Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/417 E. 2022/12 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/417
KARAR NO : 2022/12

DAVA : FSEK-TECAVÜZÜN TESPİTİ, MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 29/09/2014
KARAR TARİHİ : 24/02/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan FSEK-Tecavüzün Tespiti, Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin “…” isimli müzik eserinin, FSEK’den doğan tüm mali ve manevi haklarına eserin bestecisi olması sıfatıyla sahip olduğunu, söz konusu eserin bestecisi olan müvekkilinin, aynı zamanda eseri kamuya sunma, eser sahibinin adını belirtme, eseri yayma ve eserden faydalanma hakkı ve yetkisine de kanunen sahip olduğunu, ancak müvekkiline ait olan “…” isimli eserin, hiçbir izin ve onay alınmaksızın, … isimli internet sitesinde, …”…” başlığı ile yapılan reklamda, davalılar tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak kullanıldığını iddia ederek, kullanımın FSEK uyarınca haksız ve hukuka aykırı ve izinsiz bir kullanım olduğunun tespitini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, FSEK 68. maddesi uyarınca şimdilik 5.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın, ilk yayın tarihi olan 03/04/2014 tarihinden itibaren hesaplanacak Merkez Bankası Kısa Vadeli Krediler Avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Üçüncü kişilerle yapılan hukuki işlemlerin hemen tamamının, … Tic.A.Ş tarafından sürdürülmekte olduğunu ve müvekkilinin tüzel kişiliğinin bu anlamda dava konusu işleme dair herhangi bir tasarrufu veya davalı sıfatının bulunmasının mümkün olmadığını, bu nedenle müvekkili açısından husumet yönünden davanın reddedilmesi gerektiğini, müvekkilinin eseri doğrudan haksız, hukuka aykırı ve izinsiz kullanımının söz konusu olmadığını, davaya konu edilen reklam filmini ve Youtube isimli internet sitesine yükleyen kurum veya şahıs ile müvekkilinin doğrudan veya dolaylı hiçbir bağlantısının olmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat yapılmış, davaya cevap verilmemiştir.
İstanbul (kapatılan) 3. FSHHM’nin 2014/223 E. 2016/172 K. ve 14/07/2016 tarihli kararı ile: “…1-Davanın kısmen kabulü ile, taktiren 30.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın, 03/04/2014 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla taleplerin reddine,
2-Karar kesinleştiğinde özetinin masrafı davalıdan tahsil edilmek sureti ile Türkiye genelinde yayın yapan tirajı yüksek 3 büyük gazeteden birinde bir kez ilanına…” şeklinde karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı …Ş. vekili TEMYİZ etmişlerdir.
Anılan karar, Yargıtay 11. H.D’nin 2017/238 E. 2018/7933 K. ve 13/12/2018 tarihli ilamı ile: “…5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 10. maddesinin 2. fıkrasında, birden fazla kimsenin iştiraki ile vücuda getirilen eserin, ayrılmaz bir bütün teşkil ediyorsa bir sözleşmede veya hizmet şartlarında veya eser meydana getirildiğinde yürürlükte olan herhangi bir yasada aksi öngörülmediği takdirde birlikte eser üzerindeki hakların eser sahiplerini bir araya getiren gerçek veya tüzel kişi tarafından kullanılacağı belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, Kültür Bakanlığı … Telif Hakları ve Sinema Müdürlüğü’nden celp edilen eser işletme belgesinde, davaya konu ”…” isimli eserin söz yazarı- bestecisinin …-… olduğu belirtilmiştir.
Bu durumda, dava dışı … ile davacı … arasında birlikte eser sahipliği söz konusu olup, eser sahipleri arasında adi ortaklık ilişkisi olduğundan davacının tek başına esere vaki tecavüzün önlenmesini talep etme hakkı olmakla birlikte, tek başına tazminat talep etme hakkı bulunmamaktadır. Bu hak ancak diğer eser sahibi tarafından davacıya verilecek bir muvafakatname ile ya da eser sahipleri arasındaki adi ortaklık ilişkisini temsil etmek üzere bir temsilci atanması sağlanarak, bu temsilci tarafından kullanılabileceğinden, dava şartlarından olan aktif dava ehliyeti konusunda bir değerlendirme yapılmaksızın davanın esasına girilerek hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün resen bozulması gerekmiştir.
(2) Bozma sebep ve şekline göre davacı ve davalı …Ş. vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün re’sen BOZULMASINA, (2) bozma sebep ve şekline göre davacı ve davalı …Ş. vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına…” gerekçesi ile bozulmuştur.
Davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Yargıtay 11. H.D’nin 2019/1722 E. 2021/259 K. ve 21/01/2021 tarihili ilamı ile “… Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve davacı vekilinin karar düzeltme dilekçesi ekinde sunulduğunu bildirdiği birlikte eser sahiplerinden …’ın (…) muvafakatına dair belgelerin dosya içerisinde ve Uyap’ta bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir….” gerekçesi ile karar düzeltme talebi reddedilmiştir.
Usul ve yasaya uygun Yargıtay 11. H.D’nin 2017/238 E. 2018/7933 K. ve 13/12/2018 tarihli bozma ilamına uyulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava: Davacının eser sahibi olduğu iddia olunan ”…” isimli müzik eserinin, davalılar tarafından … üzerinden belirtilen linklerde mevcut reklamlarda müziğinin kullanılmak sureti ile davacının eserine tecavüzde bulunulduğunun tespiti ile belirsiz alacak davası niteliğinde FSEK 68 maddesi gereğince şimdilik 5.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan yayın tarihinden itibaren tahsili ile hükmün ilanına ilişkindir.
Davacı vekili 21/06/2016 tarihli dilekçesi ile 5.000,00 TL olan maddi tazminat talebini, 45.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.
5846 Sayılı FSEK’nun 1/B maddesinin a bendinde sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri eser olarak tanımlanmış, 3. maddede her nevi sözlü veya sözsüz bestelerin musiki eserleri olduğu, FSEK 68. maddesi izin alınmamış eser sahibinin sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya emsal veya rayiç bedel itibariyle uğradığı zararın en çok üç kat fazlasını isteyebileceği belirtilmiştir.
Kültür Bakanlığı İstanbul Telif Hakları ve Sinema Müdürlüğünden “…” isimli eserle ilgili eser işletme belgesi istenmiş, incelendiğinde: Söz yazarı ve bestecisinin …-… oldukları belirtilmiş, dava dışı … (…) ile davacı … arasında birlikte eser sahipliği söz konusu olup, eser sahipleri arasında adi ortaklık ilişkisi olduğundan davacının tek başına esere vaki tecavüzün önlenmesini talep etme hakkı olmakla birlikte, tek başına tazminat talep etme hakkı bulunmamaktadır. Bu hak ancak diğer eser sahibi tarafından davacıya verilecek bir muvafakatname ile ya da eser sahipleri arasındaki adi ortaklık ilişkisini temsil etmek üzere bir temsilci atanması sağlanarak, bu temsilci tarafından kullanılabileceğinden …’ın (…) muvafakatnamesi sunulmuştur.
Bozma ilamından önce yapılan yargılamada: Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve re’sen celbi gerekenler toplandıktan sonra HMK’nun 266.maddesi kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
08/04/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Reklamlarda müzik kullanımının, o reklam için özel ve özgün müzik bestelettirilmesi, sektörel çalışmalar için hazırlanmış stok müzik satın alınması ya da kiralanması veya hazır bir bestenin olduğu gibi ya da yeniden aranje edilerek kullanılması şeklinde gerçekleştirilmekte olduğunu, uyuşmazlığa konu müziğin 3 dakika 50 saniye olduğunu ancak bu parçanın 26 saniyelik bölümünün kullanıldığını, uyuşmazlığa konu davacıya ait bestenin davalılar tarafından izinsiz olarak reklam filminde kullanılmasından kaynaklanan tazminat miktarının manevi tazminat talebi mahkemenin takdirinde olmak üzere sektörel teammüller ve rayiç bedeller de göz önünde tutularak 15.000 TL olabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Kültür Bakanlığı İstanbul Telif Hakları ve Sinema Müdürlüğünden celbedilen kayıtlardan “…” isimli müzik eserinin bestecisi dava dışı … (…) ile davacı … olup, davalıların hazırladığı ve internet sitesi ile youtube’de kullanılan “…” reklamı başlıklı reklam filminde müzik eserinin 26 saniyelik bölümünün kullanıldığı sabittir. Bu kullanım davacıdan izin almak ya da bedelini ödemek suretiyle olmadığından, davacının mali ve manevi haklarının ihlal edildiği kanaatine varılmıştır.
Davalı yanın, dava açıldıktan sonra reklam filmini de kaldırdığı yolundaki savunmasına davacı taraf karşı çıkmadığı gibi tecavüzün devam ettiğine dair başkaca iddia bulunmadığından rayiç bedelin tespitinde bu husus da etkili olmuştur. Reklam filminin youtube ve davalı internet sitesi dışında başka mecralarda yayınlandığına dair delil bulunmadığından, her ne kadar sektör bilirkişisi raporunda davacı ile davalı arasında eser kullanımı olması halinde muhtemel lisans bedelinin 15.000,00 TL olacağı bildirilmiş ise de, kullanılan müziğin süresi ve yukarıda belirtilen tespitler nazara alındığında, bu bedelden bir miktar indirim yapılarak emsal nitelikli pek çok davadaki değerlendirmeler de kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle sözleşme bedelinin 10.000,00 TL olarak takdirinin uygun olacağı anlaşılmakla, FSEK 68. maddesi gereğince bu miktarın üç katı olan 30.000,00 TL üzerinden maddi tazminat talebinin kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine, fiilin niteliği ile işleniş şekli ve sunulan deliller nazara alındığında takdiren 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine, dava sonucunda davacının haklı çıktığı dolayısıyla ilan talebinde hukuki menfaat bulunduğu gözetilerek karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE taktiren 30.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın 03/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
2-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalılardan tahsiline,
4-2.390,85 TL ilam harcından peşin harç ve ıslah harcının mahsubu ile eksik 1.451,55 TL harcın davalılardan tahsiline,
5-Maddi Tazminat yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Manevi Tazminat yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen Maddi tazminat yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …Ş. verilmesine,
8-Reddedilen Manevi tazminat yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …Ş. verilmesine,
9-Davacı tarafın bozma sonrası yapmış olduğu 2.390,85 TL başvuru harcı, 683,10 TL peşin harç, 256,20 TL ıslah harcı, 219,00 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 3.549,15 TL yargılama giderinden davanın ret ve kabul oranına göre 2.236,00 -TL’ nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı …Ş. vekillerinin yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde YARGITAY YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 24/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır