Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/72 E. 2022/99 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/72
KARAR NO : 2022/99

DAVA : FSEK – TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 27/10/2014
KARAR TARİHİ : 08/09/2022

HSK’nın 02/08/2017 tarih ve 1071 sayılı kararı uyarınca İstanbul 3. ve 4. FSHH Mahkemelerinin 08/08/2017 tarihi itibarıyla faaliyetlerinin durdurulmasına, 3.FSHH Mahkemesinde görülmekte olan dava, iş ve arşiv dosyalarının 1. FSHH Mahkemesine devrine karar verildiğinden, Kapatılan İstanbul 3. FSHH Mahkemesinin 2014/240 E. sayılı davasının İstanbul 1.FSHHM’nin 2017/225 E. sırasına kaydı yapılmış, HSK’nın 04/11/2021 tarih ve 1111 sayılı kararı ile İstanbul 3. FSHH Mahkemesinin 11/11/2021 tarihi itibariyle faaliyete geçirilmesine karar verildiğinden, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2017/225 E. sayılı davasının Mahkememizin 2021/72 E. sırasına kaydı yapılarak taraflar arasında görülmekte olan FSEK – Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin 22/10/2014 tarihinde oynanan … Müsabakasının yayın haklarının münhasır hak sahibi olduğunu, dava dışı 3. kişi … S.A. Şirketinin 14/03/2012 tarihinde imzaladığı sözleşme ile …, … karşılaşmalarının televizyon yayın hakkını devraldığını, adı geçen şirketin 04/12/2012 tarihinde …A.Ş ile imzaladığı sözleşmeyle ihaleye konu …, …’nın 2012-2013-2014-2015 sezonlarının yayın hakkını 01/07/2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere … verdiğini, … ile yapılan sözleşme gereği, grup dışında yapılan her türlü yayın hakkının …’a ait olacağını ve …’ın kullanacağını, 22/10/2014 tarihinde oynanan … musabakasının davalının işleticisi bulunduğu …adresli internet sitesi üzerinden, müvekkilinin izni olmaksızın dava konusu maçı canlı olarak ve müvekkilinin yayınını aynen yansıtmak suretiyle yayınladığını, söz konusu haksız yayın üzerine… Dairesi Başkanının Twitter hesabı üzerinden açıkladığını, gazetelerin interntet sayfasında yayınlandığını, yayın sırasında müvekkilinin logosunun … logosu ile birlikte kullanıldığnı, yayını yapan adresin … olduğunun tespit edildiğini, izinsiz yapılan yayın sebebiyle davalı alayhine 100.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın, davalının bulunduğu yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerektiğini, yetki itirazlarının bulunduğunu, yargılamanın … FSHHM’lerinde yapılması gerektiğini, sözleşmenin FSEK 52. maddesi kapsamında kurulmadığını, davacının 2012-2013,2013-2014, 2014-2015 sezonlarının yayın hakkını yaptıkları sözleşme gereği… verdiğini, … verilen hakların sadece yayın hakları olduğunu, sözleşmede belirtilen yayın haklarında tam bir açıklık olmadığını, hayatın olağan akışı gereğince yayın hakkından anlaşılanın televizyon üzerinden yapılan yayın olarak anlaşıldığını,… gibi basiretli bir tacirin hangi hakların, hangi mecralarda kullanılacağı hususunun açıkça belirlenerek sadece televizyon yayın haklarına ilişkin sözleşme düzenlediğinin açık olduğunu, talep edilen miktarın fahiş olduğunu ve sebepsiz zenginleşme aracı olarak kullanılmak istendiğini, müvekkili kurumun kar amacı gütmeden kamu yayıncılığı yaptığını, bir kamu yayıncısı olarak maç yayınını … ile aynı anda haksız fiilin manevi unsurlarından biri olan bilerek ve isteyerek web üzerinden yayınlamasının söz konusu olmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
HMK’nın 266. maddesi kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
21/06/2016 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: FSEK 80/c maddesi uyarınca bir yayıncı kuruluş olarak kabut edilmesi gereken davacının sahip olduğu … Platformundaki bir canlı futbol maç yayının aynern alınarak davacıya ait internet sitesinde davacının logosuyla verilmesinin, FSEK 80/1/1/C.maddesi uyarınca “yayınlarının tespit edilmesine, diğer yayın kuruluşlarınca eş zamanlı iletimine, gecikmeli iletimine, yeniden iletimine, uydu veya kablo ile dağıtımına izin verme veya yasaklama” hakkının ihlali teşkil edeceği, … logosu altında yapılan davacı yayınının, aynen alınarak davalının internet sitesinden, canlı yayınların yapıldığı bir link üzerinde webcasting şeklinde verilmesinin, bir yeniden yayın niteliğinde olduğu, bu kapsamda davacının platform işleticisi olması, aynen alınan yayının internetten canlı olarak verilmesi hükmün uygularımasına engel teşkil etmeyeceği, davacının FSEK 68.maddesi uyarınca ihlal sona ermesine rağmen, ihlalin etkilerin ortadan kaldırılması kapsamında talepte bulunabileceği ancak FSEK 68.maddesinde eser, icra, fonogram veya yapımlarla ilgili hakların düzenlendiği, yayınlara bu sayımda yer verilmediğinden davacının FSEK 68.maddesi uyarınca talepte bulunamayacağı, davacının talebi tazminat olarak değerlendirildiğinde FSEK 70/2.maddesi uyarınca davacının bir Şampiyonlar Ligi maçı başına 83.520 EURO talep edebileceği, ancak bu maçın internet üzerinden verilmesi karşısında, bu meblağın belli oranda indirilmesi, ardından normal bir şampiyonluk maçı olmayan içeriye hitap eden … maçı sebebiyle belli oranda bir artırıma da gidilmesi neticesinde toplam 200.000 TL talep edebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
15/03/2018 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: Dava konusu yayınların topyekün bir “yeniden iletim” olduğuna, mevzuata ve teknik incelemeye göre, kablo, uydu ve dijital (İnternet yolu dahil) olarak yayın yapan kuruluşların tanımlarında kesinlik bulunmadığından ve yapılan yayının hem iletim ve hem de yeniden iletim olarak tanımlanması gerektiği, fakat bu yeniden iletimin bir eser niteliğindeki bir ürünü kapsamadığı, dolayısıyla dava konusu ürünün (futbol karşılaşması ürününün kamuya yayını) haksız rekabet hukukuna göre incelenmesi gerektiği, buna göre ne FSEK hükümlerinin, ne de HKM 107. maddesinin davaya uygun olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
01/02/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: Davacının dava konusu olan ve davalı tarafça kullanılan maç görüntüleri üzerinde FSEK 80/C.maddesi hükmü çerçevesinde bağlantılı hak sahibi olduğu, zincirleme halinde başka bir deyişle silsile şeklinde hak devirlerinin gerçekleşmesindeki ilk sözleşme, başka bir deyişle ilk halka olan Osmose’nin devrettiği hakları … ile yaptığı sözleşme çerçevesinde devredip devretmediğinin tespiti için dosyaya 14.03.2012 tarihli sözleşmenin ibraz edilmesi ve bu sözleşmede …’nin yayınları devretmeye yetkili olduğunun tespiti halinde davacının davaya konu maç yayını üzerinde hak sahibi olabileceği ve dava hakkını haiz olabileceği, davalının sahibi olduğu … adresli internet sitesinde 22.10.2014 tarihinde … maçı herhangi bir sözleşme olmadan izinsiz olarak tamamını … logosu ile bir link üzerinde webcastin şeklinde “yeniden yayın” mahiyetinde yayınlanmasının davacının FSEK 80/f.1 C-1’deki; “yayınlarının tespit edilmesine, diğer yayın kuruluşlarınca eş zamanlı iletimine, gecikmeli iletimine, yeniden iletimine, uydu veya kablo ile dağıtımına izin verme veya yasaklama” hakkını ihlal ettiği, dosyada mübrez davacı ile … arasındaki sözleşmenin 3 üncü maddesine göre 2014 – 2015 sezonu için toplam 17.500.000 Euro ödeneceği kararlaştırıldığından olaya ilişkin somut bu sözleşmenin baz alınarak davacının 2014-2015 yılında … ile yaptığı sözleşme kapsamında yayınladığı maçların adedinin tespit edilmesi ve 17.500.000 Euro’nun maç adedine bölünmesi suretiyle davaya konu yayın için telif bedelin belirlenmesinin gerekeceği, bu tespit edilen bedelin 3 katını davacının FSEK 68.maddesi çerçevesinde talep etme hakkına haiz olacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
21/05/2019 tarihli bilirkişi … ve … tarafından düzenlenen çoğunluk raporda özetle: Yapılan hesaplamada gerek teknik gerekse sözleşme kapsamında değerlendirilerek bu hususta takdiri mahkemenin olmak üzere, davacının reklam kaybı esas alındığında, 162.000,00 TL hükmedilmesi gerektiği, ancak somut olayda zarar kalemlerinden yalnızca birinin “reklam kaybı” olduğu, başta itibar kaybı olmak üzere davacının bu sebeple talebinin şözleşme kapsamında değerlendirilerek 346.534,66 Euro’nun, davacı tarafından davalıdan talep edilebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
27/06/2019 tarihli bilirkişi … tarafından düzenlenen ayrık raporda özetle: Davacının 22.10.2014 tarihinde, …futbol takımları arasında oynanan…maçının yayımını gerçekleştirdiği, davacının bu yayın üzerinde FSEK 80/1/C.maddesi gereği bağlantılı hak sahibi olduğu, davalının bu yayımı kendisine ait internet sitesinde yayımlayarak davacının bağlantılı hakkını ihlal ettiği, davacının bu eylem karşısında FSEK 68.maddesine dayalı olarak sözleşme yapılmış olsaydı davalıdan isteyeceği bedelin 3 katını isteyebileceği, davacı tarafından talep edilebilecek tutarın 90.000 Euro olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
13/01/2021 havale tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: Davaya konu futbol müsabakası yayının eser olmadığı, davacının dosyaya sunduğu sözleşmelerde belirli şartlarda davaya konu yayının televizyon yayın hakkına sahip olduğu, davacının internette yayın haklarına sahip olmamakla birlikte davacının gerçekleştirdiği yayınının davalı tarafından internet üzerinden eş zamanlı iletimi bakımından davacının FSEK 80/1/C maddesi yönünden haklarını ihlali ettiği, bu halde FSEK 68.maddesi uyarınca tazminat talep edilebileceğinin Yargıtay kararlarınca kabul edildiği, rayiç bedel hesaplamasında, davacının sunduğu sözleşmeler incelendiği ve davacının 2014-2015 sezonunda 30 maç yayınlayacağı öngörüsü ile maç başına 17.500.000 EURO / 30 = 583.333,33 EURO ortalama ödeme yaptığı sonucuna varıldığı, davalı tarafın yayınlandığı maç grup aşaması maçı olduğundan, sadece internet sitesi üzerinden yayınlanmış olmasından dolayı davacıya bu meblağın 1/3 oranında yani 194.444 EURO (Yüzdoksandörtbin – dörtyüzkırkdört EURO) ödemesinin hayatın olağan akışına, hakkaniyetli ve adil bir rayiç olacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
27/04/2021 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda özetle: Davacının dosyaya sunduğu sözleşmelerde belirli şartlarda ESEK 52.maddeye uygun olarak davaya konu yayının televizyon yayın hakkına sahip olduğu, davaya konu yayının davalı tarafından internet üzerinden eş zamanlı iletimi bakımından davacının FSEK 80/1-C.maddesi yönünden haklarını ihlal ettiği, bu halde FSEK 68.maddesi uyarınca tazminat talep edilebileceğinin Yargıtay kararlarınca kabul edildiği, dosya kapsamında yapılan etraflıca değerlendirme, mesleki bilgi ve tecrübelerine dayanarak, davalı tarafın yayınlandığı maç grup aşaması maçı olduğundan, sadece internet sitesi üzerinden yayınlanmış olmasından dolayı davacıya bu meblağın 3/1 1/3 oranında, yani 194.444 EURO (Yüzdoksandörtbin dörtyüzkırkdört EURO) ödemesinin hayatın olağan akışına, hakkaniyetli ve adil bir rayiç olacağı” kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce; 13/01/2021 havale tarihli kök ve 27/04/2021 tarihli ek bilirkişi kurulu raporuna itibar edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava: Yayın hakkı münhasıran davacı şirkete ait olduğu iddia edilen … müsabakasının, izin alınmaksızın davalı tarafça canlı olarak …adresli web sitesinde yayınlanması nedeniyle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100.000,00 TL maddi tazminatın FSEK 68. maddesi gereğince 3 katının, hukuka aykırı yayının yapıldığı tarihten itibaren işleyecek ticari işlere uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ilişkindir.
Davacı vekili 04/03/2022 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini ıslah ederek; 194.444 EURO ‘nun FSEK 68. maddesi uyarınca 3 katının ödenmesini talep etmiş ve ıslah harcını yatırmıştır.
FSEK hükümleri, mevzuat, Mahkememizce itibar edilen 13/01/2021 havale tarihli kök/ 27/04/2021 tarihli ek bilirkişi kurulu raporları ve bütün dosya kapsamından:
FSEK kapsamındaki uyuşmazlıkta dava konusu fikri ürünün “eser” niteliği taşıyıp taşımadığı re’sen araştırılmalıdır. FSEK’in 1/B maddesinde öngörülen tanım dikkate alındığında bir fikir ve sanat ürününün eser olarak nitelendirilebilmesi için iki unsuru haiz olması gerekir. Bunlardan ilki, fikir ve sanat ürününün “sahibinin hususiyetini taşıması”, ikincisi ise “kanunda sayılan eser kategorilerinden birine dahil olması” dır. Doktrinde bu unsurlardan ilkine “sübjektif unsur” veya “esasa ilişkin şart”, ikincisine ise “objektif unsur” veya “şekle ilişkin şart” denilmektedir. Subjektif unsur gereğince, bir fikir ve sanat ürününün eser olarak kabul edilebilmesi için bu ürünün onu meydana getiren kişinin “hususiyetini” taşıması gerekmektedir. Başka bir deyişle eser onu yaratan zihnin bireyselliğini gösteren özellikler taşımalıdır. Objektif unsur gereğince bir fikir ve sanat ürününün hukuk alanında korunmayı hak edebilmesi için sahibinin hususiyet arz eden fikri çabasının somut neticesi olması gerekir. Başka bir deyişle bu fikri çaba gözle görülebilir, elle tutulabilir, kulakla duyulabilir, kısaca algılanabilir olmalıdır. Fikir ve düşünceler, ancak bir şekle büründüğünde yani eser formunda açıklığında fikri hukuk kapsamına girer. Diğer taraftan eserde algılanabilir olma dışında düşüncenin açıklanış formatı da önemlidir. Yani fikir ve sanat ürününün FSEK’te öngörülmüş olan düşünceyi ifade formatlarından birine dahil olması gerekir. FSEK’te eser formatları olarak; İlim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanat eserleri, sinama eserleri ve bağlı eser olarak kabul edilen işlenme eserler gösterilmiştir. Dolayısıyla bir fikir ve sanat ürününü bu formatlardan birine sokmak mümkün değilse, onu kanuna göre eser saymak ve korumak da mümkün olmayacaktır.
Objektif unsur bakımından; davaya konu futbol müsabakaları, en yakın FSEK 5. maddesindeki sinema eseri grubundan günlük olayları tespit eden filmler kategorisine girmektedir.
Sübjektif unsur bakımından; sahibinin hususiyetini taşıma, eserin sahibinin öznel bakışını yansıtıp yansıtmadığına göre değerlendirilecektir. Doktrindeki tartışmalarda futbol müsabakasının tek başına bir öznelliğe sahip olmadığı, futbol müsabakasının tespit edilişi ve yorumlanışı ortaya çıkan format ve bu formatın karakteristiği, maçın pozisyonları, çekim açıları, müsabakanın ekrana yansıtılmasındaki anların sıralanışı ile hususiyet taşıdığı ve günlük olayları tespit eden filmler kapsamında FSEK 5. maddesi gereğince sinema eseri olarak korunması gerektiği yönünde görüşler bulunmakla birlikte, asıl eser niteliğinin futbol müsabakasının kendinde aranması gerektiği ve bu nedenle eser olmadığına yönelik genel bir kanaat bulunmaktadır.
Mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporunda; Bu genel kanaate katılmakla, davaya konu yayının eser olmadığı, ancak FSEK 80/1C maddesi kapsamında radyo-televizyon kuruluşlarına tanınan bağlantılı hak boyutunda değerlendirileceği bildirilmiştir.
FSEK 80/1C maddesinde:“Radyo-televizyon kuruluşları bu Kanunda öngörülen yükümlülüklerini yerine getirirler. Radyo-televizyon kuruluşları, gerçekleştirdikleri yayınlar üzerinde; (1) Yayınlarının tespit edilmesine, diğer yayın kuruluşlarınca eş zamanlı iletimine, gecikmeli iletimine, yeniden iletimine, uydu veya kablo ile dağıtımına izin verme veya yasaklama, (2) Özel kullanımlar hariç olmak üzere, yayınlarının herhangi bir teknik veya yöntemle, doğrudan veya dolaylı bir şekilde çoğaltılmasına ve dağıtımına izin verme veya yasaklama, (3) Yayınlarının umuma açık mahallerde iletiminin sağlanmasına izin verme veya yasaklama, (4) Tespit edilmiş yayınlarının, gerçek kişilerin seçtikleri yer ve zamanda yayınlarına ulaşılmasını sağlamak suretiyle umuma iletimine izin verme, (5) Haberleşme uyduları üzerindeki veya kendilerine yöneltilmiş olan yayın sinyallerinin diğer bir yayın kuruluşu veya kablo operatörü veya diğer üçüncü kişiler tarafından umuma iletilmesi ve şifreli yayınlarının çözülmesine ilişkin izin verme veya yasaklama, hususlarında münhasıran hak sahibidirler.” denmektedir.
Davacının yayın haklarına sahip olup olmadığı noktasında, davacının sunmuş olduğu dava dışı üçüncü kişiler … ve … arasında imzalanan 14.03.2012 tarihli sözleşme ve bu sözleşme ile …’un elde ettiği yayın haklarını devri bağlamındaki …ve … arasında imzalanan 04.12.2012 tarihli sözleşme ve … ile davacı … arasındaki 26.06.2013 tarihli sözleşme bilirkişilerce incelenmiştir.
26.06.2013 tarihli … ile davacı şirket arasında imzalanan sözleşmenin 2.3. maddesine göre; … , …’nın 2012-2013, 2013 – 2014, 2014-2015 sezonlarının …’un … – ile 04.10.2012 – tarihinde imzaladığı sözleşmedeki haklarına halel getirmeyecek şekilde, işbu sözleşmenin ekinde yer alan ISO’lar kapsamında ve … ile yapılan sözleşmenin 3.2 maddesinde zikredilen …’un kullanacağı yayın hakları ve iletim yolları dışında kalan her türlü yayın hakkını davacı şirkete, Osmose tarafından devredilmiştir. … ve … 04.12.2012 tarihli sözleşmenin 3.2 maddesinde de … tarafından devredilen hakların ne şekilde nerede kullanılacağına yönelik detaylı bilgi verilmiştir.
Şekle ilişkin FSEK 52. maddesi mali haklara dair sözleşme ve tasarrufların yazılı olması ve konuları olan hakların ayrı ayrı gösterilmesini şart koşmuştur. Bu bakımdan davaya konu 26.06.2013 tarihli sözleşmenin devredilen yayın hakkının hangi mecrada ne şekilde yayınlanacağı hususuna kadar belirtildiğinden 52.madde açısından bir aykırılık bulunmamaktadır. Diğer yandan davalının da iddia ettiği üzere, davacıya bu sözleşmelerle internet ortamında futbol müsabakasının yayınına ilişkin bir devir bulunmamakta ve yalnız belirli şartlarda televizyon yayın hakkının devredildiği görülmüştür.
FSEK 80/1C maddesinde diğer yayın kuruluşlarınca eş zamanlı iletimine, gecikmeli iletimine, yeniden iletimine izin verme yasaklama hakkını münhasıran o yayını gerçekleştiren radyo ve televizyon kurumuna vermektedir. Bu madde kapsamında davacının internet üzerinden yayın hakkını elinde bulundurmadığı varsayılsa dahi, bu yayının başka bir mecrada iletimini engelleme hakkına sahiptir. Bu bakımdan davalının iddia ettiği şekilde davacının internet üzerinden yayın hakkına sahip olmasa da 80/1C maddesi bağlamında gerçekleştirdiği yayının başka yayın kuruluşlarınca herhangi bir ortamda iletimini yasaklayabilecektir.
Bilirkişilerce tespit edildiği üzere; davalının internet üzerinden yaptığı yayın, davacı şirketin kanalının logosunu taşımakta ve davacının gerçekleştirdiği bir yayındır. Davalı, davacının gerçekleştirdiği bu yayının üzerine kendi logosunu ekleyerek internette eş zamanlı iletmekle davacının FSEK 80/1C maddesi yönünden haklarını ihlal etmektedir.
Dava konusu maç yayının davalı tarafından kendi internet sitesinde hem kendi, hem de yayıncı kuruluşun logosuyla yayınlandığı noktasında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Sebebi ne olursa olsun, yayın hakkı davacıda olan bir maçın görüntülerinin davalı tarafından izin alınmadan yayınlandığı sabittir.
Davacı …A.Ş,’nin, dava dışı 3.kişi … ile yapmış olduğu sözleşmenin 2.3. maddesine göre dava dışı … ile yine dava dışı … arasında imzalanan 04.10.2012 tarihli sözleşmedeki … haklarına halel getirmeyecek şekilde, … ile yapılan sözleşmenin 3.2. maddesinde zikredilen …’un kullanacağı yayın hakları ve iletim yolları dışında kalan her türlü yayın hakkının davacıya ait olacağı belirtilmiştir.
Dava dışı taraflar arasında imzalanan bu sözleşmeye göre; dava konusu maçın yayınlandığı 2014- 2015 sezonu için, …, … olmak üzere toplam 32 maç karşılığında 12.500.000 (Onikimilyon beşyüzbin) EURO ödeneceği belirtilmiştir.
Davacı ile dava dışı … arasındaki sözleşmede …’un kullanacağı yayın hakları ve iletim yoları dışında kalan her türlü yayın hakkının davacıya ait olduğu belirtilmiş olup, kaç adet maçın nasıl ve ne zaman yayınlanacağına dair detaylı bir bilgi görülmemiştir.
Bilirkişilerce; davalı tarafın yayınlandığı maç, grup aşaması maçı olduğundan, sadece internet sitesi üzerinden yayınlanmış olmasından dolayı davacıya bu meblağın 1/3 oranında, yani 194.444 EURO (Yüzdoksandörtbin dörtyüzkırkdört EURO) ödemesinin hayatın olağan akışına, hakkaniyetli ve adil bir rayiç olacağı bildirilmiştir.
Davacı taraf; FSEK 68.maddesi çerçevesinde rayiç bedelin 3 katı tutarında maddi tazminat talep etmiştir.
FSEK 68. maddesi hükmüne göre: (Değişik: 23/1/200S-5728/137 md.) “Eseri, İcrayı, fonogramı veya yapımları hak sahiplerinden bu Kanuna uygun yazılı izni almadan, işleyen, çoğaltan, çoğaltılmış nüshaları yayan, temsil eden veya her türlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletenlerden, izni alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya bu Kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin en çok üç kat fazlasını isteyebilir.”
FSEK 68.maddesi kapsamında bu taleplerin ileri sürülebilmesi için mütecavizin kusurunun olması ya da zararın gerçekleşmiş bulunması şart değildir. Yargıtay İçtihatlarına göre; “…Eser sahibinin mali hakları korunurken sadece bu tecavüzün haksız fiil olduğu varsayımından hareket edilmeyecektir. Somut olayın özelliğine göre varsayımsal sözleşme bedeli tayin edilirken eser sahibinin bilimsel/sanatsal yeteneği, üretim kapasitesi gibi sübjektif nitelikleri, eserin beğeni ölçüsü, sayfa sayısı, estetik görünümü, nitelik ve niceliği, ihlal edilen mali hakkın türü, coğrafi kapsamı, ihlal süresi,,ihlalin yapıldığı vasıta, bunun geniş halk kitlesine ulaşımı gibi objektif kriterler dikkate alınarak eser sahibi izinsiz yayın yapanla sözleşme yapması halinde, bu sözleşme uyarınca isteyebileceği bedel, bunun faizi 68. madde uyarınca açılacak davada dikkate alınacaktır.” Ayrıca rayiç bedelin tespitine ilişkin taraflar arasında daha önceden yapılmış bir sözleşme, teklif var ise başka bir deyişle rayiç bedel somuta indirgenmiş ise rayiç bedelin tespiti taraflar arasındaki sözleşme, teklif vs. ile tespit edilecektir.
Netiçeten: Davaya konu futbol müsabakası yayınının eser olmadığı, davacının; dosyaya sunduğu sözleşmelerde belirli şartlarda ESEK 52. maddeye uygun olarak davaya konu yayının televizyon yayın hakkına sahip olduğu, davaya konu yayının davalı tarafından internet üzerinden eş zamanlı iletimi bakımından davacının FSEK 80/1-C maddesi yönünden haklarını ihlal ettiğini, bu nedenle FSEK 68. maddesi uyarınca tazminat talep edilebileceği, bilirkişilerce yapılan incelemede: Davacının sunduğu sözleşmeler ve davacının 2014-2015 sezonunda 30 maç yayınlayacağı öngörüsü ile maç başına 17.500.000 EURO / 30 = 583.333,33 EURO ortalama ödeme yaptığı, davalı tarafın yayınlandığı maç grup aşaması maçı olduğundan, sadece internet sitesi üzerinden yayınlanmış olmasından dolayı davacıya bu meblağın 1/3 oranında yani 194.444 EURO (Yüzdoksandörtbin dörtyüzkırkdört EURO) ödemesinin hayatın olağan akışına, hakkaniyete uygun ve adil olduğunun tespit edildiği ve bilirkişilerce tespit edilen rayiç bedel, dosya kapsamına göre mahkememizce de uygun bulunduğundan; davanın kabulüne, FSEK 68. maddesi gereğince belirlenen rayiç bedel olan 194.444 (Yüzdoksandörtbin dörtyüzkırkdört) EURO’nun 3 katı olan 583,332 (beşyüzseksenüçbin üçyüzotuziki) EURO’nun, 22/10/2014 tarihinden itibaren işletilecek kamu bankalarının EURO cinsinden bir yıllık mevduata uyguladığı ticari faiz ile birlikte ödeme zamanındaki kur karşılığı olan miktarın, davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-DAVANIN KABULÜNE,
2-FSEK 68.maddesi gereğince belirlenen rayiç bedel olan 194.444 (Yüzdoksandörtbin dörtyüzkırkdört) EURO’nun 3 katı olan 583,332 (beşyüzseksenüçbin üçyüzotuziki) EURO’nun, 22/10/2014 tarihinden itibaren işletilecek kamu bankalarının EURO cinsinden bir yıllık mevduata uyguladığı ticari faiz ile birlikte ödeme zamanındaki kur karşılığı olan miktarın davalıdan tahsiline,
3-728.490,32 TL ilam harcından, 1.707,75 TL peşin harç ve 156.500,00-TL ıslah harcının mahsubu ile eksik 570.282,57 TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca 344.644,76 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafın yaptığı 25,20 TL başvuru harcı, 1.707,75 peşin harç, 253,27 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 158.232,95 TL ıslah harcı, 8.500 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 166.986,22 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 08/09/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır