Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/211 E. 2022/146 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/211
KARAR NO : 2022/146

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 12/10/2006
KARAR TARİHİ : 27/10/2022

Kapatılan İstanbul 3. FSHHM’nin 2011/128 E. 2015/173 K. ve 08/09/2015 tarih kararı Yargıtay 11.H.D’nin 2016/4856 E. 2017/3523 K. ve 08/06/2017 tarih ilamıyla BOZULMAKLA, HSK’nın 04/11/2021 tarih ve 1111 sayılı kararı gereğince İstanbul 3. ve 4. FSHH Mahkemelerinin 11/11/2021 tarihi itibarıyla faaliyete geçirilmesine, 1. FSHH Mahkemesinde görülmekte olan tek esaslı dava, iş ve arşiv dosyalarının Mahkememize devrine karar verildiğinden, İstanbul 1. FSHHM’nin 2019/225 E. sayılı davası Mahkememize tevzi edilerek 2021/211 E. sırasına kaydı yapılmakla, Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit ve FSEK – İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı arasında franchise sözleşmesi imzalandığını, sözleşme ile müvekkilinin … ilinde “… – …” adı altında … faaliyetine başladığını,, ismin daha sonra “…” olarak değiştirildiğini, müvekkilinin, franchise veren davalının sanatçı kimliğine ve popülaritisine, dolayısıyla vereceği moral ve desteğine inanarak bu işe giriştiğini, ancak davalının her ay en az bir defa müvekkili işyerine geleceğine söz vermesine rağmen, sadece açılışta hazır bulunduğunu ve bir daha uğramadığını, gönderdiği ayıplı mallar ile ilgilenmediği gibi zorluklar çıkardığını, müvekkilinin sözleşmenin gerektiği tüm sorumluluklarını hatasız ve eksiksiz yerine getirdiğini, piyasada 15,00 TL olan … Şarapları üzerinde “…” markası olmadığı halde, 50,00 TL gbi astronomik fiyatla müvekkili adına fatura düzenlendiğinden, gelen faturaların kabul edilmeyerek geri gönderildiğini, ayrıca davalının sözleşmeye aykırı olarak KDV talebinde bulunduğunu, mallardaki gizli ayıp nedeniyle 3 gün içerisinde malların iade edilemediğini, onaysız başka firma ve şahısların mallarının satıldığı ve sergilendiği iddialarının da doğru olmadığını, müvekkilinin hiçbir borcu olmadığının tespitini, davalı tarafından 17/04/2005 tarihli Franchise Sözleşmesinin haksız olarak fesih edildiğinin tespitini, haksız fesih sonucu müvekkilinin uğradığı zararların tazminini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: İddia edilenin aksine müvekkilinin sözleşme gereği tüm edimlerini yerine getirdiğini, davacının talebi üzerine müvekkili tarafından özel şarapların gönderildiğini, faturanın iadesinin söz konusu olmadığını ve faturaya herhangi bir itiraz edilmediğinden kesinleştiğini, davacı ile 3. şahıslar arasında yaşanan olaylardan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasında 23.12.2005 tarihinde akdedilen Franchise Sözleşmesine istinaden ticari ilişkinin olduğunu, davalı tarafından müvekkiline ait “…” markası altında butik – cafe ve home açılması için franchise verildiğini, müvekkilinin satın alınan butik – cafe ve home ürün bedelleri, aylık ödenmesi gerekli ücret ve benzeri alacakların doğduğunu, davalı tarafından 2006 yılı yaz aylarından itibaren söz konusu bedellerin ödenmesinde temerrüde düşüldüğünü, davalı tarafın temerrüdü ve sair ihlalleri nedeniyle … 22 Noterliği ve … 9 Noterliği vasıtaları ile ihtarda bulunulduğunu, franchise sözleşmesinden doğan fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davalının … 12 İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına itirazının iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Öncelikle derdest olan bu davanın süresinde yaptıkları derdestlik itirazı nedeni ile reddi gerektiğini, dosyaya sunulan hesap ekstreleri uyarınca davacının müvekkiline 28.022,46 TL borcu bulunduğunu, müvekkilinin bu alacağı haricinde franchise sözleşmesinin uygulanmasında ve feshinde davacı tarafından zarara uğratıldığını, davanın tarafları ve konusu aynı olan … 9 Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı davası ile birleştirilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(Kapatılan) … 3. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin… E. … K. ve 08/09/2015 tarihli kararı ile: Asıl davanın reddine, birleşen … 2 FSHHM’nin …E. sayılı davasının kısmen kabulüne; … 12. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında asıl alacağa itirazın 7.862,08 TL, işlemiş faize yönelik itirazın 134,62 TL üzerinden kaldırılmasına, takibin toplam 7.996,70 TL alacak üzerinden ve takipte değişken oranda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazalaya ilişkin asıl alacağa ve işlemiş faize itirazın iptali talebi ile icra inkar tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, taraf vekilleri temyiz yoluna başvurmuştur.
Anılan karar, Yargıtay 11. H.D.’nin 2016/4856 E. 2017/3523 K. ve 08/06/2017 tarihli ilamı ile”…1-Asıl dava, taraflar arasında 17/04/2005 tarihinde düzenlenen franchise sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğinin tespiti, davalıya borçlu bulunmadığının tespiti ile uğranılan 24.000,00 TL zararın tahsili istemlerine, birleşen dava ise franchise sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla yapılan ilamsız takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece uyuşmazlığın çözümünün teknik bilgi gerektirdiği kabul edilerek bilirkişi görüşüne başvurulmuş; asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Asıl davada alınan bilirkişi raporları ile birleşen dosyaya ibraz edilen raporlarda yer alan ihtilaf konusu talepler ve yapılan mali tespitler birbiriyle çelişmekte olup, varılan neticelerde farklılıklar bulunmaktadır. Muhasebe kayıtlarına dayanan incelemeler sonucu alınan muhasip raporları da birbirinden farklıdır. Asıl ve birleşen davaya konu iddialar tam olarak karşılanmamış, birleşen davada alacak tespiti yapılırken her bir uyuşmazlık konusu fatura ve alacaklar hakkında farklı değerlendirmelere yer verilmiştir.
Bu itibarla; mahkemece, alınan bilirkişi raporları ve ek raporlardaki aynı konuda yapılan farklı değerlendirmeleri tartışan ve çelişkiyi gideren, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerini, karşılıklı talep ve alacakları belirleyen, alacak kalemleri ile muhasebe kayıtlarını yeniden değerlendiren, raporlardaki aykırılıkları açıklayan, tarafların itirazlarını karşılayan yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde noksan incelemeyle ve hangi bilirkişi raporuna hangi gerekçeyle dayanıldığı dahi açıklanmaksızın hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın taraflar yararına bozulması gerekmiştir.
2-Asıl davada davacı- birleşen davada davalı vekilince, karşı tarafın sözleşmeyi feshi nedeniyle sözleşmenin 12.2. maddesi uyarınca, müvekkilinin elinde kalan malların asıl davada davalı- birleşen davada davacı tarafından satın alınması gerektiği halde satın alınmadığı, bu malların bedeli tespit edilerek alacağın belirlenmesinde gözetilmesi gerektiği ileri sürülmesine rağmen, sözleşmenin 12.2. maddesinde yer alan sözleşmenin herhangi bir nedenle sona ermesi durumunda, franchise verenin sözleşmenin sona ermesini veya kafe-butiğin kapatılmasını takip eden 1 ay içinde envanterdeki tüm ürünleri aksi taraflar arasında kararlaştırılmadıkça, piyasa değerleri üzerinden satmayı kabul ve taahhüt ettiği hükmü nazara alınarak bir değerlendirme yapılmaksızın, böylece asıl davada davacı- birleşen davada davalı vekilinin bu yöndeki iddiaları incelenmeksizin karar verilmesi doğru olmamış, kararın asıl davada davacı- birleşen davada davalı yarına bozulması gerekmiştir…” gerekçesi ile bozulmuştur.
Davalı- birleşen davada davacı … vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuştur..
Yargıtay 11. H.D.’nin 2017/4538 E. 2019/4096 K. ve 23/05/2019 tarihli ilamı ile: “…Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve mahkemece bozmaya uyulduğu taktirde uyuşmazlığın çözümü bakımından taraflar arasındaki franchise sözleşmesinin tüm hükümlerinin birlikte değerlendirileceğinin tabi bulunmasına göre, davalı – birleşen davada davacı … vekilinin karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir….” şeklinde karar verilmiştir.
Usul ve yasaya uygun Yargıtay 11.H.D’nin 2016/4856 E. 2017/3523 K. ve 08/06/2017 tarihli bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma ilamı doğrultusunda, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
18/05/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporu sunulmuştur.
18/05/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: Asıl Dava Yönünden: Franchise Sözleşmesinin 12.2 madde hükmüne göre, davacının davalıdan 587.949,91 TL alacaklı olduğu ancak, davalının sözleşmeyi haklı nedenle feshetmiş olması halinde, 12.5 madde hükmüne göre, davacının davalıdan envanter kayıtlarındaki ürünlerin satış fiyatları üzerinden talep hakkını doğurmayacağına, dolayısıyla davacının davalıdan 587.949,91 TL alacaklı olmadığına dair takdirin mahkemeye ait olduğu, Birleşen Dava Yönünden; Davacı …’nin, davalı … Serin’den 12.10.2016 icra takip tarihi itibariyle 7.862,08 TL asıl alacak ve 134,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.996,70 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
ASIL DAVA: Taraflar arasında düzenlenen franchise sözleşmesinin haksız olarak feshedildiği, davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespiti ile uğranılan 24.000,00 TL zararın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
BİRLEŞEN DAVA: Franchise sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan … 12. İcra Müdürlüğünün…sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve %40 icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Asıl davanın: … 9. Asliye Ticaret Mahkemesine açıldığı, 30/12/2009 tarihinde uyuşmazlığın markaya dayalı franchise sözleşmesi kapsamında olması sebebiyle görevsizlik kararı verildiği, karar kesinleştikten sonra davanın Mahkememize tevzi edildiği, birleşen davanın: … 6. Asliye Ticaret Mahkemesine açıldığı, mahkemece görevsizlik kararı verildiği, görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra davanın … 2. FSHHM’ne tevzi edildiği ve … 2. FSHHM’nin…E. sayılı davasının, Mahkememizdeki dava ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
… 12. İcra Müdürlüğünün …sayılı takip dosyası incelendiğinde: Birleşen davada davacının, birleşen davada davalı hakkında keşide edilen ihtarnamede belirtilen franchise sözleşmesi dolayısıyla cari hesap alacağından kaynaklanan toplam 25.409,29 TL alacağın tahsili talepli başlatılan ilamsız takibe, davalının süresinde borcu bulunmadığından bahisle ferileri de kapsayacak şekilde itiraz ettiği, takibin durduğu, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı tespit anlaşılmıştır.
Mahkememizce itibar edilen bilirkişi kurulu raporunda belirtildiği üzere, Asıl davada: Davacı …’un envanterindeki ürünlerin depoya alınarak muhafaza edildiği tarih olan 29.09.2006 tarihi itibari ile piyasa değerinin belirlenmesine ilişkin Mersin 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/592 D.İş sayılı dosyasında düzenlenen 11/05/2007 tarihli bilirkişi raporunda; tespiti yapılan ve KDV’li alış fiyatı 367.066,91 TL olan ürünlerin 29/09/2006 tarihi itibari ile KDV dahil mağaza satış fiyatı (piyasa değeri) 587.949,91 TL olarak belirlenmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 23/12/2015 tarihli Franchise Sözleşmesinin “Sona Erme” başlıklık 12.maddesinde: 12.2 İşbu Sözleşmenin herhangi bir nedenle sona ermesi durumunda, Franchise veren, sözleşmenin sona ermesini veya Kafe-Butik’in kapatılmasını takip eden 1 ay içinde envanterindeki tüm ürünleri, aksi taraflar arasında kararlaştırılmadıkça, piyasa değerleri üzerinden satmayı kabul ve taahhüt etmiştir.
12.5 Franchise alan, franchise verence sözleşmenin haklı nedenle feshi veya süresinin sona ermesi halinde franchise verenden isim hakkı ücreti ve diğer ödemelerini geri isteyemez. hükümlerini içermekte olup,12.2 madde hükmüne göre, davacının davalıdan 587.949,91 TL alacaklı olduğu ancak, davalının sözleşmeyi haklı nedenle feshetmiş olması halinde, 12.5 madde hükmüne göre, davacının davalıdan envanter kayıtlarındaki ürünlerin satış fiyatları üzerinden talep hakkını doğurmayacağı, uyuşmazlığın niteliği itibariyle öncelikle taraflar arasında düzenlenen franchise sözleşmesinin feshinin geçerli olup olmadığı, varsa talep edilen alacağın miktarının değerlendirilmesi gerekeceğinden, … 22. NOTERLİĞİNİN …TARİHLİ VE … YEVMİYE SAYILI İHTARNAMESİ İNCELENDİĞİNDE: Asıl davada davalı …’nin, davacı …’un sözleşmenin 10.3 maddesi çerçevesinde ödenmesi gereken 20.000 Euro değerindeki banka teminat mektubunu vermediğini, davacının sözleşmede belirtilen zorunlu dekorasyonlara aykırı hareket edildiğini, kafe-butikte uygun eleman çalıştırılmadığını ve yine benzeri sözleşmede belirtilen hususlara riayet edilmediğini beyan ederek sözleşmeye aykırılığın 30 gün içerisinde giderilmesini, aksi halde sözleşmenin feshedileceğini ihtar ettiği, buna karşılık davacı …’un … 4. NOTERLİĞİNİN …TARİHLİ CEVABİ İHTARNAMESİ ile belirtilen bakiye ciro borcunun bulunmadığını, ayrıca mal iadesi sebebiyle davalıdan alacaklı olduklarını, sözleşmede yazılı olsa da şifahi sözleşmeye göre de teminat mektubu verilmesine gerek olmadığını, benzer şekilde iddiaları kabul etmediklerini bildirdikleri görülmüş olup, özellikle teminat mektubundan muaf tutulduğuna dair herhangi bir yazılı beyan/delil sunulmamış olmakla şifahen anlaşıldığı yolundaki savunma yerinde değildir. Zira sözleşme düzenlendikten sonra ek protokol düzenlenmiş olup, o protokolde de herhangi bir belirleme mevcut değildir. Yine sözleşmenin 5. ve 9. maddesinde belirtilen hususta davalının izne bağlı olan hususlarda davacının onay almaksızın işlem yapmış olması sebebiyle, asıl davada talep edilen ve bilirkişilerce dökümü yapılan ödemelerin ve masrafların davalıya yükletilemeyeceği, bu masraflardan davacının sorumlu olması gerektiği, bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde: Asıl dava davalısının; franchise sözleşmesini feshetmesinde haklı olduğu, bir başka deyişle feshe davacının kusurlu hareketleriyle neden olduğu sonucunu doğurduğundan, asıl davada talep edilen sözleşmenin feshinin geçersizliğinin tespiti ve davalıya borçlu bulunmadığının tespiti ile sözleşmenin feshi sebebiyle uğranılan zararın tazminine yönelik talepler yerinde olmadığından, yani sözleşme haksız feshedilmediğinden, zararı olsa dahi asıl davada davalının sorumlu tutulamayacağı kanaatine varıldığından, asıl davanın reddine karar verilmiştir.
Birleşen davada: Taraflara ait ticari defter, kayıtlar ve faturalar bilirkişi heyetince incelenmiş, sözleşmeden kaynaklanan davacı …’nin; davalı …’dan 12/10/2016 icra takip tarihi itibariyle 7.862,08 TL asıl alacak ve temerrüt tarihinden itibaren takip tarihine kadar işlemiş 134,62 TL faiz olmak üzere toplam 7.996,70 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından, birleşen davanın kısmen kabulüne, … 12. İcra Müdürlüğünün …sayılı takip dosyasında asıl alacağa itirazın 7.862,08 TL, işlemiş faize yönelik itirazın 134,62 TL üzerinden kaldırılmasına, takibin toplam 7.996,70 TL alacak üzerinden ve takipte değişken oranda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin asıl alacağa ve işlemiş faize yapılan itirazın iptaline, takip tarihi itibariyle alacak miktarının net olarak bilinmediği, taraflar arasındaki ihtarnameler, sözleşmenin feshi ve karşılıklı olarak alacak – borç uyuşmazlığının bulunduğu, kısacası talebin yargılamayı gerektirdiği, takip dosyasındaki borca itirazın kötü niyetli ve doğrudan icra inkar tazminatını gerektirir nitelikte olmadığı anlaşıldığından, icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:
ASIL DAVANIN REDDİNE
1-80,70 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile fazla 243,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 15.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
BİRLEŞEN DAVANIN KISMEN KABULÜNE
1-… 12. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında asıl alacağa itirazın 7.862,08 TL, işlemiş faize yönelik itirazın 134,62 TL üzerinden kaldırılmasına, takibin toplam 7.996,70 TL alacak üzerinden ve takipte değişken oranda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
2-Fazlaya ilişkin asıl alacağa ve işlemiş faize yapılan itirazın iptaline
3-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-546,26 TL ilam harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 330,16 TL harcın davalıdan tahsiline,
5-Davanın kısmen kabulü nedeni ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 7.996,70 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın kısmen reddi nedeni ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 15.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafın yaptığı 22,30 TL başvuru harcı, 216,10 peşin harç, 350,00 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 2.500 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.088,00 TL yargılama giderinden; davanın kabul ve red oranına göre 1.030,00 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 27/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır