Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/31 E. 2022/123 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/31
KARAR NO : 2022/123

DAVA : MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ VE SİCİLDEN TERKİNİ
DAVA TARİHİ : 09/10/2019
KARAR TARİHİ : 06/10/2022

Konya 3. AHM’nin ( FSHHM Sıfatıyla) 2019/308 E. 2021/492 K. ve 21/10/2021 tarihli yetkisizlik kararı üzerine, Mahkememize tevzi edilen Markanın Hükümsüzlüğü ve Sicilden Terkini davasının yapılan açık yargılamasının sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin 1986 yılında Suudi Arabistan Krallığında marka tescil belgesi aldığını 1990 yılında Mekke’de ilk restorantını açtığını 1994 yılında baharatlı tavuk satışa sunduğunu 1995 yılında … satışa sunduğunu 1996 yılında sattığı meşrubatın … ya değiştirdiğinin 1996 yılında … ile ortak olarak sosyal sorumluk projesi oluşturduğunu 1998 yılında …’da 3 restorant inşa ettiğini, hacı vazifesini yerine getiren hacılara hizmet sunmaya başladığını, 1999 yılında… satışına başladığını, 2000 yılında kardeş şirketi ve ürünlerinin temel üreticisi ve sağlayıcısı olan firma için 30.000 metre karelik gıda işletmesi kurduğunu ve bunun gibi dönemler içersin de farklı ürün yelpazesi ile yeni restorantlar açtığını, müvekkilinin başta menşei ülkesi olmak üzere Paris sözleşmesine taraf pek çok ülkede ve Türkiye’de de 1997 yılından itibaren marka tescilinin bulunduğunu, müvekkilinin markası ile davalı markasının ayırt edilemeyecek düzeyde benzer olduğunu aynı tür ve benzer malları kapsadıklarını, davalı tarafa ait … markasının … ibaresinin tanımlayıcılık ifade ettiğini, … ibaresinin de müvekkili markasını taklit etmek maksadı ile oluşturulduğunu, öncelikle ve ivedilikle davalının … tescil numaralı … ibareli markanın …ve … sınıflar yönünden tescilinin devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı alınmasını, davalının … tescil numaralı … ibareli markasının …sınıflar yönünden kısmen hükümsüzlüğüne karar vermesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin yerleşim yerinin Sarıyer/İstanbul olduğunu, görev itirazlarının kabulü ile dosyanın görevli … FSHHM’ ne gönderilmesini, müvekkilinin herhangi bir karışıklık ve haksız kazanç elde etme amacı olmaksızın çalıştığı iş konularında markasını adına tescil ettirdiğini, davacı tarafın müvekkilinin tescil aşamasında herhangi bir itirazda bulunmadığını, müvekkilinin tescilini yaptırdıktan sonra bir çok sertifika aldığını, çeşitli fuarlara katıldığını, davacının iddia ettiğinin aksine taraf markaları arasında herhangi bir benzerlik bulunmadığını, markaların gerek yazılı, gerek söylem, gerekse logo bakımından farklı olduğunu, müvekkilinun markası ile davacıya ait marka arasında herhangi bir ilişki olmadığı gibi ilişki ihtimalinin de bulunmadığını, davacı markasının restoran alanında tescil edilmiş olduğunu, müvekkilinin markasının ise gida ürünleri alanında tescil edilmiş olduğunu, ayrıca markalar arasındaki logolarda herhangi bir benzerlik bulunmadığını, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar vermesini talep etmiştir.
… 3. AHM’nin (FSHHM Sıfatıyla)… E. …K. ve 21/10/2021 tarihli kararı ile “…1-Davanın yetki yönünden REDDİNE, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Karar kesinleştiğinde yasal sürede talep halinde dosyanın İstanbul Fikri ve Sınai Hakları Hukuk Mahkemesine gönderilmesine…” şeklinde karar verilmiştir.
Yetkisizlik kararı üzerine dava dosyası Mahkememize tevzi edilmiştir.
TPMK kayıtları istenmiş, HMK’nin 266. maddesi kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
12/04/2022 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: Dosya kapsamında iddia, savunma, delil, taraf web siteleri, WIPO ve TÜRKPATENT nezdinde yapılan incelemeler neticesinde; davacı tarafa ait … ve … esas unsurlu markalarının dava konusu … sınıflar kapsamında tescilli olduğuna, davalı tarafa ait … ibareli markanın dava konusu … sınıflar kapsamında tescilli olduğuna, davacı markalarının birçok ülkede uzun süre önce tescilli olduğu, ancak bilindiği üzere uluslararası tescilin tanınmışlık kriterlerinden sadece bir kısım olduğu, bir markanın birden fazla ülkede tescilli olmasının tanınmışlık kriterleri açısından yeterlilik sağlamadığı, dosya kapsamında davacının piyasadaki yaygınlığı, pazar payı, yıllık satış miktarı, özellikle Türkiye’deki reklam ve promosyon çalışmaları, gazete, dergi, TV vb. medya organlarındaki yayınlar, fuarlar katılımları, markanın tanınmışlığını gösteren bir mahkeme kararı, markanın tanınmışlığına ilişkin yapılmış kamuoyu araştırmalarının dosya kapsamında bulunmaması sebebi ile davacı markasının tanınmışlığı hususunda olumlu kanaat oluşmadığına, davacı markası olan … ve … ibarelerinin Türkçe bir anlamının bulunmaması, davalı markası olan … ibaresinin de Türkçe bir anlamı bulunmaması, taraf markalarının görsel, işitsel ve kavramsal farklılığı, markalardaki figüratif unsurların farklı olması, sebebi ile taraf markaları arasında benzerlikten söz edilemeyeceğine, taraf markalarının faaliyet alanlarına farklı oldukları, tescil kapsamlarının aynı/benzer sınıflarda oldukları, her ne kadar taraf markalarının kullanıldığı mal/hizmetler farklı olsa da taraflar arasındaki mal/hizmetlerin (yiyecekle ilgili mallar/yiyecekle ilgili hizmetler) ortalama tüketici/hizmet alıcıları nezdinde ilişkilendirilme ihtimali bulunduğu, ancak markalar arası görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunmaması sebebi ile her ne kadar mal/hizmetler arasında ilişkilendirilme ihtimali bulunsa dahi taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK 6/1 maddesi kapsamında iltibas oluşmayacağı, tüm açıklamalar sebebi ile davalı tarafa ait takdiri Mahkemeye ait olmak üzere davalıya ait … tescil numaralı … ibareli markanın hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava: TPMK nezdinde davalı adına tescilli,… numaralı “….” ibareli markanın …sınıflar yönünden kısmen hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarih itibarıyla 6769 sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU uygulanacaktır.
6769 sayılı SMK.nun 5. maddesinde marka tescilinde mutlak red sebepleri aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
Madde 5- (1) Aşağıda belirtilen işaretler, marka olarak tescil edilmez:
a) 4 üncü madde kapsamında marka olamayacak işaretler.
b) Herhangi bir ayırt edici niteliğe sahip olmayan işaretler.
c) Ticaret alanında cins, çeşit, vasıf, kalite, miktar, amaç, değer, coğrafi kaynak belirten veya malların üretildiği, hizmetlerin sunulduğu zamanı gösteren veya malların ya da hizmetlerin diğer özelliklerini belirten işaret veya adlandırmaları münhasıran ya da esas unsur olarak içeren işaretler.
ç) Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ya da daha önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler.
d) Ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir meslek, sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan işaret veya adlandırmaları münhasıran ya da esas unsur olarak içeren işaretler.
(2) Bir marka, başvuru tarihinden önce kullanılmış ve başvuruya konu mal veya hizmetler bakımından bu kullanım sonucu ayırt edici nitelik kazanmışsa bu markanın tescili birinci fıkranın (b), (c) ve (d) bentlerine göre reddedilemez.
6769 sayılı SMK.nun 6. maddesinde marka tescilinde nisbi red sebepleri aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
(1) Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
(2) Ticari vekil veya temsilcinin, marka sahibinin izni olmaksızın ve haklı bir sebebe dayanmaksızın markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kendi adına tescili için yaptığı başvuru, marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(3) Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir.
(4) Paris Sözleşmesinin 1 inci mükerrer 6 ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikteki marka başvuruları, aynı veya benzer mal veya hizmetler bakımından itiraz üzerine reddedilir.
(5) Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye ’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
6769 sayılı SMK.nun 25. maddesinde “Marka Hükümsüzlük hâlleri ve hükümsüzlük talebi” aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
(1) 5 inci veya 6 ncı maddede sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir.
(2) Menfaati olanlar, Cumhuriyet savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir.
(3) Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez.
(4) Bir marka, 5 inci maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz.
(5) Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye ’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(6) Tescil başvurusu yapılan markanın başkasına ait kişi ismini, ticaret unvanını, fotoğrafını, telif hakkını veya herhangi bir fikri mülkiyet hakkını içermesi hâlinde hak sahibinin itirazı üzerine başvuru reddedilir.
(7) Ortak markanın veya garanti markasının yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren üç yıl içinde yapılan, ortak marka veya garanti markasıyla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki hak sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
(8) Tescilli markanın yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıl içinde yapılan, bu markayla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren marka başvurusu, önceki marka sahibinin itirazı üzerine bu iki yıllık süre içinde markanın kullanılmış olması şartıyla reddedilir.
(9) Kötü niyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir…
Marka:Bir teşebbüsün mal ve hizmetlerini bir başka teşebbüsün mal veya hizmetlerinden ayırt etmeye sağlar, markalar işletmelerin üretmiş olduğu emtia veya sunmuş oldukları hizmetlerin birbirinden ayrılmasını sağlamaktadır.
Karıştırılma ihtimali: Bir tescilsiz işaretin veya tescil edilmiş bir markanın daha önce tescil edilmiş bir marka ile şekil, görünüş, ses, genel izlenim vs. sebeple ya aynı ya da benzer olduğu için önce tescil edilmiş marka olduğu zannını uyandırması tehlikesidir. Karıştırılma (iltibas) ihtimalinin araştırılmasına ilk önce markalar arasında ayniyet ya da benzerlik bulunup bulunmadığından başlanması gerekmektedir. Markaların esas unsurlarının ve vurgu sözcüklerinin aynı veya benzer olması, markanın genel görünümüne etkisi az olan diğer unsurlardaki farklılığa rağmen iltibasa yol açabilir. Sözcük markalarında, sözcüklerin başlangıç ve kökleri bütünsel benzerliğin tayininde önemlidir. İki marka arasındaki iltibasın varlığının saptanmasında, markaların yan yana konularak karşılaştırma yapılmaması gereklidir. İltibas tehlikesinin bulunup bulunmadığının saptanmasında ilgili mal ya da hizmetin orta yetenekteki alıcılarının dikkat ve özeni esas tutulur. Bu alıcıların markaları, aynı anda göz önünde bulunduramayacakları da dikkate alınarak ayrıntılara ilişkin farklar ve bütüne ilişkin benzerlikler üzerinde durulur.
SMK hükümleri, mevzuat, Mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporu ve bütün dosya kapsamından: TPMK nezdinde …, …, …, …ve … numaralı markaların davacı adına tescilli olduğu, …numaralı “…” ibareli markanın ise … sınıflarda davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce itibaren bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere: Davacı markalarının birçok ülkede uzun süre önce tescilli olduğu, ancak bilindiği üzere uluslararası tescilin tanınmışlık kriterlerinden sadece bir kısım olduğu, bir markanın birden fazla ülkede tescilli olmasının tanınmışlık kriterleri açısından yeterlilik sağlamadığı, davacının piyasadaki yaygınlığı, pazar payı, yıllık satış miktarı, özellikle Türkiye’deki reklam ve promosyon çalışmaları, gazete, dergi, TV, vb. medya organlarındaki yayınlar, fuar katılımları, markanın tanınmışlığını gösteren mahkeme kararı, markanın tanınmışlığına ilişkin yapılmış kamuoyu araştırmalarının davacı tarafça sunulmadığı, bu nedenle davacı markasının tanınmış marka oduğunun kanıtlanamadığı, davacı markası olan “…” ve “…” ibarelerinin Türkçe anlamının bulunmaması, davalı adına tescilli olan “…” ibaresinin de Türkçe anlamının bulunmadığı, taraf markalarının görsel, işitsel ve kavramsal farklılığı, markalardaki figüratif unsurların farklı olması sebebiyle taraf markaları arasında benzerlikten söz edilemeyeceği, taraf markalarının faaliyet alanlarının farklı oldukları, tescil kapsamlarının aynı/benzer sınıflarda oldukları, her ne kadar taraf markalarının kullanıldığı mal/hizmetler farklı olsa da taraflar arasındaki mal/hizmetlerin (yiyecekle ilgili mallar/yiyecekle ilgili hizmetler) ortalama tüketici/hizmet alıcıları nezdinde ilişkilendirilme ihtimali bulunduğu, ancak markalar arası görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunmaması sebebi ile her ne kadar mal/hizmetler arasında ilişkilendirilme ihtimali bulunsa dahi, taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi kapsamında iltibas oluşmadığı, bu nedenlerle TPMK nezdinde davalı adına tescilli …numaralı “…” ibareli markanın, …sınıflar yönünden hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı kanaatine varıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
DAVANIN REDDİNE,
1-80,70 TL ilam harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 36,30 TL harcın davacıdan tahsiline,
2-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 15.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.
06/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır