Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/135 E. 2022/85 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/135
KARAR NO : 2022/85

DAVA : FSEK – MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 28/06/2018
KARAR TARİHİ : 23/06/2022

HSK’nun 04/11/2021 tarih ve 1111 sayılı kararı gereğince İstanbul 3. ve 4. FSHH Mahkemelerinin 11/11/2021 tarihi itibarıyla faaliyete geçirilmesine, 1. FSHH Mahkemesinde görülmekte olan tek esaslı dava, iş ve arşiv dosyalarının Mahkememize devrine karar verildiğinden, İstanbul 1. FSHHM’nin 2018/283 E. sayılı davası Mahkememize tevzi edilerek 2021/135 E. sırasına kaydı yapılmakla, taraflar arasında FSEK – Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin eser sahibi olduğu 11 adet müzik eserinin, davalılardan … A.Ş.’ nin sahibi olduğu “…” logolu televizyon kanalında diğer davalı … A.Ş.’nin yapımcısı olduğu “…” ve “…” isimli televizyon programlarında 37 adet kullanıldığının tespit edilmesini ve bu kullanımların izin alınmaksızın yapılması nedeni ile fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 5846 sayılı FSEK’in 68.maddesi kapsamında şimdilik 5.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın haksız fiilin vuku bulduğu tarihten itibaren yürütülecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: Söz konusu programların, müzik yarışma programları olduğunu ve bu tarz yarışma programlarında bir takım müzik eserlerinin kullanıldığını, bu eserlere ait telif ücretlerinin ilgili meslek birliklerine ödendiğini, davacı tarafından istenen telif bedellerinin yüksek olduğunu, manevi tazminat talebinin de yerinde olmadığını, davanın zamanaşımından ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HMK’nun 266.maddesi kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
21/05/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle: Delil olarak sunulan CD’de 37 video kaydının bulunduğu, kayıtlarda “…” ve “…” programlarında davalının dosyaya sunduğu eserlerin tamamının kullanıldığı ve dava konusu programların yayınlandığı tarihlerde listede belirtilen eserlerin dijital mecralar ve tv/radyo listelerinde her birinin ticari olarak “hit” kabul edildiği en popüler dönemlerinde olduğunun tespit edildiği, 11 eser için eser başına 15.000 TL’den toplamda 165.000TL(yüzaltmışbeşbin) rayiç bedel hesaplandığı bildirilmiştir.
24/03/2020 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: Dava dosyasında bulunan, dava konusu kullanımlara ait videoların yer aldığı CD incelenerek yapılan tespit sonucunda; 9 farklı şarkının, toplam 31 kez kullanıldığı, davaya konu şarkıların melodi ile yarattığı ahenk, sıra bağlılık ve ritim yönüyle hususiyet arz eden FSEK 3. maddesi anlamında müzik eseri oldukları, FSEK 8. maddesi tanımına göre eser sahibi onu meydana getiren olup, müzik eserleri de güfte (söz) ve besteden oluştuğu, tespit edilen 9 eserden 8 tanesinde söz ve müziğin davacıya ait olduğu, diğer bir eser olan “…” adlı şarkının bestesi davacıya, sözleriyse davacı ile birlikte …’a ait olduğu ve bu şarkının sözleri için FSEK 10. maddesinde belirtilen birlikte eser sahipliğinden söz edilebileceği, özetle davacı …’nin, dosya kapsamında belirlenen 9 farklı eser için eser sahipliğinin söz konusu olup, FSEK uyarınca maddi ve manevi haklarını kullanma yetkisinde olduğu, dava konusu eserlerin, davalılar tarafından yapımcılığı ve yayıncılığı yapılan “…” ve “…” adlı yarışma programlarında, raporda detaylıca açıkladıkları tarihlerde “…” ve “…” logolu televizyon kanallarında yarışmacılar tarafından icra edilerek yayınlandığı, ihlal edilen mali hakların FSEK 24. maddesi çerçevesinde temsil hakkı ve FSEK 25. maddesi çerçevesinde umuma iletim hakkı olduğu, davacı tarafın, davalılardan mali hak ihlali nedeniyle talep edebileceği telif bedellerinin raporda detaylıca belirtildiği dava dışı “…” logolu televizyon kanalında yayınlaran kullanımlara dair mali hak ihlalleri yönünden davalılardan …’nın sorumlu tutulması gerektiği, bu kullanım için hesaplanan bedelin 9.500 TL olduğu, FSEK 68. maddesi gereği bu bedelin 3 katının (28.500 TL) davalıdan istenebileceği,… logolu televizyon kanalında yayınlanan kullanımlara dair mali hak ihlalleri yönünden her iki davalının da müteselsilen sorumlu olduğu, bu döneme ait kullanım bedelinin ise 93.125 TL olarak hesaplandığı, FSEK 68. maddesi gereği bu bedelin 3 katının (279.375 TL) davalılardan istenebileceği, mahkemenin vereceği faiz kararı doğrultusunda söz konusu bedellerin faizli olarak tahsili kabul edildiği takdirde; Hak ihlalinin, yani kullanımların gerçekleştiği tarihlerden itibaren dava tarihine kadar ayrı ayrı faiz hesaplandığı ve “…” logolu teleyizyon kanalında yayınlanan kullanımlara dair davalı …’nın sorumlu olduğu bedelin: 9.500 + 3.714,87 (faiz) = 13.214,87 TL, “…” logolu televizyon kanalında yayınlanan kullanımlara dair her iki davalının da birlikte sorumlu olduğu bedelin: 93.125 + 14.876,17(faiz) = 108.001,17 TL olduğu, faiz eklenmiş toplam maddi bedellerin, FSEK çerçevesinde 3 katına hükmedilmesinin de yine mahkemenin takdirinde olduğu, manevi hak ihlaline neden olan bir bulguya rastlanmadığı, davacının FSEK 15. ve 16.maddelerinde belirtilen haklarının da ihlal edilmediği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
04/02/2022 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda özetle: Kök rapordaki tespitleri değiştirecek herhangi bir unsur olmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce 24/03/2020 tarihli bilirkişi kurulu raporuna itibar edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava: Davacının 11 adet eserinin “…” de yayınlanan “…” , “…” programında 37 kez izinsiz yayınlanmış olması nedeni ile fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 5846 sayılı FSEK’in 68.maddesi kapsamında şimdilik 5.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın haksız fiilin vuku bulduğu tarihten itibaren yürütülecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline ilişkindir.
Davacı vekili maddi tazminat talebini 165.000 TL olarak ıslah etmiş, 165.000 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah harcını yatırmıştır.
Sunulan CD bilirkişi heyeti tarafından incelenmiş: CD içerisinde, izinsiz kullanımlara ait toplam 37 video bulunduğu, ancak kullanılan toplam eser sayısı 9 adet olduğu, videolardan 6 tanesinin CD’ye 2 kez kaydedildiği, yani 31 farklı video bulunduğu, dolayısıyla 9 adet müzik eserinin ve bu eserlerin toplam olarak 31 kez kullanıldığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından talep edilebilecek maddi bedel de, bu doğrultuda belirlenmiştir.
“…” ve “…” isimli programlarda kullanım olup olmadığı yönünden değerlendirme : “…” isimli eserin 3, “…” isimli eserin 1, “…” isimli eserin 9, “…” isimli eserin 1, “…” isimli eserin 5, “Oje” isimli eserin 1, “…” isimli eserin 6, “…” isimli eserin 3, “…” isimli eserin 2 defa olmak üzere toplam 31 kez icra edildiği anlaşılmıştır.
Eser vasfı ve Eser Sahipliğinin değerlendirilmesi : Müzik eserleri FSEK ‘in 3.maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre müzik eserleri sözlü veya sözsüz beste şeklinde olabilir. Sözsüz müzik eserleri yalnızca besteden oluşurken, sözlü müzik eserleri hem beste hem de güfteden (sözlerden) oluşur. Dava konusu şarkıların melodi ile yarattığı ahenk, sıra bağlılık ve ritim yönüyle hususiyet arz eden FSEK 3.maddesi anlamında müzik eseri oldukları kanaatine varılmıştır.
Eser sahibi; FSEK’in 8.maddesine göre “onu meydana getirendir”. Bir müzik eserinin bestesi ve güftesi aynı kişi tarafından oluşturulabileceği gibi farklı kişilerce de meydana getirilebilir. Beste ve güftenin farklı kişiler tarafından oluşturulması halinde FSEK’in 9.maddesi anlamında birden fazla kişinin eser sahipliği söz konusu olur. Bu durumda da her bir eser sahibi kendi meydana getirdiği kısma yönelik ihlaller karşısında FSEK’ten doğan hukuki yollara başvurabilir. Dolayısıyla davacı … hem söz ve müziği kendisine ait olan eserler için hem de yalnızca söz yazarı veya bestecisi olduğu eserler için eser sahibi olarak, FSEK’ten doğan dava haklarını kullanabilir.
Davacının, meslek birliği …’ın üyesi olduğu, … eser arşivinde yapılan inceleme ve Telif Hakları Genel Müdürlüğünden gelen yazı ekindeki kayıt tescil belgeleri üzerinden eserlerin söz yazarı ve bestecisi olarak davacının hak sahibi olduğu (söz/müzik) kısımlar belgelenmiştir. Ayrıca izinsiz kullanımlara ait videolarda eserleri seslendiren kişiler performansına başlarken, ekranda alt bant şeklinde davacı eser sahibinin adı ve soyadı belirtilmiştir. Davaya konu ; “…” , “…” , “…” , “…” , “…” , “…” , “…”, “…” adlı eserlerin söz yazarı ve bestecisinin davacı olduğu, “…” adlı eserin %50 söz yazarı ve bestecisinin davacı olduğu, söz konusu eserlerin FSEK çerçevesinde eser sahibi olduğu anlaşılmıştır.
“… ” adlı eserin güftesinde (söz) ise FSEK 10.maddesi kapsamında birlikte eser sahipliğinin söz konusu olduğu, eserin güftesinin bir bölümünün, gerçek adı … olan şair “…” … adlı şiirinden alıntı olduğu, FSEK 10.maddesi dikkate alındığında davacının iştirak halinde eser sahiplerinden biri olarak kendi nispetine düşen telif bedelini talep etme hakkı bulunmaktadır.
FSEK çerçevesinde maddi ( mali haklar) ve manevi hakların ihlali yönünden değerlendirme: Davaya konu eserlerin yarışmada (umumi mahallerde) icrası, başka bir deyişle okunması, söylenmesi, seslendirilmesi, eser üzerindeki mali haklardan olan temsil hakkının kullanılması anlamına gelir. Temsil hakkı FSEK 24.maddede düzenlenmiştir. Bu maddeye göre bir eserden, doğrudan doğruya yahut işaret ses veya resim nakline yarayan aletlerle umumi mahallerde okumak, çalmak, oynamak ve göstermek gibi temsil suretiyle faydalanma hakkı münhasıran eser sahibine aittir.
Temsil hakkı; Eser sahibinin veya meslek birliğine üye olması halinde, yetki belgesinde belirttiği yetkiler çerçevesinde meslek birliğinin yazılı izni olmadan, diğer gerçek ve tüzel kişilerce kullanılamaz. (FSEK m.24/3). Temsil hakkı için kural olarak eser sahibinden veya hak sahiplerinden izin alınması şarttır.
Davalı taraf davaya konu eserler yönünden meslek birliklerinden izin alındığını iddia etmiştir. Bu hususta herhangi bir delil sunulmamakla birlikte genel olarak meslek birlikleri ile yapılan sözleşmelerde verilen yetki, Radyo/TV istasyonunun programlarında Umuma İletim Hakkı kapsamında kullanımlarla sınırlı olup, FSEK’ten ve diğer mevzuattan doğan diğer mali hakları içermemektedir. FSEK 25.maddesine göre; Bir eserin aslını veya çoğaltılmış nüshalarını, radyo-televizyon, uydu ve kablo gibi telli veya telsiz yayın yapan kuruluşlar vasıtasıyla veya dijital iletim de dahil olmak üzere işaret, ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla yayınlanması ve yayınlanan eserlerin bu kuruluşların yayınlarından alınarak başka yayın kuruluşları tarafından yeniden yayınlanması suretiyle umuma iletilmesi hakkı münhasıran eser sahibine aittir. Eser sahibi, eserinin aslı ya da çoğaltılmış nüshalarının telli veya telsiz araçlarla satışı veya diğer biçimlerde umuma dağıtılmasına veya sunulmasına ve gerçek kişilerin seçtikleri yer ve zamanda eserine erişimini sağlamak suretiyle umuma iletimine izin vermek veya yasaklamak hakkına da sahiptir. Bu madde ile düzenlenen umuma iletim yoluyla eserlerin dağıtım ve sunumu eser sahibinin yayma hakkını ihlal etmez. FSEK 25.maddede düzenlenen Umuma İletim Hakkı FSEK 24.maddedeki Temsil Hakkından farklı bir mali hak türü olup, anılan sözleşmede temsil hakkının da devredildiğine dair bir hüküm olmadığından, televizyon kanalındaki yayınlarda müzik eserlerinin başka bir kişi tarafından seslendirilmesi başka bir deyişle eserinin, dinleyici veya seyircilere okumak suretiyle sunulması yani doğrudan temsil için, eser sahibi veya mirasçılarından izin alınması gereklidir.
Davaya konu olayda: Davacıya ait eserler umumi mahalde icra edilmiştir. Davalıların bu eylem için davacıdan veya davacının üyesi olduğu meslek birliğinden yazılı bir izin aldıklarına dair bir belge sunulmamıştır. Herhangi bir izin bulunmadığından, ihlal edilen mali hakkın FSEK 24.maddesi çerçevesinde temsil hakkı olduğu, daha sonra bu temsilin kayda alınarak televizyon aracılığı ile umuma iletilmiş olmasının FSEK 25.maddede düzenlenen umuma iletim hakkının kapsamına girdiği, davacının temsil ve umuma iletim haklarının ihlal edildiği kanaatine varılmıştır.
FSEK çerçevesinde manevi haklar; “Umuma arz hakkı”, “eserde değişiklik yapılmasını men etme hakkı”, “adın belirtilmesi hakkı” ve “eser sahibinin zilyed ve malike karşı hakları” olarak sıralanmıştır.
FSEK 14/1 maddesine göre; Bir eserin umuma arz edilip edilmeyeceğine ve gerçekleşecekse umuma arzın zamanı ve tarzına karar verme hakkı münhasıran eser sahibine aittir. Bu madde ile eser sahibine iki hak tanınmaktadır; İzni dışında eserin kendi mahremiyet alanından çıkmasına engel olmak ve eserin umuma arzına karar vermesi halinde bunun zamanı ve şeklini belirlemek.
Davalılar veya davalı … tarafından düzenlenen TV programına katılan yarışmacıların, eserde değişiklik yaptığını gösteren bir bilgi veya belgeye rastlanmamıştır. Söz konusu eserler, profesyonel bir orkestra tarafından çalındığı ve eserin sözleri de değiştirilmediği için eserlerin bütünlüğünün teknik olarak bozuImadiği, eserlerin sözleri ve bestesinde herhangi bir değişme olmadığı görülmüştür. Yarışmacılar, eserleri kendi yetenekleri doğrultusunda jüri önünde seslendirmişlerdir. Eserlerin genel yapısının bozulmadığı, yarışmacıların eserin sözlerini unutması veya eseri icra ederken ses olarak kendi yorumlarını katmaya çalışması bu kapsamda bir ihlal olarak değerlendirilemez. Bu nedenle davalıların eylemlerinin davacının FSEK 16.maddeden doğan hakkını ihlal etmediği kanaatine varılmıştır.
Adın belirtilmesi hakkı yönünden ise; FSEK 15.maddeye göre eseri, sahibinin adı veya müstear adı ile yahut adsız olarak, umuma arzetme veya yayımlama hususunda karar vermek salahiyeti münhasıran eser sahibine aittir. Davalıların yaptığı canlı veya bant yayınlarda hak sahiplerinin isimlerini, eseri seslendiren kişinin görüntüsü altından bant şeklinde belirttiği ve davaya konu eserlerin müziklerinin davacıya ait olduğunu belirttiği görülmekle davacı eser sahibinin manevi haklarından FSEK 15.maddesinde yer alan “eser sahibi olarak belirtilme” hakkının ihlal edilmediği anlaşılmıştır.
Davalılar vekili zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Eser üzerindeki hakların ihlalinden kaynaklanan uyuşmazlıklar haksız fiil karakterli uyuşmazlıklardır. FSEK’te bu davalara ilişkin özel bir zamanaşımı süresi düzenlenmediği için bu davalarda haksız fiillere ilişkin zamanaşımı süresi uygulanmaktadır. Haksız fiillere ilişkin zamanaşımı süresi TBK 72.maddede düzenlenmiştir. Bu maddeye göre tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
Haksız fiil ani veya sürekli olabilir. Fiil devam ediyorsa zamanaşımı süresi işlemeye başlamaz. Fiilin sürekli olmayıp aralıklarla tekrarlanması halindeyse zamanaşımı süresi her bir fiil açısından ayrı ayrı değerlendirilir. Somut olayda haksız fiiller düzensiz aralıklarla tekrarlanmaktadır, dolayısıyla her bir tecavüz fiili yönünden davacının bu fiili öğrendiği tarih dikkate alınarak 2 yıllık sürenin başlangıcı belirlenmelidir. Her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak 10 yıllık zaman aşımı süresi bulunmaktadır. Dosyadaki deliller birlikte değerlendirildiğinde ; Davacının talebi zamanaşımına uğramamıştır.
İzinsiz kullanımlar ve rayiç bedelin değerlendirilmesi: Davaya ilişkin eserler Türkiye’de çok bilinen ve çok popüler olmuş eserlerdir. Söz konusu program izlendiğinde, ilgili şarkıların yarışma ile ne şekilde örtüştüğü ve programa ne seviyede bîr artı değer kattığı açıkça görülmektedir. Bu program bir müzik yarışması olduğu için kullanılan müziklerin diğer programlara olduğundan daha fazla artı değer kattığı tartışmasız bir gerçektir.
Bu tür kullanımlar yalnızca eser sahiplerinin veya temsilcilerinin izni ile gerçekleşebilir, ayrıca bu izinler salt bir parasal pazarlık konusu değildir, öncelikle eser sahibinin, eserinin kullanılmak istendiği projenin, eserinin manevi ve maddi değerini düşürüp düşürmediğine karar vermesi gerekmektedir. Ancak eser sahibi kullanıma onay verdikten sonra telif bedeli konusu gündeme gelir. Müzik eserini kullanmak isteyenler ancak eser sahibinin talep ettiği bedeli ve diğer koşulları kapsayan bir sözleşmeye imza atarak lisans almaya hak kazanırlar.
Mahkememizce itibar edilen 24/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere : 2013-2018 yılları arasındaki izinsiz kullanımların tümünün toplam bedelinin 102.625 TL, bu kullanım bedelinin 2013-2014 yıllarında dava dışı kanalda yayınlanan kısmı olan 9,500 TL’den davalı Acun Medya, 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına tekabül eden 93.125 TL’sinden ise davalı Acun Medya ile birlikte davalı … (…) sorumludur.
FSEK 68.maddeye dayalı talebin değerlendirilmesi : Davacı, FSEK 68.maddesi uyarınca ihlal edilen hakları için tespit edilecek rayiç bedelin 3 katı tazminat talep etmektedir.
FSEK 68/1maddeye göre “Eseri, icrayı, fonogramı veya yapımları hak sahiplerinden bu Kanuna uygun yazılı izin almadan, işleyen, çoğaltan, çoğaltılmış nüshaları yayan, temsil eden veya her türlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletenlerden, izni alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya bu Kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin en çok üç kat fazlasını isteyebilir.”
FSEK 68.maddesi, eser sahibinin izni olmadan gerçekleşen kullanımları düzenlemektedir. Davaya konu olayda eser sahibinin izni alınmamış olduğu için FSEK 68.madde hükmü uygulanabilir. 2013-2014 yıllarına dair davalı … nın sorumlu olduğu kullanımlar için istenebilecek kullanım bedeli 9.500 TL olup bunun üç katının 28.500 TL olduğu, 2014-2018 yıllarına dair davalı … ile birlikte davalı … ‘nin (…) sorumlu olduğu kullanımlar için ise 93.125 TL kullanım bedeli belirlenmiş olup bunun üç katının 279,375 TL olduğu anlaşılmıştır.
FSEK hükümleri, mevzuat, mahkememizce itibar edilen 24/03/2020 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve bütün dosya kapsamından : Sunulan dava konusu kullanımlara ait videoların yer aldığı CD bilirkişiler tarafından incelenmiş, yapılan tespit sonucunda; 9 farklı şarkının, toplam 31 kez kullanıldığı, davaya konu şarkıların melodi ile yarattığı ahenk, sıra bağlılık ve ritim yönüyle hususiyet arz eden FSEK 3. maddesi anlamında müzik eseri oldukları, FSEK 8. maddesi tanımına göre eser sahibi onu meydana getiren olup, müzik eserleri de güfte (söz) ve besteden oluştuğu, tespit edilen 9 eserden 8 tanesinde söz ve müziklerin davacıya ait olduğu, diğer bir eser olan “…” adlı şarkının bestesinin davacıya, sözlerinin ise davacı ile birlikte …’a ait olduğu, bu şarkının sözleri için FSEK 10. maddesinde belirtilen birlikte eser sahipliğinin söz konusu olduğu, davacı …’nin, davaya konu 9 farklı eserin eser sahibi olduğu, FSEK uyarınca maddi ve manevi haklarını kullanma yetkisinin olduğu, dava konusu eserlerin, davalılar tarafından yapımcılığı ve yayıncılığı yapılan “…” ve “…” adlı yarışma programlarında, farklı tarihlerde … ve … logolu televizyon kanallarında yarışmacılar tarafından icra edilerek yayınlandığı, ihlal edilen mali hakların FSEK 24. maddesi çerçevesinde temsil hakkı ve FSEK 25. maddesi çerçevesinde umuma iletim hakkı olduğu, davacının, davalılardan mali hak ihlali nedeniyle telif bedeli talep edebileceği, dava dışı … logolu televizyon kanalında yayınlanan kullanımlara dair mali hak ihlalleri yönünden davalılardan …’nın sorumlu tutulması gerektiği, bu kullanım için hesaplanan bedelin 9.500 TL olduğu, FSEK 68. maddesi gereği bu bedelin 3 katı olan 28.500 TL’nin davalı … A.Ş. ‘den istenebileceği, … logolu televizyon kanalında yayınlanan kullanımlara dair mali hak ihlalleri yönünden her iki davalının da müteselsilen sorumlu olduğu, bu döneme ait kullanım bedelinin ise 93.125 TL olduğu, FSEK 68. maddesi gereği bu bedelin 3 katı olan 279.375 TL’nin davalılardan istenebileceği, manevi hak ihlaline neden olan bir bulguya rastlanmadığı, davacının FSEK 15. ve 16.maddelerinde belirtilen haklarının da ihlal edilmediği kanaatine varıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-FSEK 68.maddesi uyarınca belirlenen 9.500 TL rayiç bedelin takdiren 3 katı olan 28.500 TL (9.500 x 3 = 28.500 TL ) maddi tazminatın dava tarihi olan 28/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
2-FSEK 68.maddesi uyarınca belirlenen 93.125,00 TL rayiç bedelin takdiren 3 katı olan 279.375,00 TL (93.125,00 x 3 = 279.375,00 TL ) maddi tazminattan taleple bağlı kalınarak 165.000 TL’nin dava tarihi olan 28/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3- Manevi tazminat talebinin reddine,
4-13.297,99 TL ilam harcından peşin ve ıslah harcın mahsubu ile eksik 10.047,21 TL harcın davalılardan tahsiline,
5-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 19.625,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Reddedilen Manevi Tazminat yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davacının yaptığı 35,90 TL başvuru harcı, 170,78 TL peşin harç , 3.000,00 TL ıslah harcı, 265,00 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 1.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.471,68 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve ret oranına göre 4.359,04 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı … tarafından yapılan 3.000 TL bilirkişi ücreti, 90,50 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 3.090,50 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve ret oranına göre 77,84 TL’sinin davacıdan alınarak davalı …’ne verilmesine,
9-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır