Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/376 E. 2023/9 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/376
KARAR NO : 2023/9

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili Meslek Birliği tarafından … 36. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile başlatılan takibe, davalı şirketçe yapılan hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptaline, haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edilmesi nedeniyle, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete usule uygun tebligat yapılmış, davaya cevap verilmemiştir.
… 36. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası istenmiştir.
Davalı şirketin bulunduğu adres itibarı ile … 3. ASHM aracılığı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi … tarafından düzenlenen 14/01/2022 tarihli raporda: Davacı …’ nin, alacaklı sıfatı ile … 36. İcra Müdürlüğü’ne …numarası ile başvuruda bulunarak davalı … ile (sözleşmenin düzenlendiği tarihte …A.Ş. olan şirket ünvanının, daha sonra değiştirildiği ve 01.12.2017 tarihinden itibaren düzenlenecek faturalarda … Tic. A.Ş. ünvanının kullanılmasının istendiği) aralarında yapılan “Lisans Sözleşmesine” istinaden 2018 yılı için: 3.761,39 TL, 2019 yılı için 4.576,48 TL, 2018 + 2019 yılları damga vergisi için 66.99 TL olmak üzere toplam 8.404,86.-TL tutarındaki alacağı için açılan dava uyarınca dava dosyası ve ekleri ile borçluya ait defter ve belgelerin yerinde incelendiği, inceleme sonucu; icra takibinin haklı olup olmadığı, sözleşmeden kaynaklanan haklar kapsamında davacı … birliğinin ne kadar alacaklı bulunduğuna ilişkin tespitler yapılarak bilirkişi raporu düzenlendiği, buna göre: Dava dosyasında yer alan sözleşme uyarınca 2016 yılı sözleşme bedelinin KDV hariç 2.648,97 TL olarak belirlendiği, sözleşmenin devam ettiği sürece mali hak bedelinin 01.01.2017 tarihinden itibaren her takvim yılı için TÜİK tarafından bir önceki yıl için belirlenen yıllık (ÜFE+TÜFE)/2 oranında artış yapılarak belirlenmesinin kararlaştırıldığı, sözleşme hükümlerine göre sözleşmenin fesih edilmesi halinde, sözleşmenin hitamı tarihinden en az bir ay öncesine kadar ulaşacak biçimde yazılı karşı tarafa bildirilmediği takdirde, sözleşmenin aynı şartlarla yıldan yıla yenilenerek devam edeceği, sözleşmenin bitirildiğine dair bir bildirimin dava dosyasında görülmediği, buna göre hesaplanan alacağın 2018 yılı için 3.761,39 TL, 2019 yılı için 4.576,48 TL ve 2018 + 2019 yılları damga vergisi için 66.99 TL olmak üzere toplam 8.404,86 TL olarak hesaplandığı, yerinde yapılan incelemede borçlu tarafından ibraz edilen defter kayıtlarından davacı tarafından düzenlenen KDV dahil 22.01.2019 tarihinde 3.761,39 TL, 13.11.2019 tarihinde 4.576,48 TL tutarında toplam 8.337,87 TL faturaların defter kayıtlarına alındığı, bu tutarın dava konusu alacak asılları ile örtüştüğü, defter kayıtlarından faturaların ödendiğine ilişkin bir kayıt bulunmadığı, damga vergisi’nin bir kamu alacağı olduğu ve mükellefleri tarafından Vergi Dairesine ödenmesinin gerektiği görüşü olarak damga vergisinin davacı açısından bir alacak olarak hesaplanmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı … Birliğinin ticari defter ve kayıtları üzerinde; davacının icra takibinde haklı olup olmadığı, takibe konu fatura bedelinin ödenip ödenmediği, kısmi ödeme varsa bu durumun tespiti ve faiz talebinin ne kadar olduğu yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, 24/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Dosya içerisinde bulunan mevcut kayıtların defter kayıtları ile mutabık olduğu, defter tasdik bilgilerinin ilgili mevzuata aykırı olmadığı, karşılıklı imza edilen lisans sözleşmesinin taraflarca karşılıklı olarak imzalandığı, Lisans sözleşmesine ilişkin olarak 2018 yılı için 3.284,40 TL, 2019 yılı için ise 4.159,36 TL tutarları ile birlikte iki yılın damga vergisi olarak 66,99 TL toplamda 7.510,75 TL alacak olarak hesaplandığı, hesaplamaya ilişkin TÜİK data Tüfe ve TÜİK data Üfe verilerinin 2017 yılı için; TÜFE 13,69, ÜFE 9,22 olduğu, 2018 yılı için; TÜFE 10,35, ÜFE 12,14 olduğu, 2019 yılı için; TÜFE 20,35, ÜFE 32,93 olduğu, ilgili alacakların ilgili dönemlerinin başından başlamak üzere yıllık yüzde 9 olarak faiz ile 12/08/2022 tarihine kadar faiz işleyecek şekilde olduğu, 2018 yılı için ; faiz başlangıç tarihinin 01/01/2018 olduğu, ana paranın 3.284,40 TL, getiri oranın 42,21 hesaplanan faizin 1.386,46 TL, faiz + anaparanın 4.670,86 olduğu, 2019 yılı için ; faiz başlangıç tarihinin 01/01/2019 olduğu, ana paranın 4.159,36 TL, getiri oranın 33,21 hesaplanan faizin 1.381,48 TL, faiz + anaparanın 5.540,84 olduğu, dava dosyasında ulaşılan deliller ışığında, takdir hakkının mahkeme olduğu kanaatiyle davacı yanın faiziyle ve sözleşmenin damga bedeli ile birlikte toplamda davalı yandan 10.278,69 TL alacağı bulunduğu bildirilmiştir.
Türk Ticaret Kanunu ile Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca usulüne uygun tutulan ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, talimat aracılığı ile yapılan bilirkişi incelemesine göre davalı şirketin ticari defter, kayıt ve dayanağı belgelerin birbirini teyit etmesi nedeni ile T.T.K. 85. maddesi gereğince delil niteliğine haiz olduğu anlaşılmış ve Mahkememizce … 3. ASHM aracılığı ile alınan 14/01/2022 tarihli rapora itibar edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava: Davacı … tarafından … 36.İcra Müdürlüğünün…sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalı şirketçe yapılan itirazın iptali ve davalı şirket aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Davacı … ile davalı şirket arasında sözleşmeye dayalı ticari bir ilişki olduğu, taraflar arasında 26/08/2016 tarihli Lisans Sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır.
Sözleşmenin “taraflar” başlıklı 1.maddesinde tarafların: … – …, … – …, … – …, … (….) ve …A.Ş. ( …) olduğu, sözleşmenin düzenlendiği tarihte davalı şirketin …A.Ş. olan unvanın daha sonra … olarak değiştiği anlaşılmıştır.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 41. maddesinde: “Girişi ücretli veya ücretsiz umuma açık mahaller; Eser, icra, fonogram, yapım ve yayınların kullanım ve/veya iletimine ilişkin FSEK 52 nci maddeye uygun sözleşme yaparak hak sahiplerinden veya üyesi oldukları meslek birliklerinden izin alır ve sözleşmelerde yazılı malî hak ödemelerini bu madde hükümlerine göre yaparlar.
Eser, icra, fonogram, yapım ve yayınları kullanan ve/veya ileten umuma açık mahaller; Mahallin bulunduğu bölgenin özelliği, mahallin nitelik ve niceliği, fikrî mülkiyete konu eser, icra, fonogram, yapım ve yayınların mahalde sunulan ürün veya hizmetin ayrılmaz bir parçası ve ürün veya hizmete katkısı olup olmadığı ve benzeri hususlar dikkate alınmak suretiyle sınıflandırılır veya sınıflandırma dışı bırakılır.
Faaliyet gösterdikleri sektörlerde, eser sahipleri ve/veya bağlantılı hak sahipleri meslek birlikleri, yapılan sınıflandırmaya bağlı olarak eser, icra, fonogram, yapım ve yayınların kullanımından ve/veya iletiminden kaynaklanan ödemelere ilişkin tarifeleri tespit ederler. Meslek birlikleri ile umuma açık mahaller arasındaki sözleşmeler, bu tarife bedelleri veya taraflarca yapılabilecek müzakereler sonucu belirlenecek bedeller üzerinden yapılır.”
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 43. maddesinde: “Radyo-televizyon kuruluşları, uydu ve kablolu yayın kuruluşları ile mevcut veya ileride bulunacak teknik imkânlardan yararlanarak yayın ve/veya iletim yapacak kuruluşlar, yayınlarında yararlanacakları opera, bale, tiyatro ve benzeri sahneye konmuş eserlerle ilgili olarak hak sahiplerinden önceden izin almak zorundadırlar.
Bu kuruluşlar sahneye konmuş eserler dışında kalan eser, icra, fonogram ve yapımlar için ilgili alan meslek birlikleri ile FSEK 52 nci maddeye uygun sözleşme yaparak izin almak, söz konusu yayın ve/veya iletimlere ilişkin ödemeleri bu birliklere yapmak ve kullandıkları eser, icra, fonogram ve yapımlara ilişkin listeleri bu birliklere bildirmek zorundadırlar.3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun çerçevesinde faaliyet gösteren radyo-televizyon kuruluşları Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından, anılan kanun dışında kalan ve yayın ve/veya iletim yapan diğer kuruluşlar ise Bakanlık tarafından sınıflandırılır. ” şeklinde icra takibine konu olan sözleşme ile ilgili hükümler mevcuttur.
İcra inkâr tazminatı kavramı, İcra ve İflâs Kanunu’nda açıkça kullanılan bir kavram değildir. Ancak Kanunda üç yerde “İnkâr tazminatı” kavramı kullanılmıştır. İcra ve İflâs Kanununun 169/a maddesinin beşinci fıkrasında iki defa, 170. maddenin üçüncü fıkrasında bir defa inkâr tazminatı kavramı kullanılmıştır.
İcra inkâr tazminatı, yapılan icra takibini daha etkili kılmak için yani borçlunun haksız yere borcunu inkâr etmesine engel olmak için, getirilmiş olan bir yaptırım veya cezadır.
FSEK hükümleri, taraflar arasındaki sözleşme, Mahkememizce itibar edilen … 3. ASHM aracılığı ile alınan 14/01/2022 tarihli rapor ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde: Taraflar arasında 26.08.2016 tarihinde Lisans Sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmenin düzenlendiği tarihte, …A.Ş. olan davalı şirket ünvanının daha sonra … olarak değiştirildiği, bilirkişi tarafından yapılan tespitte; dava dosyasında yer alan “Giden Evrak” ta belirtildiği üzere 01.12.2017 tarihinden itibaren düzenlenecek faturalarda …Tic. Â.Ş. ünvanının kullanılmasının istendiği, sözleşmede davacı taraf (…) ve davalı tarafça 2016 yılı sözleşme bedelinin KDV hariç 2.648,97 TL olarak belirlendiği, sözleşmenin devam ettiği sürece mali hak bedelinin 01.01.2017 tarihinden itibaren her takvim yılı için TÜİK tarafından bir önceki yıl için belirlenen yıllık ÜFE + TÜFE / 2 oranında artış yapılacağının belirlendiği(sözleşmenin 5/4.maddesi), sözleşmenin süresi ile ilgili olarak sözleşmenin fesih edilmesi halinde, “sözleşmenin hitamı tarihinden en az bir ay öncesine kadar ulaşacak biçimde yazılı karşı taraflara bildirilmediği takdirde, sözleşmenin aynı şartlarla yıldan yıla yenilenerek devam edeceğinin kararlaştırıldığı” (sözleşmenin 7/2.maddesi) görülmüştür.
Davacı …’ nin, alacaklı sıfatı ile … 36. İcra Müdürlüğüne …numarası ile başvuruda bulunarak davalı … ile (sözleşmenin düzenlendiği tarihte şirketin unvanının …San. A.Ş. olduğu) aralarında yapılan “Lisans Sözleşmesine” istinaden icra takibinde bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre; sözleşmenin fesih edilmesi halinde sözleşmenin hitamı tarihinden en az bir ay öncesine kadar ulaşacak biçimde yazılı olarak karşı tarafa bildirilmediği takdirde, sözleşmenin aynı şartlarla yıldan yıla yenilenerek devam edeceği, sözleşmenin bitirildiğine dair bir bildirimin sunulmadığı, talimat aracılığı ile alınan bilirkişi raporunda: Alacağın 2018 yılı için 3.761,39 TL, 2019 yılı için 4.576,48 TL ve 2018 + 2019 yılları damga vergisi için 66.99 TL olmak üzere toplam 8.404,86 TL olarak hesaplandığı görülmekle, davanın kabulüne; alacak miktarı belli (likit) olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar vermek gerekmiştir.
MİKTAR İTİBARI İLE KARARIN KESİN OLDUĞU ancak kısa kararda sehven “…Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda HMK 345/1.maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve İstinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek sureti ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU AÇIK olmak üzere…” ibarelerinin yazıldığı görülmekle, bu husus gerekçeli kararda düzeltilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
DAVANIN KABULÜNE
1-… 36. İcra Müdürlüğünün… sayılı takip dosyasına, davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Asıl alacak tutarı olan 8.404,86-TL’nin % 20′ si üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
3-688,96 TL ilam harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 587,44 TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 8.404,86 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafın yaptığı 54,40 TL başvuru harcı, 101,52 peşin harcı, 247,25 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 4.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.441,17 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda MİKTAR İTİBARI İLE KESİN OLMAK ÜZERE verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır