Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/179 Esas
KARAR NO : 2023/206
DAVA : Markanın Kullanmama Nedeni ile İptali
DAVA TARİHİ : 07/10/2022
KARAR TARİHİ : 28/12/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Markanın Kullanmama Nedeni ile İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı adına kayıtlı … sayılı ”…” ibareli markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünden tedbir kararı verilmesine, davalı adına kayıtlı … sayılı ”…” ibareli markanın terditli olarak öncelikle kullanmama nedeniyle iptaline, bunun mümkün olmaması halinde hükümsüzlüğüne, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini vekâleten talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davaya cevap verilmediği ve herhangi bir delil ibraz edilmediği anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Dava; SMK’nın 9/1 maddesi gereğince kullanmama nedenine dayalı olarak markanın iptali istemine ilişkindir.
Davalı şirket adına tescilli olup huzurdaki davaya konu iptali talep edilen … sayılı markaya ait TPMK tescil kayıtları celp ve tetkik edilmiştir.
Huzurdaki davada 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 9/1 maddesine dayalı olarak markanın kullanılmama nedeni ile iptali ve davalı adına tescilli … numaralı markanın sicilden terkini talep edilmiş olup SMK’nın 26. maddesinde kullanmama nedeniyle markanın iptaline karar verme yetkisinin Türk Patent Kurumuna ait olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu hüküm SMK’nın 192/1. maddesi uyarınca Kanun’un yayım tarihinden itibaren 7 yıl sonra yürürlüğe gireceği için SMK’nın Geçici 4. maddesine göre, SMK’nın 26. madde hükmü yürürlüğe girene kadar, iptal yetkisi anılan maddedeki usul ve esaslara göre mahkememize aittir. Bu kapsamda dava tarihi itibari ile uygulanması gereken SMK’nın 9. maddesinin ilk fıkrasında, tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verileceğinin düzenlendiği, 2. fıkrasında ise ”Aşağıda belirtilen durumlar da birinci fıkra anlamında markayı kullanma kabul edilir:
a) Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması.
b) Markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması.” şeklinde ifade edildiği görülmüştür. Markanın kullanıldığını ispat yükü ise davalı taraf üzerinde olup, davalı tarafça markanın tescil edildiği sınıf/alt sınıflar için, pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla, temel işlevine uygun olarak, anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde ve ciddi biçimde kullanıldığının ispatlanması gerekmektedir. Bununla birlikte usulüne uygun olarak dava dilekçesinin tebliğ edilmesine ve ön inceleme duruşmasının 5 numaralı ara kararı ile delillerini ibraz etmek üzere davalı tarafa kesin süre ihtarlı davetiye tebliğine rağmen davalı şirket tarafından davaya cevap verilmediği ve markanın kullanıldığını gösterir herhangi bir delil ibraz edilmediği tespit edilmiştir. Neticeten markanın kullanıldığını ispat yükü davalıda olup davalı tarafça markanın tescil edildiği sınıf/alt sınıflar için, pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla, temel işlevine uygun olarak, anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde ve ciddi biçimde kullanıldığı dosya kapsamında ispatlanamadığından, davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalı adına tescilli, …numaralı ¸ markasının tescilli olduğu tüm sınıflar yönünden SMK’nın 9/1 maddesi gereğince kullanmama nedeniyle İPTALİNE,
2-Hüküm kesinleştiğinde kararın TPMK’ya gönderilmesine,
3-Alınması gereken 269,85 TL ilam harcından peşin alınan 80,70TL harcın mahsubu ile eksik 189,15 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 25.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafın yaptığı 80,70 TL başvuru harcı, 80,70 peşin harç, 252,00 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 413,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dâir; davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.28/12/2023
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır