulunmadığı sonucuna varıldığı, İhbar Tazminatı Bakımından, ..’ın iş sözleşmesinin … tarafından 1475 Sayılı Yasanın 14/1-(5).maddesi uyarınca feshedilmiş olması nedeniyle, Hüsamettin Budak’ın ihbar tazminatına hak kazanamayacağı ve giderek dosya kapsamına işçilere ödenen ihbar tazminatı tutarını gösterir yazılı kayıt sunulmadığı anlaşıldığından davacı şirketin davalı şirketten rücu edilebilir ihbar tazminatı alacağı bulunmadığı, İzin Ücreti Bakımından, İşçinin iş sözleşmesinin fesih tarihinde hak ederek kullanmadığı izin sürelerine ait ücreti fesih ile izin ücreti alacağına dönüştüğünden (izin ücreti talebi feshe bağlı bir hak olduğundan) esasen iş sözleşmesinin devamı sırasında izin ücretinin ödenmesinin talep edilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle … dışındaki işçilere yönelik olarak davacının davalıdan talepte bulunamayacağı, …’ın, 21.02.2011-30.04.2012 tarihleri arasında davalılara ait işyerinde geçen 1 tam yıllık çalışma süresinde İş Yasasının 53.maddesi uyarınca 14 gün yıllık ücretli izne hak kazanacağı, bu kabule göre, …’ın ( ve davacı şirketin davalı şirketten talep edilebilir) izin ücreti talep edebileceği, Nurşen Aytan’ın davalı şirkette çalışması tespit edilemediğinden ve …’in aylık ücretinde artış olmadığı dikkate alınarak hesaplama yapılmadığı, Asgari Ücret Fark Alacağı Bakımından, 01.07.2011-31.12.2011 tarihleri arasındaki donemde yürürlükte olan asgari ücretin brüt miktarının 837,00 TL olduğu, 01.01.2012-30,06.2012 tarihleri arasında yürürlükte olan asgari ücretin brüt miktarının 886,50 TL olduğu dikkate alınarak, davacı şirket tarafından bildirilen tüm işçilerin (toplam 49 kişi) asgari ücret ile çalıştığı esas alındığında, davacının davalı şirketten talep edilebilir asgari ücret farkı tutarının hesaplandığı, …’ın davalı şirkete ait işyerinde çalışması tespit edilemediğinden ve …’in aylık ücretinde artış olmadığı dikkate alınarak hesaplama yapılmadığı belirtilmekle birlikte hukuki durumun ve kanıtların değerlendirilmesindeki ve davacı şirketin işçilerine taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle ödemek zorunda kaldığı kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve izin ücretlerinin miktar ve tarihini gösterir yazılı kayıtlar ile (fark alacaklarının belirlenmesi açısından) aylık ücretlerin ödendiğini gösterir kayıtların celbi gerektiği bildirilmiştir.
Davacı şirketin 16/11/2018 günlü dilekçesi ekinde, kıdem tazminatı ödemelerini gösterir bordro ve ödeme kayıtlarının sunulmasının ardından dosya tekrar aynı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti mahkememize sunmuş oldukları 2. Ek raporlarında özetle; Kıdem Tazminatı Bakımından, …, … ve … adlı işçilerin iş sözleşmelerinin davalı şirkete ait işyerinde çalıştıkları sırada ya da taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin feshi tarihinde sona erdiği dikkate alınarak, davalı şirketin asıl işveren olarak sorumluluğunun davacı şirket ile akdettiği hizmet alım sözleşmesi kapsamında, alt işverenin işçilerinin işyerindeki çalışma süreleri ve taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin sona erdiği 30.04.2012 tarihindeki ücretleri ile sınırlı olduğu, 30.04.2012 tarihinde iş sözleşmesini kıdem tazminatına hak kazanacak biçimde sona erdiren … (işten ayrılış tarihi : 30.04.2012), … ( işten ayrılış tarihi : 30.06.2011 ) ve … (işten ayrılış tarihi : 05.09.2011)’ya ödenen kıdem tazminatları dışında sorumluluğu bulunmadığı, İhbar Tazminatı Bakımından, …, … ve … adlı işçilerin iş sözleşmelerinin işçiler tarafından 1475 Sayılı Yasanın 14/l-(5).maddesi uyannca feshedilmiş olması nedeniyle, anılan işçilerin ihbar tazminatına hak kazanamayacakları ve davacı şirketin davalı şirketten rücu edilebilir ihbar tazminatı alacağı bulunmadığı, İzin Ücreti Bakımından, Dosya kapsamındaki belgelerden …, … ve … adlı işçilerin iş sözleşmesinin feshi tarihinde hak ederek kullanmadıkları izin sürelerini gösterir imzalı izin belgelerinin bulunmadığı ve bu işçilerin iş sözleşmesinin feshi tarihindeki hak ederek kullanmadıkları izin sürelerinin tespitinin mümkün olmadığı, …, … ve … adlı işçiler dışındaki işçilerin 30.04.2012 tarihi sonrasında da davacı şirkete ait işyerlerinde çalışmalarının devam ettiği ve iş sözleşmesinin feshi öncesinde izin ücretlerinin talep edilemeyeceği dikkate alındığında davacı şirketin talep edilebilir izin ücreti bulunmadığı, Asgari Ücret Fark Alacağı Bakımından, Dosyaya sunulu imzasız ücret bordrolarında …, …, …, …, … ve …,… adlı işçilerin Aralık / 2011 ve Ocak – Şubat – Mart – Nisan / 2012 ayları aylık ücretlerinin hesaplandığı, …’ın davalı şirkete ait işyerinde çalışması tespit edilemediğinden, … ve …’nın ücret bordroları sunulmadığından ve …’in aylık ücretinde artış olmadığı dikkate alınarak hesaplama yapılmadığı beyan edilmiştir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK m.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
Somut olayda, taraflar arasındaki sözleşme ile davalı AVM’nin temizlik hizmetlerinin Yüklenici davacı … A.Ş. tarafından ifa edilmesinin usul ve esasları düzenlenmiştir. Davalı tarafça hizmet sözleşmesinin sona ermemesine rağmen Büyükçekmece 6. Noterliğinin 19/04/2012 tarih ve 21083 yevmiye madde nolu ihtarnamesi ile 30/04/2012 tarihinden geçerli olmak üzere hizmet sözleşmesinin feshedildiği bildirilmiştir. Davacı tarafça … 37. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu karşı ihtarname ile davalıya ihbar süresine uyulmaksızın sözleşmeye aykırı olarak hizmet sözleşmesine son verildiği ihtar edilmiştir. Davacı tarafça davacı şirketin çalışanlarının ihbar tazminatları, kıdem tazminatları, yıllık izin ücretleri ve 2012 yılında oluşan ücret farklarına dayalı ödenmeyen cari hesap borcu için … 37. Noteri’nin … tarih ve …. no.lu ihtarnamesi ile davalı tarafa borcunu ödemesi ihtar edilmiştir. Davalının ihtar edilen borcu ödememesi nedeni ile davacı tarafından icra takibi başlatılmıştır. Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 5.3.maddesi hükmü uyarınca, davalı şirketin taraflar arasındaki sözleşmeyi tek taraflı olarak ve nedensiz olarak feshi nedeniyle işyerinde çalışan işçilerin/personelin işten çıkartılmalarına neden olduğu, davalı şirketin sözleşmenin 11.2 maddesi ile getirilen süreye uymadan taraflar arasındaki sözleşmeyi feshetmesi davacı şirketin ihbar öneli içinde ihbarda bulunma olanağının kalmadığı, 1475 Sayılı Yasa’nın 1/son maddesi ile 4857 Sayılı Yasa’nın 2/6 maddesi gereğince taraflar arasındaki sözleşmenin süresi sona ermeden davacı tarafından feshedilmiş olması nedeniyle davalının sorumluluğunun doğduğu kabul edilerek son bilirkişi raporuna göre davacı şirketin işçilerine kullandırılmayan izinlere ait ücretlerden davalı şirketin sorumlu olduğu, kıdem ve ihbar tazminatları ile asgari ücret fark alacakları yönünden eksik kayıtların celbi ile yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucunda davacının davalıdan ihbar tazminatı ve izin ücreti alacağının olmadığı, 1.983,99 TL kıdem tazminatı, 1.703,25 TL asgari ücret fark alacağı ile 51,62 TL faiz alacağı olduğu tespit edilmiş ise de, a- Kıdem tazminatı bakımından bilirkişi raporunda davalının sorumlu olduğu belirtilen …, … ve … adlı işçilerin emeklilik nedeni ile işten ayrıldıkları, davalının sözleşmeyi feshetmesi sebebi ile işten ayrılmadıkları anlaşılmakla sözleşmenin 5.3 maddesindeki “yüklenicinin sözleşme kapsamında istihdam edeceği personelin, sözleşme konusu işin yapılmasında kıdem tazminatına hak kazanacak sürede çalışmış olması ve sözleşmenin devam ettiği süre içinde hizmet akdinin işverenin bilgisi ve onayı ile feshedilmiş olması kaydıyla, iş hukukundan kaynaklanan ihbar tazminatı ve kıdem tazminatının yüklenici tarafından karşılanacağı ve banka ödeme dekontu ile, personele ait işe giriş ve ayrılış belgeleri ile birlikte işverene fatura edileceği” hükmü gereğince ve davacı tarafça ödeme belgeleri sunulmamış olması da dikkate alınarak davacının davalıdan kıdem tazminatı alacağı bulunmadığı, b- Taraflar arasındaki sözleşme ile asgari ücret artış oranında değişim söz konusu olur ise artış tarihi itibari ile sözleşme bedeline yansıtılacağı düzenlenmiş olup asgari ücretlerin 2012 yılı başında belirlendiği ve 11/07/2013 tarihli bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere tarafların 01.04.2012-30.04.2012 tarihleri arasındaki dönemdeki cari hesaplarının birbirini tuttuğu ve davacı tarafça ödeme belgeleri sunulmadığı dikkate alınarak bu dönemlere ilişkin asgari ücret fark alacağı olmadığı kabul edilmiş, davalı tarafın itiraz sebepleri yerinde bulunarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın reddine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 35,90 TL ilam harcının peşin yatırılan 1.904,50 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılmış olan 1.868,60 TL harcın davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 11.639,96 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/12/2018

Katip

Hakim