Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/400 E. 2022/169 K. 02.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/400
KARAR NO : 2022/169

DAVA : ALACAK (Lisans Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2021
KARAR TARİHİ : 02/12/2022

Mahkememizde taraflar arasında görülmekte bulunan ALACAK (Lisans Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA:
Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle: Fazlaya ilişkin tüm talepleri saklı kalmak kaydıyla, davalı tarafça imzalanan 27.12.2012 tarihli “…” uyarınca sözleşmede yer alan yükümlülüklerin davalı tarafça yerine getirilmemesi ve söz konusu sözleşmeye aykırılık nedeniyle, 50.000 TL tutarındaki cezai şartın sözleşmenin feshi tarihinden itibaren, müvekkilinin uğradığı ve bilirkişi tarafından tespit edilecek tüm zararlarının, mahrum kaldığı gelirin şimdilik 1.000 TL’nin 2012 yılı Eylül ayından başlamak üzere ait olduğu ödeme döneminden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanacak temerrüt faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkili … kurumuna verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … ANONİM ŞİRKETİ vekili cevap dilekçesinde özetle: Ülkede yaşanan 17-25 Aralık 2013 süreci sonrasında 2014 yılı başında başlamış ceza soruşturmaları çerçevesinde, müvekkili şirketin yönetiminin, FETÖ/PDY irtibat ve iltisakı ve terörün finasmanı suç şüphesiyle, … 10. Sulh Ceza Hakimliğinin 17.11.2015 tarihli ve … Değişik İş sayılı kararı ile kayyımlara devredildiğini, bilahare Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamaleriyle 674 sayılı KHK ve 677 sayılı KHK düzenlemeleriyle kayyımlara ait yetkilerin …. devrediğini, müvekkili şirketin halen … tarafından atanmış yönetim kurulu marifetiyle kayyım sıfatıyla yönetildiğini, davacının huzurdaki davayla davacının ve dava dışı Lisans Sahibi …’ın FSEK 58.maddesi uyarınca cayma ihbarıyla 18.06.2014 tarihi itibarıyla sona erdirdikleri 27.02.2012 tarihli Lisans Sözleşmesine istinaden 50.000 TL cezai şart ve belirsiz alacak olarak şimdilik 1.000 TL uğranılan zarar talebiyle alacak iddiasında bulunduğunu anlaşıldığı, davacının tüm taleplerinin ve davasının reddini talep ettiklerini, davacı tarafça davada isnat edilen vakıaların esasen müvekkili şirketin kayyım yönetiminden ve … sürecinden önceki dönemi kapsadığını, halen istinaf incelemesi devam eden taraflar arasındaki cayma hakkına itiraz davası içeriğinin incelendiğini ve huzurdaki davaya konu zarar iddiasının ve cezai şart talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, esasen davacının ve dava dışı lisans hakkı sahibi …’ın, Lisansiyer müvekkili şirketle olan Lisans Sözleşmesini devam ettirmeme iradesi altında sözleşmeyi Haziran 2014’de feshettiklerini,… A.Ş. tarafından caymaya itiraz davası açıldığını, davanın reddi kararına karşı istinaf mahkemesine itiraz edildiğini, huzurdaki davadaki zarar iddiasının ve tutarının, cezai şart talebinin afaki ve hukuka aykırı olduğunu, cezai şart ve zarar tazmin talepli huzurdaki davaya konu lisans sözleşmesiyle ilgili FSEK 58. maddesi kapsamında açılmış caymaya itiraz davasının istinaf incelemesinin devam ettiğini, halen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinde istinaf incelemesi devam etmekte olan ve … 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin …… K. sayılı davasıyla görülmüş olan FSEK 58.maddesi kapsamında caymaya itiraz davasına konu olduğu üzere; müvekkili şirket (Lisansiyer) ile davacı … (Marka ve Lisans Ortağı/Yayıncı) ve … Ltd. Şti. (Marka ve Lisans Sahibi) arasında imzalanmış 27.02.2012 tarihli Lisans Sözleşmesiyle “…” markasına ilişkin lisans kullanım hakkı, sözleşmede sayılmış 6 ürün grubunda müvekkili şirkete verildiğini, marka ve lisans sahibinin sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmasına rağmen, müvekkili şirketin masraf ve emeğine kendisi katlanarak sözleşmeye uygun şekilde Eylül 2012’den itibaren ürünlerini piyasaya sürmeye başladığını, caymaya itiraz davasında mübrez e-mail yazışmalarıyla, karşı tarafın; müvekkiline karşı gecikme itirazı olmadığının sabit olduğunu, aksine karşı taraf …’a (zira irtibatta olan Marka ve Lisans sahibidir) sürekli ulaşma gönderilmesi gerekenleri, görselleri talep etme, gecikildiğini hatırlatma, fuara geç kalındığını bildirme, görsel isteme, onay isteme durumunda olanın Lisansiyer ve personeli olduğunu, günlerce e-maillerine cevap aradığının sabit olduğunu, bu koşullar altında, 27.02.2012 tarihinden itibaren, Lisans Verenler tarafından hiçbir gecikme itirazı ve sair iddia ileri sürülmemişken ve müvekkili tarafından çalışmalara devam edilmekteyken, marka ve lisans sahibi … tarafından düzenlenmiş …ra 16. Noterliğinin… tarihli …. yevmiye numaralı ihtarnamesiyle, sözleşmenin ihlal edildiği iddiasının ortaya atılarak, fesih koşullarının hatırlatıldığı ve taraflar arasında ihtilafın başladığını, … A.Ş. tarafından … tarihli … 21. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle, Lisans verenin iddialarına gerekçeli itiraz edilerek, yeterli açıklamalar yapıldığını, Lisans Sahibi …. tarafından düzenlenmiş … 16. Noterliğinin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle, karşı tarafa onaya sunulmuş oyuncakların üretimine izin verilmediğini, 25/10/2013 günü için lisans sözleşmesinin kapsamının revizesi, gerektiğinde feshi konusunda … A.Ş.’nin toplantıya çağrıldığının anlaşıldığını, müvekkili şirketin yönetiminin, FETÖ/PDY terör örgütüne iltisak ve örgüte finansman teminine yönelik 2014 yılı başında başlatılmış ceza soruşturmaları çerçevesinde CMK hükümleri uyarınca 17.11.2015 tarihinde kayyıma devredildiğinden, yöneticilerin önceki görevleri sona erdiğinden, ilgili süreçte ve 15 Temmuz 2016 sonrasında şirketin önceki dönem personelleriyle iş ilişkisi mücbir sebeple sona erdirildiğinden, Lisans verenlerle 25/10/2013 tarihinde yapılmış toplantı hakkında müvekkili şirket tarafında bilginin mevcut olmadığını, bununla birlikte söz konusu toplantı sonrasında Lisans verenler tarafından müvekkili şirkete 16 Haziran 2014 tarihli cayma ihbarına kadar keşide edilmiş bir ihtarnamenin bulunmaması ve … A.Ş. tarafından sözleşme kapsamında ticari faaliyetlerin devam ettirilmiş olması, Lisans verenler … ve … ile 25/10/2013 tarihli toplantıda, ihtarnamelere konu edilmiş hususlarda anlaşma sağlandığının, aksi halde hayatın olağan şartlarında ticari gerekliliklerle ve basiretli tacir olarak, Lisans verenlerin toplantı sonrasında cayma hakkını kullanmış olmaları ve 8 aylık süreci beklememiş olmalarının gerektiğini, açıklanan süreç sonrasında bu defa Lisans verenlerin … 47. Noterliğinin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle, FSEK 58. madde uyarınca cayma ihbarıyla, sözleşmeyi feshettiklerini, 50.000 TL cezai şartın ödenmesini talep ettiklerini, … A.Ş. tarafından caymaya itiraz davası açıldığının anlaşıldığını, … 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde … Esas (önceki mahkeme: … 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … Esas) ile görülmekte olan davada; iki ayrı bilirkişi heyetinden 18.12.2015 tarihli ve 05.04.2017 tarihli olmak üzere iki ayrı rapor alındığını, bilirkişi raporlarları arasında esaslı çelişki olmasına rağmen, çelişki giderilmeden ve ikinci rapor karara esas alınarak caymaya itirazın reddine karar verildiğini, karara karşı istinaf itirazında bulunulduğunu, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf incelemesinde olduğunu, davacının lisans sözleşmesinin 16.5.maddesiyle düzenlenmiş cezai şartın ödenmesi talebinin hukuka aykırı olduğunu ve itiraz ettiklerini, 16 haziran 2014 tarihli cayma ihtarnamesinin tebliğiyle cayma tamamlandığından ve mali haklar marka ve lisans hakkı sahibine geri döndüğünden, bu tarihten sonrası için zarar tazmin talebinde bulunulamayacağını, önceki dönem için zarar tazmin talebinin ise ancak taraflarının kusur oranlarının tespitiyle mümkün olduğunu, caymaya itiraz davasında, lisans sahibi …’ın sınırlı talebine bağlı olarak 19.11.2014 tarihinde lisans sözleşmesinde 4.1/6. maddesinde yazılı “oyuncakların da dahil olduğu ofis ve okul ürünleri” ürün grubunda lisans haklarının 3. kişilere devredilmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, davacı … ve dava dışı …’ın, müvekkili şirkete kayyım atandığını ve mücbir sebep durumunu bildikleri halde davanın kayyıma tebliğinden imtina ettiklerini, davacının kurum zararı iddiasını ispatlaması gerektiğini, davacı tarafça zarar iddiası için verilmiş örneklemenin kabul edilemeyeceğini, … ile … kıyaslamasına dayalı zarar talebinin hakkaniyetten uzak ve hukuka aykırı olduğunu, caymaya itiraz davasının yargılamasındaki eksikliklerin, bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin, huzurdaki davada adil yargılama yapılması için incelenmesinin zaruri olduğunu, lisans sözleşmesini cayma ile sona erdirmiş lisans verenlerin, karşılıklı edim yükümlülüklerinin ihlalinde birinci derecede ve daha ağır kusurlu olmakla, müvekkiline kusur isnat edilemeyeceğini, huzurdaki davada bir kısım şirket kayıtlarının temininde ve sunulmasında yaşanan zorluklarla ilgili, müvekkili şirkete kayyım atanmasına bağlı oluşan mücbir sebep koşullarının dikkate alınmasını, davacının zarar iddiasını kabul etmemekle birlikte, zarar tazmin talebi yönünden alacak talebinin zamanaşımına uğradığını, açıkladıkları gerekçelerle ve mahkemece re’sen nazara alınacak nedenlerle, tüm itirazlarının gözetilerek haksız ve yasal dayanaktan yoksun davacı taleplerinin ve davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 1. FSHHM’NİN 2021/388 E. SAYILI DAVASINDA:
Davacı …ŞİRKETİ vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket ile TRT Kurumu arasında “…” adlı animasyon yapımı için toplam 65 bölümü içeren 8 ayrı sözleşme akdedildiğini ve yapımlar teslim edildiğini, … kurumuna ait … Kanalında yayınlandığını, … ve … Ltd. Şti. arasında 23.04.2011 tarihli Lisans Hakları Ortaklık Sözleşmesi imzalandığını ve Bu sözleşme uyarınca “…” adlı yapıma ilişkin ürün lisans haklarının 3. Şahıslara devredilmesinin sağlanması ve bu devirden elde edilecek gelirin taraflar arasında %50-%50 oranında paylaştırılmasının hüküm altına alındığını, Sözleşme ile sağlanan hak sahipliği ve ortaklık statüsü gereğince, bir yanda … ve Müvekkili şirket ile diğer yanda … Tic. A.Ş. arasında lisanslı ürünlerin üretim, pazarlama, dağıtım, satış ve gelir paylaşımını düzenleyen 27.02.2012 tarihli “…” imzalandığını, Sözleşme gereğince üretim ve pazarlamanın yapılması gereken ürünler davalı tarafından üretilmemiş, pazarlanmamış, yurt içinde ya da yurt dışında satışa sunulmamış ve herhangi bir getirisi de olmadığını, Davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle Müvekkil i şirket büyük bir zarara uğratıldığını, yükümlülükler davalı tarafından yerine getirilmediği için, FSEK madde 58. Uyarınca cayma hakkı kullanıldığını ve davalı tarafından cezai şart ödenmesi gerektiğini, Sözleşmenin feshedildiği ve cezai şart ödenmesi gerektiğine ilişkin davalıya yapılan bildirim üzerine, davalı tarafın …ve … Ltd. Şti. aleyhine … 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin …Esas sayısına kayıtlı dava açılarak cayma hakkı bildiriminin geçersizliğine karar verilmesinin talep edildiğini, Davanın görülmesi aşamasında … 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi kapatıldığını , dava dosyasının … 1. Fikri ve Sınai Hukuk Mahkemesine devredilerek …Esas numarasını aldığını,… Esas, …Karar Sayılı kararı ile DAVANIN REDDİNE KARAR VERİLdiğini, sözleşmenin feshinin hukuka uygun olduğu, sözleşmede öngörülen cezai şartı talep etme haklarının doğduğu belirtilerek haklılıklarının mahkeme kararı ile hüküm altına alındığını, Davalı tarafların sözleşmeye aykırı olarak edimini yerine getirmemesinden dolayı müvekkili kurumun zararı ortaya çıktığını, Bu hususta …tarafından açılan davada Müvekkili şirkete gönderilen satış raporları üzerinden zararın ne derece büyük olduğuna ilişkin olarak gerekli açıklama yapıldığını, davalı firmanın yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle oluşan mevcut zararların toplamı bilirkişi tarafından hesaplanmasına ihtiyaç olduğunu, Birleştirme talep edilen davada aynı davalıya dava açıldığını ve başka çizgi filmlerin satış / kar hesaplamalı dikkate alındığında Müvekkili şirket ve Kurumun milyonlarca lira zararda olduğunu, huzurdaki davanın birleşme talepli açıldığını ve … 3. Fikri Sınai Haklar Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası … tarafından aynı davalıya aynı konuda açılmış dava nedeniyle HMK 166. Maddesine göre birleştirme kararı verilerek ; Taraflar arasında imzalanmış olan Lisans Sözleşmesine aykırılık nedeniyle Müvekkil şirket aleyhine oluşan zararın öncelikle belirlenmesi ile bu miktarın (Şimdilik 10.000-TL) 2012 yılı Eylül ayından, 50.000-TL tutarındaki cezai şartın sözleşmesinin feshi tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanacak temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve dosyanın … 3. Fikri Sınai Haklar Mahkemesinin… Esas sayılı dosyası ile HMK 166. Maddesi uyarınca birleştirilerek görülmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … ANONİM ŞİRKETİ vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı iddialarının hukuka açıkça aykırı olduğunu, davacının sözleşme uyarınca cezai şart ödenmesi ve maddi tazminat isteminin hukuka aykırı olduğunu, lisans sözleşmesini cayma ile sona erdiren lisans sahibinin, karşılıklı edim yükümlülüklerinin ihlalinde birinci deredece ve daha ağır kusurlu olduğundan davalı lisansiyere kusur isnat edilemeyeceğini, maddi tazminat talep edilemeyeceğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacının ancak cayma hakkı kullanılarak sözleşmenin sona erdiği tarihe kadar doğan zararının tazminini isteyebileceğini, caymaya itiraz davasında, lisans sahibi …’ın talebi neticesinde lisans haklarının 3. kişilere devredilmesi hususunda verilen ihtiyati tedbir kararının da dikkate alınması gerektiğini, davacının maddi zarar iddiasını ispat etmesi gerektiğini, birleşen davada davacı ve lisans sahibi …’ın, kendi zararını ispat etmeksizin, asıl davada davacı ve lisans ortağı/yayıncı tarafından sunulan ve ispata elverişli olmayan sözde kayıtlara dayalı olarak, uğradığını iddia ettiği zararın tazminini talep etmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacının iddia ettiği zarar kavramını ve zararını dayandırdığı olguları ve zararın hukuki dayanağının somutlaştırması gerektiğini, davalı şirkete kayyım atanmasına bağlı olarak oluşan mücbir sebep koşullarının huzurdaki davada dikkate alınması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, alacak istemlerinin zamanaşımına uğradığını, açıkladıkları ve asıl davaya cevaplarının bildirildiği 15/03/2021 tarihli davaya cevap dilekçesinde sunulan nedenlerle, zamanaşımına uğrayan asıl dava ile birleşen davanın ayrı ayrı usulden reddine, haksız ve hukuka aykırı asıl dava ile birleşen davanın ayrı ayrı reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı ile birleşen davada davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
… 1.FSHHM’NİN … E. SAYILI DAVA DOSYASI İNCELENDİĞİNDE: Davacının; … ANONİM ŞİRKETİ, davalıların; … ve … ŞİRKETİ, davanın; 27/02/2012 tarihli “…”ne ilişkin kullanılan cayma hakkının geçerli olmadığının tespiti ile sözleşmenin devamına, sözleşmenin davacının kusurlu hareketleri sebebiyle fesih olduğu iddiasına dayalı talep edilen 50.000 TL cezai şarta ilişkin koşulların oluşmadığının tespitine, aksi kanaatte olunması halinde sözleşmenin 14.1 maddesi uyarınca davalılara ödenen garanti ücreti olan 250.000 TL’den telif bedelleri düşüldükten sonra bakiye kısmının iadesine ilişkin olduğu, … 1. FSHHM’nin ..E. … K. ve 18/01/2018 tarihli kararı ile davanın reddine karar verildiği, anılan kararın BAM 44.HD nin 2020/725 E. 2021/1531 K. ve 09/12/2021 tarihli ilamı ile kaldırıldığı, davanın yeni esasının 2022/8 olup, derdest olduğu ve duruşmanın 14/03/2023 tarihine bırakıldığı görülmüştür.
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK’nun 166.maddesinde: “(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2) Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3) Birleştirme kararı, derhal ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir” hükmü yer almaktadır.
ASIL DAVA olan 2021/400 E. sayılı dava dosyası, bu dava ile BİRLEŞEN İstanbul 1.FSHHM’ nin 2021/388 E. sayılı dava dosyası ve İstanbul 1.FSHHM’ nin 2017/218 E. (yeni esası: 2022/8) dava dosyaları incelendiğinde:… ve … şirketi ile … ANONİM ŞİRKETİ arasında lisanslı ürünlerin üretim, pazarlama, dağıtım, satış ve gelir paylaşımını düzenleyen 27/02/2012 tarihli “…” imzalanmasından kaynaklı aynı lisans sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklar olduğu, davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, İstanbul 1.FSHHM’ nin 2022/8 E. sayılı davasında verilen kararın Mahkememizdeki asıl ve birleşen davada verilecek kararları etkileyecek olması nedeniyle HMK 166/1 maddesi gereğince davaların BİRLEŞTİRİLMESİNE, bu davanın esasının kapatılarak yargılamanın daha önce 10/08/2017 tarihinde açıldığı anlaşılan İstanbul 1.FSHHM nin 2022/8 E. sayılı davası üzerinden yürütülmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin asıl davası olan 2021/400 E. sayılı dava, bu dava ile birleşen İstanbul 1.FSHHM nin 2021/388 E sayılı davası ve İstanbul 1.FSHHM nin 2022/8 E. sayılı davası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunması, biri hakkında verilecek kararın diğer davayı etkileyecek olması nedeniyle HMK 166/1 maddesi gereğince davaların BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Bu davanın esasının kapatılarak, yargılamanın birleşme kararı verilen İstanbul 1.FSHHM nin 2022/8 E. sayılı davası üzerinden yürütülmesine,
3-Harç ve yargılama giderlerinin birleşen davada değerlendirilmesine,
Dair Asıl davada davacı … vekili, birleşen davada davacı ….Ltd. Şti vekilleri ve asıl ve birleşen davada davalı vekilinin yüzlerine karşı asıl hükümle birlikte İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere karar verildi. 01/12/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır