Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2007/206 E. 2018/145 K. 12.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2007/206 Esas
KARAR NO : 2018/145

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/03/2007
KARAR TARİHİ : 12/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 22/02/2005 tarihinde yanlarında çalıştığı ailenin çocuklarını okuldan almak amacıyla …. Ltd. Şti’ne ait … plakalı … araç ile yolcu olarak seyir halinde iken, … Beldesi … Vakfı ile … kavşağında yanlarından geçen ve … tarafından kullanılan … A.Ş’ne ait … plakalı mikser kamyonun tekerleğinin patlaması sonucu açılan hava yastığının çarpması ile sağ gözünün % 95 oranında görme kaybına uğradığını, müvekkilinin bu kaza sebebiyle gözünden ameliyat olmak zorunda kaldığını ancak tüm tedavilere rağmen gözündeki görme kaybının ortadan kalkmadığını, halen devam ettiğini, ayrıca estetik görüntüsü bozulduğunu, sağ ve sol göz simetrisinin kaybolduğunu, … tarafından kullanılan … A.Ş’ne ait … plakalı aracın …Büyükşehir Belediye Başkanlığı Ulaşım Koordinasyon Merkezinin 2/5 sayılı kararı gereğince güzergah izin belgesi olmadığı gibi bakımlarının da zamanında yapılmadığını, müvekkilinin kaza sırasında içinde bulunduğu … plakalı aracın dünya standartlarında kaliteli ve güvenilir bir imajı olan … marka bir araç olduğunu, ancak yanından geçen bir aracın lastiğinin patlaması sebebiyle hava yastıklarının açılması ile müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini, dolayısıyla araç malikinin, ithalatçı ve üreticinin sorumluluğunun bulunmakta olduğunu, bu nedenlerle müvekkilinin maluliyeti sebebiyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 30.000 YTL maddi tazminat ve 30.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 22/02/2005 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacının davasının zamanaşımına uğradığını, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, araç işleteninin sorumluluğunun 2918 Sayılı Yasa ile bir tehlike sorumluluğu olarak düzenlendiğini, bir kamyonun trafiğe çıkabilmesi için … Büyükşehir Belediyesinin Trafik Genelgesinin 2/5 sayılı hükmüne göre güzergah tayin belgesinin olması gerektiğini, aksi halde kamyonun çalışmasının kaçak/yasak olacağını, ayrıca bu tip kamyonların güzergahının da okul önlerinden geçme yasağının mevcut olduğunu, kaza günü kamyonun bu belgesinin bulunmadığını, bu kamyonun modelinin çok eski olduğundan trafiğe çıkmasının sakıncalı olduğunu, davalılardan … Şti ve şoförün 2918 Sayılı Yasanın 85/1 ve 818 Sayılı Yasanın 55. maddesi gereğince sorumlu olduklarını beyan ederek davanın müvekkili açısından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Usule ilişkin görev ve dava dışı … tarafından müvekkili şirket aleyhine … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde … E sayılı maddi ve manevi tazminat davası açıldığından derdestlik itirazlarının olduğunu, esasa ilişkin olarak ise; davacının içinde bulunduğu araçtaki hava yastığı patlaması nedeniyle oluşan zarardan davalı şirketin sorumlu tutulamayacağını, davacının da uğradığı zararda kendi kusurunun bulunduğunu, davacının emniyet kemerinin olay anında takılı olmadığını, müvekkilinin tamamen kusursuz olup olayla zarar arasında illiyet bağı mevcut olmadığını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu beyan ederek öncelikle davanın usulden, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve Tic. A.Ş vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, ayrıca zamanaşımı iddialarının bulunduğunu, dava konusu aracın hava yastıklarının açılmasının herhangi bir üretim hatasından kaynaklanmamakta olduğunu, bu nedenle müvekkili şirkete atfedilecek herhangi bir kusurun da bulunmadığını, bahse konu olayda davacı tarafın içinde bulunduğu aracın seyrettiği şeride ters istikamette seyir halinde olan diğer davalı …’e ait mikser kamyonunun tekerleğinin patlaması sonucu yüksek bir ses ve basınç oluştuğunu, bunun sonucunda da davacı tarafın içinde bulunduğu aracın hava yastığının açıldığını, bu durumun uzman bilirkişilerce teyit edilebileceğini beyan ederek davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … tarafından davaya cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER :
… 8 Asliye Hukuk Mahkemesinin … E sayılı dosyası, kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının …. Ltd. Şti’ne ait … yönetimindeki … plakalı … araç ile yolcu olarak seyir halinde iken, yanlarından geçen ve … yönetimindeki … A.Ş’ne ait … plakalı mikser kamyonun tekerleğinin patlaması sonucu açılan hava yastığının davacının yüzüne çarpması olayında kusur oranlarının ne olduğu, davacının maluliyete uğrayıp uğramadığı, maluliyete uğramış ise davalılardan maddi ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği, talep edebilecek ise miktarlarının ne kadar olduğu,iş bölümü, ve derdestlik itirazlarının, zamanaşımı definin yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Dava dışı … tarafından davalı …ve Ibrahim Karakaya aleyhine … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde … E üzerinden açılan davanın aktif husumetten reddine karar verilmiş ve verilen kararır onanmış olması nedeni ile derdestlik itirazının, 2918 Sayılı Kanunun 109/2.fıkrası gereğince zamanaşımı definin reddine, süresinde olmayan işbölümü itirazının reddine karar verilmiştir.
22.05.2005 günü saat 16.00 sıralarında sürücü … yönetimindeki … plakalı …(…) marka 2003 model otomobil ile … Beldesi içinde … yönüne seyir halindeyken … Caddesi hizasına geldiğinde, karşı yönden gelen davalı sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı … marka kamyon ile yan yana geçerken kamyonun sol ön lastiğinin patladığı, bu sırada davacı otomobilinin her iki yönde hava yastığının açıldığı, açılan hava yastıklarından birinin sağ önde oturan …’nun yüzüne çarparak yaralanmasına yol açtığı anlaşılmıştır.
Trafik Tespit tutanağında, Yolun iki yönlü, düz ve düşeyde hafif eğimli olup 11,3 mt. genişliğinde, üç yönlü T kavşak, beton ve kuru olduğu, vaktin gündüz havanın açık olduğu, olayın meskûn mahalde gerçekleştiği belirtilmiştir.
… marka aracın onarımıyla ilgili servis iş emrinde, sol ön ve arka kapının değiştirileceği, arka tamponun kontrol edileceği, sol tampon çıtasının yerinden çıktığı, sol ayna kapağının yerinden çıktığı, ön hava yastıklarının patlak olduğu, sol marşpiyel saçının düzeltileceği ve boyanacağı belirtilmiştir.
Davacı …, karşıdan gelen kamyon ile geçiştikleri sırada yüksek sesli bir gürültü duyduğunu, hava yastıklarının açıldığını ve yastığın yüzüne çarpmasıyla gözünden yaralandığını, kaza sırasında emniyet kemerinin takılı olmadığını belirtmiştir.
Davalı sürücü … ifadesinde, karşıdan gelen otomobil yanından geçerken bilmediği bir nedenle sol ön lastiğinin patladığını, otomobile zarar verdiğini ve daha sonra yolcu …’nun gözünden yaralandığını öğrendiğini beyan etmiştir.
Sürücü … Jandarmadaki ifadesinde, okuldan çocukları aldıktan sonra … istikametine seyir halindeyken okula 50 mt uzaklıkta yolda çukur olduğu için yavaşladığını, o esnada bir patlama sesi geldiğini ve önde bulunan iki adet airbag in açıldığını, aracı durdurduğunu o sırada yanında bulunan …’nun yaralı olduğunu gördüğünü belirtmiştir.
… 2.Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan 20.06.2008 tarihli bilirkişi raporunda davalı sürücüsü …’nın trafik güvenliği ile ilgili kurallara uymayarak, bakım ve kontrolünü yaptırmadığı, tekerleği uygun durumda bulunmayan araçla, trafiğe çıkması nedeniyle, patlayan sol ön tekerleğin meydana getirdiği basınçla yanından geçen davacı şirkete ait otonun hava yastıklarını açılmasına neden olan, ayrıca firma adresleri ve kendi ikamet adreslerinin olayın olduğu farklı adreslerde olduğu, kazanın meydana geldiği saat 16:00’da, istiap haddi 11.210 kg olan araçla, yasaklanmış olmasına rağmen trafikte seyretmesinden dolayı tam kusurlu olduğu, diğer otomobil sürücüsü … ve yolcusu …’nun kazanın oluşunda bir kusurları olmadığı beyan edilmiştir.
… 8. İş Mahkemesine sunulan 19.10.2011 tarihli raporda, … plakalı aracın sol ön tekerleğinin patlamasına yol durumunun veya fiziksel yetersizliğinin yol açtığına dair kanaate varılamadığı, … plakalı … markalı aracın sol yan kapılarında ve aynasında meydana geldiği belirtilen hasarların fotoğrafları bulunmadığından, hasarların patlama sonucu basınç dalgasından mı veya tekerlekten fırlayan parçaların sebep olup olmadığı konusunda fikir oluşmadığı, … plaklı kamyonun otomobili ön hizası ile yan yana gelmeden önce ve çukura girdikleri esnada eski veya yıpranmış halde olduğu düşünülen ve yük taşımadığı sol ön lastiğin patlaması ile oluşan hava basınç dalgasının veya tekerlekten fırlayan karkas ile varsa çemberin aracın sol yan tarafına çarparak yani esas olarak otomobilin sol yan tarafından aldığı etkiye bağlı olarak ön tarafında bulunan hava yastığı ivme sensörlerinin etkilenemeyeceği ve ön hava yastıklarının tetiklenemeyeceği belirtilmiş, otomobilin sağ ön koltuğunda yolcu olarak bulunan ve yaralanan …’nun aracın ön konsoluna belli bir mesafeden daha yakın durma ve emniyet kemeri takmamış olması nedeniyle yaralanmış olabileceği, motorlu aracın işletilmesi bir zarara ya da bir şeyin hasara uğramasına sebep olursa işletenin kusursuz olarak sorumlu olacağı, lastik patlamasının aracın sol yanına hasar verdiği otomobilde bulunan yolcunun yaralanmasında kaza olayı ile sebep sonuç bağının bulunmaması nedeniyle işleten … nin kusursuz olduğu, sürücü … kendi kusurundan kaynaklanmayan bir nedenle herhangi bir kazaya ve çarpışmaya neden olmadığından kusursuz olduğu, Kazazede …’nun emniyet kemeri kullanma durumu belirsiz olduğu işaretlendiğinden dolayı hava yastıklarının patlamasına engel olabilecek imkânı olmadığından kusursuz olduğu kanaati belirtilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 22.07.2011 tarihli bilirkişi raporunda, olayın oluşunda hava yastıklarının açılmasından ziyade Davacı …’nun emniyet kemeri takmamış oluşunun büyük rol oynamış olduğu, kamyona ait lastiğin patlaması için belirgin bir neden tespit edilmediği durumlarda teknik arıza olarak değerlendirildiği, lastiğin eskidiğine dair dosyada rapor olmadığı değerlendirmeleri sonucunda davacı …’nun %75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracın işleteni olan … nin olaya etki eden teknik arızadan sorumlu olduğu kabul edilerek %25 oranında kusurlu bulunduğu, aracı kullanan şoför … ile olayın meydana gelmesinde kusuru bulunmayan …. Ltd. Şti. ile …’nin bir sorumluluğu bulunmadığı belirtilmiştir.
Kusura ilişkin çelişkili raporların varlığı karşısında aldırılan 25/07/2014 tarihli … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Raporu dosyada mevcut olan Bilirkişi Raporları, tespit tutanağı, tüm ifadeler ve tekmil veriler nazara alınarak şu şekilde düzenlenmiştir:
” Hava yastığı sistemleri kaza anında sürücü ve yolcu güvenliğini arttırmaya yönelik pasif emniyet sistemlerinden olup, ön hava yastıkları emniyet kemeriyle birlikte, ön alın kesimden etkiyen çarpışmalarda sürücü ve yolcunun baş ve göğüs kısımlarında oluşabilecek yaralanma riskini azaltmayı amaçlar. Yan ve perde hava yastıkları da ön hava yastıkları gibi belirli tipteki darbelerde yolcuların bel üstü ve baş kısımlarına alabilecekleri darbeleri asgariye indirmek ve ciddi yaralanmaları önleyebilmek amacıyla kullanılmaktadır.
Hava yastıklarının açılıp açılmamasına karar veren mekanizma bir takım karmaşık algoritmalardan oluşmaktadır. Çarpışma anındaki kinetik enerji değişimi, darbenin yönü, şiddeti, etki süresi vb. parametreler bu algoritmalar tarafından değerlendirilerek hava yastıklarının tetiklenme şartlarının oluşup oluşmadığına karar verilmektedir. Hava yastıklarının tetiklenmesinde rol oynayan en önemli parametre kaza esnasında oluşan negatif ivmedir. Ön hava yastıklarının tetiklenmesi için gereken minimum negatif ivme sınırı, araçtan araca değişmekle birlikte araç boyuna doğrultusunda yaklaşık minimum “1.8g” ila “2g” mertebelerindedir. Ayrıca ön hava yastıklarının tetiklenebilmesi için, ön kısımdan alınan darbenin  30 açılı bir koni içinde kalacak doğrultuda olması gerekmekte olup, bu açının dışındaki darbeler ön hava yastıklarını tetiklemezler. Bu açıdan daha geniş açılı darbelerde ön hava yastığının tetiklenmemesi, hava yastığı teknolojisinin gereğidir.
Çarpışma esnasında ortaya çıkan negatif ivme değeri bağıl hıza ve çarpışan cisimlerin rijitliklerine bağlıdır. Bu nedenle kaza yapan araçların deforme olan elemanları çarpışmanın niteliği hakkında önemli bilgiler vermektedir. Çarpışma anında şekil değiştiren araç parçalarının çarpışma enerjisinin önemli bir kısmını soğurması, çarpışmanın esnek çarpışma karakteri taşımasına ve negatif ivme değerinin düşmesine neden olmaktadır. Araçların yapısal özellikleri ve darbe yönü, çarpışmanın esnekliğini önemli ölçüde etkilemektedir. Araçta meydana gelen hasarlar sonucu aracın kullanılamaz duruma gelmiş olması hava yastıklarının tetiklenme şartlarının oluşması gerektiği anlamını taşımamaktadır. Aracın kaza anında hangi mertebede bir darbe şiddetine maruz kaldığının belirlenmesinde, karoser yapısına göre daha rijit bir yapıda olan taşıt boyuna ekseni doğrultusundaki şasi kollarında oluşan deformasyon bulguları ve buna bağlı olarak motor askı sistemi, direksiyon sistemi ve kabin içi deformasyon bulguları önemli yer tutmaktadır.
15.01.2014 tarihli … Oto tarafından sunulan teknik dökümanda sürücü, yolcu ön, arka, sağ, sol yan ve üst hava yastıkları bulunduğu kademeleri farklı olduğu, MRS kontrol ünitesinde ivme sensörü bulunduğu, yandan çarpmada ilave olarak harici yan uydular kullanıldığı, kemer kilidi sorgulamasının sadece … için olduğu, yan hava yastıkları için sensörlerin ön koltuklar altında ve aracın yan tarafında çapraz traversler üzerinde bulunduğu, sürücü ve ön yolcu için 2 kademeli hava yastığı kullanıldığı anlaşılmıştır. Sensör hassasiyet katsayıları ve çalışma algoritmaları hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
Araç üzerinde tespitlerde kaza anındaki darbe yoğunluğunun, sol yan kısımda etkili olduğunu göstermektedir. Araçta tampon demiri, tampon demiri şasi bağlantı uçları ve şasi kollarında deformasyon olmaması, kaza sırasında oluşan darbelerin şiddetinin hava yastığının tetiklenmesi için gerekli negatif ivmeyi oluşturacak şiddette olmadığını, çarpışmanın esnek çarpışma karakterinde olduğunu göstermektedir. Araçta şasi kolu deformasyonu ve kabin hasarı bulunmadığı göz önünde bulundurulduğunda, çarpışmadaki enerjinin, esnek aksamda deformasyon sonucu soğurulmuş olduğu ve darbe şiddetinin kabin içine iletilmediği anlaşılmaktadır. Çarpışma anındaki kinetik enerjinin esnek bölgede oluşan deformasyon sonucu soğurulmasına bağlı olarak hava yastıklarının tetiklenmesini gerektirecek ivme seviyesine ulaşılmadığı anlaşılan olayda (ön sol yan hava yastığı açılmamıştır), ön hava yastıklarının açılmış olmasının ön hava yastığı çalışma prensibine göre olağan olmayan gelişme olduğu, hava yastıklarının açılmasının araçtaki bir arızaya ya da imalat hatasına bağlanabileceği kanaatine varılmıştır.
Sürücü …’ın ifadesinde yolda çukur nedeniyle yavaşladığı dolayısıyla seyir halinde olduğu, Davalı sürücü …’nın ifadesinden de seyir halinde olunduğu ve …’nun kaza sırasında emniyet kemerinin takılı olmadığı(İhbarname ve Taahhütname 07.04.2014), yine ruhsat fotokopilerinden 2003 model … için muayene süresinin yeterli olduğu, … plakalı … kamyonun 1990 model olduğu, 1996 tescil tarihli olduğu araç muayenesi ile ilgili kısımların boş olduğu, araç lastikleri ile ilgili herhangi bir tespit olmadığı, özellikle …’ın ifadesindeki çukur için yavaşlama durumu göz önüne alındığında sürücü … Sürücüler Hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlamak/ Hızlarını kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak(52/b) kuralını ihlal ettiğinden %25 oranında kusurlu olduğu, emniyet kemerini takmayan …’nun %15 oranında kusurlu olduğu, ön hava yastıklarının araçtaki bir arızaya ya da imalat hatasına bağlı olarak açılmasının %60 oranında etken olduğu kanaati oluşmuştur.
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; 1- …’nın %25(yirmibeş) oranında kusurlu olduğu, 2- …’nun %15(onbeş) oranında kusurlu olduğu, 3- Ön hava yastıklarının araçtaki bir arızaya ya da imalat hatasına bağlı olarak açılmasının %60(altmış) oranında etken olduğu sonucuna varılmıştır. ” ATK Trafik İhtisas Dairesi Kusur Raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişlidir.
… Adli Tıp Kurumu Üçüncü İhtisas Dairesi 24/05/2013 tarihli maluliyet raporunda özetle; … kızı 1955 doğumlu …’nun 22/02/2005 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen, göz yaralanmasına neden olan arızası sebebiyle 85/9529 karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 (bir) kabul olunarak: Gr 1 II (3..25)A %29, E cetveline göre: %33 (yüzdeotuzüçnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, kişinin %33 oranındaki maluliyet oranının sürekli olduğunu, iyileşme süresinin 22/02/2005 tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceğini, bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceğini bildirmiştir. ATK Üçüncü İhtisas Daresi Maluliyet Raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişlidir.
Aktüeryal Bilirkişi … tarafından düzenlenen 26/01/2015 tarihli raporda, Karşı tarafın %85 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı … ’nun; Geçici ve Sürekli iş göremezlik dönemine ait %33 maluliyeti ile ilgili maddi zararı 62.534,87 TL olup, Olay SGK tarafından iş kazası olarak kabul edildiğinden SGK’ya müzekkere yazılarak kazalıya bağlanan iş kazası gelirlerinin ilk peşin değerleri ile ödenen geçici iş göremezlik ödeneği tutarlarının sorulması ve bildirilecek tutarların %85 kusur karşılığının yukarıda belirlenen 62.534,87 TL.lık zarar tutarından tenzili ile (62.534,87 – ilk peşin değer+geçici iş göremezlik ödeneği toplamı x%85 kusur= talep edilebilir zarar tutarı) kalan tutarın davacının talep edilebilir maddi zararını teşkil edeceği belirtildiğinden bu hususta SGK ‘ya yazı yazılmış, SGK tarafından bu olay nedeniyle davacıya bağlanan iş kazası gelirlerinin ilk peşin değeri (54.956,51+307,65)= 55.264,16 TL ve 79,43 TL geçici iş göremezlik ödeneği ödendiğinin bildirilmiş, bu tutarlara göre aynı bilirkişiden ek rapor aldırılmış, bilirkişi … mahkememize sunmuş olduğu 23/11/2015 tarihli raporunda özetle; 6098 Sayılı Borçlar Kanunun 55.maddesine “…. Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez…” dendiğini, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin, 6098 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden sonra oluşan kararlarında özetle; SGK tarafından bağlanan iş kazası gelirlerin ilk peşin değerlerinin ve ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin rücu edilebilecek kısmının hesaplanarak zarar tutarından indirilmesi gerektiğinin belirtildiğini, bu durumda; Davacının %15 oranında kusurlu olduğu dikkate alındığında, bağlanan gelirlerin ilk peşin değeri ile ödenen geçici iş göremezlik ödeneği toplamının rücuya tabi tutarının (55.264,16 + 79,43)= 55.343,59 x %85 kusur = 47.042,05 TL olduğunu, davacının bakiye maddi zararının 15.492,82 TL olduğunu beyan etmiştir. Kusur oranlarına göre maddi tazminatın belirlenmesi bakımından ek rapor düzenlenmesi için dava dosyası yeniden aynı bilirkişiye tevdi olunmuş, Davacının A) Davalı …’nın(davalı …nin maliki olduğu … plakalı aracın şoförü) %25 kusur oranına göre; Geçici ve Sürekli iş göremezlik dönemine ait %33 maluliyeti ile ilgili bakiye maddi zararının 4.556,71 TL lduğu, B) … plakalı … marka otomobildeki (davalı … San.Tic.Ltd.Şti.nin maliki olduğu ve davalı Borusun tarafından servis hizmeti verilen araç) ön hava yastıklarının araçtaki arızaya yada imalat hatasına bağlı olarak açılmasının etken olduğu %60 orana göre; Geçici ve Sürekli iş göremezlik dönemine ait %33 maluliyeti ile ilgili bakiye maddi zararının 10.936,11 TL olduğu bildirilmiş, davacı vekilinin olayda 3.kişinin kusurlu olması nedeniyle iş kazası gelirlerinin ilk peşin sermaye değerinin yarısının kusura isabet eden tutarlarının zarardan indirilmesi gerektiği yönündeki itirazlarının incelenmesi için aldırılan raporda, Davaya konu kaza tarihinde 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun yürürlükte olduğu, 506 Sayılı Yasanın 26.maddesinde “…İş kazası veya meslek hastalığı, 3 üncü bir kişinin kasıt veya kusuru yüzünden olmuşsa, Kurumca bütün sigorta yardımları yapılmakla beraber zarara sebep olan 3 üncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara Borçlar Kanunu hükümlerine göre rücu edilir…” dendiği, kazadan sonra ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 21.maddesinde ise “…İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilir….” dendiği, emsal Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 2014/12628 E. sayılı kararında “….Davaya konu iş kazası, 5510 Sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce meydana geldiğinden, Kurumca rücu edilebilen peşin değer 506 Sayılı Kanunun 26. maddesine göre belirlenmelidir….” dendiği, somut olayın 506 Sayılı Yasanın yürürlükte olduğu tarihte meydana gelmesi ve 506 sayılı yasanın 26.maddesine göre ise 3.kişinin kusurlu olması durumunda ilk peşin değerlerin tamamının rücuya tabi olması, davacının iddia ettiği 3.kişinin kusurlu olması durumunda ilk peşin değerlerin yarısının rücu edilebileceğine ilişkin 5510 Sayılı Yasanın 21.maddesinin ise kazadan sonra yürürlüğe girmesi nedeniyle ilk peşin değerlerinin yarısının rücu edileceğine ilişkin hükmün somut olaya uygulama imkanı olmadığı beyan edilmiştir. 22.05.2017 tarihli Raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişlidir.
Davacının …. Ltd. Şti’ne ait … plakalı … araç ile yolcu olarak seyir halinde iken, yanlarından geçen ve … tarafından kullanılan … A.Ş’ne ait … plakalı mikser kamyonun tekerleğinin patlaması sonucu açılan hava yastığının davacının yüzüne çarpması olayında davalı …’nın %25(yirmibeş) oranında kusurlu olduğu, davacı …’nun %15(onbeş) oranında kusurlu olduğu, Ön hava yastıklarının araçtaki bir arızaya ya da imalat hatasına bağlı olarak açılmasından kaynaklı olarak davalı … ve Tic. A.Ş’nin %60(altmış) oranında kusurlu olduğu, davacının %33 orananda maluliyete uğradığı, maluliyete uğramış ise davalılar … ve … Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen 4.556,71 TL, davalı … ve Tic. A.Ş’den 10.936,11 TL maddi tazminatı kaza tarihi olan 22/02/2005 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte talep edebileceği, davacının yolcu olarak içerisinde bulunduğu …. Ltd. Şti’ne ait … plakalı araç şoförünün kusursuz olduğu anlaşılmış, Davalı … San ve Tic. Ltd. Şti hakkında açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine, Davalılar … ve … Ltd. Şti hakkında açılan maddi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile 4.556,71 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 22/02/2005 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Davalı … ve Tic. A.Ş hakkında açılan maddi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddi ile 10.936,11 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 22/02/2005 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacının maluliyetinin derecesi, kusur oranları, olayın davacı üzerinde yaratabileceği psikolojik etki, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü dikkate alınarak davacının üzüntü ve acısını bir nebze olsun hafifletmek amacıyla manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat talebi haklı görülerek Davalılar …, …ve … A.Ş hakkında açılan manevi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddi ile takdir olunan 20.000 TL manevi tazminatın 14.000 TL’sinin dava tarihi olan 21/02/2007 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalı … ve Tic. A.Ş ‘den, 6.000 TL’sinin davalılar … ve … Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davalı … San ve Tic. Ltd. Şti hakkında açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine,
Davalılar … ve … Ltd. Şti hakkında açılan maddi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile 4.556,71 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 22/02/2005 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı … ve Tic. A.Ş hakkında açılan maddi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddi ile 10.936,11 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 22/02/2005 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar …, …ve … A.Ş hakkında açılan manevi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddi ile takdir olunan 20.000 TL manevi tazminatın 14.000 TL’sinin dava tarihi olan 21/02/2007 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalı … ve Tic. A.Ş ‘den, 6.000 TL’sinin davalılar … ve … Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca maddi dava yönünden alınması gerekli 1.058,31 TL ilam harcının peşin yatırılan 1.230,30 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 171,99 TL harcın davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 1.230,30 TL peşin harcın davalılar …, …ve … A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine,
Maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalılar …, …ve … A.Ş’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince vekil ile temsil edilen davalı …ye takdir olunan 3.053,19 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince vekil ile temsil edilen davalı … ve Tic. A.Ş’ye takdir olunan 2.287,66 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince vekil ile temsil edilen davalı … San ve Tic. Ltd. Şti’ye takdir olunan 3.600,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,

Manevi tazminat davası yönünden harçlar kanununca alınması gerekli 1.366,20 TL ilam harcının davalılar …, …ve … A.Ş’den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Manevi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalılar …, …ve … A.Ş’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Manevi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince vekil ile temsil edilen …lehine takdir olunan 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Manevi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince vekil ile temsil edilen … A.Ş lehine takdir olunan 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Manevi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince vekil ile temsil edilen … San ve Tic. Ltd. Şti lehine takdir olunan 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan 13,10 TL başvuru harcı, 2.094,00 TL bilirkişi ücreti, 355,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 2.462,10 TL yargılama giderlerinden davanın kabulü oranında 1.456,44 TL’sinin davalılar …, …ve … A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar Davacı vekili Av. … İle Davalı … vekili Av. … Çelik ile davalı … vekili Av. …’in yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/02/2018

Katip …

Hakim …